film daha bitmedi....

Gerçekten mi ...?

Peki neden boşanmıyor arkadaşınız ?

Kocasına bu kadar bağlayan neden ne ?

bi bilsem neden boşanmadığını
bi tek neden olsa.tamam diycem
ama inatla duruyor işte
sanırım cesareti yok.göze alamıyor olacakları.
yaşayacağı süreç tüm yaşadıklarından daha iyi olacak ben biliyorum da o bilmiyor
 
bundan tam bır yıl önce anneının hasta oldugunu öğrendik.. illet hastalık... ve çok degıl 8 ay yaşadı.. gıtmedi annesıne.. son nefesınde yetısmedi.. cenazesıne gitti,ama anne evıne gtmedi.. sadece mezarlıktan döndü. anne sevgisi yok,

babasevgisi yok..

çocuk sevgisi yok...

eş sevgisi yok...

nefis var.. zalim bir nefis sadece
 
bencede elştirmek yerine destek olup birlikte çözüm yolları arayalım.........belliki birilerinn gözünü açması lazım......olumunekankayizsmile

çok haklısın
neden yaptın neden ettin demek için çok geç
o kabul ediyor hatasını zaten.
ruh sağlının da pek iyi olduğu söylenemez
tek istediği yıllardır kimselere anlatamadıklarını yazmak ve çıkış bulmak.
çıkış ortada aslında sadece cesarete ihtiyacı var.
çok sakin,çok ürkek,çok ketum ve çok sabırlıdır.
eşi olacak adam da bu özelliklerini kullanıyor
 
adam agzini burnunu kiriyor bunlardan korkmuyorsunda bosanip dul olmaktan mi korkuyorsun

yarin birgun cocuklarini bile dovmeye kalkicak bu adam ya bunlari dusunmuyormusun

yok yok dul olmak korkusu falan degil bu niyeyse vazgecilmez bir tarafi var bu adamin

yada senin canina hala tak etmedi yasananlar...

seni taniyan biride varmis burda oda solemis sana ayni seyleri ama degisen bise olmamis sanirim bizim dediklerimizde degistirmicek...

bosaninca cevreden gelecek tepkilere korkuyorsun sen sanirim arkandan dul dicekler falan filan...desinler nolmus yani ...bu adamin yaptiklari kadar yaralar mi seni...daha mi cok acitir canini...senin dusmanin yataginda arkadasim dul olmaktan bosuna korkuyorsun sen...
 
yazcam ağlasamda yazacam.. kayınvalıdemı kaybedeli tam 7 gun olmuştu... pc asında mail beklıyrum birinden dedi.. nasıl olduysa mailini açık unutmuş..işe dıye çıktı evden.. 9 kasım akşamı gece saat 11de birine mail yazmış.. allahım bınlerce kez okudum..beynım yandı,agrıdı,sızladı.. ılk bebegım tam 6 aylıkken tanışmış bir öğretmen kızla. gezmiş tozmuş,yatmış.kzla tam 6 ay beraber olmuş. kızda yedırmış parasını ve sonunda terk etmiş. onu ezmek için sayfalar dolusu kızın canını acıtaca seyler yazmış. kın ki yandı mı bilmem ama benım ki çok yandı..sordum,eskı onlar saklıyorum dedi.. tarıh 9 kasım 2009.. nasıl eskı olur .. yok baska mailiden tek mailde topluyomuş.. da yok ilerde santaj yaparsa kız kalması lazımmışta
 
 
Son düzenleme:
iş gezisine gidiyorum dedi.. herzaman ki tellerı ya kapalıydı ya da alsada açmıyordu.. iş görüşmesi ya.. ben hamiledım koca bır sehırde tek başımaydım ve paranın adı bile yoktu yanımda...abah telim çaldı. eşim...
ama ya teli sıkışmıştı ya da yanında ki sevgilisi ben duyayım dye yapmıştı.. kız ağda yaptıgından bahsediyordu..hayatım aşkım diyordu... sordum.. sen şizofrensin dedi..
 
yeni iş yerine gitmemden mutlu oluyordu ilk zamanlar.. bazen sürpriz yapıyodum.. mutlu oluyordu.. düzeldi artık dediğim bır zamandı..yıne işten çıktım.. hamileyımde.. sürpriz ypayım dedim.. beni örunce şok oldu.. nıye geldin gelmenı istemıyorum dedi.. şimdi tplantı yapacagız seni görmesinler dedi..bes dakıkasoluklanayım demeye kalmadı.. kızın biri girdi,beni gömeden ta karşıdan canımm naber dedi... beni bıraktı hızla cıktı kısık bır sesle eşim burada dedi...
 
alakasız olacak ama merak ettim cvp vermeyebilirsiniz.

nickinizin anlamı ne?
 
adamda kabahat yok, kim bulsa sizin gibisini aynını yapar.

bence sizi hapse tıkmaları lazım. çünkü topluma kötü örnek oluyorsunuz. çocuklarınıza acıyorum sizin gibi bir anneleri olduğu için.

suç sadece başkasının canını yakmak değildir. sizin kadar "saf" olmak da suç bana göre. o saf yerine başka cümle kullanacaktım ama yok yere uzaklaştırılmak istemiyorum siteden.
 
Aşk falan değil seninki arkadaşım. Tıp dilinde 'Bağımlı Kişilik Bozukluğu' diye geçiyor. Halamın arkadaşının kızı da senin gibiydi. Ailesi ayrı ev açtı boşan diye yalvardı ama yine de ağzını burnunu kıran , evden atan adama aşığım ben diyordu.Çareyi psikiyatristlerde ara. Biz ne desek boş.

Bağımlı Kişilik Bozukluğu

Bağımlı Kişilik Bozukluğu, başka birinin desteği yada yardımı olmadan hiç bir şey yapamama olarak tanımlanabilir. Ergenliğin ilk zamanlarında ortaya çıkan bu rahatsızlığın temelinde kişinin başkası tarafından korunma ihtiyacı ve bağımsız olmaktan korkması yatar. Bağımlı kişiler genelde yalnız kaldıklarında aşırı derecede rahatsızlık hissederler, çoğunlukla depresyonda ve gergindirler.

Bu kişiler kendi yeteneklerine güvenmezler ve başkalarının her zaman daha iyi fikirleri olduğunu düşünürler. Birisinden ayrıldıklarında yada kaybettiklerinde çok büyük acı yaşarlar ve ilişkilerini devam ettirebilmek için her tür koşula ve duruma katlanabilirler.

Bağımlı kişilik bozukluğu olan bireyler genelde pesimist, kendini küçük gören kişilerdir. Başkalarının eleştirilerini kendi değersizlikleri olarak algılarlar. Başkalarının kendilerini yönetmesine ve korumasına ihtiyaç duyarlar. İş hayatlarında sorumluluk gerektiren görevlerden, yöneticilik yapmaktan yada yaratıcılık gerektiren işlerden kaçınırlar.

Bu kişiler genelde bir başkası için kendi ihtiyaçlarını bir tarafa bırakır, kendilerine yönelik kötü davranışlara katlanır ve kendilerini ifade etmekte zorlanırlar. Çoğunlukla kontrol eden, zorba, aşırı korumacı ve çocuk gibi davranan insanarla birlikte olurlar. Birlikte oldukları kişiler kendilerine zarar verse bile (şiddet kullanma, sözlü saldırıda bulunma, küçük düşürme, aşağılama vs..) ilişkiye devam ederler çünkü tek başlarına yaşayamayacaklarına inanırlar. Bütün yaşamları boyunca başka insanları rahatsız etmemek yada kızdırmamak için çaba sarfederek geçirirler. Kendi varlıklarından, bağımsızlıklarından ve bireyselliklerinden vazgeçerler.
Hastalığın nedeni tam olarak bilinmemektedir ama başlangıcının ergenliğin başlarında geliştiği tespit edilmiştir. Araştırmalar anne – çocuk ilişkisinde aşırı otoriter yaklaşım ile aşırı korumacı davranışların hastalığın oluşumunda büyük etkisi olduğunu göstermektedir. Bu iki yaklaşım şekli kişinin kendi başına hareket edemeyeceğine, başkalarının korumasına ihtiyacı olduğuna ve insanlar ile ilişkisini devam ettirebilmek için her zaman başkalarının isteklerine beklentilerine ve taleplerine uyması gerektiğine dair inancın oluşmasını sağlamaktadır.

Belirtiler
Kendi başlarına karar verememek
Pasiflik
Kişisel sorumluluktan kaçınmak
Yalnız kalmaktan aşırı derecede korkmak
Bir ilişki bittiğinde büyük acı çekmek ve çaresizlik hissetmek
Normal yaşam gereklerini yerine getirememek
Terkedilme korkusundan başka bir şey düşünmemek
Kritize edilme, kınanma, onaylanmama gibi yaklaşımlarda kolaylıkla incinme
Başka insanlara aşırı derecede bağımlı olmak
Uzun süreli bir ilişki içinde olma ve aşırı derecede sevgi gösterilmesine ihtiyaç duymak
Aynı anda birden fazla insana bağımlı olmak (biri giderse diğerlerini devreye sokmak)

Tedavi

Bağımlı kişiler psikoloğa yada psikiyatriste kendi başlarına gelirler fakat şikayetleri aşırı bağımlı olmaları yada kendi kararlarını vermemeleri değildir. Bu kişiler çoğunlukla bağımlı olduklarını bilirler fakat bunun bir problem olduğunu düşünmezler, aksine bağımlı olmaktan hoşlanırlar. Tedaviye genelde sinirlilik, gerginlik yada depresyondan şikayet ederek gelirler.

Bazı hastalar için sakinleştirci yada antidepresan gibi ilaçlar önerilebilir fakat bu tip hastalar ilaca karşı bağımlılık geliştirebileceklerinden dolayı zararlı olabilir. Hasta insanlara bağımlı olmak yerine bu sefer ilaca bağımlı hale gelebilir.

Psikoterapi bu hastalar için tercih edilen tedavi yöntemidir ve Psikoterapi ile hastanın yavaş yavaş kendi yaşamlarını etkileyen kararlar almaları sağlanabilir. Sonuçlar genelde uzun süreli tedavi sonucunda gerçekleşir. Başlangıçta bu hastalar tedavisi kolay gibi görünebilirler çünkü bu kişiler ilgili, işbirliği yapan ve minnettar davranan kişilerdir. Tedaviye harfi harfine uyarlar ve doktorun söylediği her şeyi yaparlar. Fakat bir süre sonra hastanın sadece terapiste yada tedaviye bağımlılık geliştirdiği ve her hangi bir şekilde sorumluluk almaya yanaşmadığı görülür. Bu nedenle kişinin tedavi sırasında daha aktif olması gerekir. Bu değişim oldukça zordur ve bağımsız olmanın getireceği tehlikeler ile ilgili fantaziler geliştirmesine yol açabilir.

Bu kişiler için belli hedeflere yönelik kısa vadeli terapi faydalı olabilir. Kişinin kendine güven geliştirmesi ve daha bağımsız olmaya yönlendirilmesi tedavinin temel hedefidir.



Çiğdem Alper, MA
Psikoterapist
 
buraya yazmak seni ne ölçüde rahatlatacakki yazdıkların gerçekse boşanmaktan bu kadar korkman çok saaçma adam gözünün içine baka baka yemediği halt kalmamış sen hala seviyorsun 2 çocuğun var hiç ilgilenmiyor hala seviyorsun dövüyor hala seviyorsun ben burda senin nasıl kurtulacağını tartışmak isterdim ama sen halinden memnunsan yazmaya devam et ama 5 senen geri gemeyecek istersen 100 sayfa yaz:umursamaz:
 
bu ne ya sinirlerim tepeme çıktı..
hiç şikayet etmeyiniz hanfendi hiççç etmeyin boşyere..hayret bişi ya..
 
o 2 misafir erkekse eğer, bi çift lafım var. böle "saf" herkese denk gelmez, her kıza da böle "saf" muamelesi yapmaya kalkmayın sümük gibi yapışırsınız duvara
 
ya gerçekten ne desek boş. yazdım yazdım sildim. Burada mı çare arıyorsun gerçekten. ılk Sayfada tarif ettiğin kadın sen misin? Güzel ,akıllı, eğitimli, düzgün bir aileden gelen..... Önce kendi değerini biç bence. Sonra da karşındakilerden sana değer vermelerini bekle. Hem üzüldüm hem de kızdım. Daha önce de yazdığım gibi bu duruma psikolojik bir rahatsızlığın neden olduğunu düşünüyorum. Bir de şanşsızsın tabii. Karşına senin bu durumundan faydalanacak bir vicdansız çıkmış.
 
böyle bi adamla bütün buları yaşamayı göze alıyoda onsuz yaşamayı mı göze alamıyor.
allahım yarabbim aklıma mukayet ol...
 
şaka mı yapıyorsun sen:1shok::1shok:
parasız eğitimsiz arkasız bir kadın bile bu anlattıklarına katlanamaz
sen eğitimli kendi paranı kazanan bir kadın olarak niye bu çaresizliğin anlamadımaklinialirimsmile
canım kendine değer ver aklını başına topla kurtul bu işkencedenakannehir
 
olamaz ya ben inanmıyorum böyle hayat yaşadığınıza hani deseniz kimsem yok işim yok annem babam yok bir nebze inanıcamda yok ya eğer gerçeksede sizinki sevgi değil boşanmamak için tehtidmi ediyor sizi korkuyormsunuz ondan yada dul olmak istemiyorum yazmısnız dul olmak kötü bişeymi boşanıp tekrar evlenen kaç insan var evlenmesede kendin için çocukların için yaşa
 
gerçekten çok uzun ve karmaşık yazmışsınız.. ama birşey dikkatimi çekti.. her cümleniz de "ailemi üzmekten korkuyorum" demişsiniz.. peki daha ilişkinizin başında sizi dolandıran biriyle, ailenizin üzüleceğini bile bile neden evlendiniz? bence siz bu bahanenin ardına saklanıyorsunuz.. kimbilir belki de ailenizin "biz demiştik" tarzındaki laflarını işitmek istemiyorsunuz..
ha yok "ben hala seviyorum" diyorsanız acilen bir uzmana görümenizi önereceğim naçizane.. çünkü siz sevgiyle saplantıyı birbirine karıştırıyorsunuz... :1closedeyes:
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…