Bence yanlış yapıyor. Annesi şımarık bir kadın. Şımarık insanlarin gönlünü ne kadar yapmaya çalışırsanız o kadar kendisini değerli görüp daha fazlasini isterler. Onları mutlu etmek de imkansızdır.
O yüzden rest çekmek lazım... Zaten rest çekilince, ortamın tek söz sahibi kendisi olmadıklarını anlayıp yumuşuyorlar..
Teeeee bundan otuz sene önce (aynı seyi otuzuncu kere yaziyorum,umarım hep okuyanlar bikmamislardir artik
) bundan tee otuz sene önce dedemler de babamı kati suretle iştememisler.
Üstelik arkadaşının annesi gibi eften püften sebeplerle de değil... hem kendi aileleri memur, o değil. Hem kendileri zengin-sehrin göbeğinde bir sürü evleri var- o kendi halinde,pansiyonlarda kalan bir adam. Ailesini tanıyorlar baba karısına gün yüzü göstermemiş bir adam, daha da önemlisi adamın ikinci evliliği, ve sorup soruşturduklarında hakkında 'alemci o' falan demişler
Kim verir yani kızını? Hem de teee seksenler.
Onlar da vermek istememiş. Annem de rest çekmiş : evlenicek olan, ölürken bile yüzüne bakacak olan benim. bu kararimi da kimseye soramam, demiş. Evlenmiş
Sonuç? Otuz yıldır hırsız gürsüz , hala birbirine aşkım diye hitap eden bir çift...
Ha boşanadabilirdi. Bu da hayatın bir gerçeği. Onda da eminim insanlar 'ben demistim' demeye cesaret edemezdi.
Bence arkadaşınızin tek yapması gereken kararlı durmasi ve annesine biraz sert çıkması. Kadın ağlasa da zirlasa da fikrini değiştirmeyeceğini bilirse artık nazi keser bence biraz
Hadi bugün gönlünü aldı, ama yarın? bunun sonu yok ki. Bugün bu kadar 'karar mercii' gören insan evlilikten sonra da huyundan vazgecemez. Üçüncü kişinin de söz sahibi olduğu her evlilikte olduğu gibi Zarar gören kendileri olur...