Dehbli biri olarak yaşamaktan biktim

En buyuk kk

Guru
Kayıtlı Üye
18 Mart 2013
3.730
12.028
Merhaba arkadaşlar. İnsanların hep değişeceğine inanan biriydim ama bazen düşünüyorum da hayır değişmiyoruz. 6 sene önce dikkat eksikligi bozukluğu tanısı almış ve ilaç kullanan biriyim. Kendimi bildim bileli hayat hep zordu. Giyinmek, sabah uyanmak, evden çıkmak, bir işe başlamak, bir işi bitirmek, arkadaşlık kurmak, dinlemek, sorumluluk üstlenmek, hayatı yoluna koymak, her şey. Hayattan bildiğim hep kendimi düzeltmeye çalışıyorum ama artık degisebilecegime inanmamaya başladım. Hayatı çok seviyorum ama hayat yani günlük yaşam yani her sabah kalkıp yaşamamız gereken şu hayat, çok zor geliyor. Herkese zor geliyor mu acaba? 36 yasindayim ama 3 yaşında gibi hissediyorum bazen, sanki yaşamak için gereken olgunluk damarlarımda eksik. Bunları psikiyatriste anlattığımda hepsini dehbe bağlıyor. Düzelmez diyor sadece kontrol etmeyi ogrenebilirmisim aliskanliklar geliştirmeli ve bu durumla, yani aslinda kendimle, yasamayi ogrenmeliymisim. İlaç iyi geliyor gibi bazı günler bazı günlerde ise hayatı kolaylastirmiyor. İsim gereği memurlarla çok fazla konuşmam lazım telefon acıyorum diyeceklerimi unutuyorum hala, resmi toplantılarda abuk sabuk şakalar yapıyorum düzgün ütülü kıyafetim olmuyor sabah giyecek. Senelerdir her gün yaptığım şeyler hiç kolaylasmiyor. Hep ayni. Hep aynı sorunlar. Hep aynı dertler. Hep aynı aşırı duygusal ve dağınık durum. O kadar isterdim ki bir anda farklı bir insana dönüşmek. Her şeyin suçunu bu duruma da atıyor olabilirim ama bu şekilde bir engelle doğmuş olmak (Allahin gücüne gitmesin daha ne kötü şeyler var tabi yine halimize şükür tabi ki ama) bazen yani bana çok saçma geliyor diyorum ki neden yani neden bu abuk sabuk varoluş biçimi ile yaşamak zorundayım neden sürekli kendimi hayal kırıklığına hayal kırıklığına ugratiyorum? Neden yeni tanıştığım insanlarda acıma ile karışık bir küçümseme yaratıyorum ve neden bu 36 senedir değişmedi? Neden hiç ciddiye alınmıyorum ve aslında ciddiye alınmak da istemiyorum çünkü ciddiye alinmanin getireceği sorumluluklar bana zor gelecek başarılı olamayacağım biliyorum. Dehb tanisi olanları dertleşmeye bekliyorum.
 
5 yaşındaki kızım 18 aydan beri dehb tanılı. Hem hiperaktivite, hem dikkat eksikliği hem de hat safhada dürtüsellik yaşıyoruz. Henüz 18 kilo doğru dürüst ilaç kullanamıyoruz. 3,5 senedir özel eğitim, dil terapisi, çocuk gelişimciden alından seanslar, Ergoterapi, bireysel cimnastik seansları koşturup duruyoruz. Hala çok çok yolumuz var ama ilerde nasıl bir insan olacak, mutlu olabilecek mi diye bazen düşünürken buluyorum kendimi. Kızımın geleceğinden mektup gibi okudum yazdıklarını ve içim acıdı 😔
 
5 yaşındaki kızım 18 aydan beri dehb tanılı. Hem hiperaktivite, hem dikkat eksikliği hem de hat safhada dürtüsellik yaşıyoruz. Henüz 18 kilo doğru dürüst ilaç kullanamıyoruz. 3,5 senedir özel eğitim, dil terapisi, çocuk gelişimciden alından seanslar, Ergoterapi, bireysel cimnastik seansları koşturup duruyoruz. Hala çok çok yolumuz var ama ilerde nasıl bir insan olacak, mutlu olabilecek mi diye bazen düşünürken buluyorum kendimi. Kızımın geleceğinden mektup gibi okudum yazdıklarını ve içim acıdı 😔

Yani bugün çok depresifim ve dertleşmek için açtım ama erken tanı alması çok olumlu bir şey bir de siz anlayışlı ve bilinçli olursanız çok da mutlu olur. Benim bana "bu çocuk gerizekali galiba" Diyen ve dehb semptomlarım yüzünden sürekli ceza veren eleştiren bilinçsiz bir ailem vardı (o zamanlar da tanı konmuyordu hiperaktive yoksa) buna rağmen baktığında o kadar kötü bir yaşamım yok ve mutlu olduğum da çok oluyor o yüzden endişe etmeyin.
 
Kızım bebekliğinden itibaren çok huzursuz bir çocuk. Değişikliklere karşı çok dirençli. Bugün okula başladı mesela ama yarın saat ağladı. Geçen sene 2 ay boyunca hergün ağlamıştı. Ama bizim yanımızda mutlu çılgın gibi eğleniyor. Keşke sosyal ortama sokmak gerekmese biz ona güller gibi bakarız her haline razıyız da maalesef topluma karışmak zorunda. Biz yetişkinliği için maddi olarak hazırlanıyoruz. Kira vermeden oturacağı bir ev bir de birkaç pasif geliri olsun ki çalışmak onun için bir zorunluluk olmasın diye. Mesela bu sizi mutlu eder miydi? Öyle kurslar, etkinliklere vs katılıp çalışmak zorunluluk olmasa sizin için daha mı kaliteli bir hayatınız olurdu?
 
19 yaşının içinde olan kızıma yaklaşık 3 yıl önce kondu dehb tanısı
öncesinde de psikolojik tedavi terapi vs olsa da kimse bundan şüphelenmedi son ve şuan devam eden psikiyatri şüphelendi
ve test sonucu dehb ve ilaç kullanıyor

siz yazınca içim acıdı biran bazen hiçbişeyi yetiştiremez vs benim kız da hastalığının farkında olmadan çok kızdık bizde eşimle tembelsin vs diye

şehir dışında üni kazandı şimdi.. çok güveniyor kendine bakalım neler olacak endişeliyim doğal olarak

yalnız yaşarken çok zorlanır mı sizce? Doktoru daha iyi olacağını söylemiş onun için
çünkü bizim yanımızda da anneye babaya güven olduğu için kendi deyimiyle herşeyi sallamaya çok eğimli
 
Kendinizi çok iyi ifade etmişsiniz. Çok sevdim cümlelerinizi.
Birkaç kişi gördüm youtube da. Küçük işleri bile planlayabilmek için bile to do list yapıyorlar. Fiziksel olarak ona tik atıyorlar. Telefonla değil. Kalemle.
Eskiden üstlerimden biri her şeyi defterine yazardı. Yapılacakları. Bağımlı gibi yaşardı o deftere. Terapiyle desteklemek işe yarar mı? En azından düşük hissettiğiniz zamanları daha kısa geçirip günlük hayatınızı daha az etkilemesi için.
 
Kızım bebekliğinden itibaren çok huzursuz bir çocuk. Değişikliklere karşı çok dirençli. Bugün okula başladı mesela ama yarın saat ağladı. Geçen sene 2 ay boyunca hergün ağlamıştı. Ama bizim yanımızda mutlu çılgın gibi eğleniyor. Keşke sosyal ortama sokmak gerekmese biz ona güller gibi bakarız her haline razıyız da maalesef topluma karışmak zorunda. Biz yetişkinliği için maddi olarak hazırlanıyoruz. Kira vermeden oturacağı bir ev bir de birkaç pasif geliri olsun ki çalışmak onun için bir zorunluluk olmasın diye. Mesela bu sizi mutlu eder miydi? Öyle kurslar, etkinliklere vs katılıp çalışmak zorunluluk olmasa sizin için daha mı kaliteli bir hayatınız olurdu?

Merhabalar ben de kreşe başladığımda her gün akşamüstü saat 4ten gece yarısına kadar ağlamışım. Hiç durmadan. 3 ay boyunca. Annem çok bıkmış.

Annem beni ders çalışmaya çok zorladı bu sayede bütün ulusal sınavlarda ilk 100e girdim ve hukuk okudum avukat oldum avukatlığı bıraktım insan hakları ve göç alanında çalışıyorum 10 kusur senedir. İşimi çok seviyorum başarılı sayilirim ve iyi ki çalışıyorum ama aynı zamanda çalışmak zorunda olmaktan tabi ki nefret ediyorum ve çalışmak zorunda olmak bana adeta fiziksel bir acı veriyor ama kime vermiyor ki düşününce? Ama bir yandan da sanirim çalışmıyor olmayı istemezdim. Çalışmak aynı zamanda bana bir tür ozguven ve güç de veriyor. Yani ben sanırım ailem bana calismasan da olur desin istemezdim. Küçük yaştan tanı almış baş edilmeyi öğrenmiş bir dehb yüksek fonksiyonlu bir dehb olur bence (uzman olmasam da) ve bana göre dehb dolayısıyla yaşanan acıları yüksek fonksiyonellik azaltmasa da bir şekilde idare edecek hale geliyor. Acı çekmeyen kimse yok ki.

Ya siz belli ki çok iyi bir annesiniz ve yazimla sizi korkutmak istemezdim dediğim gibi depresif bir zamanımda yazdığım bir yazı. Dehbli çok insan var. O kadar da kotu bir şey değil bence. Yani şu an tek bir kişinin anlattıklarına bakarak yargı olusturmayin. Mesela sosyal ortamlarda ben hala çok zorlanıyorum ama bu demek değil ki sosyal çevrem yok yani gayet de normal arkadaşlarım isim gücüm var öyle hepten kotu bir durumda değilim sadece zorlanıyorum o kadar. Kızınız da sizin gibi sevgi dolu bir ailede gayet de başarılı ve mutlu olur.
 
19 yaşının içinde olan kızıma yaklaşık 3 yıl önce kondu dehb tanısı
öncesinde de psikolojik tedavi terapi vs olsa da kimse bundan şüphelenmedi son ve şuan devam eden psikiyatri şüphelendi
ve test sonucu dehb ve ilaç kullanıyor

siz yazınca içim acıdı biran bazen hiçbişeyi yetiştiremez vs benim kız da hastalığının farkında olmadan çok kızdık bizde eşimle tembelsin vs diye

şehir dışında üni kazandı şimdi.. çok güveniyor kendine bakalım neler olacak endişeliyim doğal olarak

yalnız yaşarken çok zorlanır mı sizce? Doktoru daha iyi olacağını söylemiş onun için
çünkü bizim yanımızda da anneye babaya güven olduğu için kendi deyimiyle herşeyi sallamaya çok eğimli

Bence yalnız yaşamak çok iyi bir şey. Ben de bu şekilde ailemden uzaklasmistim ve birçok konuda bu sayede daha becerikli olduğumu düşünüyorum. Son paragrafiniza katılıyorum. Kendi kendine bir şeyleri sallamamak için sistemler geliştirmeyi öğrenmesi lazım. Ben burda çok yakındım çünkü çok bıktım ama öğrenilebiliyor hepten gelişme olmuyor değil gerçekçi cevap verirsem.
 
Kendinizi çok iyi ifade etmişsiniz. Çok sevdim cümlelerinizi.
Birkaç kişi gördüm youtube da. Küçük işleri bile planlayabilmek için bile to do list yapıyorlar. Fiziksel olarak ona tik atıyorlar. Telefonla değil. Kalemle.
Eskiden üstlerimden biri her şeyi defterine yazardı. Yapılacakları. Bağımlı gibi yaşardı o deftere. Terapiyle desteklemek işe yarar mı? En azından düşük hissettiğiniz zamanları daha kısa geçirip günlük hayatınızı daha az etkilemesi için.

Çok sağ olun. Ben de ajandama bağımlı gibiyim dediğiniz metodu 6 senedir yapıyorum biraz kolaylaştırdı hayatımı. Terapistim hastalandı yazık ondan uzun süredir görüşemedim 😔
 
Çok sağ olun. Ben de ajandama bağımlı gibiyim dediğiniz metodu 6 senedir yapıyorum biraz kolaylaştırdı hayatımı. Terapistim hastalandı yazık ondan uzun süredir görüşemedim 😔
Çok farkındasınız. O yüzden zamanla kolaylaşacak eminim sancıları. Ben kendimden şüphelendiğimden baya bi araştırmıştım. Zor bir durum.
 
Bence yalnız yaşamak çok iyi bir şey. Ben de bu şekilde ailemden uzaklasmistim ve birçok konuda bu sayede daha becerikli olduğumu düşünüyorum. Son paragrafiniza katılıyorum. Kendi kendine bir şeyleri sallamamak için sistemler geliştirmeyi öğrenmesi lazım. Ben burda çok yakındım çünkü çok bıktım ama öğrenilebiliyor hepten gelişme olmuyor değil gerçekçi cevap verirsem.
inşallah
çok istediği bölüm o ilde biz büyük şehirdeyiz burada yok :)

İstanbul a çok uzak bir il değil neyse ki ama ana kalbi işte bayağı evham yaptım ben
maşallah o çok güveniyor kendine inşallah herşey yolunda gider
onun için de sizin için de :KK200:
 
Kızım bebekliğinden itibaren çok huzursuz bir çocuk. Değişikliklere karşı çok dirençli. Bugün okula başladı mesela ama yarın saat ağladı. Geçen sene 2 ay boyunca hergün ağlamıştı. Ama bizim yanımızda mutlu çılgın gibi eğleniyor. Keşke sosyal ortama sokmak gerekmese biz ona güller gibi bakarız her haline razıyız da maalesef topluma karışmak zorunda. Biz yetişkinliği için maddi olarak hazırlanıyoruz. Kira vermeden oturacağı bir ev bir de birkaç pasif geliri olsun ki çalışmak onun için bir zorunluluk olmasın diye. Mesela bu sizi mutlu eder miydi? Öyle kurslar, etkinliklere vs katılıp çalışmak zorunluluk olmasa sizin için daha mı kaliteli bir hayatınız olurdu?
Konu sahibini bilmem ama valla beni mutlu ederdi 😂
 
sizinkisi tamamen beklenti meselesi

başkasının çocuğu olsanız GS hukuk okuyup idealiniz insanlara yardım, anlamı olan biri iş yapmak olduğu için göç çalışıyor olsaydınız burada ala ile vala ile anlatılıyor olurdu...ama sizin etrafınız parlak insan dolu zaten. değil mi?

ben de dereceli okuyan bir öğrenciyim, "ideal" olan 25 yaşında masterı bitiridikten sonra, 30a doğru, benim gibi akademik alan okumuş doktorasını bitirmiş/bitirmek üzere boğaziçi/bilkent/odtü'lü ile evlenmiş olmam, bu okullardan birinde doçentliğimi almış olmam ve 1 kız 1 erkek çocuğum olup büyükşehirde sitede yaşıyor olmam olurdu.

ben bu kişi değilim. -ha öyle olur gibiydi, ama hayat başka aktı-

benim de ailemin başka gerçekleri var -sizinki varlıklı anladığım kadarıyla benimki zengin vs de değil ama emin olun böyle de başka başka zorluklar var.

aileyi bırakın, kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın, kendinizi tanıyorsunuz, kendi içinizde yollarınızı bulmanız lazım.

ailemden uzaklaştığımda daha başarılıyım diyorsunuz, bunun altında çok derin gerçekler var, eminim buna.
ben çok severim ailemi ama yanlarında rahat edip konsantre olamıyorum mesela, siz DEHBlisiniz sizin için 1000 kere zor bu.

bir de muhtemelen hayatınızda doğru kişi yok. özel hayat anlamında. benim de yok çünkü, büyük bir sorun da bu.
 
Merhaba arkadaşlar. İnsanların hep değişeceğine inanan biriydim ama bazen düşünüyorum da hayır değişmiyoruz. 6 sene önce dikkat eksikligi bozukluğu tanısı almış ve ilaç kullanan biriyim. Kendimi bildim bileli hayat hep zordu. Giyinmek, sabah uyanmak, evden çıkmak, bir işe başlamak, bir işi bitirmek, arkadaşlık kurmak, dinlemek, sorumluluk üstlenmek, hayatı yoluna koymak, her şey. Hayattan bildiğim hep kendimi düzeltmeye çalışıyorum ama artık degisebilecegime inanmamaya başladım. Hayatı çok seviyorum ama hayat yani günlük yaşam yani her sabah kalkıp yaşamamız gereken şu hayat, çok zor geliyor. Herkese zor geliyor mu acaba? 36 yasindayim ama 3 yaşında gibi hissediyorum bazen, sanki yaşamak için gereken olgunluk damarlarımda eksik. Bunları psikiyatriste anlattığımda hepsini dehbe bağlıyor. Düzelmez diyor sadece kontrol etmeyi ogrenebilirmisim aliskanliklar geliştirmeli ve bu durumla, yani aslinda kendimle, yasamayi ogrenmeliymisim. İlaç iyi geliyor gibi bazı günler bazı günlerde ise hayatı kolaylastirmiyor. İsim gereği memurlarla çok fazla konuşmam lazım telefon acıyorum diyeceklerimi unutuyorum hala, resmi toplantılarda abuk sabuk şakalar yapıyorum düzgün ütülü kıyafetim olmuyor sabah giyecek. Senelerdir her gün yaptığım şeyler hiç kolaylasmiyor. Hep ayni. Hep aynı sorunlar. Hep aynı dertler. Hep aynı aşırı duygusal ve dağınık durum. O kadar isterdim ki bir anda farklı bir insana dönüşmek. Her şeyin suçunu bu duruma da atıyor olabilirim ama bu şekilde bir engelle doğmuş olmak (Allahin gücüne gitmesin daha ne kötü şeyler var tabi yine halimize şükür tabi ki ama) bazen yani bana çok saçma geliyor diyorum ki neden yani neden bu abuk sabuk varoluş biçimi ile yaşamak zorundayım neden sürekli kendimi hayal kırıklığına hayal kırıklığına ugratiyorum? Neden yeni tanıştığım insanlarda acıma ile karışık bir küçümseme yaratıyorum ve neden bu 36 senedir değişmedi? Neden hiç ciddiye alınmıyorum ve aslında ciddiye alınmak da istemiyorum çünkü ciddiye alinmanin getireceği sorumluluklar bana zor gelecek başarılı olamayacağım biliyorum. Dehb tanisi olanları dertleşmeye bekliyorum.
Bence sadece dehb değil, depresyonda olabilir misiniz?
 
Merhabalar;

30 yaşında aldım DEHB teşhisini. Öncesinde bipolar diyen bile oldu. Hayat zor evet, gündelik şeyler bile zordu benim için. Yemek yemeyi unutmaktan bahsediyorum. Acıkınca yemek yemek istemiyordum hatta. Yeme bozukluğu falan da değil, bir şeye odaklanmışım, bölersem geri dönemem korkusu. Psikiyatr otizm sınırlarında dolaştığımı söyledi hatta, ilginç bir teşhis ama işte 🤭

Benim işimi büyük oranda çözen mental disiplin oldu. İlaç da kullanıyordum o da çok efsaneydi ama bir süreliğine bırakmak durumunda kaldım. Disiplin sağlamak o kadar zordu ki bazen kendimi çocuk gibi azarlamak istiyordum. Hatta yapıyordum da. Şu an mesela mutfağı toplamam gerekiyor oturdum size yazıyorum, nedeni yok, ben böyle biriyim 🤷‍♀️

Sürekli kendime karşı "kalk kız soğan doğra" modundayım. Bir iş aklıma geldiği an kalkmaya kendimi alıştırmaya çalışıyorum. Sonuna da ödül koyuyorum. Misal temizlik işini bitirip güzel bir duş, kahve ve dizi. O motivasyonla kendimi zorlayabildiğim kadar zorluyorum.

To-do list olayı beni bunalıma sokuyor. Çünkü yapmıyorum başka şeyler yapıyorum 🥲 Tembel değiliz kesinlikle, iş sıralamamız değişik sadece. Bir de giyeceklerimi akşamdan hazır etmeye alıştırdım kendimi, onun ödülü de özenli görününce kendimi iyi hissetmek.
Annem de teşhisli mesela, o birden acayip espriler yapar 😁 Ben kendimi susmaya alıştırdım, hâlâ aklıma komik komik şeyler geliyor ama dile getirmiyorum. Geceleri cin gibi oluyoruz, sizde de vardır belki bu. Arkaya dinleyecek bir şey açıp bakımlarımı gece yaparım manikür vs. Bir şey açmazsam manikürü bırakıp toz almaya falan başlarım çünkü. Dokusundan dolayı yiyemediğim şeyler var hâlâ ama sağlıklı yeme olayını da baya ilerlettim.

Özellikle aşırı stres dönemlerinde donma olayı çok oluyor. Ona bir çözümüm yok açıkçası, sevdiğim bir şeylerle uğraşarak kendimi işe yaramaz hissetmemeye çalışıyorum bazen iyi geliyor, bazen gelmiyor.

DEHB'li bireyler için öz disiplin çok zor ama mümkün. Mükemmel olmasa da yaşam kalitemizi arttıracak kadar mümkün. Özellikle stres anlarında daha dağınık oluyoruz o yüzden meditasyon gibi şeylerle de elimden geldiğince kendimi sakin tutuyorum. Strese girersem her şey batmaya başlıyor çünkü. İnsanlar tarafından saygı gören, becerikli bilinen, akıl alınan ve moda tavsiyesi alınan biriyim ama bir de bana sorun kendimi nasıl zorladım ve zorluyorum. Diğer insanlar kadar kolay olmadı ama başardım diyebiliyorum. Asla kendimi övmek için yazmadım, sadece kendimi sevmeye ve kabullenmeye çalışıyorum.

Bizim beynimiz farklı çalışıyor, sorunlu falan değil sadece farklı. Dediğim gibi bizler hayatın renkleriyiz. Kendimizi kabullenmek çok zor oluyor, kendimizi yargılamak çok kolay. Küçük küçük görevler, ödül sistemleri falan bunları deneyin bence. Yabancı kaynaklar da çok iyi DEHB konusunda. Çoook uzun yazdım umarım sonuna kadar okuyabilirsiniz 😁 Her şey güzel olacak merak etmeyin, kendinizi sevin, iyi ki varsınız ❤️
 
sizinkisi tamamen beklenti meselesi

başkasının çocuğu olsanız GS hukuk okuyup idealiniz insanlara yardım, anlamı olan biri iş yapmak olduğu için göç çalışıyor olsaydınız burada ala ile vala ile anlatılıyor olurdu...ama sizin etrafınız parlak insan dolu zaten. değil mi?

ben de dereceli okuyan bir öğrenciyim, "ideal" olan 25 yaşında masterı bitiridikten sonra, 30a doğru, benim gibi akademik alan okumuş doktorasını bitirmiş/bitirmek üzere boğaziçi/bilkent/odtü'lü ile evlenmiş olmam, bu okullardan birinde doçentliğimi almış olmam ve 1 kız 1 erkek çocuğum olup büyükşehirde sitede yaşıyor olmam olurdu.

ben bu kişi değilim. -ha öyle olur gibiydi, ama hayat başka aktı-

benim de ailemin başka gerçekleri var -sizinki varlıklı anladığım kadarıyla benimki zengin vs de değil ama emin olun böyle de başka başka zorluklar var.

aileyi bırakın, kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın, kendinizi tanıyorsunuz, kendi içinizde yollarınızı bulmanız lazım.

ailemden uzaklaştığımda daha başarılıyım diyorsunuz, bunun altında çok derin gerçekler var, eminim buna.
ben çok severim ailemi ama yanlarında rahat edip konsantre olamıyorum mesela, siz DEHBlisiniz sizin için 1000 kere zor bu.

bir de muhtemelen hayatınızda doğru kişi yok. özel hayat anlamında. benim de yok çünkü, büyük bir sorun da bu.

Değil mi aslında herkesin hayat akışı farklı. Ailem zengin değil orta halli sayılır ama beklentilere hiç uymamak çok kötü değil mi ya? Sanki doğru olan hep başkalarının çocuğu sanki biz böyle bir türlü "tüh ya bu da olmalı ama ne yapalim" diye bakılan çocuğuz. Okulda başarılı olunca da sadece "okulda başarılı oldu olmasına ama hayat başarısı çok başka bir sey" deniyor. Yani sanki hayat başarısı olan insanlar bir grup o gruba biz dahil değiliz gibi. Aslında ben normalde hiç böyle düşünmezdim bu kadar arabesk yazmazdım ama reglim gecikti ve çok pmsyim. Kusura bakmayın. Bazen bir de keşke annemin begenebilecegi biri olsaydım filan diyorum bugün de o günlerden biri.

Sevgilim var aslında çok çok seviyorum çok beğeniyorum çok aşığım ve bana da duygusal olarak destek oluyor. Ama iste o da benim sevgilim olduğu için ailem onu da beğeniyor mu emin değilim. Aile beğenisini onayını kafama takmama olayını da asmıştım aslında ama işte bugün geri geldi 😔
 
Merhabalar ben de kreşe başladığımda her gün akşamüstü saat 4ten gece yarısına kadar ağlamışım. Hiç durmadan. 3 ay boyunca. Annem çok bıkmış.

Annem beni ders çalışmaya çok zorladı bu sayede bütün ulusal sınavlarda ilk 100e girdim ve hukuk okudum avukat oldum avukatlığı bıraktım insan hakları ve göç alanında çalışıyorum 10 kusur senedir. İşimi çok seviyorum başarılı sayilirim ve iyi ki çalışıyorum ama aynı zamanda çalışmak zorunda olmaktan tabi ki nefret ediyorum ve çalışmak zorunda olmak bana adeta fiziksel bir acı veriyor ama kime vermiyor ki düşününce? Ama bir yandan da sanirim çalışmıyor olmayı istemezdim. Çalışmak aynı zamanda bana bir tür ozguven ve güç de veriyor. Yani ben sanırım ailem bana calismasan da olur desin istemezdim. Küçük yaştan tanı almış baş edilmeyi öğrenmiş bir dehb yüksek fonksiyonlu bir dehb olur bence (uzman olmasam da) ve bana göre dehb dolayısıyla yaşanan acıları yüksek fonksiyonellik azaltmasa da bir şekilde idare edecek hale geliyor. Acı çekmeyen kimse yok ki.

Ya siz belli ki çok iyi bir annesiniz ve yazimla sizi korkutmak istemezdim dediğim gibi depresif bir zamanımda yazdığım bir yazı. Dehbli çok insan var. O kadar da kotu bir şey değil bence. Yani şu an tek bir kişinin anlattıklarına bakarak yargı olusturmayin. Mesela sosyal ortamlarda ben hala çok zorlanıyorum ama bu demek değil ki sosyal çevrem yok yani gayet de normal arkadaşlarım isim gücüm var öyle hepten kotu bir durumda değilim sadece zorlanıyorum o kadar. Kızınız da sizin gibi sevgi dolu bir ailede gayet de başarılı ve mutlu olur.
Helal olsun DEHB olup hukuk bitirmek gerçekten azimli başarılı ve umut vaadeden birisisiniz. Kolay kolay normal bir insan dahi bu bölümü bitirirken çile çekiyor . Kendinizden umudu asla kesmeyin bende to do list mevzusunun iyi geldiğini duydum fen bilgisi öğretmeni bir dostum şuan bu şekilde ilerliyor eskiye göre çok iyi . Okuldaki sesler onun dikkatini çok bozuyordu .Biraz depresiflesmissiniz hepsi bu 🌺minik adımlar ne yollar aldiriyor . Sizi gerçekten tebrik ederim
 
Merhabalar;

30 yaşında aldım DEHB teşhisini. Öncesinde bipolar diyen bile oldu. Hayat zor evet, gündelik şeyler bile zordu benim için. Yemek yemeyi unutmaktan bahsediyorum. Acıkınca yemek yemek istemiyordum hatta. Yeme bozukluğu falan da değil, bir şeye odaklanmışım, bölersem geri dönemem korkusu. Psikiyatr otizm sınırlarında dolaştığımı söyledi hatta, ilginç bir teşhis ama işte 🤭

Benim işimi büyük oranda çözen mental disiplin oldu. İlaç da kullanıyordum o da çok efsaneydi ama bir süreliğine bırakmak durumunda kaldım. Disiplin sağlamak o kadar zordu ki bazen kendimi çocuk gibi azarlamak istiyordum. Hatta yapıyordum da. Şu an mesela mutfağı toplamam gerekiyor oturdum size yazıyorum, nedeni yok, ben böyle biriyim 🤷‍♀️

Sürekli kendime karşı "kalk kız soğan doğra" modundayım. Bir iş aklıma geldiği an kalkmaya kendimi alıştırmaya çalışıyorum. Sonuna da ödül koyuyorum. Misal temizlik işini bitirip güzel bir duş, kahve ve dizi. O motivasyonla kendimi zorlayabildiğim kadar zorluyorum.

To-do list olayı beni bunalıma sokuyor. Çünkü yapmıyorum başka şeyler yapıyorum 🥲 Tembel değiliz kesinlikle, iş sıralamamız değişik sadece. Bir de giyeceklerimi akşamdan hazır etmeye alıştırdım kendimi, onun ödülü de özenli görününce kendimi iyi hissetmek.
Annem de teşhisli mesela, o birden acayip espriler yapar 😁 Ben kendimi susmaya alıştırdım, hâlâ aklıma komik komik şeyler geliyor ama dile getirmiyorum. Geceleri cin gibi oluyoruz, sizde de vardır belki bu. Arkaya dinleyecek bir şey açıp bakımlarımı gece yaparım manikür vs. Bir şey açmazsam manikürü bırakıp toz almaya falan başlarım çünkü. Dokusundan dolayı yiyemediğim şeyler var hâlâ ama sağlıklı yeme olayını da baya ilerlettim.

Özellikle aşırı stres dönemlerinde donma olayı çok oluyor. Ona bir çözümüm yok açıkçası, sevdiğim bir şeylerle uğraşarak kendimi işe yaramaz hissetmemeye çalışıyorum bazen iyi geliyor, bazen gelmiyor.

DEHB'li bireyler için öz disiplin çok zor ama mümkün. Mükemmel olmasa da yaşam kalitemizi arttıracak kadar mümkün. Özellikle stres anlarında daha dağınık oluyoruz o yüzden meditasyon gibi şeylerle de elimden geldiğince kendimi sakin tutuyorum. Strese girersem her şey batmaya başlıyor çünkü. İnsanlar tarafından saygı gören, becerikli bilinen, akıl alınan ve moda tavsiyesi alınan biriyim ama bir de bana sorun kendimi nasıl zorladım ve zorluyorum. Diğer insanlar kadar kolay olmadı ama başardım diyebiliyorum. Asla kendimi övmek için yazmadım, sadece kendimi sevmeye ve kabullenmeye çalışıyorum.

Bizim beynimiz farklı çalışıyor, sorunlu falan değil sadece farklı. Dediğim gibi bizler hayatın renkleriyiz. Kendimizi kabullenmek çok zor oluyor, kendimizi yargılamak çok kolay. Küçük küçük görevler, ödül sistemleri falan bunları deneyin bence. Yabancı kaynaklar da çok iyi DEHB konusunda. Çoook uzun yazdım umarım sonuna kadar okuyabilirsiniz 😁 Her şey güzel olacak merak etmeyin, kendinizi sevin, iyi ki varsınız ❤️

Çok haklısınız hepsini birkaç kere okudum. Ben de tembel değilim farkındayım. Ama yapmam gereken o işi yapamiyorum. Evet geceleri aşırı bir üretkenlik geliyor. Bu sayede son 1 senede geceleri bir sürü şey öğrendim. Ama concerta kullandığım günler gece pilim bitmiş oluyor, concerta da iskolik yaptı cidden.

Dediğiniz gibi mental disipline ulaşmak en büyük hayalim. Hiç abartmıyorum en büyük hayalim bu. Kalk kız soğan doğra dünyanın en iyi tespiti çok güldüm
 
Helal olsun DEHB olup hukuk bitirmek gerçekten azimli başarılı ve umut vaadeden birisisiniz. Kolay kolay normal bir insan dahi bu bölümü bitirirken çile çekiyor . Kendinizden umudu asla kesmeyin bende to do list mevzusunun iyi geldiğini duydum fen bilgisi öğretmeni bir dostum şuan bu şekilde ilerliyor eskiye göre çok iyi . Okuldaki sesler onun dikkatini çok bozuyordu .Biraz depresiflesmissiniz hepsi bu 🌺minik adımlar ne yollar aldiriyor . Sizi gerçekten tebrik ederim

Cok tesekkurler. Kendinizden umudu asla kesmeyin lafı çok iyi geldi. Ben de iyimser günlerimde böyle düşünürüm. Mesela 93 kiloyum ve senelerdir diyet yapıp yapıp bozuyorum. Tekrar diyetisyene başladım. Etrafa "kendimden hiç ümidi kesmedim" diye şaka yapıyorum. 36 yaşında yeni şeyler öğrenmeye çalışıyorum diyorum ki kendimden ümidi kesmicem. Bazen "büyüyünce çok düzenli süper bir insan olacagim" diye şakalar yapıyorum. Bazen de bugünkü gibi diyorum ki "ne anlamı var? Bütün bu çabaların ne anlamı var?" Ama size katılıyorum ve teşekkürler.
 
5 yaşındaki kızım 18 aydan beri dehb tanılı. Hem hiperaktivite, hem dikkat eksikliği hem de hat safhada dürtüsellik yaşıyoruz. Henüz 18 kilo doğru dürüst ilaç kullanamıyoruz. 3,5 senedir özel eğitim, dil terapisi, çocuk gelişimciden alından seanslar, Ergoterapi, bireysel cimnastik seansları koşturup duruyoruz. Hala çok çok yolumuz var ama ilerde nasıl bir insan olacak, mutlu olabilecek mi diye bazen düşünürken buluyorum kendimi. Kızımın geleceğinden mektup gibi okudum yazdıklarını ve içim acıdı 😔
Benim kızım da 6 yaşına girmek üzere 1 ay önce de DEHB tanısını aldı. Şimdilik ilaç başlamadık eğitime ve vitamin kullanımına ağırlık vererek devam edeceğiz. Benim kızımda 18 kg ve istesek de başlayamıyoruz sanırım. Yetişkinliğini düşündükçe bende çok umutsuzluğa kapılıyorum bazen nasıl olacak, hayatını tek başına yürütebilecek mi, kendini koruyabilecek mi, okul hayatı nasıl olacak, arkadaşları tarafından zorbalığa uğrayacak mı, dışlanacak mı ve daha bir sürü soru beynimde dönüp duruyor. Bilemiyorum erken tanı alıp tedaviyi ona göre şekillendirmek çok önemliymiş.

Konu sahibinin yazdıkları ilk okuduğumda biraz kötü hissettirdi. Ama şu düşündüklerinizi yaptıklarınızı veya yapamadıklarınızı tekrar düşündükçe aslından DEHB tanısı almayan birçok kişi de düşünebilir ne aynı şeyleri yaşıyor olabilir. Biz yolun başındayız ve kabullenme aşamasındayız daha. Ama siz kendinizi sevin. Sizden daha değerli hiçbir şey yok. Bunu hissedin. Bende kızıma en çok bunu hissettirmeye çalışacağım.
 
X