babam üniversite mezunu. annem lise.
aynı köyden. akrabalık da var.
baktığınız zaman kültür farkı yok.
baba tarafım tamamen üniversite mezunu.dedem de memurmuş.zar zor bir maaşla geçinmişler.
yokluk çekmişler.
anne tarafımda dayılarım üniversite teyzelerim lise mezunu.
dedem istanbula gelmeden önce köy işleri yaparken göç edince kendi işini yapmış.
anneannem herdaim dedemin destekçisiymiş, her işi beraber yaparlarmış.
maddi durumları da hep iyi olmuş.
annem hep aile yapılarındaki farktan dolayı sıkıntı yaşadığını söylerdi.
aile çok önemli derdi anlamazdım o zamanlar.
annem sevgi dolu bir babayla, annelerine saygı gösteren bir babayla büyümüş.
kadın erkek eşitliğini görmüş. el ele veren karı kocanın nasıl güçlü olduğunu görerek büyümüş.
babam ise... hiç anlatmayayım
demem o ki..
önemli olan eğitim, para, yaşam tarzı değil.(köy-kent ayrımından bahsediyorum)
önemli olan ahlaki değerleri taşıyan insanlar olup olmadıkları.
bazen eğitim bu anlamda bir şeyler katabildiği gibi, bazı şeyleri götürebiliyor da.
düğün, eşya, çeyiz... bunlar öyle boş şeyler ki..
çalışan iki insanın aileden bir şeyler beklemesini doğru bulmuyorum.
yemekli şaşalı bir otel düğünü olmaz belki ama
düğün salonunda da evlenmezsiniz!
sade nezih bir nikah yaparsınız.
ayrıca doktora da yapsan, yurtdışında eğitim de görsen 5 dil de bilsen düğünün sonu "erik dalı ankaranın bağları"
o yüzden çok şeyapmamak lazım.