ailenin o kadar gücü varsa seni değil ş....siz kocanı dövselermiş,acizler.......
tek dertleri başlarından atmak.
Allah onların da sana muhtaç olacağı günü göstterecek eminim.
burda ÇOK KONU AÇILDI,ÇOĞUNA ÜZÜLDÜM.
AMA SENİN Kİ kadar derinden üzüldüğüm,acını yüreğimde hissettiğim olmadmıştı.
dr.unun ilaç tavsiyesini hafife alma.
uyuşma olarak düşünme.
normal bir şey yaşamadın ki beynindeki tepki de normal olsun.
kalıcı psikolojik rahatsızlıklar ortaya çıkmadan tedavi ol.
babam öldüğünde hiç aklıma gelmemişti yardım almak ve 2 yıl çok fena geçti benim için.
zaten hep içine atan,ezilerek büyüyen bir insansın.
böyle ağır olaylar senin için çok daha ağır gelir.
Allah'tan başka desteğin de yok.
güzel kardeşim,ne olursa olsun olan sana oldu.
eden sana etti.
hayatta oğlun ve senden başka seni kurtaracak yok.
madem bu zulme uğradın,ne kadar zarar gören sen olsan da bu olaydan sağlam çıkacak sensin.
eşin madem sana ihanet etti.
sen de ona belli etmeden güçlenmeye bak.
ta ki ona ihtiyacın kalmadığında tekmeyi basarsın.
arkadaşlar da ne güzel tavsiye de bulunuyorlar.
hepimiz yanındayız,bunu herkes yürekten hissederek söylüyor emin ol tatlım.
sen istersen her şeyi başarırsın.
ailenden, eşinden yediğin bu tekmeler senin hayatta tutunmanı bileyecek eminim.
önce kendini iyi hissettirecek yardımı al.
seni uyutsa da sakin,eski sen olarak hissetmene yardımcı olacak.
yaranı kendi ellerinle kanatmaya devam etme ne olur canım.
Canım yaşadıklarını takip ediyordum,herşeyi bire bir buradan öğrendik..
Bebeğim inan ki o kadar üzüldüm o kadar üzüldüm ki yanıbaşımda bir kardeşim yaşamış gibi okudum yaşadıklarımı..
Feryatların inan ki içimi dağladı,ciğerlerim paralandı..Bizler bu kadar üzülmüşken eminin ahların Rabbimin katına ne hızlı ulaşmıştır..
Bu yaşadıklarının ardından inşaallah seni feraha çıkaracak çok güzel şeyler yaşarsın,biliyorsun her sıkıntının arkasında bir ferahlık vardır..
Şu an yapacağın oğlunu yarım gün de olsa bir kreşe vermek ve meslek edindirme kurslarına yönelmek,dilini geliştirmek..
Anladığım kadarıyla maddi sıkıntın yok,eve de dönmüşsün..Yapabiliyorsan para biriktir..Eline geçeni kenara koy ki bir daha o adamın parasına muhtaç olmak zorunda kalma..
Yaşadığın yeri bilmiyoruz,belki ona göre bir fikir de veririz.
Ailene diyecek söz bulamıyorum..Rabbim insanı iki ailesiyle de imtihan etmesin..
Dün gece inan sana da çok dualar ettim,sen çok nasiplisin..En yakınlarıma bazen dua etmek aklıma gelmiyor ama sen geliyorsun..
Sana dua etmeden amin diyemiyorum..
Allahım çıkar bir yol göstersin,sıkıntını hafifletsin inşaallah..Eşine de mübaregünlerin hayrına hidayet versin..
canım beni yanlış anlama sakın ,ben kocam evi terketmeden 1 gece önce (pardon kovmadan o öyle diyor) biz beraber olduk onla, bu haysiyetsizlik namussuzluk değilki aşk bu sevgi bu yada adı ne olursa olsun o benim hem nikahlı hem Allah katında kocalarımız sonuçta ... şimdi böyle düşünürsün ama birkaç ay sonrasını bilemezsin o şimdi evet der 3 ay sonra sen yanında bulursun onu,ben sadece fikrimi söyledim eğer istemiyorsan gelecek planlarında o yoksa ,buna çok dikkat et dedim sadece okadar
yazmasıda zor yapmasıda zor .. ama ben senin için imkansız olacağını düşünmüyorum bu kadar acıyı çektikten sonra bunlar senin için en zor ve en zevkli olacak durumlar inan ... sadece zaman yavaş işliyor gibi geliyor ama arkana bir bak ne çok zaman ve olay geçti değilmi?
Rabbim sabır versin arkadaşım..çok zor yaşadıkların...ilahi adalet muhakkak tecelli edecektir..sınavın zor,inş başarıyla verirsin...
siz konuyu başından beri okudunuz mu? okuyup böyle yazabiliyorsanız bir facia, okumadan/bilmeden yazıyorsanız ayrı bir facia. aslında kaale bile alıp cevap yazmamak gerekirdi sizin gibi birine ama dismorfik'in kişilik yoksunu, hayasını kaybetmiş kocasından ötürü başına gelen onca şeye rağmen hala "kadınlık görevi"nden bahsedebiliyorsanız, size tek diyeceğim sizi Allah ıslah etsin. bana göre insanlar en temel fakat en önemli bağlamda ikiye ayrılır: vicdanıyla hareket edenler ve vicdansız hareket edenler. kötü bir şeyi kınamayan da, sessiz kalan da hatta daha ileri gidip haklı çıkarmaya çalışan da en az o kötü şeyi yapan kadar aşağıdadır benim için. insanlar öyle bir unutuyorlar ki bu dünyadan sonra gerçek dünyaya gideceğimizi, işte böyle vicdanları geride kalıyor. inandık deyip inanmayanlar onlar. karısını (bizim bildiğimiz 1 ama muhtemelen defalarca) aldatan, söylemeye utanıyorum aldattığı kişiyle beraber olurken ne yaptığının her ayrıntısını veren ve bunu anlattığı gece yıkılmış karısından yemek bile isteyebilen bir koca için kadınlık görevi öyle mi? Allah sizi ıslah etsin. başka bir şey diyemiyorum.
Konuyu başından sonuna okudum. Kimi yerde üzüldüm, kimi yerde şaşırdım, kimi yerde kanım dondu...
Eşinle görücü usulu evlen(diril)diğini, eğitiminin yetersiz olduğunu, hayatında hiç çalışmadığını ve ekonomik açıdan kendi kendine yetebilecek durumda olmadığını anlıyorum. Hoş aksi olsa, ne ailen ne de kocan sana böyle canlarının istediği gibi davranamazdı.
Erkeğin aldatmasına dair bir sürü şey yazılmış çizilmiş. "Kadın kadınlığını bilirse erkek aldatmaz" diyen de olmuş; "gözünün önünde aldatmadığı sürece kurcalama, otur çayını iç keyfine bak" diyen de. Bana kalırsa, dismorfik üyesinin durumunu vahim kılan içinde bulunduğu durumdan çıkamamasında... Yoksa eşini aldatmış bi erkek ve o evlilik o saniyede bitmiştir... Ne o erkeğe bir daha güvenilir ne de o evlilikten hayır beklenir. O evliliği sürdürmeye çalışmak zayıflıktır. Ne sahip olunan çocuklar evliliği sürdürmeye çabalamak için bir bahanedir; ne de ekonomik imkanın olmayışı. Öyle ya, karısını aldatıp bir de nasıl aldattığını en ince detayına kadar anlatan erkek mi çocuklarına babalık yapacak, ona hayat dersi verecek? Evliliğin çalkantılı gittiği, eşlerin birbiriyle aynı evin içinde küs gibi dolaştığı bir ortamda çocuk büyütmektense, boşanıp çocuğunu tek başına huzur içinde yetiştirrmek bana kalırsa çok daha iyidir... Hiçi olmazsa babasının iğrençliklerini bilmez, anlamaz, örnek almaz.
Dismorfik üyesinin durumunda, aslında çok yaygın olan bir durumun maddi imkansızlıklar, çocuğun varlığı ve ailenin destek olmaması nedeniyle ayyuka çıktığına tanık olduk hep birlikte. Aslında, ailesinden şiddet görüp bastırılmadan önce de Dismorfik sanki boşanmak konusunda kararlı değildi. Bize eşinin ne kadar pişman olduğunu yazdı buradan, "yaptıklarını mezara girsem, üzerimde otlar bitse yine unutmam" dedi. Unutmam dedi de, "lamı cimi yok boşanacağım" demedi bir türlü. Ailesinden gördüğü tepki tuz biber oldu, şimdi eşinin yanına döndü ve çaresizce bir çıkış yolu bulmayı bekliyor. Peki ne yapmalı?
1. Düzelmesini beklemek ta en baştan yapılan en büyük hata. Bir kez yapmışsa eğer, ne kadar pişman da olsa fırsatını bulduğunda yine yapar. Her seferinde ortaklarının onu ayartmasına, ona kadın bulmasına da gerek yok üstelik. Yani demem o ki, Dismorfik üyesi "iş gezilerini" kocasına yasaklasa bile, hatta dizinin dibinden ayırmasa bile o adam aldatmanın bir yolunu yine bulur. Evli olduğu halde, karısının yanında komşunun kızıyla bakışan bir adam sözkonusu neticede... ki bu yalnızca bizim bildiğimiz kadarı.
2. Aldatma olayı olmasa da, en başından sağlıksız bir evlilik bu belli ki. "Aldatsam ruhun duymaz" demeler, dismorfik'in rahatsızlığına karşı "her yerin arızalı, seni değiştirmek gerek" demeler... Şaka yollu söylenmiş belki ama kocasının kafasındaki dismorfik imasjı hakkında epey ipucu veren bir söz. Belli ki kocasının dismorfik'e hiç sevgisi yokmuş. Bu, parayı pulu görünce değişmiş olmaktan da farklı üstelik. Görücü usulüyle evlenmişler, ilk günlerin heyecanı geçince, kocası dismorfik'e "sen benim anam gibisin" diyebilecek duruma kadar gelmiş. Demem o ki, aldatma olayı olmasa da, uzun vadede sürdürülebilir bir evlilik ilişkisi göremiyorum ortada, zira sevgi ve saygı yok.
3. Nafaka, mal mülk için boşanma sürecini zora sokmak ne kadar anlamlı? Her halükarda evlilik içinde gerçekleşen zenginleşmeler boşanma halinde eşler arasında eşit paylaştırılır. Dismorfikin kocası ne dese boş. Parasıyla tuttuğu avukatlar kanuna da karşı gelemez ya? Zaten çocuk da varsa, nafaka bağlanmaması çok zor ihtimal. Bundan eminsek eğer, nafaka ve mal mülk pazarlığı için yüz göz olmak, boşanmayı zora sokmak hiç gerekli olmayan yıpratıcı süreçler bana kalırsa. Çocuk konusuna gelince, çocuk çok küçük olduğundan ve aldatan bir koca mevzubahis olduğundan mahkeme çocuğu annesine vermesin de kime versin? Üstelik adam aldattığını itiraf etmiş...
4. Dismorfik'in ailesinin tutumu kocasının yaptıklarından daha fazla dondurdu kanımı. Kardeşinin "ben de aldatırım ne olmuş ki?" demesi, anne babasının "kadın eksik etektir seni satarlar, öldürürler" diye gözünü korkutması daha bir içime dokundu. Hangi devirde yaşıyoruz diye sorasım geldi mesela... Kadın yalnızca anne babasının kanatları altında ya da kocasının yanında mı var olabilir? Aksi halde, mutlaka kötü yola düşer, ezilir hırpalanır mı? Bunlara da kanmamak gerek sevgili dismorfik. Anladığım kadarıyla, içinde bulunduğun buhrandan dolayı kim ne derse itibar edecek duruma gelmişsin, sağlıklı karar veremiyorsun. Madem ailen sana destek çıkmıyor, yok say onları. Söz gelimi, öksüz yetim olsaydın, annen baban olmasaydı oturup o adamın kahrını mı çekecektin kimsem yok diye? Ailenin sana el uzamaması hiç döndürmesin seni kararlılığından.
5. Eğitimsizlik evet büyük bir sorun. Ancak seni o adama mahkum edecek kadar büyük bir sorun değil. Kurslara git, iş başvurusu yap. Hatta hiç bekleme bile, çünkü üzerinden zaman geçtikçe soğuyacak hissettiklerin. Kocan nasılsa unuttu diyecek sana canının istediği gibi davranacak, ikincide üçüncüde artık duyarsızlaşacaksın, canın daha az acıyacak ama kendine olan saygını da yitireceksin. Durma o adamın yanında, getirdiği ekmeği yeme... Kendin için, kendine saygın için ve oğlun için git uzaklaş ordan. Sığınma evlerini araştır, hiçbir iş bulamıyorsan evlere temizliğe git, hastabakıcılığı yap, ama kendine olan saygını yitirmemek için çık o evden. Bir üye gel benimle yaşa demiş. Bu bile o adamın yanında kalmaktansa daha değerlendirilebilir bir teklif.
İnsanlar hep birileriyle var olmuyor. Kendi kendine var olmayı öğren, bir daha da kimsenin sana bunu yapmasına izin verme.
hayır bir erkek bu kelimeyi boşanma kastı ile söylerse talak vaki olur canım
sui kardeş konuyu iyi okuyup ayrı ayrı değerlendirmeye almış kendi bakış açını katarak yorumlamış çözüm önerileri sürmüşsün teşekkür ederim alakan ve yardım çabaların için burda yer yer acizliğimden bundan vazgeçip silkinip kendi kendine yetebilen biri olmam geektiğinden hatta boşanmayıda bilinç altında yürekten istemediğimden bahsetmişsin işte burda yanılıyorsun yürekten taaaaa derinlerden istiyorum hemde en başından beri çünkü benim ne ona nede onunla glen rahatlık ve paraya zaafım yokk kendimden eminimm heee özgüven yetersizliği var çünkü demek ne kadar doğru olur bilmiyorum belkide kişilk meselesidir böyle yetiştirlmekmi doğru düşünememekten ileri glen kaygı bozukluğumudur çözmüş değilim çekinik bi yanım var hep belki yardım alarakda bu sorunumu alt edebilicem inş... zamanın bana iyi gelmiyceğinden çektiğim acının zaman aşımına uğrayıp hafifleyeceğinden ve hiç affedilmeyi haketmeyen ki burda sana sonuna kadar katılıyorum birini affedebileceğimden ve herşeyi sineye çekip yaşayacağımı düşünmüşsün cnm bana böyle olucağını söylemen için ya yaşamış olman yada psikolog olman gerekiyo belkide öylesindir ama ben buna şimdi ihtimal bile vemiyorum çünkü her yeni gün kendi ellerimle acımı taze ve sıcak tutuyorum ki bir gün senin dediklerini yaşama ahmaklığına düşmemek için bir aydır araştıryor ve okuyorum aldatmanın anatomisini ve hiç de iyi şeyler öğrenmedim bilakis acım kat ve kat artttı ama dahada güçlendim ve karşımdakinin gözüyle kendimi görmeye başladım şimdi nasıl hareket etmem gerektiğinmi hangi noktalara değinmem gerektiğini daha iyi biliyorum biliyosun uzun emel mümine yakışmaz öyle olmasak belki yaşanılan her şey bizi daha az yaralıycaktı ne demiş büyük zatlar geçmişe üzülmeyi bırakıp geleceği düşünmekten vazgeçersek mutlu olabilir insan demesi kolay ama bize zor evt ben geçmişe üzülüp geleceğim için kaygılanıp duruyorum üzerine sevilip saygı görmediğim bi insanla yaşama mecburiyetindeyim haaa işte burdadevreye giriyo fikir önerileri arkadaşlarımın Allah hepsinden razı olsun inşş. adım attım birşeye bi yere üye oldum haftlık toplanıyor yardım vakıfları için kermeslere katılıyorsunn ve daha bir sürü şeyin öğrenildiği bir yer hem kendine hem başkalarına hizmet veriyorsun huzur dolu orda unutuyorum içimde bulunduğum buhran dolu hayatı küçük bir adım bile bana kendimi iyi hissettirdi gerisi gelecek inşş. gitmeyi okadar düşündümki aklın almaz herşeyi planladım aklım sıra ama sonumuda düşündüm peşimi bırakmıycaklarını da inanın ölüm çıkana kadar bırakmazlar anca sahte bi nüfus kağğıdı almam gerek yada yurt dışı ve ben gidince annem yüksek tansiyon hastası felç olursa kendimi affedemem bide Rabbimin şu sözü benim rızam anne babanın rızasında saklıdır işte böyle belki diyceksin bunlar bahane sen blöf yapıyorsun i kalıp her cefayı çekmek isteyende sensin mazoşistmiyim ben ????? şu an beni tek teselli eden ÖLÜM ün var oluşu ve hayat çok kısa her gün dua ediyorum Allahım ya benim yada onun canını al bana bu eziyeti çektirme şu mübarek recep ayının yüzü suyu hürmetine peygemberimiz h.z. Muhammed a.s yüzü suyu hürmetine dualarımı geri çevirme Yarabbi diye ......çünkü bir kere aldatan yine aldatır onun verdiği adrenaline bağımlıdır çünki .......
Lütfen kendinize gelip aklı başında dualar edin.
Madem sizi işiten, dualarınızı kabul eden Allah'ın varlığına inanıyorsunuz neden ondan sağlık ve huzur istemek yerine ölümü diliyorsunuz?
Siz öldüğünüzde kıyamet kopmayacak hiç boşa heveslenmeyin; kocanız da vicdan azabından arkanızdan gelecek sanıyorsanız yanılıyorsunuz.
Sadece ölmüş olacaksınız o kadar.
Size sağlıklı, hayırlı , uzun bir ömür ve şu yaşadıklarınızı en kısa zamanda atlatabilme gücü diliyorum.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?