Eşim ve eski eşi

Öyle bir yazmışsınki sana adam çocuğunu değilde sokaktan eve getirdiği yavru köpeği besliyor
 
Şurada genel olarak düşüncelere baktıktan sonra ve son bir kaç aydır açılan üvey ana konularıyla şunu fark ettim . Gerçekten çocuk var diye boşanmamak bir bahane falan değilmiş . Yani Allah korusun çocuğun bir üvey anne veya baba eline düşmesindense ortada (şiddet , aldatma vs) yoksa kaynanaymis gorumceymis biraz çekilecek artık . Çocuğuma bir başka kadının vicdanına göre babalık yapilmasindansa belki bazı şeyler daha iyidir . Hadi maddi kısmını geçtim evin içinde olması bile batıyor belli ki . Ona harcanan para yapılan her şey . Regli zamanı duygusallasmasi mi bilmem ama umarım eşim ve ben kızımızı kimseye ihtiyaci olmayacağı zamana kadar buyuturuz .
 
Ama canı çekerse meyve suyunu hemen bulup getiriyormus. Düşman evinde düzenli beslendi mi beslenmedi mi ne ihtiyacı var önemli değil . Çocuklar resmen parazit muamelesi görüyorlar

Yani taş devrinde yaşamiyoruz sonuçta meyve suyu canı çekti gitti babası aldı belki benim 70 yaşındaki annemin zamanında söylenseydi vayy be ne iyi baba denirdi.
Böyle çocuklara bende üzülüyorum, yedikleri lokmayı sayıyordur üvey anne/babalar.
Allah kimseyi kimsenin eline düşünemesin.
Burda gelip konu açacak uzun uzun anlatacak kadarda vizyonsuz yapmasın inşallah
 
Gerçekten bizde bosanma oranı çok yüksek olmasına ragmen hala bir seyler hiç oturmamış . Ben şunu düşündüm demek ki boşanan kadon ne alabilirse en yukseginden almalı nafakayı da en üstten almalı çünkü ne olursa olsun babalık başka kadınla evlenince bitecek . Onun kendine ait bir hayatı oluyormuş . Ne güzel valla bu hayatta erkek olmak vardı
 
Kesinlikle katılıyorum. Biz maddeden yaratılmadık hislerimiz var o çocuğunda o evde olan biteni fazlasıyla anladığıma eminim . Benim bir komşum vardı annesi 4 yaşındayken vefat ediyor baba tekrar evleniyor . Kadin anne derdi ama üvey olduğumu hissettim o evde derdi . Baba evinede gittiğini hiç duymadım .fazla görüşmezdi babası ile . Ki her kadin çalışmalı , çalışan kadin oldumu cekiniyor çevresindekiler . Calismazsan esiliyorsun . Tabi istisnalar var ama çoğunluk boyle
 

Sade boşanırken değil, evliykende adamdan en yüksek verimi almak taraftarıyım ben.
Evmi alıncak- benim üzerime olsun
Arabamı alıncak- benim üzerime olsun
Yarısı zaten benim kimin üzerine olduğunun ne önemi var mı muhabbetlerine girmem hiç, önemi yoksa benim üzerime olsun.
Ben çocuklarımdan esirgemem ama yarın birgün ayrılık olursa elin kadını çocuklarımdan kurban etini, giydiği kıyafeti, içtiği meyve suyunu bile esirger esirgetir.
 
Benim de bir tanıdığım var çocuk o eve bayramlarda her gidip geldiğinde suratı düşük oluyor . Çocuklar istemediğini çok hissederler. Buradaki temel konu zaten maddiyat . Kadın nafaka var zaten fazla hiçbir çöp bile verilmesin derdinde. Genel olarak baktım ikinci kez evlenen herkeste dile getirmese de aynı mantık var . En güzeli gerçekten çalışmak , merhametli düzgün bir adamla evlenmek ve ailelerden uzak yaşayıp bazen de çok takılmamak . Ortada çocuk varsa gerçekten evliliğe daha çok emek vermek lazımmış.
 
Valla öyleymiş bu konulardan sonra benim de çocuktan sonra boşanmaya bakış açım değişti . Bosanirken altındaki dona kadar almak lazım . O kadar emekle kadın çocuk baksın kurban parası mi yolladı yok iki poşet alışveriş mi yaptı diye ortalığı velveleye versin . Evde kendi çocuğu aç kalirmis gibi . Birde bilerek muhabbet hep kadın üzerinden dönüyor . Kadının ilişkisi olduğundan supheleniyorsan en baştan evlenmeyebilirdi baştan biliyor nafaka haricinde yardım olduğunu onu kestiriyor hemen çocuk yapıyor ki yollanmasin . Yani insanlarin gözünü belli ki toprak doyuruyor ama hayat kısa ve çocukların ahını almamak lazım
 
Bunun cinsiyetten çok gerçekten merhametli, vicdan sahibi insan olmakla ilgisi var.

Çocuğunun nafakasını çocuğuna değil de kendi kişisel masraflarına harcayan anneler de var mesela. Konudaki adam gerçekte nasıl biridir bilemeyiz. Ancak direkt para vermek yerine, eve erzak ve alışveriş yapılmasının arkasında yatan sebeplerden biri de bu kaygı olabilir. Dolap dolu olsun ki çocukta istediğini yiyebilsin düşüncesi taşıyor da olabilir.

Neden alışveriş yapılıyor vb sorgusu çok doğru değil. Senin de bir mesajında yazdığın gibi insanın aklı diğer evdeki çocuğunda da kalır; acaba o da bu akşam güzel bir yemek yiyor mu vb diye düşünür. Mesela çocuğu için adam beyaz et vb alsa; sadece 1 parça çocuğuna mı alacak, çocuk tek mi yemek yiyecek ?

Bİr konuda benzer bir olay yazılmıştı sanki. Eski eş, çocuğu için alışveriş yaparken sadece çocuğuna kadar alıp getiriyor demişti kadın. Hatta benim gelirim var, fazlasını da alırım ancak bu saygısızlık demişti. Gerçekten de öyle. Bir komşuya bir şey ikram edecek olsak, evde kaç kişiler düşünerek veriyoruz biz. İnsan çocuğuna alırken, annesi yemesin diye hesapta yapmasın bir zahmet.
 
Nafaka hayatta yetmez . Yine kadin mağdur oluyor .
 
İnsan anne baba oldunu evladını herseyden çok seviyor . Kendi anne babandan bile çok seviyorsun . Acayip farklı bir his sevgi karşılaşması yapmıyorum . Kalpteki sevgiyi anlatacak kelime bulamıyorum . İkinci eş bu sevgiyi anlayamadığı için itiraz edebilir belki . Bilemedim . Benim eşim benim çocuğumu çok seviyor . Ama eşimin ikinci eli olsaydım onun çocuğuyla ilgili böyle muhabbeti beni rahatsız etmez diyemiyorum . İnsanız hepimizin bir tarafinda kötülük var . Yada hemen doğururdun bende herhalde. Çok zor bir durum . İnsanın içinde çocuk sevgisi olmasa bu dünyada üremek delilik gerçekten
 
Aynen canım boşanan biri olarak şunu diyebilirim ki görümce kaynana maddiyat hiç sorun değil yuva yıkmaya değmez malesef olan çocuğa oluyor aldatma şiddet vs yoksa boşanmayın diyorum etrafımdakilere
 
Amin Rabbim evladımı da anne baba ayrı olan tüm evlatları da korusun sonuçta anne baba ayrılıyor ama cocuktan boşanamaz insan
Vicdanlı merhametli olmak lazım bu dünya tuhaf bir yer bugün yerdigin istemediğin o çocuğun eline düşebilirsin yaşlılığında ben hep öyle derim benim evladım deyip kendi oğlumu kollayıp eşimin oğlunu hor görsem belki kendi evladım bakmayacak bir bardak su vermeyecek bu çocuk verecek diye
Bu dünya da kimin kime muhtaç olacağı kimin kimden iyilik yada kötülük göreceği hiç belli olmaz
 
Son düzenleme:

Yani ben çıkarcı düşünüp bana baksın yada ben ona bakarım gibi düşünmüyorum kimse için
Evlatlarımı dünyaya ben getirdim, o yüzden onlar için elimden gelen herşeyi yapmak zorundayım, som nefesime kadarda bu değişmeyecek. Birileri onların içtiği suya bile laf edecek olsa o suyla onu boğarım okadar söylim. Kimin olduğunun önemi yok
 
Bakmak derken hani bir kapını açmak hâlini hatırını sormak anlamında dedim hiç bir çocuk ileride bana baksın diye dünyaya getirilmemeli benim düşüncem bu en azından
Ben hiç kimseyi hor görmeme ezmeme tarafındayım bu eş aile akraba vs vs herkes için geçerli
Bugün dost dediğin düşmanın düşman dediğin dost olabiliyor
Beğenmediğin hor gördüğün insan kötü gününde yanında olabiliyor
O yüzden kimseyi incitmemek lazım
 
Siz kendi paranızla yapın kızınıza odasını?? Zaten 1 yaşındaymış odanın da çok acelesi yok .
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…