yani çok bilmiş google a da sordum, dokunmaklı yazdırgaç gibi bir şey çıktı :) tuş takımı hmm olabilir evet...Tuş takımı sanırım.
Ben de dilimize aşığım.
Yabancı ülkelerdeki insanların net ortamındaki yazılarına imreniyorum resmen, yaşı kaç olursa olsun harika bir düzende yazıyorlar.
ben ölçümü şöyle koydum. evde 3 küçük insan yetiştiriyoruz.
mümkünse ‘oha falan oldum’ demesinler,
teşekkür-müteşekkir-şükür gibi bağlantıları kurabilsinler, bir kelimeyi ilk defa duyduklarında ‘bu ne şimdi?’ tembelliği yapmadan öğrensinler.
dil yok oldukça zeka da azalıyor.
bir kaç gündür divan edebiyatına bakma sebebim hiciv.
özellikle devlet adamları arasında öyle incelikli beyitler var ki, adam o laftan sonra 10 yıl kendine gelemez. :)
çok şeyi 2 mısrada anlatmak, adamın yedi ceddine yetecek lafı hazırcevap söylemek hayranlık uyandırıyor ne yalan söyleyeyim :)
Babam divan edebiyatı değilse o edebiyat değildir der :)bir kaç gündür divan edebiyatına bakma sebebim hiciv.
Harşlık ne güzelmiş ama ya kulağa dolu dolu geliyor HARŞLIKArtik kimse harşlık ve bişi yazmasin lutfen :)
Babam divan edebiyatı değilse o edebiyat değildir der :)
Hiciv deyince aklıma direkt nef'i ve tahir efendiye yazdığı meşhur dizeler aklıma geliyor, bana böyle bir güzelleme (!) yapılsa on yıl kendime gelmemeyi falan geçip bükemediğim eli öperdim öyle zekice bir ayar
"Tahir Efendi bana kelb demiş
İltifatı bu sözde zahirdir
Malikidir mezhebim zira
İtikadımca kelb tahirdir"
Edit: itikad-iltifat
Kesinlikle ben de sizin gibiyim bu konuda, hele ki t harfi ile yazılması gereken kelimeledi d ile yumuşatanlar yok mu, işte en fenaları onlar benceTürk milleti olarak Türkçe bilmiyoruz.
Doğru Türkçe yazamıyoruz, doğru Türkçe konuşmuyoruz.
Dil elden gidiyor!
İnsan bildiği her dili kendi içinde düzgün yazmalı ve düzgün konuşmalı.
Dili kullanma şeklimiz karşı tarafta bizimle ilgili bir imaj çizer. İstediğimiz kadar güzel olalım, güzel ve/veya şık/pahalı giyinelim, makyajımız muhteşem olsun dilimizi düzgün konuşup yazmadıktan sonra karşı tarafta saygı uyandırmak mümkün değil, kalite ortada.
Bu konuya takıntılıyım, elimde değil. Burada anladım neden Uluslararası Öğrenci Performansı Değerlendirme yani PISA raporunda bizim çocuklarımızın geri kaldığını, çünkü ana-babaları olarak bizler daha şöyle bir platformda kendi dilimizde doğru düzgün yazamıyor, kendimizi ifade edemiyoruz. Noktalama işaretlerini kullanmayanlar, “gidiyo, geliyo” yazanlar, kelimeleri anlamından farklı kullanmalar daha neler neler. Hele hele öğretmen olup yanlış yazanlara hiç ama hiç tahammülüm yok, düşünsenize çocuklar kimlere emanet.
“Aman canım, şurada aramızda yazışıyoruz işte” diye küçümsemeyin sakın, böyle böyle, dikkat ede ede davranışlar oturur.
Benim içimden doğru düzgün Türkçe yazmayan kadınlara cevap yazmak gelmiyor.
Bu konu bir süredir içimi kemiriyordu. Yazmak zorundaydım.
Ohh ağzınıza sağlık çok güzel bir konu olmuşTürk milleti olarak Türkçe bilmiyoruz.
Doğru Türkçe yazamıyoruz, doğru Türkçe konuşmuyoruz.
Dil elden gidiyor!
İnsan bildiği her dili kendi içinde düzgün yazmalı ve düzgün konuşmalı.
Dili kullanma şeklimiz karşı tarafta bizimle ilgili bir imaj çizer. İstediğimiz kadar güzel olalım, güzel ve/veya şık/pahalı giyinelim, makyajımız muhteşem olsun dilimizi düzgün konuşup yazmadıktan sonra karşı tarafta saygı uyandırmak mümkün değil, kalite ortada.
Bu konuya takıntılıyım, elimde değil. Burada anladım neden Uluslararası Öğrenci Performansı Değerlendirme yani PISA raporunda bizim çocuklarımızın geri kaldığını, çünkü ana-babaları olarak bizler daha şöyle bir platformda kendi dilimizde doğru düzgün yazamıyor, kendimizi ifade edemiyoruz. Noktalama işaretlerini kullanmayanlar, “gidiyo, geliyo” yazanlar, kelimeleri anlamından farklı kullanmalar daha neler neler. Hele hele öğretmen olup yanlış yazanlara hiç ama hiç tahammülüm yok, düşünsenize çocuklar kimlere emanet.
“Aman canım, şurada aramızda yazışıyoruz işte” diye küçümsemeyin sakın, böyle böyle, dikkat ede ede davranışlar oturur.
Benim içimden doğru düzgün Türkçe yazmayan kadınlara cevap yazmak gelmiyor.
Bu konu bir süredir içimi kemiriyordu. Yazmak zorundaydım.
İlkokulda öğrenememiş insan, hatası düzeltilince aşağılandığını hissediyor ve maalesef inat psikolojisine giriyor.Herkes kelimesine, uyarmama rağmen herkez yazan arkadaşlarım var, maalesef gözümde cahiller. Cehalette inat ettikleri için iki kere cahiller.Zaten burada ne kadar uyarırsak uyaralım sonuçsuz kalacak aslında, kişi farkında olmadan, istemeden zorlamayla olmuyor.
Fakat insan iyiye, güzele ve doğruya meyillidir diye düşünüyorum. İlkokulda verilen temeli diyelim ki kaybetti ya da ilkokula bile gitmedi, peki doğruyu görünce nasıl oluyor da benimsemiyor bunu anlamakta zorluk çekiyorum.
Bir de çok zorda olup o an ağlayarak veya panik içinde yazanı zaten insan anlıyor. O durumda olan birine dili kullanmayla ilgili uyarıda bulunmak vicdansızlık olur.
Keşke harika olsam ama bu mümkün değil. Dil canlıdır ve sürekli gelişen, değişen bir yapıya sahiptir. Belki zaman benim geri kafalı olduğumu gösterecek ve kullandığım Türkçe yok olup gidecek. Kim bilir.
Nefi'yi tavsiye ederim. Başkasına bakmana gerek bile kalmaz :))
Babam divan edebiyatı değilse o edebiyat değildir der :)
Hiciv deyince aklıma direkt nef'i ve tahir efendiye yazdığı meşhur dizeler aklıma geliyor, bana böyle bir güzelleme (!) yapılsa on yıl kendime gelmemeyi falan geçip bükemediğim eli öperdim öyle zekice bir ayar
"Tahir Efendi bana kelb demiş
İtikadı bu sözde zahirdir
Malikidir mezhebim zira
İtikadımca kelb tahirdir"
O değil de bu konuya cevap yazan üyeler, cevaplarını adeta bir TDK süzgecinden geçirerek, virgüle noktaya haksızlık etmemek için emek vererek yazmışlar ahsjsjs. (random gülüş bu) çünkü neden? Bir diğer üye gelip "sen de eleştirmişsin ama bak bu yazdığın yanlış" diyebilir. Yalnız dikkat edilmesine rağmen hatalar var o da ayrı bir konu.
Konuya cevap vereyim madem. Dilimizi doğru konuşma ve yazma konusunda kendime kadar hassasım. Olağanüstü bir çaba sarf etmiyorum. Bilindik kurallara riayet ediyor, anlaşılır olmaya gayret gösteriyorum. Okuduğum konularda da, gözümü tırmalayan bariz hatalar yoksa ve konu anlaşılıyor ise ufak tefek hatalar beni rahstsız etmiyor.
cevabını da ben yazayım zira yeni okudum. nef’i den başladım ben de tabiki :)
zehr-i hicvi cihana neşredenin
zebânı bî-şek zebân-ı ef’îdir
tahir olmaz kelb, ancak beşere
nef’i vardır öyleyse nef’idir
hicvi zehir gibi neşredenin dili şüphesiz yılan dilidir,
köpek temiz olmaz,
ancak köpeğin insanlığa faydası (nef’i) vardır, (av, bekçi, çoban köpeği)
öyleyse nef’idir.
(nef’i maliki değilmiş, ama olsa bile onlarda da köpek temiz sayılmazmış, hükümleri varmış dolayısı ile tahir denilmezmiş)
sonuç olarak kelb, neresinden bakarsan bak, tahir olmaz nef’i olur imiş :)
ama tabi hiciv dedin mi de nef’idir
Telefonum android. Türkçe klavye ayarlı. Başka ne var kiTürkçe harfleri yazamıyorum ben mesela basılı tutmak gerekiyor noktalı harfleri yazarken, uğraşmıyorum.. varsa bir yolu önerebilir misin? (şu anda bilgisayar klavyesinden yazdım) bu arada klavyenin Türkçesini bilen var mı? :)
Süleyman Efendi miydi, birine yazdığı hicviye ölüm sebebi olmuştu rahmetlinin. Beni en etkileyen hicviyesi de şu meşhur a köpek redifli olanı. Sanırım öldürülme sebebi de bu şiiri.
Şu ağırlığa bakar mısın?
File nacar meger yükledeler tabutunu
Çekemez cife-i murdarunu adem a köpek
Filler de çekemezse ne acep laşeni kim
Var mı bir sencileyin div-i mülahhem a köpek.
Son ikiliği buraya yazamıyorum ban yerim
Günahın o kadar ağır ki tabutunu fil bile çekemez. . Benzetme şahane :)
Ama bunu yapmışlardı.aynen bazıları random gülüşü bile yapamıyor asadasdasd
Random gülüşü kimseler elimizden alamaz
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?