Benzer şeyleri tecrübe etmis biri olarak yalnız olmadığını bilmeni isterim. Ancak bir problem olduğunda genelde hepimizin bakış açısı bunu kabullenmekte zorlanıyor. Kesinlikle senin icim söylemiyorum bunu. Örneğin depresyon, kötü ruh hali, kaygılar, problemler hayatımızda bir kereye mahsus yakalanacağımız bir “hastalık” gibi algılıyoruz. Veya mutlu olduğumuzda acaba bu ne zamana kadar sürecek kaygısı oluşuyor. O sebeple en başından gerçekten uzun bir hayat yaşadığımızı, zaman zaman bu hayatın iniş ve çıkışları olabileceğini bilmeliyiz. Malesef yaşadıklarımız, tecrübelerimiz, hele ki kücüklükten baslayan ve aile kavramıyla baslayan kötü tecrübelerde bir ömür boyu bizimle geliyor. Bazen kendi çabalarımız ve iç hesaplaşmalarımız ile toparlıyoruz, bazen kötü anlarımız ve savunmasız zamanlarımızda, meşguliyetimizin olmadıgı anlarda bunların bizde yarattığı hassasiyeti daha fazla besliyoruz. O sebeple sanırım her ne yaşadıysak onu kabullenmekten geçiyor süreç. Hemen hemen inan seninle aynı şeyleri yaşamış biri olarak söylüyorum. Zaman bana şunu öğretti; bir kişi baba olduysa, aile olmayı beceremeyebiliyor. Herkes aile olamıyor ve bu her insan için geçerli aslında. Beklentilerimiz hayal kırıklıkları ile dolduğu için hassaslaştırıyor hayat bizi. Ancak ben artık kan bağım olsun ya da olmasın, ben dahil herkesin sıradan olduğunu kabullendim. Kimseyi gözümde büyütmemek, beklenti içine girmemek inan bir süre sonra hafifletmeye baslıyor insanı. Birinden yana elbette bir beklentim yoktur, bu ağlama durumları yeni düzeninde belkide herşeyi gözden geçirdiğin ve güclendiğin bir dönem olduğu icin yüzleşerek yaşadığın bir durumdur. Ben bu farkındalıklara onca ağlama, durup dururken oluşan bu duygularla yüzleştikce anladım. Elbette hala ağlıyorum, hassasım. Ama kendimi de kabullenmek çok işe yaradı. Bazısı susarak, bazısı bağırarak, bazısı görmezden gelerek, bazısı bizim gibi ağlayarak yaşıyor duygularını. Ben de buyum dedim, her insanı nasıl sıradan kabul ettiysem kendimide bu sekilde kabul ettim. Hayat insanlara ve kendime beklentiler yükledikçe, olguları kutsallaştırdıkca hiç çekilmiyor, yük oluyor insanın sırtına. Ben duygusalım, duygularımı yaşayarak tecrübeler edinirim ve bu beni güçlü yapıyor diyorum her ağladığımda. O sebeple depresyonda, mutlu hallerde , mutsuzlukta hayatımızın bir parçası. Zaman zaman bir ağır basıyor, sen kendini o sekilde kabullendikcr dünyanın yükü sırtından iniyor ve seni hayal kırıklığına uğratan baban dahi olsa örnek veriyorum, sıradan birine dönüsüyor gözünde. Farkediyorsun ki gözünde büyüttüğün gibi biri değil :) çok güçlüsün ki aile kurmuşsun, çok güçlüsün ki artık bu hayatın sana açtığı baska kapılarda var. Ve zamanla herşeyin yoluna oturdugunu göreceksin