- Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
En son izlediğiniz, tavsiye ettiğiniz filmler ve yorumları?
- Konu Sahibi CaRMiN
- Başlangıç Tarihi
Seda♥Recep;1714055 .!.:
sinemada izlemiştim.. sıcak izmir öğleden sonralarında yapılacak tek güzel şey klimalı sinema salonlarında yayılıp film izlemektir... başımıza geçen güneşi kovmaya çalışırken pek keyifli geçmemiş olabilir vakit ya da ben mafya ağır ağbi vari filmleri sevmiyorumdur.. zaten Şener Şen için gitmiştim...
Sweeney Todd: Fleet Sokağı’nın Şeytan Berberi 5/10
Beğendim diyemem.5 puanı tamamen Johnny Depp'e veriyorum. Her rolün hakkından geliyo.
Müzikal bi film.Vahşet içeriyo birazcık,hatta bayaaa.. +18 uyarısı var
Dediğim gibi,beğenmedim. Vakit öldürücek bi film sadece..
Johnny Deep' in oynadığı bütün filmlere garanti veririm.. hepsini izledim, bi tanesi de kötü çıkmaz mı yav..
tabi bu filmde Helena Bonham Carter'ın ecüş bücüş yüzünün ve Tim Burton'ın yönetmenliğinin de etkisi vardır elbet..
Son düzenleme:
Awakenings (1990)
Yönetmen: Penny Marshall
Senaryo: Oliver Sacks, Steven Zaillian
Oyuncular: Robert De Niro, Robin Williams ve Julie Kavner
Gerçek imiş. İlk kitaba ardına da filme uyarlanmış. Hevesli, heyecanlı ve henüz hiçbir tecrübesi olmayan bir doktorun hastaneye iş başvurusu kabul olur. Diğer doktorların ve hemşirelerin çoktan kendi hallerine bıraktığı hastalarla ilgilenmeye başlar ve olağan olmayan bazı semptomlara rastlar hastalarda, yeni bir tür hastalık mı, yoksa ilaçların neden olduğu yan etkiler mi, neden neden, ne, ne ?? büyük bir merak ve genelde doktorlardan beklenmeyen ilgiyle hastaları iyileştireceğine inanır.. Şu an doktor hala yaşıyor mu bilmiyorum ama bu film çekildiğinde yaşıyor imiş ve hala büyük bir hevesle kendini hastalarına adamış, rahibe Teresa misali...
Robert De Niro, sen ne biçim adamsın yav, dünyaya rol yapmaya mı geldin, o nasıl oyunculuktur ?? pess..
Yönetmen: Penny Marshall
Senaryo: Oliver Sacks, Steven Zaillian
Oyuncular: Robert De Niro, Robin Williams ve Julie Kavner
Gerçek imiş. İlk kitaba ardına da filme uyarlanmış. Hevesli, heyecanlı ve henüz hiçbir tecrübesi olmayan bir doktorun hastaneye iş başvurusu kabul olur. Diğer doktorların ve hemşirelerin çoktan kendi hallerine bıraktığı hastalarla ilgilenmeye başlar ve olağan olmayan bazı semptomlara rastlar hastalarda, yeni bir tür hastalık mı, yoksa ilaçların neden olduğu yan etkiler mi, neden neden, ne, ne ?? büyük bir merak ve genelde doktorlardan beklenmeyen ilgiyle hastaları iyileştireceğine inanır.. Şu an doktor hala yaşıyor mu bilmiyorum ama bu film çekildiğinde yaşıyor imiş ve hala büyük bir hevesle kendini hastalarına adamış, rahibe Teresa misali...
Robert De Niro, sen ne biçim adamsın yav, dünyaya rol yapmaya mı geldin, o nasıl oyunculuktur ?? pess..
Grange'ın kitaplarından Taş Meclisi'ni okudum (araştırmalarım için gerekli olan şamanizme dair ne varsa okuduğum için). son dönem çok satanlardan, sanki kitap okumuyor da macera filmi izliyorsun gibiydi, ardına kurtlar imparatorlğunu da okumuştum, ne de olsa Grange kitaplarında meraklı olduğum konulara değiniyordu. filmini de Jean Reno için izlemiştim, çocukluk aşkımdır kendisi :)) Jean Reno için oturup izlenir ama yanınızda bi dolu kase çiğdem olması şartıyla :))
Alıntı:
Safir´isimli üyeden Alıntı
recep ivedik,iğrençliğe gülebilenlerdenseniz gidin,keza osuruğa posuruğa pek gülmem ben..
beğenmedim kısaca..
böyle abuk sabuk bir film nasıl oluyorda hasılat rekoru kırıyor anlamadım bizim milletimiz bu kadarmı salak.
2 salonlu sinemada bu filmi büyük salona koymuşlar 120 gibi harika bir filmi küçük salona koymuşlar ve işin ilginç yani salonun yarısı bile dlu değildi
Recep İvedik serileri filme girmiyor kii. ben de ilkini izlemiştim sinemada (arkadaşların yoğun ısrarı üzerine), yalnız hesaba katmadığımız bir durum vardı, hayatında sinemaya uğramamış dolu insan vardı salonda, biz beş masum kız, koltuklarımızın arkasında boncuk gibi dizilmiş sıra sıra ağır, maço, gür bıyıklı, gömleklerinden fırlamış bol göğüs kıllı ağbiler.. gösterinin başından sonuna kadar yüksek volumlu puhahahahaha seslerine ek olarak gülerken arkadan koltuklarımıza tekmeler atmalarıyla ne ekrandakinden ne de sinema solunu atmosferinden hiçbir şey anlamamıştık..
bir de şu tarafından bakmak lazım, çoğu kişi bu seri ile sinemaya gitti...
The Eye - sinemada izlemememe rağmen (tek başıma, karanlıkta izlememein de katkısı vardır muhakkak) felaket korkmuştum, film bitti uzun süre kımıldayamadım, adım atacağım da yatağın altından bir el çıkacağına o kadar çok emindim ki..
M.Ö. 10.000 - film için ne derseniz deyin iyi kötü güzel vasat.. Afif Ben Badra ilk defa bu filmde ilgimi çekti. hatta pek bi ilgimi çekti de adamın peşini bi türlü bırakmamıştım, yoğun maillerime dayanamayıp zorla pc nin başına oturttum, sesini duymalı ve o koca burnuna bakmalıydım. birincisi sesi inanılmaz ince, hiç de filmdeki gibi kalın sert robot kıvamında değil, ikincisi burnu gerçekten de çok büyük.. işin kötüsü ben fransızca ve arapça bilmiyordum, o da türkçe ingilizce ve almanca bilmiyordu, gitti bi yerlerden ingilizce bilen bi arap buldu ve bu eş zamanlı çeviri ile anlaşmıştık
tabii iki muhabbetten sonra ulaşılınca çekiciliği kalmadı :)) aynı zamanda müzisyenmiş, gece kulüplerinde çalıp söylediği parçaları göndermişti uzun süre..
Awake güzeldir, çok çok eski bir filme benzer, neydi adı, unuttum..
La tigre e la neve (2005) - KAr ve Kaplan
Nicoletta Braschi ve eşi Roberto Benigni yanında süper oyuncu Jean Reno, şiddetle tavsiye ediyorum. hele hele Bağdat'ta gece Jean Reno ve Benigni'nin yıldızlara bakarak derinlere dalmaları... o sırada ağızlarından dökülen sözcükler insanı alıp götürüyordu..
Natural Born Killers (1994)
Oliver Stone yönetmenliğinde Tarantino senaryosuyla Juliette Lewis harika oyunculuğuyla harika bir filmdir. Juliette Lewis film boyunca oyunculuğunun zirvesinde en üst noktalarda geziniyor hatun.. senaryo çekimler her şeyiyle on numara film..
Pulp Fiction (1994)
Tarantino senaryo ve yönetmenliğiyle harika müzikleri dansları Uma Thurman ve Travolta karizmasıyla bu film de evin baş köşelerinde durmayı hak ediyor. Tarantino filmde kendi en sevdiği favori müziklerini kullandığını anlatır..
Crash (2004)
ilginç filmlerdendir.. LA'de iki gün boyunca farklı hikayeler bir arada..
Tavsiye etmedigin bir seyi nasil begenebiliyorsun, begeniyorsan neden tavsiye etmiyorsun? Bana soracak degilsin elbette, ben de bu "tavsiye" veya "begeni" (her ne ise )uzerine memnuniyetsizligimi yazdim, memnun olup olmayacagimi sana soracak degilim dimi? Seçici olmak lazim, sigir degiliz ki onumuze her konani yiyelim!! Insanin ahlaki yapisina saldiran, bozmayi hedefleyen film, klip, reklam vs. karsi uyanik olmak lazim mesaji ile hareket ettim. Bunun için de kendimi suçlu hissedecek degilim.
Benim en son izledigim film, geçen yil çekilmis olan "AV MEVSIMI". Tavsiye ederim arkadaslar guzel bir film.
ben buraya yazdığım hiçbir film hakkında "kesinlikle izlemelisiniz" tarzı tavsiyelerde bulunmadım bulunmuyorum
sadece izlediğim filmleri ,konularını ve beğenip beğenmediğimi yazıyorum
senin de burada paylaşılan bir film hakkında boş ,gereksiz bu filmi niye buraya yazdın demek haddine düşmüyor.
daha önce izleyip de beğenmediysen "ben beğenmedim izlemenizi tavsiye etmiyorum" der geçersin.
sende de nasıl bir ahlak yapısı varmış bir filmle bile bozulabiliyor .
Son düzenleyen: Moderatör:
- 30 Haziran 2011
- 336
- 34
- 98
en son izlediğim iki filmide çok beğendim biri karayip korsanları gizemli denizlerde serinin bütün filmlerini izlemiştim zaten.
diğeride ilk sahnesinden ihtibaren gerilim dolu olan choose filmi idi. gerilim sevenler için iyi bir film kurbanlarını hayatlarında en önemli iki şey arasında seçim yapmaya zorlayan bir katil ve bu olayı takip eden polis ve gazetecilik bölümünde okuyan bir kızın (aynı zamanda polisin kızı) bağlantısı anlatılıyor.
diğeride ilk sahnesinden ihtibaren gerilim dolu olan choose filmi idi. gerilim sevenler için iyi bir film kurbanlarını hayatlarında en önemli iki şey arasında seçim yapmaya zorlayan bir katil ve bu olayı takip eden polis ve gazetecilik bölümünde okuyan bir kızın (aynı zamanda polisin kızı) bağlantısı anlatılıyor.
- 5 Nisan 2011
- 2.114
- 990
- 163
en son izlediğim film, gece herzamanki gibi uyku tutmadı ve kanalları gezerken fox'a takıldı gözüm.. bütün sahneleri en canlı sarı renkle doluydu.. dikkatimi çekti ve bir baktım filmin sonuna gelmişim 
ilk defa bir çin yapımı olan filmi baştan sona izledim.. güzeldi aksiyon doluydu.. aşkta vardı (üvey oğluna aşık bir kraliçe), taht kavgasıda, ölümde, ayrılıkta, entrikada ve acı sonda.. filmin adı ALTIN ÇİÇEĞİN LANETİ
beğendim
ilk defa bir çin yapımı olan filmi baştan sona izledim.. güzeldi aksiyon doluydu.. aşkta vardı (üvey oğluna aşık bir kraliçe), taht kavgasıda, ölümde, ayrılıkta, entrikada ve acı sonda.. filmin adı ALTIN ÇİÇEĞİN LANETİbeğendim
Sanirim senin isin gucun yok benim mesaj yazmami bekliyorsun aninda cevap verebildigine gore:) Ben sana neden yazdin demedim, boyle bir filmin tavsiye edilmesini elestirdim, ikisinin arasindaki farki anlayamiyorsun sanirim?
Son cumlenden anliyorum ki sen ne ahlak yapilandirilmasi, ne de ahlak cokuntusu hakkinda hiç bir bilgiye sahip degilsin, ho$ izledigin film ahlak kaygin olmadigini bariz ispatliyor... Artik uzatma sayfayi mesgul etme istersen:) zaten artik cevapta vermeyecegim...
Benzer Konular
