Cansel'e tecavüzle suçlanan öğretmen tacizle mücadelede sertifikalıymış

kesinlikle.
yıllarca içinde tutup bastıramadığı, gizleyemediği, dizginleyemediği bi an gelmiş demekki. eğitim sertifika o bir anlık olayda yalan olup gidiyor.
Ben bir anlık olduğunu düşünmüyorum.

Bir öğretmenin bunu yapabilmesi için öğrenciyi iyi tanıyor olması gerek. Kimseye anlatmayacak biri olduğundan emin olmalı bir kere. Büyük ihtimalle planlı hareket etti.

Sertifika programlarina da daha kendinde önce fark etmiş olduğu yönelimlerini gizlemek adına katılmış olmalı.

Canselin tek ya da özel olduğunu hiç sanmıyorum. Başkalarına da yapmıştır ya da yapmayı düşünmüştür eminim ki. Ve bunu yapan kişi de plansız hareket etmez.
 
Adam kendini biliyormuş, belki de ilk değildir ve bu tarz olayların ortaya cıkması durumunda ben bunun mücadelesini veriyorum, taciz tecavüz şiddet benim yapacağım şeyler değil imajı vermek içinde olabilir. Artık ne düşüneceğimi bilmiyorum. İnsanlık adına utanıyorum. En iğrendiğim iki nokta var. Erkeğin bu olaylarda aklanıp paklanması temize çukartılması normalleştirilmesi. Diğeri ise kadınların "kadına" biçtiği değer. Bunların düzelmesi için ülkece kadınlarımızın zihniyeti değişmeli.
 

Beni o açıklar tecavüzü hak eder diyenler baglamaz çünkü dogruluk payı yok bunun. Zaten 'açık' kelimesine de karşıyım, örtü takmayınca açılmış saçılmış olunmuyor.

Her neyse.

Ama bunun gard düşürmekle çok alakası var. ''kimse tecavüz edemez, isteyen istedigi saate gezer, istedigini giyer'' gibi saçmalıkların pompalanması kadar abuk sabuk bir şey olamaz. Çünkü insanların sorumluluk duygusunu yavaşça köreltiyor.

Hatta bunun ucu bazı ülkelerde şuna gidiyor;

agzıyla içmeyi bilmeyen bir erkek ve bir kadın, gece barda tanışırlar geceyi birlikte geçiriler. Sonra da kadın sabah uyanır ve pişman olur. Sonra da adam bana tecavüz etti der...

İşte buna gider olay ve bazı ülkelerde gitti de. Öte taraftan da insanları tamamen devlete bagımlı hale getiriyor tabi sorumluluk köreltidigi için.

Söylemesi kolay olan zaten ''kimse karışamaz, herkes istedigi gibi özgürce gezer, tozar... vs''dir. Onu ben de derim, zaten bu aralar moda bu. Ben karşı çıkınca da tecavüz savunucusu oluyorum ama birazcık yazıcam yine de.

İnsanların sözde özgürleştirilmesi, hatta teşhirciligin aklanması için, medeniyetsizlik propagandası için, kullanılıyor bunlar. Bazıları benim gibi düşünenlere ''vay yobazlar, siz anca tecavüzcü çocuk yetiştirirsiniz'' falan diye taşlıyor çünkü moda bu ama ben de onları taşlayacagım.

Daha önce bi konuda ''başkalarının yaşadıgı felaketi alet edinenlere yazıklar olsun'' demiştim. Ben de bunu kan emicilik olarak görüyorum, vampirlik. Sözde özgürlügü, medeniyetsizligi, teşhirciligin aklanmasını, insnaların sorumluluk duygusunu köreltilmesi için alet ediyorlar bunları. ''bir kadın istedigini giyer, ona bakanlar ahlaksızdır'' gibi bir şeyi aklamak için hemen yapıştırıyorlar ''sizin gibiler yüzünden Özgecanlar ölyüor tecavüze ugruyor'' diye. Ama aslında kendileri kullanıyorlar bunu. Saçma saçma politik dogrucu söylemleri aklayabilmek adına hem de!

Tabi buradan da tecavüzcüyü akladıgım, ya da kadınlar çarşafa sokulsunu savundugum zannedilecke ama neyse... Kim ne istiyorsa onu anlasın. Aslında bazılarına çok daha agır gelecek şeyler söyleyecem de, gerek yok. Nasılsa gık desem bile tecavüz savunucusu olacagım için...
 
mervecik01 daha doğru tartışabilmek için parçalara ayıracağım yazını.
Beni o açıklar tecavüzü hak eder diyenler baglamaz çünkü dogruluk payı yok bunun. Zaten 'açık' kelimesine de karşıyım, örtü takmayınca açılmış saçılmış olunmuyor.

Her neyse.
Burayı geçelim. Ben de farklı düşünmüyorum.


Evet, isteyen istediği saatte gezer.
Şu doğru bir cümle "Benim saat 3'te sokakta olmam, senin bana tecavüz edebileceğin anlamına gelmez"
Nerede bu cümlede hata?
Ben çeşitli sebeplerle saat 3'te sokakta olabilirim. İşim o saatte bitmiştir, sevgilimin evinden dönüyorumdur, eğlenceden dönüyorumdur.
Bir şekilde saat 3'te sokakta olabilirim.
Yanlış anlama 3'te sokakta olan tecavüze hazırlıklı olmalı, diyorsun, değil savım. Dediğinin bu olmadığını farkındayım.
Ama karşı çıktığın cümlenin insan hakları açısından herhangi bir sorunu yok.
Tecavüzü at cümleden, cinayet koy.
Saat üçte sokakta olması bir ERKEĞİ öldürebileceğin anlamına gelmez.
Var mı bu cümlede sıkıntı, yok.
Ben bireysel olarak saat 3'te evde olacaksam mesela taksiye duraktan binip, taksinin numarasını birine mesaj atmayı tercih edebilirim.
Ya da doğrudan saat 3'te sokakta olmamayı tercih edebilirim.
Başka bir kadın ya da erkek o saatte sokakta şiddete, cinayete, tecavüze maruz kalıyorsa, bu durumda olağan şüpheli o kişi değildir.


Yukarıda verdiğin örneğin konuyla hiçbir alakası yok, tecavüz dışında.
Evet, herkes istediği kadar gezer tozar. Bunu isteyen istediği gibi yazar diye çevirseydik ve ben buna itiraz etseydim, bana faşist derdin.
Oysaki faşizmin etkisi sadece düşüncelere değil eylemleredir de.
Ben delirmiş olabilirim ve kıyafetlerimden soyunup sokakta çırılçıplak dolaşıyor olabilirim. Gitti mi benim fiil ehliyetim. Adamın biri de geldi bana tecavüz etti.
Bak benim fiil ehliyetim yok, haliyle savunma mekanizmam da yok, deliyim ben ama onun var.
İşte bu yüzden sokakta çırılçıplak dolaşsam bile bana tecavüz edemez. Yapabileceği tek şey bir güvenlik birimini arayıp beni kontrol altına aldırmak.
Bundan ötesi cinsel taciz, tecavüz ya da şiddet klasmanındadır.


Teşhircilik?
Teşhirciliği tanımla. Bana göre teşhircilik sokakta çıplak dolaşmaktır, radikal bir sünniye göre başın açık sokağa çıkman bile teşhircilik.
Bunlar fazla subjektif kavramlar.
Oysa ki benim rızam olmadan bana dokunamazsın gayet objektif bir kural. Hayır dedim ve bitti.
Mesela, Özgecan'da nasıl bir teşhircilik olabilir? Ya da evinde öldürülen Fatma Nur Çelik'te?
Bir kadın istediğini giyebilir. Mesleği fahişelik olan kadına bile tecavüz edemezsin. Ne giyerse giysin.
Evet ben, bireysel olarak minicik, sutyenden hallice üstler, popomu meydana çıkaran etekler giymeyi tercih etmeyebilirim, kızımın da etmesini istemeyebilirim.
Bu başka bir şey.
Bu kıyafetleri giyen kadın "azıcık da olsa aranmıştır" diye düşünmek başka bir şey.
Kadın aranıyorsa bile, diyelim ki seks için o kıyafeti giyse bile, istediği kişiyle seks yapma hakkı vardır. Sadece aranıyor diye, önüne ilk çıkanla yatmak zorunda değil.
 

Cümlede degil, yarattıgı algıda hata var. Kimse demiyor zaten gece 3'te gezmek yasal degildir diye. Kendi canından en önce kendin sorumlusun, o yüzden 'kimse bana bir şey yapmamalı' deme diyorum. İyi o zaman kapı da kitlemeyelim, kimse bizim bir şeyimizi çalmamalı diyerek? Sorumluluugu köreltir bunlar. Ve işin kötü tarafı tecavüzü normalleştiren bunlar asıl, alelade bir şey haline getiren bu laflar.

Bırak genç kızları... Ben belli yerlere belli saatlarde babamın ya da abimin gitmesini bile istemem.

Ya da insanlar çocukları için gündüzleri endişelenmezler ama gece olunca meraktan ölürler. Bu gibi söylemelrin bunun degişmesine zerre kadar etkisi olmadıgı gibi, üstüne bir de normalleştirir, üstüne bir de devlete bagımlılık yaratır iyice.


Öncelikle karışamaz, edemez diy bir şey yok. İnsnalar ulu orta sevişebilir mi? Hayır diyeceksin. Niye hayır? O da sadece göze hitap ediyor? Sen yemek yerken yanında sevişsinler millet öyleyse? O da normal mi? ''Evet normal, sevişeiblirler. bakma o zaman, bakıyorsan sen ahlaksızsın denilebilir mi?''

Demek ki kimse karışamaz, edemez diye bir şey yok, karışılır, burada anlaştık eminim ki. Anlaşamadıgımız kısım ise bunun sınırı.

Teşhircilikten kastı belli aslında. Pornografiye kaymaktır. Ben zerafeti ve asaleti porgnografik düşünceye tercih ederim. Yavaş yavaş insanların kafası pornografiye itiliyor ama. Şortlar kısaldıkça kısalsın, dekolte açıldıkça açılsın... Sebep? Çünkü normalleşsin, gözler alışsın... Gözler alıştıkça kızlar ilgi çekmek adına daha da ötesine geçmeye çalışsın... çünkü herkes yapıyordur, artık bu bir mecburiyet gibi görülür...vs. Çünkü moda haline gelmiştir.

Ya aslında yazamıyorum cidden de agır kaçar diye... Neyse
 
Tecavüzü normalleştiren bunlar değil, mervecik. Tecavüzü normalleştiren "e yani o da o saatte sokakta olmasaymış" gibi laflar.
Elmayla armudu karıştırmanın manası yok.
Hırsızın hiç mi yoka geliyor artık cidden. Diyelim ki bireysel sorumluluk azalıyor olsun, ben o fikirde değilim ama öyle olsun diyelim.
Sonuç?
Yani buradan nereye varmayı planlıyoruz? Mesele benim bireysel olarak sorumluluğumun farkında olmam mı yoksa bu adamların tecavüzcü olması mı?
Risk grubu diye bir şey vardır. Evet.
Fahişe ev hanımına oranla daha riskli gruptadır. Tecavüze de uğrar, aşırı dozdan da gider, dayak da yer, öldürülür de.
Bu ayrı bir sosyolojik tartışmanın konusu ama.
Tecavüz vakaalarındaki sorun insanların saat 3'te sokakta olması değil. Senin bu konuda ısrarla ıskaladığın şey bu.
Saat gece üç ya da saat öğlen 12, o herif uygun bir ortam bulduğunda o kıza tecavüz eder. Issız bir sokak bulamazsa kızı zorla arabasına bindirir, öyle tecavüz eder.
Diyorum ya bunlar işin magazin kısmı.
Esas meselemiz tecavüzcü olmalıyken biz falanca laflar üzerinden tartışıyoruz. O adamın tecavüz etmesi benimle değil kendisiyle alakalı bir meseleden kaynaklanıyor.


İşte subjektif kavramlar derken bunu kastediyorum, senin için pornografiyken sınır bir başkası için diz üstü bir şort da olabilir.
Bunun sınırını sen çekemezsin. Herkesin belli bir açık/teşhirci kıstası vardır.
Genç bir kızın/kadının sokakta senin deyiminle pornografik bir kıyafet giymesi doğru değil, bence de değil.
Eeee?
Yani?
Nereye varıyoruz?Tamam diyelim ki kızlar pornografik kıyafet giymesin? İran'da Suudi Arabistan'da falan kadınlar o çarşafın ardında tecavüze uğramıyor mu?
Evet, ben de zarafeti açık, gereğinden fazla dekolteli bir kıyafete tercih ediyorum.
Ama aşırı dekolteli bir kıyafet giymiş bir kadın tecavüze uğradığında "e ama adam tahrik olmuştur" şeklinde çalışmıyor kafam.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…