• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

En beğendiğiniz şiir dizeleri...

Hadi gel..
Gel dadan ömrüme.
Ama kırmadan, sarsmadan..
Gelirken uzatma yolları
Getirme! yanında vadesi dolmuş vaadlerini..
Geride bırak iki yüzlü saadetlerini.
Hadi..!!
Göster bütün maharetlerini de,
''Gelmek'' nasıl bir fiilmiş 'cümle' alem görsün..
 
Gitmişsin işte çekiştirip durma adımı.
Tülden bekleyişler kımıldanıyor ardın sıra bil !
Ey gözlerimin arka bahçesi
Bu dağa tırmananlar düşer,
Seyredenler değil.
 
Gelme çocuk!
Benim denizimde yüzemezsin sen
Kolların kısa kalır dalgalarıma
Ölürsün çocuk!
Bulaşma yalnızlığıma.
 
Nafile...
Hiçbir kalem ve hiçbir ben,
Sonraki sayfada aynı sen'i bulamıyoruz.
Uzaklar hep uzak kalıyor sevdaya.
Sen yine de artık sesime düşme.
 
Sadece sor kendine sevgilim, hiç mi sevmedin?
Sen önce, el oluyorsun
Sonra, son vedanın adı el’veda oluyor dilimde.
Ve şimdi,
Tüm saatler, seni vazgeçiyor.
 
Daha kaç kez ölür insan
Adına aşk denen bu intiharda

Nasılsa her cinayete bir katil bulunur
Sesimin gülen yanına bir ölüm daha sus

Hiç gelmeyenin gidişine inanmışsın
Kendinle arandaki köprüleri atmışsın

Tutunacak bir dil aramışsın dilsizlik değil
İçine akşam kaçmış sonbaharlar'a uyanmışsın

Öldürülmüş yanlarına astığın nazalık
Ağır bir uykusuzluk geçirmekte

Günü geçmiş günler satmışsın günsüzlüğüne
Dön gel oruçlarından bir suskunluk borcun kalmış
Adressiz bir gün daha geçmiş kapından
Bir kendine harammış iyi yanın

Hiç bir silah kendini vurmaz
Bu yaradan sana kabuk çıkmaz

Ve daha kaç kez ölür insan
Adına aşk denen bu intiharda.
 
ne bir baskasi girdi gönül kapimdan iceri
ne bir baskasi cikti gönül kapimdan
ALLAH saiitir bir baskasi yok
bendeki senden baska,,,,,
 
Dönüş biletini yaktın
Yıldızları da söndür giderken
Bilirim sevilmemişliğimdendir
Bu çirkinliğim bu yalnızlığım
Oysa yanımda kalsan
Bu kadar kan döker miydim
O'na her gidişinde
Cinayetler işleniyor içimde
Ölüyorum her gece
Karanlığıma çağla

Cebimde yaralı bir umut
Dilim bayram içim hazan
Yalnızlığa hınç biriktiriyorum
Kurşini bir ecel dokunuyor tezgahta
Anlıyorum

Yarısında söndürülmüş izmaritmişim gibi
Bakma yüzüme
Utanıyorum
Karanlığıma çağla

Uçurumlarca koştum
Dehşetin kapılarından geçtim
Az ötemdeydin
Tam sana çeyrek vardı
Gittin
Bir sokak köpeği gibi
Sahipsizim şimdi
Gel de
Yağmurlar düşür ateşlerime
Baharlar gönder yüreğime
Karanlığıma çağla.
 
Gittiğine inansam dönmeni beklerdim
Köhne gemiler geçiyor içimden
Hangi sokağa dalsam hangi kapıyı açsam
Ardında sen

Hep sesine bir kulaç kala boğuluyorum
Bilmem
Sen mi erken demir alıyorsun
Ben mi geç kalıyorum

Ellerimi bıraktığın yerden
Çığlar yuvarlanıyor ta şurama
Her gece fırlatıp denizlere
Yitirilmiş tebessumleri
Bir cigarayla parmak uçlarımı öldürüyorum
Çürümüş rüyalardan arta kalan mirasınla
Yolcusuzu yollara döndüm
Alnımdaki girdaplar şimdi kan tarlası

Fırtınalar kopuyor demişsin
Yüreğinin en rüzgarsız yerlerinde
Oysa ben
Bin mevsim sana fırtınalandım
Sen bilmedin
Gittiğine inansam dönmeni beklerdim.
 
Çok uzun emekler verir ilişkisini yürütmek için. Birinin kadını olmayı yüreği, beyni, ruhu o kadar zor kabul etmiştir ki, başka bir adama ait olmayı istemez. Erkek gibi, çorbanın tuzu eksik diye kavga çıkarmaz mesela, tam tersi, konuşmamız lazım der. Erkekler de en çok bu cümleye sinir olurlar. Ertelenir o konuşmalar, maç bitimine, yemek sonrasına ve daha birçok lüzumsuz şeyin ardına ötelenir.

Kadınlar inatçıdır, hayata tutundukları gibi, aşklarına da sahip çıkarlar. Bu yüzdendir, konuşup derdini anlatma isteği, karşı tarafı ikna edene kadar uğraşırlar. Sonunda pes eder adam, bir ışık görür kadın, tüm derdini paylaşır. Genellikle ne cevap alır? Abuk sabuk konuşma! Gereksiz ve saçma gelmiştir adama anlatılanlar, hiç de üstünde durmamıştır. Yine bir sıkıntı, tatmin edilemeden geçiştirilir ve adam gün gelip bunların kendisine ok gibi döneceğini bilemez.

Bir kadın şikayet ediyorsa, ya da erkeklerin deyimi ile vıdı vıdı ediyorsa; erkek bilmelidir ki, o ilişkiden hala ümidi vardır kadının. Yürütmek, birlikte yaşamak, sorunları çözerek mutlu olmak istiyordur. Daha önemlisi, o adamı hala seviyordur.

Kadın susarak gider!

En önemli detaydır, erkeklerin hiç anlayamadığı durum işte bu kadar basittir. O gün gelene kadar konuşan, kavga eden, tartışan kadın, kendini sessizliğe vermiştir. Ne zaman ümidini o ilişkiden kestiyse, o zaman sevgisi de yara almış demektir. Yüreğindeki bavulları toplamıştır, kafasındaki biletleri almış ve aslında bedeni orada durarak, ilişkiden çıkıp gitmiştir. Kadın, gerçekten gitmişse, çok sessiz olmuştur ayrılışı, kimse hissetmeden, kapıları vurup kırmadan gitmiştir. Her akşam eve geldiğinde, kapının açıldığını gören adam anlamaz ama bir kadın sessizce gider. Ne mutfağında yemek pişiren, ne yan koltukta televizyon izleyen, ne gece ruhunu kenara koyarak yatakta sevişmeye çalışan kadın, artık o kadındır. Bir kadının çığlıklarından, kavgalarından korkmamak gerekir, çünkü kadının gidişi sessiz ve asildir.

CEMAL SÜREYA
 
Sen...
Önce, el oluyorsun
Sonra,son vedanın adı el’veda oluyor dilimde..
Ve şimdi,
Tüm saatler,seni vazgeçiyor...
 
Öyle Bir Hayat Yaşadım Ki

Öyle bir hayat yaşıyorum ki,
Cenneti de gördüm, cehennemi de
Öyle bir aşk yaşadım ki, Tutkuyu da gördüm, pes etmeyi de.
Bazıları seyrederken hayati en önden,
Kendime bir sahne buldum oynadım.
Öyle bir rol vermişler ki,
Okudum okudum anlamadım.
Kendi kendime konuştum bazen evimde,
Hem kızdım hem güldüm halime,
Sonra de...dim ki 'söz ver kendine'
Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin,
Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin,
Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin.
Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredersin.
Öyle bir hayat yaşadım ki, son yolculukları erken tanıdım
Öyle çok değerliymiş ki zaman,
Hep acele etmem bundan,anladım:49:
 
Haberini aldım.
Gittiğin yollara yol katmış, yolunu bekliyormuşsun birinin.
Umarım mutlusundur,
Umarım hala gülüyordur gözlerinin içi.

Ağlıyorum.
Mühim değil.
Hem, sevdiği yağmurlarda ıslanmak koyar mı adama?
Koymaz, bilirsin.
Umarım mutlusundur,
Umarım seviyorsundur yerime geleni..

Olur ya,
Bir kadının teninde rastlarım hala ezberimdeki o kokuya,
Olur ya,
Bir adamın ellerinin arasında rastlarım o saçlara.
Mühim değil,
Umarım mutlusundur,
Umarım kimse incitmemiştir ellerini.

Doğrudur,
Kabulümdür.
Aşkı sen daha iyi bilirsin sevdiğim.
Sen, benden sonra birine de daha seslenirsin artık bu aşkla
Mühim değil,
Umarım mutlusundur,
Umarım unutmuşsundur.

Olur ya,
Tenin, başkasının tenine sarılırda uyur,
Olur ya,
Ellerin, başkasının ellerinde kenetli bulunur.
Mühim değil.
Umarım mutlusundur,
Umarım unutmuşsundur.
 
Çekinme, öpebilirsin.
Unutma,
Dudak payı bırakır mutlaka edilen her veda.
Çok mu sevdik dersin acaba?
Yıpratacak kadar çok,
Ve severken açtığımız yaraları, birbirimizi sevmekten zaman ayırıp kapatamayacak kadar hatta!
O kadar çok sevmiş olabilir miyiz ki?
Yoksa çok mu incittim yüreğimin zincirlerine vurup, her gittiğim yere sürüklerken ruhunu?
 
Aşk dedim attım içime seni.
Sonrası kimsenin kalbini meşgul etmeyecek kadar basit,
İçimde bir sen aşk içinde.
İçimde bir ben bir sen içinde
İçimde bir biz bin hiç içinde.
Sırrın kalemine perde indirdim
Ve ben bir kez daha yenildim!
 
Nedendir bilemiyorum;
Sana bakınca kendimi görüyorum,
Sana gelirken kendimden gidiyorum.
Senden giderken kendime gelemiyorum...
 
Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen
gideni bulacak mı zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.
Iyisi mi,beni yaktırırsın,
odanda ocağın üstüne korsun
içinde bir kavanozun.
Kavanoz camdan olsun,
şeffaf, beyaz camdan olsun
ki içinde beni gorebilesin
Fedakarliğimi anlıyorsun
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
senin yanında kalabilmek için.
Ve toz oluyorum
yaşiyorum yanında senin.
 
Sen sabahlar ve şafaklar kadar güzelsin
Sen ülkemin yaz geceleri gibisin
Saadetten haber getiren atlı kapını çaldığında
Beni unutma
Ah! saklı gülüm
Sen hem zor hem güzelsin
Şiirlerimin ılıklığında açılmalısın
Sana burada veriyorum hayata ayrılan buseyi
Sen memleketim kadar güzelsin
Ve güzel kal.
 
Sevgilim yalan söylerse sana gözlerim
İki nadim gözyaşı gibi avuçlarıma aksınlar
Ve göremesinler seni bir daha.
 
Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt
hainiyim, ben vatan hainiyim.
Vatan çiftliklerinizse,
kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
ben vatan hainiyim.
Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla :
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
 
Back