Bizim evde yemekleri annem yapıyor, yengem ve yeğenimin yemeklerini abim yapıyor. Ailenin aşçısı aslında annem, gönül ister ki, onun yemeklerini tatsınlar ama istemiyorlar. Dolayısıyla abim de onlara ayrı yapıyor. Hepimiz aynı sofrada sadece yengem ve yeğenim farklı yemek yer.
Çocuk neden mutfağa gitti? Kokusuna gitmedi, başka bir şey için gitti. Dedeyi görmeden canı dondurma istemişti zaten. O nedenle onlar çocuğun yanında değil ayrı odada yediler. Ben de yemedim. Gördüğünüz gibi bu öngörünüz de yanlış.
Şahit olmadığınız konular hakkında nasıl böyle ''demek ki'' ile başlayan kesin cümleler kuruyorsunuz?
Yemekleri abimin yaptığını, birkaç üyenin yengen evinizde yemek yapmaya çekiniyordur demesi üzerine yazdım.
''yengenin çocuğu sağlıklı beslemekle ilgilenmediğini, hep dışardan ve paketli gıda yediklerini, senin yengene 'istedigin bir şey var mi' dediğini biz nereden bilelim? Evde karşı koltukta mi oturuyorduk, her yazana 'oyle olmadığını nereden biliyorsun, böyle yapmadığımı nereden biliyorsun'''
Hep dışarıdan demedim. Evdeki yemeği beğenmeyip, dışarıdan söylüyor dedim. Aynen, bizim evde karşı koltukta değilsin ''demek ki, sen böyle yaptın'' tarzı yorumlarda bulunabiliyorsun.
Neyse, yani akşam çocuğun karnı guruldayip annesine 'cok acim' diye ağladığında sen 'yenge çorba ısıtayim mi?' dedin, yengen de 'yok,kuru ekmek verecegim' mi dedi?
O saatte çorba içmezler, ben de şunu vereyim demem. Çünkü onların kendi aile problemi. Getir derse markete gider alırım, yemek istese onu da yapardım. Ben çocuğa sorsam, tabii ki isterim der ama sormam, karışmam.
Ben burada insanlardan fikir alıp, yeğenime beslenme düzeni hazırlamak için sormadım. Böyle mi beslenme şekli o yaştaki çocukların diyorum. Ekmek dışında başka bir şey verilemez miydi diye soruyorum.