''AMAN EVLENME ! EVLENİPTE NAPICAKSIN BAŞINI MI YAKACAKSIN '' Her bekara söylenen o cümle genelde evlilerin kullandığı. E tabi bende bekar olduğum zamanlar anlam veremiyordum.Hep düşünürdümde bir insan bu kadar şikayet ederken evlilikten neden hala bu durumu sürdürüpte bekarlara sarardı? Bu kadar zormuydu onun hayatını bu kadar karartığını düşündüğü şeyi hayatından çıkarmak? Bunu söylediğin zamanlarda da gene cevap hep hazır olurdu ''BEKARA BOŞAMAK KOLAY TABİ. ''
Bende eşimle evlenmeden önce böyle şeyleri çok duydum. Kimisi şakayla karışık söylerken kimiside ben yandım sen yanma hesabındaydı. O zamanlar şunu konuşurduk kendi aramızda evlenelimde görelim neymiş bu kadar kötü olan. Hatta hangimiz önce görürse hemen söyliycekti bunu. Evlilik hazırlıklarını yapmaya başladığımız dönem genelde ailelerin bu duruma karışması çiftleri rahatsız eden bir durum olduğunu bildiğimizden kimseyi karıştırmama kararı almıştık.Herşey bizim istediğimiz gibi olmalıydı eşyalarımızdan tutun ,nikah şekerleri, davetiyeler, nikahın olucağı yer vs.
maddi hiçbir beklentimiz olmadan herşeyi kendi istediğimiz gibi, özgürce biz yaptık. Sadece bizim hayatımız olucaktı kendi kararlarımızı aldığımız.
Ve evlendik... 7 ay oldu. O peri masalı bal kabağına döneli tam 7 ay oldu...
Evlendiğimiz gün gerçekleri görmeye başladığım gün olmuştu. Eminim onun içinde durum buydu.
Biz düğün istemediğimiz için sadece nikah yaptık ve nikahtan sonrası içinde kapattığımız bir barda arkadaşlarımızla eğlenmeyi planlamıştık.
nikah sabahı eve kız almaya geldiklerinde eşimin annesi nikahtan sonra evine gelmemi istedi. Neden olduğunu sorunca bana gelinimi evimde görmek istiyorum gelinliğiyle dedi. Bizim planlarımız vardı sizde biliyorsunuz dediğimde araya tabi eşimin diğer akrabaları devreye girip annesinin tek isteği diyince söyliycek birşeyim kalmadı. nikah sabahından başlamıştı aslında kabuslar bana hoşgeldin aramıza diyordu. Nikah'ın kıyılıcağı yere geldik biz gelin damat odasındayız yanımıza 2 kişi alıyorlar en fazla beklemedeyiz. o sıra salonda eşimin annesi halaları benimkileri çekmiş benim altınları napıcağımı soruyolar. tabi bu durum bizimkilerin hoşuna gitmiyor ve kibarca '' şimdiki gençler bizden daha iyi bilirler altınları napmaları gerektiğini'' diyip geçiştiriyorlar. Tabi benim bütün bunlardan haberim takılar takıldıktan sonra oluyor. takı töreni bittiyor ve kameraman altınları teslim edin dışarda çekim yapalım demesiyle başlıyor herşey. bende yanımdaki kuzenime verip eşimle dışarı çıkıyorum. ben arkamı döner dönmez annesi ve halaları hemen kuzenimi çevirip altınları vermesini istiyorlar. o da affallıyor birden bana emanet ettiler kendilerine soriyim saysınlar onlarda eger vermek isterlerse verirler diyip geri çeviriyor bu teklifi. Kuzenimin gelip bana sormasıyla öğreniyorduk bizde bu çirkin pazarlığı ( daha sonra çekimlerde eşimle izledik bu altın pazarlığını kese çekiştirmeler, annesinin dizlerini dövmesi falan tamamen bir utanç olmuştu bizim için en çokta benim)
Nikah kıyıldı arkadaşlarımızı o bara yollayıp annesinin evine gittik. girdim eve kapıda bir bardak tutuşturdular elime at bunu yere parçalansın dediler. Benim zaten o gerginliğimde bana en iyi gelen şey o olmuştu. attım tüm öfkemle dağıldı. alkışlıyorlar falan. sonra sağ adımınla gir dediler ben adımımı atmaya kalmadan başımdan aşağı kuruyemişleride yedimmi. Ev kalabalık tabi salonun ortasına 2 tane sandalye koymuşlar gelin damat sandalyesi. Oturttular bizi ona herkesin ortasında.sadece konuşmadan oturduk zaten kimsede bizimle konuşmuyordu. Sonra el öpme başladı eşimin babası o kadar insanın içinde benim elimi öpüp başının üstüne koydu.
Eşimin yüzüne baktım noluyor der gibi. alkol almış önemseme dedi.( sonralarında da bu önemseme lafını çok duydum ondan zaten )
ordan çıktık bara gittik sonrada tekrar eşimin ailesinin evine nedenmi? Araba değiş tokuşu için.Çünkü kendi arabamızı gelin arabası yapamadık eşimin ailesinin akrabalarına servis görevi gördü.Saat 8 civarı arabaları değiştirdik evimize gitmeye koyulduk.arkamızda gelin konvayı falanda yok . çünkü eşimin ailesi gelen misafirlerini ağırlamakla mesguldü.kuzenlerim ve benim ailemdi bizi eve bırakan.Ertesi sabah telefon çaldı tabi arayan kim kayınpeder bize gelin diyor. İnanın o günden beri hala bunu yapıyor.arıyor her gün düzenli bir şekilde ve bunu yapıyor. Annesiyse Balayında bile her gün bizi arayıp altınları naptığımızı soruyordu. Ve bizi bu kadar düşünen insanlar bizim evimizi eşyalarımızı bile görmemiş insanlardı.Ben onlardan zaten hiçbirşey beklememiştim huzursuz ediceklerini bir an bile düşünmedim çünkü evlenme hazırlığı yaparken hiçbiri karışmamıştıki.
Ve eşimde karıştırmamıştı.Bana şunu söylemişti ben karıma kimseye laf söyletmem kimse bizim hayatımıza karışamaz diyen adamken öyle şeylere susmuştuki.Kendimi kandırılmış gibi hissediyordum oysa ben eşimle bir hayat kurarken ikimize bir dünya felsefesini sonuna kadar savunabilirdim. Ama öyle olmadı.
SONRALARINDA BU SÜREKLİ AİLESİNİ ZİYARETE gidişimiz aramızda problem olmaya başlamıştı. Bu durumdan duydugum rahatsızlığı eşimle paylaşmış ona yeni evli olduğumuzu evimize birbirimize alışmamız gerektiğini bunu için birbirimize zaman ayırmamız gerektiğini söyledim.Tabi bu duruma ikna etmem çok zor oldu.
Evliliğimizin birinci ay'ı ailesini ziyarete gittik. Gülüyoruz eğleniyoruz falan hiçbir sorun yok acaba diyorum benmi yanlış anladım bu insanları diye düşünürken bir anda annesiyle yalnız kaldığım an kabuslar yeniden çökmeye başladı.Kayınvalidem bana oğluna almayı düşündüğü komşu kızından bahsetti. Kız çok zenginmiş oğlunun evini dayar döşermiş kızın kardeşi biz ablama alcaktık annesi ben oğlunu kızıma alcaktım demiş. Ben dumur oldum tabi bunları duyunca ona sadece tek bir soru sordum o gün; Bütün bunları biz evlendikten sonramı kızın annesiyle konuştun? Bana verdiği cevap şuydu evet daha 2 gün önce karşılaştık ah ben senin oğlunu kızıma alcaktım dedi bana bende niye daha önceden ses etmedin dedim,dedi. Buyur burdan yak. o gün hiç belli etmedim bu durumu ne zaman o evin kapısından çıkıp arabaya yürümeye başladık o zaman dönüp eşime annen çok büyük bir pot kırdı dedim.Ve anlatmaya başladım bana söylediklerini.Başta sinrlendi O da fakat gene duydugum aynı şeydi önemseme cahillik yapmış.
Evlilikte keramet var derler ya şüpheliyim bence bunda lanet var.... İkimizde lanetlenmiş gibiyiz...
Bütün bunlar sadece başlangıçtı daha o kadar çok şey varki ama derdim eşime bunları anlatamıyor olmam. inanın bu evi terk etmeyi öyle çok düşündüm ki ama eşimi seviyorum hatta ''ona farkında mısın? hep ailen yüzünden kavga ediyoruz seninle kişisel hiçbir tartışmamız olmuyor bunlara engel ol lütfen'' diyerek yalvarıp ağladığım zamanları biliyorum. ama sonuç ne koca bir hiç herşey her zamankinden daha fazla kötüye gidiyor neden çünkü eşim buna dur demeyi beceremiyor. ben daha ne kadar katlanabilirmki bilmiyorum. en acısını yaşadım zaten bir evlat kaybettim. bebeğimi düşürdüm bana bir geçmiş olsunu bile çok gördüler. acımı paylaşmadılar. bu çocuk sadece benim değildi ikimizindi dedim. en çok bu beni çok yaraladı biliyormusunuz bununda üstünden çok büyütüyorsun diyerek geçildi ya. daha ben ne yapiyim. evliliğimizin 8. ay'ına girmek üzereyiz halbuki üstünden seneler geçmiş gibi sesimi duyuramıyorum eşime. anlamıyor beni! Ben kimseye kötülük yapmadım, saygıda kusur etmedim babası elini öpmeye kalktığımda elimi sıktığı zamanlarda bile susutum. çünkü babam el öptürmeyi sevmez diyordu bana halbuki yeni gelinine hep öptürüyor. Eşimin sürekli kendini kandırmasından, benide buna inandırmaya çalışmasından bıktım artık. ondan soğumak istemiyorum. ama dayanamıyorum. ne zaman ters birşey olsa ailesiyle ilgili onunla paylaşıyorum ve aldığım tepki üstüme gelme oluyor. ALLAHIM BEN KENDİMİ KANDIRILMIŞ GİBİ HİSSEDİYORUM. BENİM EŞİM BU OLAMAZ YA. BANA HER SEFERİNDE SEN ÇOK KATISIN HERŞEYİ KÖTÜ DÜŞÜNÜYORSUN HİÇ İYİ TARAFINDAN BAKAMIYORSUN DİYOR NASIL BAKARIM YA İYİ YOK Kİ. KALBİMİN BİR TARAFI EŞİME KARŞI HEP EZİK VE BÖYLE KALICAK GEÇMİYCEK. BEN NAPİYİM ŞİMDİ. EŞİME BUNU DAHA NASIL ANLATABİLİRİM Kİ. HER GÜNÜM AZAP YA KALDIRAMIYORUM ÇÜNKÜ. EŞİMİN BENİ EZDİRMESİNİ KALDIRAMIYORUM. BANA BEN İNSANALRI KIRAMAM DİYOR. YA BEN BURDA ÖLÜYORUM BENİ ÖLDÜRÜYOR AMA İNSANLARI KIRAMAZMIŞ. BEN ONA KIR DEMEDİMKİ BANA YAPILAN YANLIŞLARA DUR DEMESİNİ ARKAMDA DURMASINI BENİ KORUMASINI İSTEDİM BÜTÜN BUNLARA RAĞMEN GÜLER YÜZÜMÜ AİLEİSNE HİÇ EKSİK ETMEDİM. BUNADA ZATEN GELİN ÇOK GÜLÜYOR DEDİLER. BEN NAPİYİM YA BİR AKIL VERİN NOLUR. ÖYLE BİRŞEY OLMALI Kİ BİZİM HAYATIMIZA KARIŞAMASINLAR ÇEKİNSİNLER YADA SAYGI DUYSUNLAR YAPTIKLARIMIZA. BEN ARTIK EŞİMDEN GEÇTİM O BU DURUMU DÜZELTEMİYCEK. BEN NASIL DAVRANMALIYIM BİR AKIL LÜTFEN. ÇOK UZUN OLDU KUSURA BAKMAYIN AMA O KADAR DOLUYUMKİ. DERDİMİ KİMSEYE ANLATAMIYORUM BANA YARDIM EDİN!
Bende eşimle evlenmeden önce böyle şeyleri çok duydum. Kimisi şakayla karışık söylerken kimiside ben yandım sen yanma hesabındaydı. O zamanlar şunu konuşurduk kendi aramızda evlenelimde görelim neymiş bu kadar kötü olan. Hatta hangimiz önce görürse hemen söyliycekti bunu. Evlilik hazırlıklarını yapmaya başladığımız dönem genelde ailelerin bu duruma karışması çiftleri rahatsız eden bir durum olduğunu bildiğimizden kimseyi karıştırmama kararı almıştık.Herşey bizim istediğimiz gibi olmalıydı eşyalarımızdan tutun ,nikah şekerleri, davetiyeler, nikahın olucağı yer vs.
maddi hiçbir beklentimiz olmadan herşeyi kendi istediğimiz gibi, özgürce biz yaptık. Sadece bizim hayatımız olucaktı kendi kararlarımızı aldığımız.
Ve evlendik... 7 ay oldu. O peri masalı bal kabağına döneli tam 7 ay oldu...
Evlendiğimiz gün gerçekleri görmeye başladığım gün olmuştu. Eminim onun içinde durum buydu.
Biz düğün istemediğimiz için sadece nikah yaptık ve nikahtan sonrası içinde kapattığımız bir barda arkadaşlarımızla eğlenmeyi planlamıştık.
nikah sabahı eve kız almaya geldiklerinde eşimin annesi nikahtan sonra evine gelmemi istedi. Neden olduğunu sorunca bana gelinimi evimde görmek istiyorum gelinliğiyle dedi. Bizim planlarımız vardı sizde biliyorsunuz dediğimde araya tabi eşimin diğer akrabaları devreye girip annesinin tek isteği diyince söyliycek birşeyim kalmadı. nikah sabahından başlamıştı aslında kabuslar bana hoşgeldin aramıza diyordu. Nikah'ın kıyılıcağı yere geldik biz gelin damat odasındayız yanımıza 2 kişi alıyorlar en fazla beklemedeyiz. o sıra salonda eşimin annesi halaları benimkileri çekmiş benim altınları napıcağımı soruyolar. tabi bu durum bizimkilerin hoşuna gitmiyor ve kibarca '' şimdiki gençler bizden daha iyi bilirler altınları napmaları gerektiğini'' diyip geçiştiriyorlar. Tabi benim bütün bunlardan haberim takılar takıldıktan sonra oluyor. takı töreni bittiyor ve kameraman altınları teslim edin dışarda çekim yapalım demesiyle başlıyor herşey. bende yanımdaki kuzenime verip eşimle dışarı çıkıyorum. ben arkamı döner dönmez annesi ve halaları hemen kuzenimi çevirip altınları vermesini istiyorlar. o da affallıyor birden bana emanet ettiler kendilerine soriyim saysınlar onlarda eger vermek isterlerse verirler diyip geri çeviriyor bu teklifi. Kuzenimin gelip bana sormasıyla öğreniyorduk bizde bu çirkin pazarlığı ( daha sonra çekimlerde eşimle izledik bu altın pazarlığını kese çekiştirmeler, annesinin dizlerini dövmesi falan tamamen bir utanç olmuştu bizim için en çokta benim)
Nikah kıyıldı arkadaşlarımızı o bara yollayıp annesinin evine gittik. girdim eve kapıda bir bardak tutuşturdular elime at bunu yere parçalansın dediler. Benim zaten o gerginliğimde bana en iyi gelen şey o olmuştu. attım tüm öfkemle dağıldı. alkışlıyorlar falan. sonra sağ adımınla gir dediler ben adımımı atmaya kalmadan başımdan aşağı kuruyemişleride yedimmi. Ev kalabalık tabi salonun ortasına 2 tane sandalye koymuşlar gelin damat sandalyesi. Oturttular bizi ona herkesin ortasında.sadece konuşmadan oturduk zaten kimsede bizimle konuşmuyordu. Sonra el öpme başladı eşimin babası o kadar insanın içinde benim elimi öpüp başının üstüne koydu.
Eşimin yüzüne baktım noluyor der gibi. alkol almış önemseme dedi.( sonralarında da bu önemseme lafını çok duydum ondan zaten )
ordan çıktık bara gittik sonrada tekrar eşimin ailesinin evine nedenmi? Araba değiş tokuşu için.Çünkü kendi arabamızı gelin arabası yapamadık eşimin ailesinin akrabalarına servis görevi gördü.Saat 8 civarı arabaları değiştirdik evimize gitmeye koyulduk.arkamızda gelin konvayı falanda yok . çünkü eşimin ailesi gelen misafirlerini ağırlamakla mesguldü.kuzenlerim ve benim ailemdi bizi eve bırakan.Ertesi sabah telefon çaldı tabi arayan kim kayınpeder bize gelin diyor. İnanın o günden beri hala bunu yapıyor.arıyor her gün düzenli bir şekilde ve bunu yapıyor. Annesiyse Balayında bile her gün bizi arayıp altınları naptığımızı soruyordu. Ve bizi bu kadar düşünen insanlar bizim evimizi eşyalarımızı bile görmemiş insanlardı.Ben onlardan zaten hiçbirşey beklememiştim huzursuz ediceklerini bir an bile düşünmedim çünkü evlenme hazırlığı yaparken hiçbiri karışmamıştıki.
Ve eşimde karıştırmamıştı.Bana şunu söylemişti ben karıma kimseye laf söyletmem kimse bizim hayatımıza karışamaz diyen adamken öyle şeylere susmuştuki.Kendimi kandırılmış gibi hissediyordum oysa ben eşimle bir hayat kurarken ikimize bir dünya felsefesini sonuna kadar savunabilirdim. Ama öyle olmadı.
SONRALARINDA BU SÜREKLİ AİLESİNİ ZİYARETE gidişimiz aramızda problem olmaya başlamıştı. Bu durumdan duydugum rahatsızlığı eşimle paylaşmış ona yeni evli olduğumuzu evimize birbirimize alışmamız gerektiğini bunu için birbirimize zaman ayırmamız gerektiğini söyledim.Tabi bu duruma ikna etmem çok zor oldu.
Evliliğimizin birinci ay'ı ailesini ziyarete gittik. Gülüyoruz eğleniyoruz falan hiçbir sorun yok acaba diyorum benmi yanlış anladım bu insanları diye düşünürken bir anda annesiyle yalnız kaldığım an kabuslar yeniden çökmeye başladı.Kayınvalidem bana oğluna almayı düşündüğü komşu kızından bahsetti. Kız çok zenginmiş oğlunun evini dayar döşermiş kızın kardeşi biz ablama alcaktık annesi ben oğlunu kızıma alcaktım demiş. Ben dumur oldum tabi bunları duyunca ona sadece tek bir soru sordum o gün; Bütün bunları biz evlendikten sonramı kızın annesiyle konuştun? Bana verdiği cevap şuydu evet daha 2 gün önce karşılaştık ah ben senin oğlunu kızıma alcaktım dedi bana bende niye daha önceden ses etmedin dedim,dedi. Buyur burdan yak. o gün hiç belli etmedim bu durumu ne zaman o evin kapısından çıkıp arabaya yürümeye başladık o zaman dönüp eşime annen çok büyük bir pot kırdı dedim.Ve anlatmaya başladım bana söylediklerini.Başta sinrlendi O da fakat gene duydugum aynı şeydi önemseme cahillik yapmış.
Evlilikte keramet var derler ya şüpheliyim bence bunda lanet var.... İkimizde lanetlenmiş gibiyiz...
Bütün bunlar sadece başlangıçtı daha o kadar çok şey varki ama derdim eşime bunları anlatamıyor olmam. inanın bu evi terk etmeyi öyle çok düşündüm ki ama eşimi seviyorum hatta ''ona farkında mısın? hep ailen yüzünden kavga ediyoruz seninle kişisel hiçbir tartışmamız olmuyor bunlara engel ol lütfen'' diyerek yalvarıp ağladığım zamanları biliyorum. ama sonuç ne koca bir hiç herşey her zamankinden daha fazla kötüye gidiyor neden çünkü eşim buna dur demeyi beceremiyor. ben daha ne kadar katlanabilirmki bilmiyorum. en acısını yaşadım zaten bir evlat kaybettim. bebeğimi düşürdüm bana bir geçmiş olsunu bile çok gördüler. acımı paylaşmadılar. bu çocuk sadece benim değildi ikimizindi dedim. en çok bu beni çok yaraladı biliyormusunuz bununda üstünden çok büyütüyorsun diyerek geçildi ya. daha ben ne yapiyim. evliliğimizin 8. ay'ına girmek üzereyiz halbuki üstünden seneler geçmiş gibi sesimi duyuramıyorum eşime. anlamıyor beni! Ben kimseye kötülük yapmadım, saygıda kusur etmedim babası elini öpmeye kalktığımda elimi sıktığı zamanlarda bile susutum. çünkü babam el öptürmeyi sevmez diyordu bana halbuki yeni gelinine hep öptürüyor. Eşimin sürekli kendini kandırmasından, benide buna inandırmaya çalışmasından bıktım artık. ondan soğumak istemiyorum. ama dayanamıyorum. ne zaman ters birşey olsa ailesiyle ilgili onunla paylaşıyorum ve aldığım tepki üstüme gelme oluyor. ALLAHIM BEN KENDİMİ KANDIRILMIŞ GİBİ HİSSEDİYORUM. BENİM EŞİM BU OLAMAZ YA. BANA HER SEFERİNDE SEN ÇOK KATISIN HERŞEYİ KÖTÜ DÜŞÜNÜYORSUN HİÇ İYİ TARAFINDAN BAKAMIYORSUN DİYOR NASIL BAKARIM YA İYİ YOK Kİ. KALBİMİN BİR TARAFI EŞİME KARŞI HEP EZİK VE BÖYLE KALICAK GEÇMİYCEK. BEN NAPİYİM ŞİMDİ. EŞİME BUNU DAHA NASIL ANLATABİLİRİM Kİ. HER GÜNÜM AZAP YA KALDIRAMIYORUM ÇÜNKÜ. EŞİMİN BENİ EZDİRMESİNİ KALDIRAMIYORUM. BANA BEN İNSANALRI KIRAMAM DİYOR. YA BEN BURDA ÖLÜYORUM BENİ ÖLDÜRÜYOR AMA İNSANLARI KIRAMAZMIŞ. BEN ONA KIR DEMEDİMKİ BANA YAPILAN YANLIŞLARA DUR DEMESİNİ ARKAMDA DURMASINI BENİ KORUMASINI İSTEDİM BÜTÜN BUNLARA RAĞMEN GÜLER YÜZÜMÜ AİLEİSNE HİÇ EKSİK ETMEDİM. BUNADA ZATEN GELİN ÇOK GÜLÜYOR DEDİLER. BEN NAPİYİM YA BİR AKIL VERİN NOLUR. ÖYLE BİRŞEY OLMALI Kİ BİZİM HAYATIMIZA KARIŞAMASINLAR ÇEKİNSİNLER YADA SAYGI DUYSUNLAR YAPTIKLARIMIZA. BEN ARTIK EŞİMDEN GEÇTİM O BU DURUMU DÜZELTEMİYCEK. BEN NASIL DAVRANMALIYIM BİR AKIL LÜTFEN. ÇOK UZUN OLDU KUSURA BAKMAYIN AMA O KADAR DOLUYUMKİ. DERDİMİ KİMSEYE ANLATAMIYORUM BANA YARDIM EDİN!