Bende fen bilimleri öğretmeniyim ve sizin yaptığınız yanlış. Hoca zaten durumun farkındadır ve sözlü notu olarak inisiyatifi ni kullanır. Ama hiç kimse yazılı notunu 20 den 60 a çıkaramaz . Yazılı sınav resmi bir evraktir ve sizin istediğiniz şey resmi evrakta sahteciliktir. Ayrıca diğer öğrencilere de haksızlık yani.Merhaba arkadaşlar. Öncelikle konuya "fake, csb" gibi yorumlar yapmamanızı ve kardeşim hakkında beni üzecek kötü bir şey söylememenizi sizden istirham ediyorum. Özellikle alttaki gibi "daha nice hastalıklar var" sözü beni çok çok üzüyor; çünkü şu an gerçekten kötü durumdayım, kaldırabilecek durumda değilim, sadece tavsiye istemek için bu konuyu açtım fakat; bana ve anneme-babama ağır konuşabilirsiniz, istediğiniz gibi. Benim kardeşim kronik olarak hasta. Geçenlerde kardeşimin okuluna gittim. Kardeşim hasta olduğu için 2 sene tedavi gördü, okula gidemedi. Bu yüzden çok geride. Ortaokul 8. Sınıfta şu an. 6. Ve 7. Sınıfa gidemedi. Bu nedenle derslerinde çok geri kaldı. Bu nedenle Fen dersinden 20 almış. Hocaya rica ettim, en azından 60 yapın, hastaydı benim kardeşim diye. Hoca bi triplere girdi, tartıştık. "Ben özel olarak ilgilenmek zorunda değilim ki" dedi. Neyse sonra başka bi hoca geldi, bu tartışmamızı duydu. Ertesi gün annemi çağırmış okula. "Ben sizi zaten çağıracaktım, kızınızın notları düşük diye" bi de. Ben de gittim tabii annemle, çünkü kardeşim, öğretmenden özür dilememi istedi. Kadın da benim geldiğim olayını anlattı anneme, ben de yanındaydım, özür diledim, hâlâ laf sokmaya çalışıyor, kardeşimin hastalığını kabullenemediğimi ve özür dilediğimi söylememe rağmen; "dengim değilsin, insanlar daha nice hastalıklarla uğraşıyorlar, kalp kırmamak lâzım" falan dedi. Şu an iyi bi üniversitede okuduğum için de "önemli olan yüksek puan yapmak değil, haddini bilmek" falan dedi ve bunları söylerken de yüzüme bile bakmadı. Annemle konuştu yani bunları. Annem de "Özür dileriz hocam" falan diyerek kadının karşısında eğilip büzüldü. Sonra diğer kadını, benim asıl tartıştığım Fenciyi çağırdı o kadın ve o Fenci de görüşmek istemediğini söyledi. Yani oraya kadar gittik ve de kadının muamelesine bakın. Ondan sonra annem "kadın seni kale almıyo" diyerek beni ezdi. Bi daha kardeşinin okuluna gitmemi yasakladı. Kardeşim de "Beni rezil etti" demiş güya anneme ve kardeşim de okuluna bi daha gitmemi istemedi. Ayriyeten ben 15 yaşında cinsel saldırıya uğramıştım. Annem bunu bilmesine rağmen suçu yine bende buluyor ve yapılan her şeye karşı sessiz. Geçenlerde eski sevgilimin yeni sevgilisine çocuk aynı anda ikimizi idare ediyor diye ulaşmıştım. Çocuk anneme mesaj atmış bu konu hakkında. Annem de bana kızdı "Ara bozmak günahtır" diyerek beni babama şikâyet etti ve benimle konuşmayacağını, elinin iki parmağını bozduğunu (küsmek anlamında) söyledi ve çocuğun attığı mesajları görmeyeyim diye telefonunun şifresini değiştirdi. Şimdi geçenlerde kardeşim, bi kızın yanında oturuyormuş, sıralar ikili ya. Kız da öksürüyomuş ve kardeşim, bu yüzden korona oldu ve biz tedavi için şehir değiştirmiştik. İstanbul'dan Ankara'ya geldik. Buradaki 2 senelik mücadelemiz yerle yeksan oldu. Kardeşimin tahlilleri, korona olduğu için tekrar düşmeye başladı. Şimdi ben de gidip önce sınıf öğretmenini, sonra da bu yanında oturan kızın velisini uyarmak istiyorum "Çocuğunuz hastaysa okula hastalığı geçene kadar yollamayın, bulaşıyor ve bu durum, bizim mücadelemizi haybeye çıkarıyor" diyerek ve bu yaptıklarının suç olduklarını belirterek. Ne düşünüyorsunuz? Ne yapmalıyım?
Ya ben de tam o yan gelen rehberlikciyim tatlım :) ve sen gibilerini asla muhatap almadım almam da , anne yarısı da sayılmazsın. Ya ben de gerçekten esprimi beğendin sanmıştım tüh tüh tüh .İroni yapmıştım, esprinize espri demeye bin şahit ister, bu sadece laf sokmaya çalışma diyelim. Yoksa üst düzey bi espri yaptığınız yok yani. :)) Yol geçen hanı değil, ben ablasıyım, anne yarısıyım. Kâğıt üzerinde olmasa da velisi sayılabilirim yani. Eğer velisi sayılmasaydım, ilgilenen ben olmasaydım, kimse benimle konuşmazdı "Sen velisi değilsin, git buradan" diye kimse demediğine göre yol geçen hanı değil ama sizin kalbiniz yol geçen hanına dönmüş belli ki, sözlerinize yansımış. Hayrına çalışmayabilir, maaşını alabilir, kastetmeye çalıştığım şey bu değildi, laflarımı çarpıtacağınıza kendi çarpık zihninize söz geçirin önce. Öğretmenlik, sadece dersini anlatıp sınıftan çıkmak değildir. Öğretmen, öğrencinin haystına dokunmalıdır. Sadece maaşını alıyor, odasında bile bulamıyoruz kadını. Bu, öğretmenlik değildir ve sadece parasını alıp yan gelip yatamaz. Tabii sizin gibi ve o rehberlikçi gibi paragözler bunu anlayamaz.
Çocuk size öğretmeni ile konuştunuz diye beni rezil ettin diyor siz gidip sıra arkadaşı kızın annesine had bildirmeye çalışıyorsunuz şimdi de.Neden karışmayayım
sen onun kardeşisin anne babası değil bu bir ikincisi lütfen kendini sev ve değer verNeden karışmayayım
Kardeşinizin velisi anne ve babasıdır.Okul işlerine bakmayın.Merhaba arkadaşlar. Öncelikle konuya "fake, csb" gibi yorumlar yapmamanızı ve kardeşim hakkında beni üzecek kötü bir şey söylememenizi sizden istirham ediyorum. Özellikle alttaki gibi "daha nice hastalıklar var" sözü beni çok çok üzüyor; çünkü şu an gerçekten kötü durumdayım, kaldırabilecek durumda değilim, sadece tavsiye istemek için bu konuyu açtım fakat; bana ve anneme-babama ağır konuşabilirsiniz, istediğiniz gibi. Benim kardeşim kronik olarak hasta. Geçenlerde kardeşimin okuluna gittim. Kardeşim hasta olduğu için 2 sene tedavi gördü, okula gidemedi. Bu yüzden çok geride. Ortaokul 8. Sınıfta şu an. 6. Ve 7. Sınıfa gidemedi. Bu nedenle derslerinde çok geri kaldı. Bu nedenle Fen dersinden 20 almış. Hocaya rica ettim, en azından 60 yapın, hastaydı benim kardeşim diye. Hoca bi triplere girdi, tartıştık. "Ben özel olarak ilgilenmek zorunda değilim ki" dedi. Neyse sonra başka bi hoca geldi, bu tartışmamızı duydu. Ertesi gün annemi çağırmış okula. "Ben sizi zaten çağıracaktım, kızınızın notları düşük diye" bi de. Ben de gittim tabii annemle, çünkü kardeşim, öğretmenden özür dilememi istedi. Kadın da benim geldiğim olayını anlattı anneme, ben de yanındaydım, özür diledim, hâlâ laf sokmaya çalışıyor, kardeşimin hastalığını kabullenemediğimi ve özür dilediğimi söylememe rağmen; "dengim değilsin, insanlar daha nice hastalıklarla uğraşıyorlar, kalp kırmamak lâzım" falan dedi. Şu an iyi bi üniversitede okuduğum için de "önemli olan yüksek puan yapmak değil, haddini bilmek" falan dedi ve bunları söylerken de yüzüme bile bakmadı. Annemle konuştu yani bunları. Annem de "Özür dileriz hocam" falan diyerek kadının karşısında eğilip büzüldü. Sonra diğer kadını, benim asıl tartıştığım Fenciyi çağırdı o kadın ve o Fenci de görüşmek istemediğini söyledi. Yani oraya kadar gittik ve de kadının muamelesine bakın. Ondan sonra annem "kadın seni kale almıyo" diyerek beni ezdi. Bi daha kardeşinin okuluna gitmemi yasakladı. Kardeşim de "Beni rezil etti" demiş güya anneme ve kardeşim de okuluna bi daha gitmemi istemedi. Ayriyeten ben 15 yaşında cinsel saldırıya uğramıştım. Annem bunu bilmesine rağmen suçu yine bende buluyor ve yapılan her şeye karşı sessiz. Geçenlerde eski sevgilimin yeni sevgilisine çocuk aynı anda ikimizi idare ediyor diye ulaşmıştım. Çocuk anneme mesaj atmış bu konu hakkında. Annem de bana kızdı "Ara bozmak günahtır" diyerek beni babama şikâyet etti ve benimle konuşmayacağını, elinin iki parmağını bozduğunu (küsmek anlamında) söyledi ve çocuğun attığı mesajları görmeyeyim diye telefonunun şifresini değiştirdi. Şimdi geçenlerde kardeşim, bi kızın yanında oturuyormuş, sıralar ikili ya. Kız da öksürüyomuş ve kardeşim, bu yüzden korona oldu ve biz tedavi için şehir değiştirmiştik. İstanbul'dan Ankara'ya geldik. Buradaki 2 senelik mücadelemiz yerle yeksan oldu. Kardeşimin tahlilleri, korona olduğu için tekrar düşmeye başladı. Şimdi ben de gidip önce sınıf öğretmenini, sonra da bu yanında oturan kızın velisini uyarmak istiyorum "Çocuğunuz hastaysa okula hastalığı geçene kadar yollamayın, bulaşıyor ve bu durum, bizim mücadelemizi haybeye çıkarıyor" diyerek ve bu yaptıklarının suç olduklarını belirterek. Ne düşünüyorsunuz? Ne yapmalıyım?
Öncelikle "tatlım" gibilerinden gevşek gevşek konuşma. Öğretmensen öğretmenliğini bil. İkincisi bu ne iş ya? Yani bu rehberlikçi olmana rağmen yan gelip yatmayla övünmen ne kadar ucuzca. Bana ahkâm kesiyosunuz, haksız yere not istediğim için fakat siz daha büyük hakka giriyorsunuz, alkışlanıyorsunuz. Allah, haksız yere aldığın o maaşı bir şekilde çıkarır senden. Rehberlikçi olmuşsun da, insan olamamışsın. Ayrıca "yan gelen" değil, "yan gelip yatan" olacaktı.Ya ben de tam o yan gelen rehberlikciyim tatlım :) ve sen gibilerini asla muhatap almadım almam da , anne yarısı da sayılmazsın. Ya ben de gerçekten esprimi beğendin sanmıştım tüh tüh tüh .
KİBlendim ve geri geldim. Anladığım kadarıyla sana dediğin gibi BATMAMIŞ. Resmen GİRMİŞ. Girmeye de devam etmiş ve edecek de. Baya canını sıkmışım anlaşılan. İyi de yapmışım. Dün de baktım, yine benim konuma gelip bana laf çarpan bi yorumu beğenmiş, sürekli konumda dolaşıyosun. Bana takıntılı diyenler, bu ablamıza baksınlar. Ben zaten bu forumda senin gibi 10 bin mesajı olan birisi değilim, beni banlattırarak bana ceza vereceğini düşünmen yanlış olmuş. Zira, ben zaten çok da aktif olmadığım bir forumda 2 günlük banı kaldırırım da, sen benden yediğin lafları sindirebilecek misin bu hırsınla? Madem bu kadar etkilenecektin, niye o kadar ağır bir yorum yaptın? Bu şekilde bir yorum yaparsan, karşılığında cevabını alırsın, bu kim olursa olsun. Benim gördüğüm en ucuz kadınlardan birisin. Çünkü sanal bir âlemde bu kadar hırs yapman, normal değil. Sen eğer anneysen, bu dünyaya çok geçmiş olsun. Senin gibi birinin nasıl çocuk yetiştirip bu dünyanın başına bela salacağını tahmin bile etmek istemiyorum. Hadi banlattırman normal de, benim ban yemem için elinin ayağının titremesi, sürekli konumda dolaşmanı anlayamadım. Bu ne hırs? Yani o kadar ağır bir şey de söylemedim, senin yaptığın yoruma bakılacak olursa. Benim üslubum gibi senin de karakterin iğrençmiş cidden. Benim tepkime değil, kendi yaptığına bak öncelikle. Basit hareketler bunlar çünkü. Ben zaten bu konuyu konuşmak için üyelik aldım, çok da önemli değil ban yemişim yememişim, 2 gün ban yedim, bir oh çekmişsindir artık. Hemen hocaya şikâyet eden ergenuslar gibisin.benim bir tarafımı hiçbir şey “batmadı” ama bu kadar iğrenç bir seviye ve üslubunuz olduğuna göre size bir şeyler batmış..kiblendiniz. @Mune
Nereden anladınız kendimi sevmediğimi ve değer vermediğimi?sen onun kardeşisin anne babası değil bu bir ikincisi lütfen kendini sev ve değer ver
AhahahahhahahahahahahhahahahahahahÖncelikle "tatlım" gibilerinden gevşek gevşek konuşma. Öğretmensen öğretmenliğini bil. İkincisi bu ne iş ya? Yani bu rehberlikçi olmana rağmen yan gelip yatmayla övünmen ne kadar ucuzca. Bana ahkâm kesiyosunuz, haksız yere not istediğim için fakat siz daha büyük hakka giriyorsunuz, alkışlanıyorsunuz. Allah, haksız yere aldığın o maaşı bir şekilde çıkarır senden. Rehberlikçi olmuşsun da, insan olamamışsın. Ayrıca "yan gelen" değil, "yan gelip yatan" olacaktı.önce yazmayı öğren, sonra rehberlikçi olursun, bana da laf yetiştirirsin, sıkıntı yok. :) o benim aradığım rehberlikçi, benim gibilerini muhatap almadığı için değil, görevini ifa edemediği için konuşamadık. Sen de zaten yan gelip yatan bir rehberlikçi olarak benim gibi birini zaten muhatap alma, çünkü ben görevini gerçekten hakkıyla yerine getiren insanlarla muhatap olmak isterim zaten. Bu isteğimi karşılayıp beni muhatap almadığın için teşekkür ederim, demek ki yerini bilen birisin. Anne yarısı neden sayılmayayım? Onu da anlamadım. Bu, sevgiyle alâkalı bir şey çünkü. Neyse, üzülme. Rehberlik konusunda yan gelip yatarak kendini çok geliştirdiğin için(!), espri konusunda da aynı performansı bekliyorum senden. Eminim ki, bu yolda da yan gelip yatarak baya bir ilerleme kaydedeceksindir.
Olanları seyretmeli miydim?Ya sizde her şeye burnunu sokuyor gibi bir hava sezdim eski sevgilinin yeni sevgilisine mesaj atmalar falan kardeşinin sıra arkadaşına kadar karismalar size ne oluyor ? Bana annenin parmaklarıyla küs yapmasi daha garip geldi biz bunu ilkokulda yapardık
Çok güzel bir yorumdu, okurken ağladım. Tam olarak böyle. Teşekkür ederimSanırım konu sahibesi banlanmış, hesabı pasif görünüyor. Ama yine de okursa diye buraya bir şeyler yazmak istedim.
Sevgili gittinyine_
Küçükken cinsel tacize uğramışsın bu gerçekten çok üzücü, hiç bir kadının, hiçbir çocuğun başına gelmemesi gereken bir olay. Annene anlattığında da sanki annen senin yanında olmamış gibi hissetmişsin, sen de kendini koruyamamışsın, bir çocuğun en güvendiği kişi olan annen de seni koruyamamış. Bilinç altında belki de bu nedenle kardeşini koruma isteği vardır. Ama hayır. Sen anne yarısı değilsin. Annenin görevi senin görevin değil farkında olmadan bu görevi üstlendin. Eski sevgilinin yeni sevgilisini korumak ve ona bazı şeyleri söylemek de senin görevin değil. Zamanında (tacize uğradığında) kendini koruyamadığın için de savunmaya geçtiğin zaman fazla agresif bir üslup takınıyorsun. Hemen alevleniveriyorsun. Ayrıca Okulda kardeşini hastalıktan koruyamazsın. Mesela kardeşin sıra arkadaşından hastalık kapmazsa, top oynarken toptan kapar, kantin sırasında beklerken kapar. Ben de öğretmenim ve her sene okula ilk başladığımda ilk bir iki ay öğrencilerden hastalık kaptığım için hasta geziyorum. Bunu önleyemezsin. Bir sürü çocuk var orada, elini yıkıyor mu , yerleri yalıyor mu vallahi bilemezsin yani. Kalkıp sıra arkadaşının ailesini uyarmak istemen, her ne kadar kardeşini koruma düşüncesi ile de olsa, senin üstüne düşmeyen bir vazife.
Eğer kardeşinin sağlık sorunu çok ciddiyse evde eğitime devam etmeli. Eğer okulda eğitime devam edecekse de malesef hastalıkları göze almalısınız. Bir de iki sene okula gitmediyse bağışıklığı zaten mikroplara karşı düşüktür. Hastalandıkça bağışıklığımız artıyor sonuçta.
Sana tavsiyem kendini sorgula. Kardeşini , zamanında kendini korunamadığını düşündüğün için mi bu kadar korumaya çalışıyorsun? Tabii ki ablası olarak onun iyiliğini gözeteceksin, başarılı ve sağlıklı olmasını isteyeceksin. Ama ölçün çok fazla. Annen babanın ilgilenmesi gereken sorumlulukları yüklenme. İmkanın barsa psikoloğa git, imkanın yoksa da YouTube da “Tülay Kök” , “Beyhan Budak” gibi psikolojik içerik üreten kişileri izle. Sen kimsenin hayatını değiştiremezsin, kimseyi kurtaramazsın üzgünüm. Kendini iyileştirmeye ve kurtarmaya bak.
Sevgilerle.
Sıkıntı yok. Edin şikâyet. Dediğim gibi, zaten bu konuyu konuşmak için üyelik aldım, bu forumda aktif değilim. 23 yaşındayım. Bana yapılan terbiyesizliklere kimsenin sesi çıkmıyor da, ben mi susayım sürekli? Terbiyesizlik ettiğimi düşünmüyorum. Bana yazılanlara cevap veriyorum sadeceŞikayet ettim. Kaç yaşındasınız bilmiyorum ama inşallah 15 altıdır. Bu kadar terbiyesiz yazılar daha büyük yaş için kabul edilemez çünkü. Kardeşiniz ve aileniz çok haklı. Karışmayın. İlgilenmeyin. Karışıp ilgilendiğiniz her şeyi çok daha kötü hale sokacak potansiyeliniz mevcut.
Öncelikle çok geçmiş olsun Allah şifa versin. Kardeşin icin elinden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyorsun anladığım kadarıyla ama sonunda sen suçlu oluyorsun o yüzden kendni yıpratma evet destek ol elinden geleni yap tabiki buna lafım yok. Ama bırak annen ilgilensin okul durumları ile bence karismamalisinMerhaba arkadaşlar. Öncelikle konuya "fake, csb" gibi yorumlar yapmamanızı ve kardeşim hakkında beni üzecek kötü bir şey söylememenizi sizden istirham ediyorum. Özellikle alttaki gibi "daha nice hastalıklar var" sözü beni çok çok üzüyor; çünkü şu an gerçekten kötü durumdayım, kaldırabilecek durumda değilim, sadece tavsiye istemek için bu konuyu açtım fakat; bana ve anneme-babama ağır konuşabilirsiniz, istediğiniz gibi. Benim kardeşim kronik olarak hasta. Geçenlerde kardeşimin okuluna gittim. Kardeşim hasta olduğu için 2 sene tedavi gördü, okula gidemedi. Bu yüzden çok geride. Ortaokul 8. Sınıfta şu an. 6. Ve 7. Sınıfa gidemedi. Bu nedenle derslerinde çok geri kaldı. Bu nedenle Fen dersinden 20 almış. Hocaya rica ettim, en azından 60 yapın, hastaydı benim kardeşim diye. Hoca bi triplere girdi, tartıştık. "Ben özel olarak ilgilenmek zorunda değilim ki" dedi. Neyse sonra başka bi hoca geldi, bu tartışmamızı duydu. Ertesi gün annemi çağırmış okula. "Ben sizi zaten çağıracaktım, kızınızın notları düşük diye" bi de. Ben de gittim tabii annemle, çünkü kardeşim, öğretmenden özür dilememi istedi. Kadın da benim geldiğim olayını anlattı anneme, ben de yanındaydım, özür diledim, hâlâ laf sokmaya çalışıyor, kardeşimin hastalığını kabullenemediğimi ve özür dilediğimi söylememe rağmen; "dengim değilsin, insanlar daha nice hastalıklarla uğraşıyorlar, kalp kırmamak lâzım" falan dedi. Şu an iyi bi üniversitede okuduğum için de "önemli olan yüksek puan yapmak değil, haddini bilmek" falan dedi ve bunları söylerken de yüzüme bile bakmadı. Annemle konuştu yani bunları. Annem de "Özür dileriz hocam" falan diyerek kadının karşısında eğilip büzüldü. Sonra diğer kadını, benim asıl tartıştığım Fenciyi çağırdı o kadın ve o Fenci de görüşmek istemediğini söyledi. Yani oraya kadar gittik ve de kadının muamelesine bakın. Ondan sonra annem "kadın seni kale almıyo" diyerek beni ezdi. Bi daha kardeşinin okuluna gitmemi yasakladı. Kardeşim de "Beni rezil etti" demiş güya anneme ve kardeşim de okuluna bi daha gitmemi istemedi. Ayriyeten ben 15 yaşında cinsel saldırıya uğramıştım. Annem bunu bilmesine rağmen suçu yine bende buluyor ve yapılan her şeye karşı sessiz. Geçenlerde eski sevgilimin yeni sevgilisine çocuk aynı anda ikimizi idare ediyor diye ulaşmıştım. Çocuk anneme mesaj atmış bu konu hakkında. Annem de bana kızdı "Ara bozmak günahtır" diyerek beni babama şikâyet etti ve benimle konuşmayacağını, elinin iki parmağını bozduğunu (küsmek anlamında) söyledi ve çocuğun attığı mesajları görmeyeyim diye telefonunun şifresini değiştirdi. Şimdi geçenlerde kardeşim, bi kızın yanında oturuyormuş, sıralar ikili ya. Kız da öksürüyomuş ve kardeşim, bu yüzden korona oldu ve biz tedavi için şehir değiştirmiştik. İstanbul'dan Ankara'ya geldik. Buradaki 2 senelik mücadelemiz yerle yeksan oldu. Kardeşimin tahlilleri, korona olduğu için tekrar düşmeye başladı. Şimdi ben de gidip önce sınıf öğretmenini, sonra da bu yanında oturan kızın velisini uyarmak istiyorum "Çocuğunuz hastaysa okula hastalığı geçene kadar yollamayın, bulaşıyor ve bu durum, bizim mücadelemizi haybeye çıkarıyor" diyerek ve bu yaptıklarının suç olduklarını belirterek. Ne düşünüyorsunuz? Ne yapmalıyım?
Sıkıntı yok. Edin şikâyet. Dediğim gibi, zaten bu konuyu konuşmak için üyelik aldım, bu forumda aktif değilim. 23 yaşındayım. Bana yapılan terbiyesizliklere kimsenin sesi çıkmıyor da, ben mi susayım sürekli? Terbiyesizlik ettiğimi düşünmüyorum. Bana yazılanlara cevap veriyorum sadece