• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Gezi Parkı eyleminin sonuçları ;

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
:61::61::61:
$BN80velCMAA9zKn.jpg
 
“KÜFÜRLERLE CAMİNİN KAPISINI TEKMELEDİLER!”

Müşteki olarak ifade veren 1969 doğumlu müezzin Fuat Yıldırım, ifadesinde ilginç açıklamalarda bulunuyor. Yıldırım, ilk gece küfür ve tekmelerle caminin kapısına dayanan eylemcilerin camiyi işgal etme girişiminin başarısız olduğunu belirtiyor:

“Ben yaklaşık 24 yıldır Beyoğlu Müftülüğü’ne bağlı olarak Bezmi Alem Valide Sultan Camii’nde müezzin olarak çalışmaktayım. Taksim Gezi Parkı olayları esnasında camiye zarar verilmesi sonucu müracatta bulunmak üzere buradayım.

Gezi Parkı olaylarının başlama tarihi olan 31 Mayıs 2013 günü ben camide görevli idim. Akşam saat 22.00 sıralarında cami önünde toplanan ve polisle çatışan gruplar polisten kaçıp camiye girmek istedi. Ben de camiyi bu gruptan korumak için cami kapısını kapatıp kilitledim. Bu esnada dışarıda kalan kalabalık grup, küfürler savurdu ve fiili olarak harekette bulunup caminin kapısını tekmeledi. Ancak o gece camiye girmeyi başaramadılar.

CHP MİTİNGİNDEN ÇIKIP DOLMABAHÇE’DE TOPLANDILAR

“01.06 2013 günü saat 09.00 sıralarında camiye namaz kılmak için gelen şahıslar olduğu için biz caminin kapısını açtık. Bu esnada Cumhuriyet Halk Partisi’nin Kadıköy’de yapacağı mitinge katılıp, mitingin iptali sonucu Kadıköy’den mitinge katılan göstericiler, Kabataş Vapur İskelesi’nden inip Dolmabahçe’de meydanda toplanıp buradan Taksim’e yürümek istediler. Bu esnada polisten kaçan grup cami önünde toplanmaya başladı. Bu gruplar daha sonra camiye girmeye çalıştılar. “

“YARALI OLMAYANLARIN AYAKKABIYLA GİRMESİNİ ENGELLEYEMEDİK”

Yaklaşık iki haftadır Dolmabahçe Camii’nin yaralı eylemcilere kapılarını açtığını okuyoruz. Müezzin Fuat Yıldırım ise bu iddiayı yalanlayarak, ilerleyen saatlerde camiyi sadece yaralıların değil binlerce eylemcinin sığınak olarak kullandığını belirtiyor.

“Kalabalık oldukları için bu şahısların camiye girmesini engelleyemedik. Ben içeride bulunan birkaç cemaatle şahısların içeriye ayakkabı ile girilmesi sebebiyle camiyi kirletmelerini engellemek için son cemaat mahfelinde bulunan halıların üzerine hasır serdik. Cami mikrofonundan dışarıya anons ederek sağlıklı insanların içeriye alınmayacağını yalnız yaralıları alabileceğimizi söyledik. Gruplar çok kalabalık olduğu için sağlıklı insanların içeri girmesini engelleyemedik. “

“POLİS ARACINI YAKTILAR, AMBULANS VE İTFAİYE ARACINI TAŞLADILAR!”

Siz hiç tıbbi tedavi gören barışçıl eylemcilerin cami önünde polis aracı yaktığını, ambulans ve itfaiye araçlarına saldırdığını gördünüz mü? İşte müezzinin ifadesinden o ayrıntılar:

“Caminin dışında 60-70 bin kişi vardı. Can güvenliğimizin olmadığını düşünerek geri çekilmek zorunda kaldık. Caminin dışında bulunan kalabalık, gözümüzün önünde polis aracı yaktı. Yangını söndürmeye gelen itfaiye aracını linç ettiler. Sağlık Bakanlığı’na ait ambulansları taşlayarak alana sokmadılar. Bunları yapan gruba karşı benim ve cami güvenliğinin yapacak bir önlemi yoktu. Pazar günü sabaha kadar “

CAMİDE AYAKKABI İLE DOLAŞAN SARHOŞ İNSANLAR VARDI.

Dünkü gazetelerde ve sosyal medyada cami müezzini Fuat Yıldırım’ın “Cami içinde içki içildiğini görmedim” şeklinde ifadesini okuduk. Ancak böyle bir cümle, Yıldırım’ın Terörle Mücadele Şubesi’nde verdiği ifadede yeralmıyor. Yıldırım ifadesinde açık şekilde cami içinde boş bira kutuları ve sarhoş insanlar gördüğünün altını çiziyor.

“Pazar günü saat 17’de gruplar tekrar kalabalıklaşmaya başladı. O gün benim haftalık izinli olmam nedeniyle, takriben 24 saat uykusuz kaldığım için birkaç saat dinlendim. Kaldığım lojman, caminin bitişiğinde olduğu için eşim ve çocuğumun can güvenliğini düşünerek kayınvalideme götürdüm. Tekrar camiye döndüğümde cami içinde bulunan şahısların ayakkabıları ile cami içinde dolaştıklarını, caminin kontrolden çıktığını gördüm. İçlerinde, hareketlerinden sarhoş olduğunu anladığım insanlar vardı. Olaya müdahale etmek istedim. Can güvenliğim yoktu. Linç edilmekten korktuğum için olaya müdahale edemedim. “

CAMİNİN KAMERALARINI KIRDILAR, BANKLARI VE DEMİR KORKULUKLARI BARİKAT YAPTILAR!

Yıldırım’ın ifadesine göre, caminin halılarını ve güvenlik kameralarını tahrip eden eylemciler bununla da yetinmeyip, dışarıdaki tenteleri, caminin banklarını ve tarihi demir cam korkuluklarını yerinden sökerek barikat olarak kullanmışlar:

“03.06.2013 günü saat 02.30’a kadar bu şahıslar cami içerisine ayakkabıları ile girip çıktılar. Dışarıda bulunan binlerce insan camiye girmek isteyince caminin kapısı kapatıldı. Dışarıda kalan grup ise camiye zarar vermeye başladı. Caminin tüm kameralarını, kapının önünde bulunan iki adet tenteyi, bankları, caminin demir parmaklıklarını söküp polise karşı barikat olarak kullandılar. Mikrofonu “dışarıda bulunan polisi ikna edip sizin buradan çıkmanızı sağlayacağım” diyerek eylemci grubu ikna ettim. “

CAMİDE EZİLMİŞ BOŞ BİRA KUTULARI, SİGARA PAKETLERİ VARDI

Bazı gazetelerde ve internet sitelerinde cami içinde boş bira kutuları, sigara paketleri ve çöp artıkları fotoğraflarını görmüştük. Bu görüntüyü cami müezzini Yıldırım da doğruluyor:

“Göstericiler tamamen çıktıktan sonra camiyi kontrol ettiğimde cami içerisinde tüm halıların kirletilmiş olduğunu, yerlerde yiyecek içecek artıklarının olduğunu, yoğun olarak da sağlık malzemelerinin ve kullanılmış atıkların olduğunu gördüm. Ayrıca boş vaziyette ezilmiş bira kutuları ve sigara paketlerinin bulunduğunu gördüm. Camiyi kilitleyip çıktım. “

CAMİYE 80 BİN LİRA ZARAR VERDİLER, ŞİKAYETÇİYİM!

“Yapmış olduğum değerlendirmelerde cami içerisinde 80 bin TL değerinde hasar meydana geldi. Daha sonra olay yeri inceleme ekipleri camide incelemeler yaptı. Ben camiye girip camiye zarar veren şahıslardan şikayetçiyim. “



 
Eklediğim karikatür kaynadı arka sayfada kaldı be :ssz:
 
vardı yoktu olmuştu olamaıştı yalandı gerçekti bir çok resim video paylaşıldı burda... gerçekliğine inandığım için paylaştım dha önce bi çok insana hâlâ bu yalanlanmış haberi paylaşıyorsunz muamelesi yapıldığı için....isa tatlıcan isimli gazeteci ulaşmış ifadeye de..... yada sadece şakaydı ifadem der müezzin daha sonra ekranlara çıkıp:)))
 
Seneler önce gittim en son bi camiye.Babamı kaybettiğimiz gecenin sabahı,bi hoca bulmak için.
Gittik,avlu gibi bi yer,bikaç adam oturuyo,biri 80 yaşında falan var.Ben de tam caminin kapısında duruyorum annem önümde.Yanımdan biri geçti,dar alanda yol verebilmek için geri adım atmak zorunda kaldım,caminin kapısının eşiğine bastım bi an için.
Bu 80 yaşındaki adam bana döndü bana azarlar bi tavırla:''Kızım basma oraya,yeni yapıldı bilmem ne''
Adam yaşlı,benim de uğraşcak halim yoktu sesimi çıkarmadım.Ama zaten üzgün halimle sözümona dindar birinin o tavrı kalbimi kırdı gerçekten.
Bazılarının dini kendi tekelinde,camileri babasının malı sanması çok acı.
Cami revire çevrildiyse,yaralı insan o revire gircek.Şartlar altında ayakkabıyla girmesi gerekiyosa öyle yapcak.Bunu uzatmaya gerek yok.Yaralı insanın içki derdinde olcağına ben inanmıyorum.Bazı insanlar görmek istediğini görmekte,milleti sen-ben diye etiketlemekte ısrarcı.Sen-ben yok,biz varız,bu kadar basit.
 
:1:hadi bakalım döndük mü yine camide kim içti mevzusuna

Tamam cevap veriyorum içki davası bitsin.
ben ve ben
:50: :50: :50:

Mevzumuz hep o değil miydi ki zaten:37:

İçkiyi Bıraktım fıkrası

Temel bir Gün avrupaya gider.Temelin kötü bir aliskanligida vardir, sürekli içki içer.

Birgun bir bara girip barmenden üç bira ister ve hepsini içer.Üç-bes defa böyle yapinca barmen merak eder ve sorar

-Niye hep üç tane bira içiyorsunuz?

Temel cevap verir

-Ben, Dursun ve Hamdi bizler üçüzüz. Hepimiz dünyanin farkli yerlerindeyiz. Hepimizde bara girdigimizde birbirimizin yerine bira içeriz, öteki iki birayi o yüzden içiyorum der.

Yine Günlerden bir gün Temel bara gelir ve iki bira ister, barmen verir.Temel biralari içtikten sonra tam kalkarken barmen sorar

-Allah rahmet eylesin efendim, kardesinizin biri öldü heralde? deyince Temel cevap verir

-Hayir ben içkiyi biraktim da..
 
camiler afet gibi deprem savaş vs gibi zamalarda evvelcede kullanılmış ki kullanılmasıda normal bu olaylarda da yaralı ve doktorların orada olması normal ama şunu da kabul etmek lazım orada doktor kılıklı hırsız, terör örgütü üyesi, asker kaçağı vs çıkmışsa herkes yaralı idi yada yardım eden doktordu demek yanlış olur hani burada hiç kimse demedi ki o hengamede içki içebilecek yada içmiş olan kavga eden birileride olmuş olabilir orada....hani bkış açımız genişya ambulans parçalayan ortalığı kırıp geçiren insanların her türlü davranışı sergileyebilme ihtimalini unutuyoruz sanırım.... sizin yaşadığınz olayda tamamen o yaşlı insanın anlayışsızlığı noksansız olan müslümanlar değil islamdır....
 



İçkiyi Bıraktım fıkrası

Temel bir Gün avrupaya gider.Temelin kötü bir aliskanligida vardir, sürekli içki içer.

Birgun bir bara girip barmenden üç bira ister ve hepsini içer.Üç-bes defa böyle yapinca barmen merak eder ve sorar

-Niye hep üç tane bira içiyorsunuz?

Temel cevap verir

-Ben, Dursun ve Hamdi bizler üçüzüz. Hepimiz dünyanin farkli yerlerindeyiz. Hepimizde bara girdigimizde birbirimizin yerine bira içeriz, öteki iki birayi o yüzden içiyorum der.

Yine Günlerden bir gün Temel bara gelir ve iki bira ister, barmen verir.Temel biralari içtikten sonra tam kalkarken barmen sorar

-Allah rahmet eylesin efendim, kardesinizin biri öldü heralde? deyince Temel cevap verir

-Hayir ben içkiyi biraktim da..


:60::60::60::60::60::60::60:
 
bugün ankara kolej/kurtuluş civarında yapılan direniş yürüyüşünde siyasi partiler ön safhalarda, kürdistan propagandası sloganlar yapıyordu. direniş gündengüne ideolojikleşiyor.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Back