• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Haddini bilmeyen insanlar...

valla açık ve net söyleyeyim patronun kızıysan bir ayrıcalığın olacak ,sana çene yorana kadar gitsin babalarına iş yeri açtırsınlar..
 
Ooo senin durum toptan yanlış..bak bende babamın şirketinde çalışıyorum aile şirketi bide burası yani çalışanların çoğu çocukluğumu bilirler o derece..başta çok zorlanmıştım otorite kurmakta çünkü beni hala çocuk görüyorlardı şimdi 3 sene geçti hala tabi hanımlı beyli konuşmalarımız yok ama artık saygı çerçevesi baya arttı tabi bunda senin kadar babanın da insanlara bunu farkettirmesi lazım..mesela benim babamda beni hiçbir zaman patron kızı olarak tanıtmadı kimseye, tarz olarak aşırı mütevazidir ama yeri geldi ben çıldırdım ve bunu fazlasıyla yansıttım çünkü insanlar her zaman seni kıskanacak sırf patron kızısın diye bak bu dediğimi benden 15 yaş büyük benden fazla maaş alan adamlar yapıyor ki hele çaycı aşcı bu gibi kişilerle sakın samimiyet kurma samimiyeti kurduğun an iş bitiyor.(bu arada geçen seneki çaycı ablayla hala telde konuşurum tanıdıktı çaycı olmadan önce görüşürdük ama ona rağmen iş yerindeki saygısını hep korudu) Her şey saygı ve mesafe çerçevesinde olursa kimse bi sıkıntı yaşamaz..ayrıca bende ısıtıcıyla oturuyorum böyle bir şey bana olsa direk yaptığının ayıp olduğunu söyleyip alır gelirdim zaten bir daha yapamazdı..birde sana bu lafları söyleme noktasına getirmen de çok saçma..acil arana mesafe koy ve muhattap olmasına da izin verme bir daha..yoksa daha çok sorun yaşarsın..
 
yemek yapmasına gerek yok şirketimize dışardan yemek geliyor..
Babam bunu sırf kadın uğraşmasın diye yaptı..
o zaman defedin gitsin erkek bir çaycı alın adamlar fazla muhattapta olmuyorlar çay servisini yapıp mutfaklarında oturuyorlar yeminle..merhametten maraz doğarmış test ettim onayladım .
 
Madem konu oraya gitmiş, söylemeden edemeyeceğim. Kaç yıldır iş haytında olan, ve şu an yöneticilik alanında master yapan, liderlik, yöneticilik konularında alanım gereği epey çalışmış biri olarak benden size nacizane tavsiye... İş hayatınızda saygınlığınızı "patronun kızı" adı altında değil, kendi duruşunuz ve davranışlarınızla kazanın. Patron kızı diye bir pozisyon, bir düzey yok. Patron kızıyım, ben ne dersem o havalarına girmeyin. Patronun kızı olmanızın size ayrıcalık ve bu konuda bile bahsedildiği gibi çalışana höt höt bağırma hakkı vermediğinin bilincinde olun. Patron kızı olmanızı avantaja çevirmek istiyorsanız, ısıtıcı gibi şahsi çıkarlarla değil, diğer çalışanları ve tüm şirkete faydalı olacak merkezi ısıtma isteğinizle avantaja çevirin.
İletişim çok önemlidir. Kimse kimseye bağıramaz, hele de bir iş yerinde. Kim kimin kızı, patronu farketmez. Bana bağıran bir patrona tepkim sert olurdu. Bu kabadayılıkları düzeyle bağdaştırıp normalleştirmeyin.
İş yaşamında toy biri gibi görünüyorsunuz. Tabii ki hakkınızı koruyacaksınız. Ama diktatörler gibi değil. Mahalle karıları gibi bağırıp çağırarak hiç değil. Profesyonelce, saygı çerçevesince, usulunce. Zaten bir üst düzey çalışanının sağa sola bağırması komik olur. Siz saygı göstereceksiniz ki çalışan da size saygı göstersin. İletişimde de açık ve net olun.
Burda zaten kızcağız patronun kızı havasına girmediği için,mutfaktaki kadın istediği şekilde bağırıyor,izinsiz alabiliyor.Dedikleriniz olması gereken şeyler belki ama,günümüzde değil patron kızı,patronun en sevdiği personeli bile farklı bir konumda olabiliyor.
Bence herkes altını üstünü bile iş hayatında.Ne üst alta bağırmalı,ne alt üstünü bağırtmalı.
 
valla açık ve net söyleyeyim patronun kızıysan bir ayrıcalığın olacak ,sana çene yorana kadar gitsin babalarına iş yeri açtırsınlar..

oo bu tepkin şimdi baya yorum çeker.. Ki ben keşke patron kızı havalarında gezseydim de bu tarz çirkin muamelelere girmeseydim:(
Ooo senin durum toptan yanlış..bak bende babamın şirketinde çalışıyorum aile şirketi bide burası yani çalışanların çoğu çocukluğumu bilirler o derece..başta çok zorlanmıştım otorite kurmakta çünkü beni hala çocuk görüyorlardı şimdi 3 sene geçti hala tabi hanımlı beyli konuşmalarımız yok ama artık saygı çerçevesi baya arttı tabi bunda senin kadar babanın da insanlara bunu farkettirmesi lazım..mesela benim babamda beni hiçbir zaman patron kızı olarak tanıtmadı kimseye, tarz olarak aşırı mütevazidir ama yeri geldi ben çıldırdım ve bunu fazlasıyla yansıttım çünkü insanlar her zaman seni kıskanacak sırf patron kızısın diye bak bu dediğimi benden 15 yaş büyük benden fazla maaş alan adamlar yapıyor ki hele çaycı aşcı bu gibi kişilerle sakın samimiyet kurma samimiyeti kurduğun an iş bitiyor.(bu arada geçen seneki çaycı ablayla hala telde konuşurum tanıdıktı çaycı olmadan önce görüşürdük ama ona rağmen iş yerindeki saygısını hep korudu) Her şey saygı ve mesafe çerçevesinde olursa kimse bi sıkıntı yaşamaz..ayrıca bende ısıtıcıyla oturuyorum böyle bir şey bana olsa direk yaptığının ayıp olduğunu söyleyip alır gelirdim zaten bir daha yapamazdı..birde sana bu lafları söyleme noktasına getirmen de çok saçma..acil arana mesafe koy ve muhattap olmasına da izin verme bir daha..yoksa daha çok sorun yaşarsın..
Asla patron kızıyım havalarında olan biri değilim. Babam da benim iş öğreten yöneticime kajmery sana emanet ne istersen söyle dedi ki bazen o beni çağırır güzelce konuşur hallederiz sıkıntımızı. Dediğin olay ise çok doğru bundan sonra tek kelime konuşmayı düşünmüyorum..

Burda zaten kızcağız patronun kızı havasına girmediği için,mutfaktaki kadın istediği şekilde bağırıyor,izinsiz alabiliyor.Dedikleriniz olması gereken şeyler belki ama,günümüzde değil patron kızı,patronun en sevdiği personeli bile farklı bir konumda olabiliyor.
Bence herkes altını üstünü bile iş hayatında.Ne üst alta bağırmalı,ne alt üstünü bağırtmalı.

Aynen öyle ben zaten Allahtan korkuma onla tartışmayı uzatmadım. Çünkü o o kadar bağırmaya başlayınca bende ona biraz kızdım. Sonra kendimi zor sakinleştirdim inan o kadar titredim ki sinirden..
 
oo bu tepkin şimdi baya yorum çeker.. Ki ben keşke patron kızı havalarında gezseydim de bu tarz çirkin muamelelere girmeseydim:KK43:

Asla patron kızıyım havalarında olan biri değilim. Babam da benim iş öğreten yöneticime kajmery sana emanet ne istersen söyle dedi ki bazen o beni çağırır güzelce konuşur hallederiz sıkıntımızı. Dediğin olay ise çok doğru bundan sonra tek kelime konuşmayı düşünmüyorum..



Aynen öyle ben zaten Allahtan korkuma onla tartışmayı uzatmadım. Çünkü o o kadar bağırmaya başlayınca bende ona biraz kızdım. Sonra kendimi zor sakinleştirdim inan o kadar titredim ki sinirden..
ben artık tepkilere tepki vermiyorum canımıniçi ;) bu benim görüşüm kimsenin görüşünü egale etmiyorum bu durumda ne yazarlarsa yazarlar sıkıntı yooook.ha bu arada merak eden olur muhakkak patron kızı değilim çalıştığım yerde en alt kadrodayım ;)
 
tatlım sırf bu zihniyetle patron kızıymış banane hıh diyen tipler yüzünden kajmery bu problemi yaşıyor ve bu ilk değil maalesef tanıdığım için söylüyorum..ama birazda ast üst ilişkileri bilinmeli çaycı bu insan ama hadsiz bence işten çıkarılsa yeridir.yönetici vasfındaki kişiler biraz otoriter olmak zorundalar yoksa verdikçe tamah etmeyen bir nesil var maalesef.
bir tek bu kadınsa eğer tamam haklısın.
Bizim de yıllar önce böyle bir firmadan gelen bir çaycı kadın vardı. Ve sigaranın kapalı ortamlarda yasak olmadığı yıllarda..
Çayı dağıtır, ekstra küçük bir şey istediğin zaman da erkek gibi dudaklarının arasında sıkıştırdığı sigarayla " o benim görevim" değil der arkasını döner giderdi.
Kaldı ki biz bile görevimiz olmayan kaç şeye ses çıkarmadan kibarlık adı altında yapıp geçiyoruz ama kadın asla yapmazdı. Sonra firmaya söyledik o sigarası ilk şikayet unsuru oldu zaten bir daha göndermediler o kadını.
 
Evet. Bu arada dediğiniz şey inanılmaz doğru ben ilişkilerimi ayarlayamadım. Üstten bakmak isttemedim Allahtan korktuğum için ama bunlar kendini benle bir tutmaya başladı..



Bir tek benim bu kadınla sorunum var..
o Kadar dengesiz ki anlatamam bu arada şirkette kalorifer yok her odada klima ve ısıtıcı mevcut ama.



evet babamın şirketi . Pastayı böreğide sırf bu kadın pasta börek yapınca çok yoruluyorum diye söyleniyor tüm gün bu sebepten yasakladı. Ama cumartesi günü babam kendisi mutlaka pastalarınıda alır böreklerinide..



ablacım aynen o kadın. Bak o konuda da gitmedim diye dünya afra tarfa yaptı hediyemide kabul etmedi bir zarfa koydum parasını almadı..
her odada klima varsa zaten güzelce ısınır. Sen neden aldın mesela ekstra ısıtıcı? Yani yetersiz mi kalıyor klimalarınız?
 
Madem konu oraya gitmiş, söylemeden edemeyeceğim. Kaç yıldır iş haytında olan, ve şu an yöneticilik alanında master yapan, liderlik, yöneticilik konularında alanım gereği epey çalışmış biri olarak benden size nacizane tavsiye... İş hayatınızda saygınlığınızı "patronun kızı" adı altında değil, kendi duruşunuz ve davranışlarınızla kazanın. Patron kızı diye bir pozisyon, bir düzey yok. Patron kızıyım, ben ne dersem o havalarına girmeyin. Patronun kızı olmanızın size ayrıcalık ve bu konuda bile bahsedildiği gibi çalışana höt höt bağırma hakkı vermediğinin bilincinde olun. Patron kızı olmanızı avantaja çevirmek istiyorsanız, ısıtıcı gibi şahsi çıkarlarla değil, diğer çalışanları ve tüm şirkete faydalı olacak merkezi ısıtma isteğinizle avantaja çevirin.
İletişim çok önemlidir. Kimse kimseye bağıramaz, hele de bir iş yerinde. Kim kimin kızı, patronu farketmez. Bana bağıran bir patrona tepkim sert olurdu. Bu kabadayılıkları düzeyle bağdaştırıp normalleştirmeyin.
İş yaşamında toy biri gibi görünüyorsunuz. Tabii ki hakkınızı koruyacaksınız. Ama diktatörler gibi değil. Mahalle karıları gibi bağırıp çağırarak hiç değil. Profesyonelce, saygı çerçevesince, usulunce. Zaten bir üst düzey çalışanının sağa sola bağırması komik olur. Siz saygı göstereceksiniz ki çalışan da size saygı göstersin. İletişimde de açık ve net olun.
aynen katılıyorum. Korku insanları disipline etmez, motivasyonunu düşürür.
Artık iyi şekilde motive eden iş verenler daha çok kazanıyor.
İş verenin şöyle bir sloganı vardır: Elemanlarıma iyi davranırsam onların da benim müşterilerime iyi davrandığını öğrendim iş hayatında...
 
bir tek bu kadınsa eğer tamam haklısın.
Bizim de yıllar önce böyle bir firmadan gelen bir çaycı kadın vardı. Ve sigaranın kapalı ortamlarda yasak olmadığı yıllarda..
Çayı dağıtır, ekstra küçük bir şey istediğin zaman da erkek gibi dudaklarının arasında sıkıştırdığı sigarayla " o benim görevim" değil der arkasını döner giderdi.
Kaldı ki biz bile görevimiz olmayan kaç şeye ses çıkarmadan kibarlık adı altında yapıp geçiyoruz ama kadın asla yapmazdı. Sonra firmaya söyledik o sigarası ilk şikayet unsuru oldu zaten bir daha göndermediler o kadını.
işte kajmery nin tek problemi bu kadın fazlasıyla aşağılık kompleksinde ...bizde de vardı bulduğu her boşluğa gider kıvrılır uyur telefon çalmadı derdi sonuç go to home bir de kadının bütün ev eşyalarını biz aldıydık eşinden ayrılmıştı..fazla muhabbetten maraz doğuyor.
 
“bağırmak” falan.

Bence bunlar iş yerinde çok itici ve modası geçen şeyler.

Özellikle de bağıran kişi şirket sahibi falan da bu bağırması gövde gösterisi olarak algılanırsa daha da kötü sonuçlar çıkar?

Sen çalışıyor musun?

Bağırmak kolayı, önemli olan duruşunla kendini saydırmak. İşte bu zor olanı ve herkesin yapacağı bir şey değil.
gövde gösterisi ile alakası yok izinsiz nasıl böyle bişey yapar 6 yıldır aynı şirkette çalışıyorum hiç kimse izinsiz asla kimsenin kalemini bile almaz
 
her odada klima varsa zaten güzelce ısınır. Sen neden aldın mesela ekstra ısıtıcı? Yani yetersiz mi kalıyor klimalarınız?
cepheden olabilir mesela benim odam kurumdaki en sıcak oda güneş görüyor ama bir arkadaşın odası klima artı kalorifer ısıtmıyor yer sobası falan aldılar belkide öyledir..
 
gövde gösterisi ile alakası yok izinsiz nasıl böyle bişey yapar 6 yıldır aynı şirkette çalışıyorum hiç kimse izinsiz asla kimsenin kalemini bile almaz
tabi siz sorunlarınızı bağırarak çözebilirsiniz. Ama ben de 12-13 yıllık iş tecrübeme dayanarak derim ki: bağırmak geçici bir çözümdür ve iticidir.
 
bir tek bu kadınsa eğer tamam haklısın.
Bizim de yıllar önce böyle bir firmadan gelen bir çaycı kadın vardı. Ve sigaranın kapalı ortamlarda yasak olmadığı yıllarda..
Çayı dağıtır, ekstra küçük bir şey istediğin zaman da erkek gibi dudaklarının arasında sıkıştırdığı sigarayla " o benim görevim" değil der arkasını döner giderdi.
Kaldı ki biz bile görevimiz olmayan kaç şeye ses çıkarmadan kibarlık adı altında yapıp geçiyoruz ama kadın asla yapmazdı. Sonra firmaya söyledik o sigarası ilk şikayet unsuru oldu zaten bir daha göndermediler o kadını.

Bu kadında kahve istiyorum diye bana tavır almıştı ilk zaman sonra ben onun yüzüne söyledim böyle böyle yapma diye
 
cepheden olabilir mesela benim odam kurumdaki en sıcak oda güneş görüyor ama bir arkadaşın odası klima artı kalorifer ısıtmıyor yer sobası falan aldılar belkide öyledir..
bilemeyeceğim yemekhaneci kadın da üşüyorsa genel bir ısıtma sorunu var gibi geldi bana.
Isınma da soğuk havada yeme, içme gibi temel ihtiyaçtır. Isınamıyorsa çalışan verimli olamaz.
 
Bu kadında kahve istiyorum diye bana tavır almıştı ilk zaman sonra ben onun yüzüne söyledim böyle böyle yapma diye
Bu tavrın altında yatan nedene inmen lazım.
Birebir güzel bir şekilde konuşsaydın belki hiç aklına gelmeyen bir şey çıkacaktı. Ve o kadın herkese karşı öyle dahi olsa hep seni kayırırdı. Konuşmadan bilemezsin.
Ama direk gidip de "öyle yapma bundan sonra" dersen etkili de olabilir olmayabilir de.
Olsa dahi kin yaratır falan..
 
her odada klima varsa zaten güzelce ısınır. Sen neden aldın mesela ekstra ısıtıcı? Yani yetersiz mi kalıyor klimalarınız?
Benim odamdaki klima bozuldu ...
yazın bir vantilatör aldım çözdüm sorunu.. Zaten odam soğuk hava deposunun üstü olduğu için aşırı sıcak olmuyor..
 
bilemeyeceğim yemekhaneci kadın da üşüyorsa genel bir ısıtma sorunu var gibi geldi bana.
Isınma da soğuk havada yeme, içme gibi temel ihtiyaçtır. Isınamıyorsa çalışan verimli olamaz.
şimdi haklısın ipekciğim ama bu konunun temelindeki en keskin nokta şu olmalı ki kajmery yönetici ile görüşmüş böyle bir talep yok demiş de..
bir çaycı düşün gelecek yönetim vasfındaki patronun kızının odasına girecek o yokken ona şahsi olarak iş yerinin patronu olan babası tarafından alınan ısıtıcıyı götürecek..
ısıtıcının sahibi ısıtıcıyı sorduğunda atarım aşağı diye çirkefleşip bağıracak..
sence sorgusuz sualsiz bu terbiyesizliğin bedeli işten çıkarma olmamalı mı?
şimdi karşımızdaki çaycı diye mi yelkenleri suya indirmeliyiz.
 
Hanımlar günaydın..
Bu aralar çok konu açıyorum ama lütfen kusuruma bakmayın..
Cuma günü iş yerinde çok sinir bozucu bir olay yaşadım..
Malum kış geldi . Benim iş yerindeki odam da çok soğuk oluyor. Babam odama yeni bir ısıtıcı aldı koydu.
Ben kansız biriyim ve ciddi anlamda üşüyorum. Hele bu ara adet dönemime yakın olduğum için dahada bir üşüyorum. Bu arada odam soğuk hava deposunun tam üstünde yani 2 kat soğuk. Şirkette de başka odaya geçemem çünkü odaların hepsi dolu.. Her neyse zaten odam çok büyük değil ısıtıcı yetiyor..
Cuma günü burada çay getirip götüren kadın benim ısıtıcımı almış bende o gün işe geç gelmiştim. Onun odasın da da ısıtıcı vardı onu da bana koymuş. Ben işe geldim o günde hava buz. Isıtıcımı açıyorum açılmıyor bozuldu mu falan diyorum ama imkanı yok perşembe yanıyordu çünkü,bu arada fark ettim ki modeli bambaşka... Tüm gün ben montla oturdum ve inanın ellerim buz kesti klavye ye bile zor dokundum. Bütün işlerimi yarım yamalak yaptım.Bu arada babamda bu halimi gördü üşütme sakın aç ısıtıcını bir sorun mu var dedi. Yok dedim..(Bu arada bu kadın gün boyu odama 2-3 kez geldi ve beni bu halde gördüğü halde gık bile demedi)
Sonra yemek için mutfağa gittim bir baktım ısıtıcı çalışıyor . Ve modeli de benimkinden kadına dedim ki bunu buraya kim çıkardı bana saçma sapan sırıtıyor..Bana sormadan neden aldın dememle kadının çirkefleşmesi bir oldu neymiş efendim benim keyfimi bekleyemezmişte falan filan.. Ben şok yaşadım bu sefer ben başladım bağarmaya siz kafanıza göre iş yaparak bana sayfgıszlık ediyorsunuz diye sonra bu demez mi üstüme gelme atarım camdan aşşa diye..
İnanın yazarken bile sinir oluyorum..Bana bir de gelmiş diyor ki yemin ederim onun bozuk olduğunu bilmiyorum diye , halbuki daha sonrada işte ben falancaya dedim kajmery hanımın odasındaki ısıtıcı bozuk bakın diye.. Ben o an bir şey demek istemedim hem yaşça büyük hemde muhatap olmak istemedim. Sonra bu başladı acıtasyonlara ve beni ağlattı . Moralimi inanılmaz bozdu.
Şimdi mesele şu ki bizim başımızda bir adam var ona gidip bu sorunumu anlatayım mı sizce. Çünkü ona anlatmazsam çatlıyıcam bu kaçıncı münasebetsizlikleri. Asla yerlerini bilmiyorlar.. Benim derdim alması değil aldığı halde bana bir haber dahi vermemesi..
Fikirleriniz çok önemli , şimdiden teşekkür ederim..

NOT: o gün bana terslenmesinin sebebide aşure yapmasıymış . Ve babam şirkette kesinlikle pasta börek vs yapmayı yasakladı..Yani bu bahanesi benim daha da sinirlerimi bozuyor.


konularını bılıyorum..kusura bakma ama fazla mı ıyısın.??acık soyleyeyım ben kovdururdum o kadını.oyle çirkeflerın para kazanma luksu yok kanımca...sende sorun var kusura bakma.bıraz yırtık olmanı tavsıye ederım.:KK14:

karsı tarafın sana saygı duyup duymaması tamamen sana baglı..
 
Back