• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Gençlik nereye gidiyor, siz ne düşünüyorsunuz

Uyaramıyor ise öğretmende de suç vardır göze alacak, almalı aman bana ne mantığı ile zaten bu tür eylemleri görmesi doğaldır arkadaşımızın ve bu mantık da ise utanmasın hiç.

iki öğrenciyi uygunsuz vaziyette görüp de sınıfın kapısını kapatıp giden hiçbir öğretmen yoktur,olamaz bence.
 
arkadaşlar,gereken neyse ben onu yaptım içiniz rahat olsun.öğrencilerle konuştuk gerekenler yapıldı onlar da hatalarını anladı.kapıyı kapatıp da gidilecek bir şey mi bu? Ayrıca utanmak insana özgüdür bunda yadırganacak bir şey göremiyorum.elbette utanırım.utan utanmazdan, kork korkmazdan demiş atalarımız...
 
iki öğrenciyi uygunsuz vaziyette görüp de sınıfın kapısını kapatıp giden hiçbir öğretmen yoktur,olamaz bence.

Olabilir bizim lisede hep öyle olmuştur. Bizim en büyük rahatlığımız bize hiç bir şekilde laf söylenmemesiydi öğretmenler çok gördü ama hiç bir şey demezdi kızlar tuvaletinde erkekleri çıkarırken kızarlardı okulda yapmayın dışarı da ne halt yerseniz yiyin şeklinde bir hatırladığım o sadece. Öğretmen arkadaşlarım sordura da bilir Kartal Disk Tekstil.
 
arkadaşlar,gereken neyse ben onu yaptım içiniz rahat olsun.öğrencilerle konuştuk gerekenler yapıldı onlar da hatalarını anladı.kapıyı kapatıp da gidilecek bir şey mi bu? Ayrıca utanmak insana özgüdür bunda yadırganacak bir şey göremiyorum.elbette utanırım.utan utanmazdan, kork korkmazdan demiş atalarımız...

Aileleri ile görüştünüz mü durumdan haberdarlar mı acaba affınıza mahcuben soruyorum size.
 
aileleri haberdar etmedim.yani ben işi rehberlik servisine havale ettim, orasını rehber öğretmen bilir uygunsa haberdar eder.ayrıca aileleri biliyor çıktıklarını evleneceklermiş.
 
'Gençlik nereye gidiyor' cümlesiyle, yaşı küçük insanları suçlarcasına konuşmak ne kolay.. gençlik bir yere gitmiyor, dünya gidiyor. zaman değişiyor, kullanılan aletler, izlenilen programlar, giyilen kıyafetler değişiyor. ahlak ve terbiye açısından gençlerin bir suçu varsa, bunun çok çok büyük bir bölümü ailelerinin suçu..

Televizyonları, bilgisayarları suçlamakta çok kolay.. artık eskisi gibi bir kaç kanal, kısıtlı internet erişimi yok. televizyonun ve internetin bu kadar gelişmiş olması tüm dünyada sevindirici bir haber olmalı. fazlası insanı aptallaştırır, ama aile çocuğuna televizyon alışkanlığını da kendisi aşılar. sabahtan akşama kadar televizyon başından kalkmayan, müge anlı ve esra erol arasında mekik dokuyan bir ev hanımının, 'çocuğum çok internete giriyor' yakınmalarına asla anlam veremem.. evdekilerle bir şey paylaşamayan insan, sıkılan insan gereğinden fazla odasına kapanır çünkü. bu da gençlerin suçu değil.

insan ailesinden neye alışırsa onu hayatına aktarır diye düşünürüm. annesinde babasında düzenli kitap okuma alışkanlığı olan, bu şekilde yetiştirilen bir çocuk, gençlik çağında da kitap kurdu olur örneğin. ailesi spora bağımlı bir çocuk, gençliğinde de sporla haşır neşir olur. çünkü bu şekilde yetiştirilmiştir.

maddi imkanlarda çoğu zaman ilgisizliğe kılıf uydurmak için kullanılıyor.
 
kalabalık bir ailede büyüdüm.dede,babanne,baba,anne,amca yenge ve çocuklardan oluşan 11 kişilik bir aileydik ve aynı evde yaşıyorduk.değil annem benimle oynayacak,sevecek vakti bile yoktu.sürekli iş ve yemek derdindeydiler.evimiz sobalıydı ve ben o kalabalığın iiçnde bir köşede kendim okuma yazma öğrendim.çokta başarılıydım derslerimde de.boş vaktimde de benden küçük çocuklarla ilgilendim.ne ilgisizlikten sorunum oldu,ne de haylazlığım oldu.büyüklerimi kıracağım diye de çok korkardım.yani annem benimle oynamıyor diye sorun yaşamadım:50:

bana göre şimdi çocuklara sensin,aman dedikçe tepeye çıkıyorlar,arsızlaşıyorlar.yokluğu hiç bilmiyorlar.birazda bu duruma biz getiriyoruz galiba.bizler ne ergenlik bildik ne de sorun yaşadık.şimdi çocuklar bu durumu kullanıyorlar gibi geliyor.:34:

şu küfür meselesi beni de çok üzüyr.hele kızlardan duyduğum küfrler beni şok ediyor.şu anda sanki erkekler daha narin,kızlar daha kabalar.resmen erkek fatma görümündeler.yürüyüşleri itavırları çok çirkin,kılık kıyafetleri de çok çirkin:50:
 
aileleri haberdar etmedim.yani ben işi rehberlik servisine havale ettim, orasını rehber öğretmen bilir uygunsa haberdar eder.ayrıca aileleri biliyor çıktıklarını evleneceklermiş.

Cevabınız için teşekkürler iş bakın ailede artık onlar biliyor ise siz ne yapabilirsiniz ki öğretmenleri olarak. Aile onayı var.
 
Ben de 10 kişilik bir evde büyüdüm..Hala da öyle:ssz:
Ders çalışacak masamız yoktu.
Bir büyük minderim vardı kucağıma koyardım , üstüne
defterimi kitabı dizerdim masa niyetine kullanırdım.
Evimizden ses,gürültü eksik olmazdı..

Çeşit çeşit elbiselerim yoktu ablalarımızın eskisini sıra ile giyerdik..
Bana gelene kadar 4. el oluyor yani :)

Annem nerde tek tek ilgilensin,sorularıma sabırla cevap versin.
Kadın kv,kp hizmeti, 6 tane çocuk maddi sıkıntılar ayrı, kafada bir sürü dert
hangi çocuğun meraklı sorularını yanıtlasın?
Derslerimizle ne biliyor ne anlasın da ilgilensin?
Ancak kızım ödevin... diye hatırlatırdı.
Sorumluluk sahibi olan söyletmezdi bile zaten, olmayanın peşinde de
oklava ile dönsen nafile..

Ama birimizin bir veli toplantısına gitmemezlik yapmamıştır.
Şimdiki velileri özellikle arasan gelmiyorlar..
Aynı ailede büyümüş tüm çocuklar 5 parmağın 5'i bir değil işte..

Kimi okula,okumaya çok hevesliyken kimi için kitap,kalem tutmak dertti..
Ama aynı terbiyeyi alabildik,hepimiz aynı durumlarda utandık,çekindik.

Başkasının evinde farklı odalara gitmeyi bırakın oturduğumuz koltuktan kalkmaya
çekinirdik birbirimize bakardık sonra annemize hatırlarım :9:
Misafirlikteyiz ya sofra kurulurdu zorla otururduk utancımızdan..
Davet geldi mi annemizden onay beklerdik.:ssz:
Çocuktuk canımız çekmiyor muydu? Ohooo hem nasıl..
Ama anne onayı almadan kıpırdamak ne mümkün..
Dayak da yedik annemizden iyi ki yemişiz..
Ben terbiyemi, o küçük yaştaki olgunluğumu,saygımı o yetiştirmeye borçluyum..

Şimdi bakıyorum. Yan komşunun oğlu küfreder annesi gülerr ahahahh bi daha de bakayım
oğlumm der. Ben böyle bakarım:53: Ne zevk alıyor bu durumdan gülüyor bilmem.

Bize gelir karnı tok mutfağa dalar, yatak odasını zart diye açar anası da dur oğlum ayıp
öyle odalara dalınılmaz demez.
Eğitimli anne babadan bahsediyorum yanlış anlamayın.
Ben bazen söylerim ayıp oğlum başkasının evinde odalara öyle girilmez diyorum güzelce.
Annem dirsek atar deme öyle alınır çocuk alınır annesi komşumuz ama..
Komşuysa komşu yahu..Böyle yetiştiriyorlar büyüyünce ağlıyorlar.
Böyle yetiştirilen çocuğun ergenliğinden nasıl bir hayır beklenir ki?

Her şeyleri var şimdiki çocukların ama gözleri hep aç.
Elindekinin kıymetini bilmiyorlar. Şımarmaya müsait yapıdalar çünkü.
Küçükken dur demediğin çocuğa 15 ine gelince dur demek anlamsız!
O zaman dinlemezki seni..

Ergenlik anne babanın önüne arkadaşın geçtiği dönemdir.
Ayy kıyamam yapsın ama çocuk o daha..
Çocuk tabiki afacanlık yapar ama edepsizlik yapamaz arkadaşlar
anneler babalar bunu unutuyor.
Sonra yeni nesiller nereye gidiyor diye konuşuyoruz..
Abuk sabuk haller,kıyafetler. Büyüğe saygı bilmez,küçüğe sevgi bilmezler.
Öğretmenine artistlik yapan tipler..
Alırsın karşına güzelce anlatırsın yapma böyle çocuğum diye
yüzüne güler peki öğretmenim özür dilerim diye
Arkanızı dönersiniz giderken dil çıkarırlar..
Bunlar ağacı yaşken eğmemekten kaynaklanıyor malesef..


 
kadınları bu kadar baskı altına alır, hayatlarını kısıtlarsanız onların yetiştirdiği çocuklardan şikayet edemezsiniz.
mesele bizim aile yapılarımızda. çok baskı altında kalıyoruz kadınlar olaraktan. hep bir sıkıntı hep erkek ne derse o zihniyetiyle yetiştiriliyorlar. burada bile okudum akıl veriyorlar işte kocan değil neyine karışıyor diye yani kocası olsa herşeyine karışabilirmiş gibi bir düşünce var. yanlış zihniyetler bunlar. eh yanlış yanlışı doğuruyor.
 
'Bu konuda TV ve Internet de en buyuk dusmanlarımız, tv'lerdeki dizilerde luks yaşamlar, çarpık ilişkilerin normal gösterilmesi ve bunların özgürlük adı altında yapılması'

bu cümleniz okadar doğru ki özellikle çarpık ilişkilerin normal gösterilmesi,inanın beyinler normal diye buna öyle inanıyorki
benimde bekar kardeşlerim var,onların adına çok endişe duyuyorum,
hoşlanmadığımız arkadaşlıkların bile onlara nasıl zarar verdiğini görüyoruz,bişey söylesek kötü kişi olarak algılıyolar bizi..zor walla ...
 
'Gençlik nereye gidiyor' cümlesiyle, yaşı küçük insanları suçlarcasına konuşmak ne kolay.. gençlik bir yere gitmiyor, dünya gidiyor. zaman değişiyor, kullanılan aletler, izlenilen programlar, giyilen kıyafetler değişiyor. ahlak ve terbiye açısından gençlerin bir suçu varsa, bunun çok çok büyük bir bölümü ailelerinin suçu..

Televizyonları, bilgisayarları suçlamakta çok kolay.. artık eskisi gibi bir kaç kanal, kısıtlı internet erişimi yok. televizyonun ve internetin bu kadar gelişmiş olması tüm dünyada sevindirici bir haber olmalı. fazlası insanı aptallaştırır, ama aile çocuğuna televizyon alışkanlığını da kendisi aşılar. sabahtan akşama kadar televizyon başından kalkmayan, müge anlı ve esra erol arasında mekik dokuyan bir ev hanımının, 'çocuğum çok internete giriyor' yakınmalarına asla anlam veremem.. evdekilerle bir şey paylaşamayan insan, sıkılan insan gereğinden fazla odasına kapanır çünkü. bu da gençlerin suçu değil.

insan ailesinden neye alışırsa onu hayatına aktarır diye düşünürüm. annesinde babasında düzenli kitap okuma alışkanlığı olan, bu şekilde yetiştirilen bir çocuk, gençlik çağında da kitap kurdu olur örneğin. ailesi spora bağımlı bir çocuk, gençliğinde de sporla haşır neşir olur. çünkü bu şekilde yetiştirilmiştir.

maddi imkanlarda çoğu zaman ilgisizliğe kılıf uydurmak için kullanılıyor.


evet sizi binevi katılıyorum, fakat teknoloji ilerledikce mutlu olmamız gerekmez. Asıl teknoloji ilerledikce, aileler de evlatlarının hızına yetişemez oldu.
Bukadar basit değil bunlar. Çocuklar okulda arkadaş çevresinde gördüğü duyduğu şeyleri ailelerinden istemeye başlıyor. Bilmiyorlar ki, ailesinin istediği herşeyi alabilirler.
Aileler çocuklarına bütün gün, iğsah etme durumunda kalıyorlar. Çocuktur ister, fakat aileler buna dikkat etmeyip her isteğini karşılarsa da, bu çocuğun suçu değildir dediğiniz gibi.

Fakat şunu unutmamak lazım, teknoloji insanı aptallaştırırda, akıllandırırda. Kullanmasını bildiğiniz zaman korkmayın.
Luzumsuz kanallara bakıldıkca genci veya yaşlısı, sadece aptallaşır. Fakat kendini eğitecek programlar izlerse, sorun yok.
Şöyle bir durum var, çocukların odasına tv veya onlara interneti tepsiyle sunarsanız, bu çocuk ters teper, herşeyi yapar.
Bildiğiniz gibi internette herbirşey var, istediğiniz herşeyi bulabilirsiniz. Kullanmasını bileceksiniz, çocuklara öğreteceksiniz. Bu hiçte kolay değil!

Çocuklara teknoloji hizmetini sunmak gerek, fakat aşırısıda zararlı olduğu için, dengeyi aileler kurmak zorundadır.

Birde çocuklarına bu imkanı veremeyenler ne yapsın? O çocuklar şımarık büyümüyor en azından. Bağzen eskileri özlüyorum, ben çocukken internet yeni yeni vardı, cep telefonları o yaşlarda bize alınmazdı. Şimdiki gençlerin ağzı açlıktan kokar, fakat son model telefonlarıda ellerinden eksik etmezler, niye????
çünkü kırıkları vardır. Anlarsınızya?! 16-17 yaşında bir genç kız, en az 25 erkek arkadaşı olmuşdur. Teknoloji ne de güzel öyle değilmi? dünyanın öbür ucundan bile arkadaş edinmeyi sağlıyor!!!!!??!!! yarabbım nekadar da sosyalliz??!!!
 
evet sizi binevi katılıyorum, fakat teknoloji ilerledikce mutlu olmamız gerekmez. Asıl teknoloji ilerledikce, aileler de evlatlarının hızına yetişemez oldu.
Bukadar basit değil bunlar. Çocuklar okulda arkadaş çevresinde gördüğü duyduğu şeyleri ailelerinden istemeye başlıyor. Bilmiyorlar ki, ailesinin istediği herşeyi alabilirler.
Aileler çocuklarına bütün gün, iğsah etme durumunda kalıyorlar. Çocuktur ister, fakat aileler buna dikkat etmeyip her isteğini karşılarsa da, bu çocuğun suçu değildir dediğiniz gibi.

Fakat şunu unutmamak lazım, teknoloji insanı aptallaştırırda, akıllandırırda. Kullanmasını bildiğiniz zaman korkmayın.
Luzumsuz kanallara bakıldıkca genci veya yaşlısı, sadece aptallaşır. Fakat kendini eğitecek programlar izlerse, sorun yok.
Şöyle bir durum var, çocukların odasına tv veya onlara interneti tepsiyle sunarsanız, bu çocuk ters teper, herşeyi yapar.
Bildiğiniz gibi internette herbirşey var, istediğiniz herşeyi bulabilirsiniz. Kullanmasını bileceksiniz, çocuklara öğreteceksiniz. Bu hiçte kolay değil!

Çocuklara teknoloji hizmetini sunmak gerek, fakat aşırısıda zararlı olduğu için, dengeyi aileler kurmak zorundadır.

Birde çocuklarına bu imkanı veremeyenler ne yapsın? O çocuklar şımarık büyümüyor en azından. Bağzen eskileri özlüyorum, ben çocukken internet yeni yeni vardı, cep telefonları o yaşlarda bize alınmazdı. Şimdiki gençlerin ağzı açlıktan kokar, fakat son model telefonlarıda ellerinden eksik etmezler, niye????
çünkü kırıkları vardır. Anlarsınızya?! 16-17 yaşında bir genç kız, en az 25 erkek arkadaşı olmuşdur. Teknoloji ne de güzel öyle değilmi? dünyanın öbür ucundan bile arkadaş edinmeyi sağlıyor!!!!!??!!! yarabbım nekadar da sosyalliz??!!!


Burada suc yine ailelerde, daha cocuk kucukken kırdıgı oyuncagı yeniler, ne görse alır, cocuk sussun diye ona hediye alır, yuksek nota rüsvet gibi hediye verir.
halbuki iyi not almak onun zorunluluğudur. Abimin atarisi vardı cok oynardı, zayıf getirince babam o atariyi evden aldı götürdü ama şimdi pc yi sökse ne yazar
heryerde adım başı internet cafe var. Eskiden elbiseleri anneler dikerd sökülen yeri, şimdi hiiic ugrasmıyoruz enazından yeni evliler, benim gibi eskimişler anca
ugrasıyor anca işde, hele örgü olayı köylerde bile bitmek üzere, cunku kasabalarda bile kocaman alışveriş merkezleri var ve 20-30 tl kazak almak varken anne
neden gunlerce ugrassın zaten bir ton ev işi var yapcak hele birde calısıyorsa hic ugrasmaz, onarma ve örgü ile. At çöpe yenisini al. Ayrıca yemek konusuna
gelelim, bu konuda tembellik ediyoruz ve kızlarımıza kötü örnek oluyoruz, gidin bir alışveriş merkezine akşam yemegi yemege gelen yüzlerce aile görürsünüz.
Anneler evde yemek yapmak yerine orada 2 alana 1 bedava kampaynyaso yapan tavuk yada piza firmalarını takip ediyor. 3 kişi 20-30 tl e doyuyor. Eve gelince
ise 3 kişide tv karşısında yada internet robot gibi dizi izliyoruz. Biz bayanlar saatlerce takılı kalıyoruz , sonra akşam mesela eş eve gelmeye 1 st kala bizi bir telaş alıyor
koca gelene dek nasıl yetişcek bunlar, işde bunu bizden gören kız cocuklarımızda bizi örnek alıyor. Anneannelerimiz neden 80-90 yaşına kadar yaşadı yada köylerde
neden yaşıyorlar cunku herseyi kendileri yapıyorlarda ondan, yeni nesil herseyi makinaya yaptırıyor , makine eskirken onlar tv karşısında çekirdek çıtlıyor.
Sonrada kızımız evlendiginde kocası ona kızdıgında suclu koca oluyor. Halbuki biz anneler onları büyütürken bizi gören kızımızda tembelliğimizi alıyor.

Babalar özellikle kız cocuklarını daha cok sever, erkeklerin anneyi sevdikleri gibi, babalar genelde kız cocukları ile herseyi konuşmaz , utanır. Ama anneyide yanına alıp
kızları ile beraber bazı konularda onları uyarmalılar. Sonucta onlarda gencti, tamam üzerinden 50 sene gecmişti ama olsun onlarda gencti. Enazından başta uyarırsanız
sonra uyarsaydık demeyiz. Daha gecen beyle beraber arabaya dogru gidiyoruz, sabah okula giriş saati, 6-7 kızlı erkekli grup kol kola yururken, birden kız oglanı
cork diye dudagından öptü alkış-kıyamet-ıslık. Anaaaa dedim bu ne yaaa böyle. Çocuk bile şokta, kızı görseniz sanki bi halt yemiş gibi böbürlenerek yürüyor.
Meger kızlarla yemegine iddiaya girmiş öpermisin öpemezmisin. Allahım yaw bu nasıl bir kafa çözemedim.
 
ben bunun internetle ya da televizyonla birebir alakalı olduğunu düşünmüyorum açıkçası. biz de tv izlerdik ben üniversiteye hazırlanırken bbg vardı babamdan bir araba laf yeme pahasına izlerdim onu hatırlıyorum :) tv izlemek beni saygısız sorumsuz terbiyesiz yapmadı belki bir parça tembelleştirmiştir notlarımı etkilemiştir o dönemde.

en büyük sorun ekonomik şartlar, aile ve eğitim sistemi bana göre. şu an orta ve alt gelir grubunun gidebileceği iyi eğitim veren okullar neredeyse kalmadı. anadolu liseleri var mesela her yerde ama neyin anadolusu allah aşkına? aynı tas aynı hamam aynı okul adı değişince anadolu oluyor. bizim dönemde biz ilkokuldan sonra anadolu lisesine gidip 7 yıl yabancı kolej seviyesinde eğiim almıştık. ingilizcesi bizim dönemdeki herkesin istisnasız iyidir şimdikiler ingilizce öğrenemiyorlar okulda. keza diğer dersler de aynı şekilde. neden çünkü sistemde hiç bir şeyi değiştirmeden sadece isim değiştirerek o okulu kaliteli hale getiremezsin.

neyse tamam anadolular iyi diyelim, çocuğun anadoluyu kazanamazsa meslek lisesine gitmek zorunda. siz hiç bir meslek lisesine gidip de bir kaç saatinizi geçirdiniz mi o çocuklarla?

ben tam 4 yıldır onlarlayım, ailelerin ekonomik durumu çok kötü, iyi olanın da ailesi cahil. bir tane müteahhitin oğlu var mesela çocuk okuma yazma bilmiyor, derslerle alakası yok elinde iphone 4s, atvsi var çocuğun ne bileyim babası arabayı vermese de bu çalar karşılığında hiç bir ceza almaz. okumıcam diyor zaten. bu yaptıklarının çocuğu da ailesi kendini okuldan alsın diye bence. araba galerisi açacakmış beyefendi.


işte bu tek bir örnek eğitimsiz insanın parayı ve çocuğunu idare edişine dair.

diğerleri de bazıları cebinde harçlıksız gelir aç aç dururlar 7-8 saat ama düzgün çocuklardır, kimisi fakirlikten artık arsızlaşmıştır. bunlar gelir adaletsizliğinin sonuçları hep. son on senede yeni zenginler yaratılırken bir taraf daha da fakirleşti.

ailenin en büyük hatası istanbul'da şu bence, hayat burda zor kira vs derken anne baba çalışıyor genellikle de temizlik güvenlik gibi vardiyalı işlerde. evdeki çocukla kimse ilgilenmiyor. olan da çocuğa oluyor.

eskiden bir otorite figürü vardı evde: baba. bu devirde onu da bulmak mümkün değil. adam ya dediğim gibi işte, ya kahvede ya meyhanede ya da yok. anayla baba ayrılmış çocuk annede anne de kendi derdinde.

eğiim sistemiyle ilgili başka bir büyük sorun sınıflar 50şer kişi büyük şehirlerde. kadrolu öğretmen yok. derslik yetersiz, teknolojik imkanlar yetersiz. bazıları sanıyor ki çocuklar ellerinde tablet bilgisayar dersler öyle işleniyor :D

öyle bir imaj çizildi çünkü. ya inanın koca koca lise çocukları iki kişilik sırada üç kişi oturuyorlar. tenefüsler 5 dakika çünkü okul çok kalabalık ve ikili öğretim olmak zorunda, sabahçı öğlenci yani. bizim okulda 50 civarı öğretmen çalışıyor en fazla 15 tanesi kadroludur hadi olsun 20 geriye kalanı ücretli. biri bırakıyor öbür ücretli geliyor.

şimdi bu çocuklar 14-15 yaşındalar evde ilgilenen yok, para yok, okulda doğru düzgün eğitim yok sizce nasıl normal olabilirler ki? bu çocuklar suçlu değil kurban aslında.
 
gençlik bir yere gitmiyor dünya değişiyor, popüler kültüre entegre olmuş ailelerin gençlerin popüler kültürün etkisiyle davranışlarını değiştirmesine kızmaya hakkı yoktur. tv internet size istemediğimiz herşeyi sunabilir bunların içinden istediklerinizi almak ve çocuklara göstermek sizin elinizdedir.
 
ben bunun internetle ya da televizyonla birebir alakalı olduğunu düşünmüyorum açıkçası. biz de tv izlerdik ben üniversiteye hazırlanırken bbg vardı babamdan bir araba laf yeme pahasına izlerdim onu hatırlıyorum :) tv izlemek beni saygısız sorumsuz ...

Aqualilly, cok güzel noktalara parmak basmissin. Ben de bu konuya cevap yazmak istemistim ama artik gerek kalmamis durumda :34:
Bir de Anadolu Liseleri hakkinda söylediklerine katiliyorum. Hayatimda duymadigim bir sacmalik gerceklesti. Okullarin isimleri degistirilerek, kaliteli havasi verildi. Herkes Anadolu Lisesi ögrencisi saniyor kendini :) Halbuki o okullara girmek ne kadar zordu. Üstelik, o okullardaki egitimin, ögrencilerin basari seviyesinin yüksek olmasi sebebi ile daha iyi oldugunu da herkes biliyordu.
Üzerine dakika basi degisen egitim sistemimizden de konusmak gerekir aslinda. Her sene yeni bir sinav yöntemi hem liselilere hem ilk ögretimdekilere. Ben artik takip edemez oldum. Dün ögrendigim sistem ertesi gün degistigi icin. Minicik bebeklerin ilkokula baslamasindan da bahsetsem mi acaba?
Egitim sistemi rayina oturmadikca bu ülkede, ve saglikli ana babalar yetismedigi sürece saglikli cocuklar da yetismeyecektir. Bir de zengini daha da zenginlestiren, fakiri her gece aglatan bir ekonominin cigliklarini cocuklar üzerinden duymak aslinda oldukca anlasilir.
 
Son düzenleme:
gençlik bir yere gitmiyor dünya değişiyor, popüler kültüre entegre olmuş ailelerin gençlerin popüler kültürün etkisiyle davranışlarını değiştirmesine kızmaya hakkı yoktur. tv internet size istemediğimiz herşeyi sunabilir bunların içinden istediklerinizi almak ve çocuklara göstermek sizin elinizdedir.

Cok dogru cincikk, benim evimde televizyon yok mesela :) Televizyonlardaki sacma sapan programlari ben de begenmiyorum. Ama begenmezken bir yandan da cözüm üretiyorum. Faydali olan bilgiler zaten internette var. Ulasmak istediklerime internet araciligi ile ulasiyorum. Dolayisiyla televizyonlari isterseniz protesto edebilirsiniz. :)
 
aqualilly, tam tersine cocuklugunda olan BBG evi kurban olurum,o mu zararlıydı bizlere, o zaman internet bu kadar hızlımıydı
bir sayfa acılcak diye 10 dk beklerdik, şimdi internetden her tur şeye tek tıkla ulaşılabiliniyor. Ayrıca şu an kablo tv
gibi ucuz tv kanallarında onlarca kanal 20 tl e izlenebiliyor 90-100 tl paralı pahalı kanallar yerine ve üstelik ya türkce dublaj
yada alt yazılı. O zaman bizde yayınlanan yabancı diziler abd de dalga gecilen aslında gercegi degil HAYALLERDEKİ ABD'yi
gösteren dizilerdi ki MARRIED WITH CHILDREN (cocuklarla evlilik) diziside bu aptal hayali abd dizileri ile dalga gecmek
ve gercek sorunlu abd aileleri gostermek icin yayınlanmış ve yıllarca begenilerek izlenmişti cunku halk o ailede
kendilerini bulmuştu. Bugun tv yi izlerken iki tur tehlike var, biri gorsel birde bilinc altımıza iletilen mesajlar
bunlar yazı veya resim , sen farketmezsin ama bunu beynin görür. haftada 1 kez ya kola icerim yada icmem, 3 hafta icmesem istemem
ama tv de bi kola reklamı olsun 15 dk boyunca delirircesine kola istegi dolar icimde. işte biz buna reklamcılgın gucu diyoruz
yada deli gibi yemek yersin, çatlayacak gibi olursun ama bir pasta ve kek reklamı cıkar, önüne verseler tumunu yersin ama
o kekden evde dolapda vardır, fakat tv deki seni cezbeder. Gelelim dizilere, polat alemdar gibi kahramancılık yapan tipler
surekli tabanca ve tufeklerin oyuncak gibi kullanıldıgı ve ÖLMEK bilmemeleri, cocukları sizce nasıl etkiliyor. Youtube da
bir ogretmenin guney dogu cocuklarına en sevdiginiz diziler sorusuna cocuklar verdigi dizi isimleri kızlar aşk dizileri
"behlül aşkı", erkekler ise POLAT ALEMDAR, kurtlar vadisi, GELECEGİNİ DUSUNEN KAHRAMAN OLMAZ ÖRTMENİM. Hani tv insanı etkilemezdi.
bence ailerin en buyuk dusmanı TV 'de diziler, reklamlar. Ayrıca efendim Pis yedili felan, sokak serseriligi özenti hale
getiriliyor cocuklara, 10 kez RTUK e şikayet ettim o diziyi daha da edecegim, yakında dizi ceza yerde sayemdedir.


cincikk, hem katılıyorum hemde katılmıyorum. Populer kultur denen kavram, tamamen dogunun harca harca harca mantıgına dayanan
bir tuketim toplum kulturudur. 1980 lerde insanlara BİRİKTİR denirdi, yokluk vardı, tutumlu ol denirdi, yerli malı haftası vardı.
Ama bugun tüket tüket tüket ki ekonomi dönsün AB ve ABD zengin olsun. Sen FelanPhone a 1800 tl verki, onun sahibi köşk alsın.
Ama onu alan ailenin aylık geliri sizce ne kadar. Burada toplumu koruması gereken HUKUMET'dir, nasıl sigara ve alkol konusunda
bazı yaptırımlar yapılıyorsa, bu harcamada dizginlenmeli. Yoksa anasından dogan her cocuk 1 ton borcla dogacak. o cocuk dogmasaydım
yaw bu ne kader diyecek. Ben gunumu yaşarım kardeşim cocugumda kendi kazansın yesin diyen aileler cok biliyorum. Tamam
hersey cocuga beleş verilmez ama bu kadar da bencil olunmaz. Batının herseyini alacaz derken en pislik en kötü şeylerini alıyoruz
guzel ve onemli şeyleri gözardı ediyoruz


Lambrusco, hala isim değiştirme ve kıyafetle ugrasıyoruz, yok basortusu, yok kısa etek, cunku fikrimiz ne ise zikrimizde o.
Elalem Marsa us kuracak 15 sene sonra biz hala onun sacı onun bası, yok din dersi olsun mu yok, atatürkculuk zararlıymış
allahım olaya bak ya.
 
Teknolojinin suçu yok kontrolsüz teknolojinin suçu var evde denetleyen yok bir arkadaşımızın dediği gibi baba figürü yok. Sosyal paylaşım sitelerinde neler dönüyor aile dönüp de bakmıyor en basiti arkadaşım boşandı her gün bir erkek ayarlıyor yatak arkadaşlığı için ve onun sözleri ile neler duydum ne sayfalar gördüm ben kullanmıyorum o çocukların anne yada babası nerede ?.

Aile işe güce öyle konsantre olmuş durumda ki para lazım ekonomik özgürlük belli. Lise de ve üniversitede daha sosyal olmak adına düşük gelirli öğrenciler neler yapıyor açığı kapatmak adına ama başında kimse yok başına buyruk hareket ediyor rahatlığı okulundan ve ailesinden alıyor.
 
Back