Günün Sözü ?

Paulo Coelho
Yay
Yay hayattır… Bütün enerji ondan gelir. Ok
bir gün mutlaka terk edecektir. Hedef ise
uzaklardadır. Ama hayat her zaman sizin
yanınızda kalır, bu yüzden ona nasıl iyi
bakacağınızı bilmeniz gerekir. Durgun
kalacağı dönemlere ihtiyacı vardır. Her daim
kuşanılmış ve gerilmiş halde tutulursa
gücünü kaybeder. Bu yüzden gücünüzü
tazeleyebilmek için dinlenmeyi kabul
etmelisiniz. Böylece yeniden yayı germek için
asıldığınızda gücünüz eksiksiz olur.
Yayın bilinci yoktur: O okçunun elinin ve
arzularının bir uzantısıdır. Öldürmeye ya da
düşünmeye hizmet eder. Bu yüzden her
zaman amacınızı net olarak belirleyin.
Yay esnektir ama yine de onun da sınırları
vardır. Kapasitesinin ötesinde herhangi bir
girişim onu kıracak ya da onu tutan elleri
tüketecektir. Bu durumda yayın yanı sıra
kendi bedeninizden de size
verebileceğinden fazlasını talep etmeyin. Ve
unutmayın, bir gün yaşlılık zamanı gelecek,
bu bir lanet değil bir nimettir.
Yayı zarifçe gerin, her iki tarafın da kendine
düşen payı gerektiği biçimde yapmasını
sağlayın, enerjinizi boşa harcamayın. Bu
sayede yorgun düşmeden pek çok ok
atabilirsiniz.
Ok
Ok sizin niyetinizdir… Yayın gücünü hedefin
tam ortasına bağlayan araçtır. Niyetimiz her
zaman son derece net, açık ve iyi
dengelenmiş olmalıdır.
Ok bir kez yaydan ayrıldı mı artık asla geri
gelmez, bu yüzden sürece müdahale etmek –
oka yön verecek hareketler doğru ve düzgün
olmadığında – sırf ok gerilmiş ve hedef
bekliyor diye eski kafalı bir şekilde hareket
etmekten daha iyidir.
Sizi durduran tek şey hedefi tutturamamak
korkusu ise, bu durumda niyetinizi açıkça
göstermekten çekinmeyin. Doğru hareketleri
yerine getirin ve elinizi açıp yayın telini
bırakın, gerekli adımları atarak girdiğiniz
mücadele ile yüzleşin. Hedefi vurmayı
başaramasanız bile bir dahaki sefere daha
iyi nişan almaya muktedir olacaksınız.
Eğer hiç risk almazsanız bir dahaki sefere
neleri değiştirmeniz gerektiğini asla
bilemezsiniz.
Hedef
Hedef ulaşılmak istenen amaçtır… Sizin
tarafınızdan belirlenir. İzlenen yolun güzelliği
de işte burada yatar. Asla bahaneler
uydurmaya ya da rakibinizin daha güçlü
olduğunu söylemeye hakkınız yoktur. Çünkü
hedefi seçen sizsiniz ve tüm sorumluluk size
ait.
Eğer hedefinizi bir düşman olarak
görürseniz belki iyi bir atış yapabilirsiniz
ama kendinizi geliştirmeyi asla
başaramazsınız. Tüm hayatınız boyunca
okunuzu, kağıttan ya da tahtadan yapılmış,
anlamı olmayan şeylerin ortasına atmaya
çalışırsınız. Ve diğer insanlarla bir araya
geldiğinizde hayatta hiç ilginç ya da
heyecanlı bir şey yapmadığınızdan
yakınırsınız.
İşte tam da bu yüzden bir amaç belirlemeniz
gerekir, ona ulaşmak için elinizden gelenin
en iyisini yapmalı, ona saygıyla ve
önemseyerek bakmalısınız: Onun sizin için
anlamını ve onun için ne kadar çaba, eğitim
ve sezgi harcadığınızı iyi bilmelisiniz.
Hedefinize nişan alırken sadece ona
odaklanmayın, onun çevresinde olup biten
her şeyi de görün; çünkü ok fırlatıldığında,
rüzgâr, ağırlık, uzaklık gibi kolay kolay hesap
edemeyeceğiniz etkenlerle karşılaşacaktır.
Bir amaç, sadece insan ona ulaşmayı hayal
edebildiği sürece vardır. Onun varlığını
gerçek kılan insanın tutkusudur, aksi
taktirde amaç ölü bir şey, uzak bir hayal, tatlı
bir düş olur.
Paulo Coelho
 
"Beni bırakın siz devam edin demişim de
herkes beni bırakıp devam etmiş gibi bir gece..."
 
Geçmez deme geçer. Her şeyin
dönüşü var. Günahın bile affı var.
Düzelmez deme düzelir. Geçmişin
telafisi gelecektir. /Nazan Bekiroğlu/
 
Sonra sen cıktın karsıma..İçimden dedim ki Allah yapılan iyiliklerin karşılığını bazen cennete bırakmıyor.
 
"İnsanoğlunun en büyük zaafı, dünyanın kendi etrafında döndüğünü sanması. Hatta bütün yiyecekleri, hayvanları ve doğayı kendine sunulmuş bir nimet sanıyor. Evren dediğimiz bütün içerisinde, kendisini diğer canlılardan ayrı tutuyor. Çevreyi istediği gibi kullanıyor. Yıkıyor, yok ediyor. Halbuki insanoğlu bu evrende zincirin sadece küçük bir parçası. Bunu redderek aslında kendisine bir hapishane yaratıyor. İnsanın bu yanılgıdan kurtulması en büyük özgürlük. Tabii bu da tam olarak mümkün olmayabilir ama bu çabanın kendisi de bir özgürlük."

Albert Einstein, (New York Post, 28 Kasım 1972)
 
İster başarabileceğinizi düşünün, ister başaramayacağınızı düşünün. Her iki durumda da haklısınız. Henry Ford
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…