Merhaba,
Öncelikle yapay vitamin almamak adına bu sebze meyve sularını yapıyorum canım. Yapay vitaminler hem karaciğeri yoruyor ve de kilo aldırıyorlar. Ayrıca çiğ beslenme tarzına adım atarken bir geçiş dönemi bu benim için. Çiğ derken sebzeleri mümkün olduğunca çiğ tüketmek, baklagilleri haşlamak veya yemek şeklinde tüketmek ve toksinlerden temizlenmek adına yapıyoruz. Vücudumuz yaş ilerledikçe enzimlerini kaybediyor, enzimleri de ancak çiğ besinlerden alabilirsin. Eğer enzim yoksa sindirim yok, sindirim yoksa vücudunda mineral ve vitamin azlığı var-yorgunluk-halsizlik ve bizim yaşadığımız gibi uç sorunlar yumurtanın oluşmaması çatlamaması, sperm azalması gibi şeyler beliriyor bir de çay kahve içiyorsan demir falan kalmıyor... Ben mesela bugün çok baş ağrısı çektim geçtiğimiz gün de öyle, çünkü vücut çay istiyor, kahve istiyor yani resmen sigarayı bırakmak gibi... Vay be dedim bağımlıymışım ben, su içiyorsun, nane-limon içiyorsun yine de demli çayın yerini tutmuyor. Ama bunu yapmak zorundayım diyorum kendime....Ama cildimde gözle görülür ve dokunduğumda hissettiğim bir pürüzsüzleşme var onu aktarayım arkadaşlar.
Neyse biz sabahları kesin bir kuralı olmamakla birlikte sebze ve meyveyi karıştırarak katı meyve sıkacağından çekiyoruz bu sebze meyveleri. Örnek bugün 1 Kırmızı kapya biber, 1 salatalık, 1 şalgam, avuç içi kadar (kırmızı mor)lahana, 2 elma, 1 büyükçe armut, 2 havuç çektik. Yarın da kereviz, kabak, portakal veya greyfur, azıcık nar, birkaç havuş düşünüyorum. Yani tek kural sadece meyve suyu sıkmayacaksın içine mutlaka yeşil-kırmızı sebze de karıştıracaksın. Haftalık alışveriş yapıp yarı yarıya sebze meyve alıyoruz biz pazara gidebilirsek pazardan artık ne çıktıysa onu. Ancak henüz yeşil yapraklıları denemedim onları genelde salatalara katıyorum. Şimdi semizotu çıktı mesela, çilek var, arada enginar (özellikle çiğ yiyoruz havuç gibi), Yani pazarda çarşıda taze ve yeşil ne görürsen al. Isırgan bile var artık heryerde ama onu yıkayamıyorum ben :))) dalıyor ya...
Bu sabah o meyve suyunu büyük bardak içtik. sonra üzerine aynı miktar da su içtik. Ne yiyorsunuz dersen dün yeşil mercimek yapmıştım yine az sebze eklemesiyle. Bugün zeytinyağlı yeşil fasulye ve soya kıymasından soslu tam buğday makarnası yaptım. Yarın ve sonraki güne mantar sote planım var. Bir de dolapta zeytinyağlı sarma ve yine zeytinyağlı biber dolmam var, günaşırı iki kişiye 1 bardaktan bir baklagil ıslatıyorum nohut-fasulye-börülce-mercimek artık ne varsa-kuru bakla onları da özellikle nohut ve fasulyeyi kereviz-havuç gibi yakışan sebzeleri küp ekleyerek pişiriyorum. Hani çok alışılmadık şeyler değil, şimdilik ekmek yemiyoruz gerek kalmıyor zaten bu kadar baklagil ve tam tahılla doyuyorsun üstüne de yeşillikler...Aslında eskisinden daha güzel yemekler yiyoruz artık. Genelde tahılların kabuklusu varsa onları alıyorum örnek kahverengi kepekli bulgur, tam kabuklu pirinç(esmer pirinç değil o kabuksuzdur mesela) onun kabuklusu var akşamdan ıslamak gereken bir pirinç. Hem etle beslenmekten daha ucuz ama daha besleyici bir yeme tarzı, üstelik tüm doktorlar öneriyor. Bağırsağın et yiyerek tıkanırsa ve kanser başlarsa geri dönüşü çok zor, biz bunu ucundan dönerek yaşadık. Ayrıca hamilelik olasılığını çok fazla arttıran bir beslenme tarzı yoksa özel bir yanı, öyle özel bir etkisi yok ama ihtimali arttırıyor bunu uzmanlar söylüyor ben değil.
Eşleriniz bırakamazsa en azından onların et oranını azaltın. Benim eşim Urfa'lı örneğin o da etçildi ta ki bağırsak ameliyatı olana kadar. Doktoru lifli bir yeme şekli önerdi özellikle çiğ, artık ağzına sürmüyor et falan. Soya kıymasından bolonese sos yaptım kimyon karabiber acı ile kıymadan neredeyse farkı yok, mantar çeşitleriyle harika şeyler oluyor birsürü baklagilden köfteler var tarifler sınırsız sebze dünyasında. Hani çözümler çok biraz da istemek lazım. Herkes kendi bilir sonuçta canım. Hem sağlık hem de bebek için.