Göçmenler (Yugoslav,Bulgar,Arnavut...) ?

Good_Morning_157.gif
 
Merhaba hemşolarım bende yugoslav göçmeniyim ,makedonyadan tee o kaa hepinize :1hug:
kaydirigubbakcemile5​
 
merhabalar kızlar ben de bulgar göçmeniyim ne kadar gçöç edeli çoook uzun zaman geçmiş olsa da :lepi:
 
forumun adına sinir oldum açıkçası bulgar yazmışlar... biz bulgar değiliz sadece kanıyla canıyla savaşmaya gitmiş dedelerimiz sonradan dönememiş ve bir süreliğine o topraklarda yaşamışız diye bulgar olmuyoruz.... bulgaristan göçmeniyizbiz...... ve göçmen olduğum için çok mutluyum....
 
Türkçe olan her şey yasak!

Bulgaristan'da komünist rejim tarafından Türk ve Müslümanlara karşı yürütülen asimilasyon kampanyasına ilişkin belgelerin yer aldığı iki ciltlik kitap yayımladı.

Güncelleme:26 Şubat 2010 18:30
Bulgaristan Devlet Arşivler Ajansı, ülkede 1989 yılında sona eren komünist rejim tarafından Türk ve Müslümanlara karşı yürütülen ve "Yeniden Doğuş" olarak adlandırılan asimilasyon kampanyasına ilişkin belgelerin yer aldığı iki ciltlik kitap yayımladı.

Ülkede büyük yankı uyandıran kitapla eski rejimin saklamaya çalıştığı bazı gerçekler ilk kez gün ışığına çıkarılırken, komünist diktatör Todor Jivkov'un "asimilasyon kampanyasına dair söylediklerinin belgelenmediği" yolundaki görüş de yalanlanmış oldu.

Doç. Evgeniya Kalinova ve Doç. ıskra Baeva'nın araştırmaları sonucu ortaya çıkarılan toplam 900 belgeyi bir araya getiren kitapta yer alan, 1984 yılına ait bir politbüro toplantı tutanağına göre, asimilasyon kampanyasının mimarı olarak bilinen Jivkov yaptığı konuşmada, "Ne Türkçe radyo, ne televizyon ne de folklor olsun" ifadesini kullandı.

TÜRKLER BULGARLARLA EVLENSıN
Jivkov, asimilasyon kampanyasını ilk kez resmi olarak dile getirdiği bu konuşmasında, Bulgaristan Türklerinin Bulgar toplumuna kazandırılması için "Bulgarların Türklerle evlenmelerinin teşvik edilmesi" ve bu ailelere aylık 200 leva (o döneme göre yaklaşık 200 Dolar) para yardımı yapılmasını istedi.

Toplantı tutanağına göre, dönemin Başbakanı Grişa Filipov da Jivkov'a, "Bu çalışmaların yoğunlaştırılması gereğine katılıyorum. Bu işi ciddiye almazsak sonradan yıllarca konuşup dururuz. Karma evlilikler meselesini büyük, ulusal bir dava olarak görmemiz gerekiyor" yanıtını verdi.

Kitaptaki belgelere göre, Jivkov bu toplantının ardından en yakın çalışma arkadaşlarıyla bir araya gelerek, Türklerinin isimlerinin kısa sürede değiştirilmesi için gerekli kararı aldı. Karar sonucu 800 bine yakın Türkün ismi zorla Bulgar isimleri ile değiştirildi.
 
DEVAMI........

BULGARıSTAN'DAKı TÜRKLERıN GÖNDEREMEDıĞı MEKTUPLAR
Kitapta, Bulgaristan'daki Türklerin Türkiye'deki akraba ve dostlarına göndermek istedikleri ancak dönemin ıçişleri Bakanlığının takibi sonucu "yakalanan" bazı mektuplar da yer alıyor. O dönemde yaşananları en iyi şekilde anlatan bu mektuplardan biri, Stombolovo köyünden Nadviye Hasanova'ya ait.

Hasanova, Türkiye'deki bir akrabasına göndermek istediği mektubunda şunları yazıyor: "Buradaki hayatımız son derece zor. Tüm Türkler korku içinde yaşıyor. Tehdit altındayız. Köy halkının büyük bir bölümü kışın en soğuk günlerinde ormanlarda saklanıp yaşıyor.

ışte bugün, 18 Aralık 1984'te bize geliyorlar. Yarın köyü basacaklar. Yasa tanımadan 500 yıllık boyundurluklarının hesabını bize çıkartacaklar. Ben kaçmamaya karar verdim. Kahramanca evimde kalacağım. Gerekirse ölerek Türklüğümü onlara gösteririm. Sizlerden büyük bir ricam var; bu mektubumu bir an önce Kenan Evren'e götürün. Damarlarında Türk kanı akıyorsa onlar da benim dedelerimin yaptığı gibi, buradaki zulümlere ve isim değiştirilmesine son verilmesi için ne gerekiyorsa yapsınlar..." Belgelere göre, dönemin ıçişleri Bakanı Dimitar Stoyanov da bakanlığa bağlı güvenlik birimlerine gönderdiği talimatta, "Can kaybı olmamasına dikkat edin. Belene'de yeteri kadar yer var. Liderlerinin, kışkırtıcıların ve düzeni bozanların haberi olsun" ifadesini kullandı.
 
DEVAMI........
KAPıTALıST TÜRKıYE'NıN ETKıSı ALTINDA KALANLAR VAR
Kitaptaki belgelere göre, bugün hala hayatta olan ve Grişa Filipov'dan sonra Başbakanlık yapan Georgi Atanasov ise Komünist Parti'nin 13-14 Şubat 1985 tarihindeki Merkez Kurul toplantısında asimilasyon kampanyasının ilk sonuçları ile igili şu değerlendirmeyi yaptı: "Soydaşlarımızın Bulgar isimlerini iade etmemiz yargıların kırılmasında büyük değer taşıyor. Sosyalist devletimizin vatandaşı olarak bu kişiler kendi vatanında artık sosyalizmin zaferi için mücadele veriyorlar. Ancak bazı vatandaşlarımız kapitalist Türkiye'nin burjuvazi propagandasının etkisinde kaldı. Ama unutulmasın ki, Bulgaristan Halk Cumhuriyeti Balkanlarda sosyalizmin en sadık nöbetçisidir." Bulgaristan'da komünizm döneminde Türk ve Müslümanlara karşı girişilen asimilasyon kampanyasında yüzlerce kişi hayatını kaybetmiş, cezaevlerine atılmış, 1989 yılında 350 bin kişi Türkiye'ye göçe zorlanmıştı.

Ülkedeki rejim değişikliğinden sonra asimilasyon kampanyasının sorumluları hakkında dava açılmış ancak söz konusu dava dosyası "zaman aşımı" gerekçesiyle rafa kaldırılmıştı. Davanın sanıklarından sadece Georgi Atanasov hayatta bulunuyor. Devletten emekli maaşı alan Atanasov, Sofya'da yaşıyor.

bu yazıyı mynet sitesindeki haberden aldım...

yazı alıntıdır.
 
Son düzenleme:
:KK70: Arkadaşlar ben aranızda yeni sayılırım :KK70: ben bulgarıstandan dogdum 11 ayllıkkn turkıyeye geldım suanda kusadasınad oturuyorum ama onceden gebzedeydık :KK70:
 
X