M
masal
Ziyaretçi
- Konu Sahibi masal
- #1
TESTİ KADAR KOCASI OLANIN KULBU KADAR HÜKMÜ OLURMUŞ. Her zaman derim eskilerin sözlerini yabana atmayacaksınız, her söylenen sözün doğruluk payı var yaşadıkça bunları kendi hayatımızda ev başkalarının hayatında görmuyormuyuz?
Sevda Türküsev
Hani bizler ne kadar yassak, ne kadar çizsek ve her ne kadar isyan etsek de gerçek şu ki; Allah erkelerin vicdanına düşürmesin ve Allah erkeklerin tümüne olmasa da büyük çoğunluğuna akıl fikir versin.
Hani erkekler çocuklara benzetilir ya; gerçekten öyleler. Bende yazılarım da çok zaman benzetiyorum. Çocuklar da bir suç işledikleri zaman veya bir konu işlerine gelmiyorsa genellikle savunma olarak hep karşılarındakileri suçlarlar öyle değil mi?
İşte erkeklerde özellikle bu kadın- erkek mevzularında şayet durum lehlerine sonuçlanmazsa ve ya karşılarına dişli birisi çıkarsa hemen çamur atma metoduna yatarlar.
Biraz kabaca ifade ettim fakat maalesef böyle. Hani aldatan erkekte yakalandığında karısına hemen “ Vallahi benim suçum yok o beni baştan çıkardı” deyivermez mi? Tamam! Tabiî ki bu eylemi iki kişi yapıyorsa ve her iki tarafın mevcut süren bir birliktelikten haberi varsa, tabi ki her iki tarafta suçludur. Bunu her zaman savunuyorum sizlerde biliyorsunuz. Fakat birde ortada hiçbir şey yokken sırf etrafa hava atmak için varmış gibi gösteren erkekler de insanı çileden çıkartıyor.
Dün hava limanında bir arkadaşımla karşılaştım çok üzgün ve sinirliydi. O ara elinde yeni kitabımı gördüm ve nasıl bulduğunu sordum, bana şöyle bir cevap verdi.
Birincisi güzel beğendim.
İkincisi keşke şimdi çıkmamış olsaydı da benim de bir hikayem var onu yazsaydın.
Üçüncüsü çok güzel yazmışsın, çokları da yazıyor ama ANLAYANA!!!!!!! dedi.
Şaşırdım hayırdır hocam ne oldu? ne bu böyle seni dellendiren dedim. Kız bana; ya sorma inan değeceğini bilsem kıyameti koparırım ama değmeyecek ve gene suç biz kadınların üzerine kalacak.
Eksik eteğiz ya! Ve erkekler her zaman kedi pisliklerini temizlemek için hemen kadını suçlarlar ya, işte bana da öyle olacak o yüzden susuyorum.
Hikaye yi dinlemeden “susma sustukça sıra sana gelecek” diyecektim ama dinledikten sonra sessiz kalmasına da hak vermedim de değil hani.
Bayan otuz beş yaşlarında işinde başarılı bir hanım ve gerçekten oldukça güzel ev alımlı. İlk eşinden ayrılmış, daha sonra çok severek evlenmiş ama henüz iki yıllık evliyken kocası trafik kazasında öldü yani dul.
Evet; güzel ve alımlı bir kadın fakat öyle açık- saçık bir bayan değil ve güzel bir sosyal çevreye sahip tabi o çevrenin içerisinde de dikkat çeken bir kişi olduğundan o çevre içinde gerek ailevi, gerekse kişisel çok fazla dostluk muhabbetlerine de girmez.
Akıllıdır yani, merhaba, merhaba o kadar………..
Yılladır tanıdığı bayağı bilinmiş bir iş adamı ile arasında geçen bir tartışmayı anlattı. Adamın adını söylemedi bende sormadım ısrar da etmedim. Hani belki tanıyorumdur adamı benimde adama karşı saygım bitmesin diye üstüne gitmedim öğrenmek için.
Neyse; üst üste iki davette karşılaşmışlar ve tanıdık oldukları için selamlaşmışlar ve yan yana oturmuşlar. Ve her iki davette de 15 er dakika kalmış. Yani adamla yüz kişinin arasında 15 dakika yan yana kalmışlar. Böyle davetlerde bilirsiniz her kes tanıdığının yanında durur ve yanına gelene yanındakini tanıştırır bu bir görgü kuralıdır.
Burada da böyle olmuş, aradan biraz vakit geçmiş bir gün adam bayanı aramış iş ile ilgili görüşelim demiş ve bir öğlen adamın iş yerine gitmiş buda buraya kadar normal. Zaten iş ile alakalı sürekli görüşüyorlarmış.
Bir çay içtikten sonra bayan; evet konu neydi acaba diye sormuş. Adam biraz sıkılarak şunları söylemiş.
Ben size takıkım. Anlamadım nasıl yani? Sizi çok beğeniyorum ve sizinle bir şeyler yaşamak istiyorum diyor.
Kadıncağız o anda kulaklarıma inanamadım diyor, adam beni iş için çağırıyor ve hem de ayağına kadar çağırıyor bana dediğine bak.
Hemen toparlanıp;…… bey bir kere en başta siz evlisiniz ve benim evlilik müessesine saygım var böyle bir şey asla olmaz. Kaldı ki siz ve benim bir arada olmamız gibi bir şey söz konusu değil ben sizi bir dost hatta bir büyüğüm olarak sayıyordum bırakın öyle kalsın ve bu konuyu bana bir daha açmayın diyerek çıkmış. Arkadaş şunu ısrarla söyledi; bak sevdacığım evli olduğum sürede adamdan bir yanlış gördüm desem yalan olur, hatta ben evliyken dahada samimiydik. Fakat dul kalınca malum bizim toplumumuzu biliyorsun ben özellikle tavırlarıma çok dikkat ediyorum.
Neyse; …… beyin bu teklifinden sonra aradan bir iki hafta geçmiş ki; bir arkadaşı bayana; sen…… beyin sevgilisiymişsin demez mi? Nereden çıktı bu yok öyle bir şey yok vallahi geçen davette hepimiz birlikteydik ya, evet; işte o davetten sonra söylemiş.
Tabi kadının tepesi atmış ve hemen….....Beyi arayarak böyle bir şeyi nasıl söylersiniz kendinize yakıştığı gibi davranın diyerek çıkışmış. Tabi yaman hırsız ev sahibini kovarmış ya…… bey hemen inkarlarda. Genlikle bütün erkekler bu inkar yöntemini seçerler, evlisi bekarı hepsinin inkar etmekte üzerlerine yoktur.
Birde utanmadan kadına; sizin tavırlarınızdan oldu, ben evli- barklı adamın demez mi.
Yahu adam hangi tavır, orada senden daha yakışıklı ve daha cazip adam dururken sana mı tavır yapacağız. Ya da bunca senedir bu meclisin içerisindeyiz bir tavrımız varsa da bunu açıkçamı belli edeceğiz.
Hani bu kadar salak olsak bir baltaya sap olamazdık öyle değil mi? Kadına dönüp gayet sakin bir şekilde şunları söyledim.
Bak canım hiç sinirlenme üzülme de; çünkü bu erkekler için genel bir tavırdır bu. Sahip olamadıklarına sahipmişler gibi bir tutum içerisine girerler. Hele senin anlattığın beyin yaşını göz önüne alınca kendi cemaatinde senin gibi bayanla bir şey yaşadığı havasını vermek onun ego tatminidir.
Evliyken cesaret edemezler çünkü; karşılarında kocanı bulurlar ve başları belaya girer. Fakat sen yalnız bir kadın olduğun için seni karalamaları ve bu olayı mal etmeleri çok daha kolaydır. Erkeklerin tarzı budur takma kafana uzak dur.
Hele ki güzel bir kadınsan hiç şansın yok, suç kesin sendedir çünkü adamı etkilemişindir. Yani adamın etkilenmesi için mutlaka sen bir şey yapmışındır kural bu üzgünüm.
Ee peki konuşma nasıl bitti diye sorunca da? Aman nasıl olsun onunla mı uğraşacağım, avukatınıza telefon numaramı verin dedim ve telefonu suratına kapadım dedi.
Şimdi size soruyorum bu ne iştir Allah aşkına?
_____alıntı
________ Sevda Türküsev
Sevda Türküsev
Hani bizler ne kadar yassak, ne kadar çizsek ve her ne kadar isyan etsek de gerçek şu ki; Allah erkelerin vicdanına düşürmesin ve Allah erkeklerin tümüne olmasa da büyük çoğunluğuna akıl fikir versin.
Hani erkekler çocuklara benzetilir ya; gerçekten öyleler. Bende yazılarım da çok zaman benzetiyorum. Çocuklar da bir suç işledikleri zaman veya bir konu işlerine gelmiyorsa genellikle savunma olarak hep karşılarındakileri suçlarlar öyle değil mi?
İşte erkeklerde özellikle bu kadın- erkek mevzularında şayet durum lehlerine sonuçlanmazsa ve ya karşılarına dişli birisi çıkarsa hemen çamur atma metoduna yatarlar.
Biraz kabaca ifade ettim fakat maalesef böyle. Hani aldatan erkekte yakalandığında karısına hemen “ Vallahi benim suçum yok o beni baştan çıkardı” deyivermez mi? Tamam! Tabiî ki bu eylemi iki kişi yapıyorsa ve her iki tarafın mevcut süren bir birliktelikten haberi varsa, tabi ki her iki tarafta suçludur. Bunu her zaman savunuyorum sizlerde biliyorsunuz. Fakat birde ortada hiçbir şey yokken sırf etrafa hava atmak için varmış gibi gösteren erkekler de insanı çileden çıkartıyor.
Dün hava limanında bir arkadaşımla karşılaştım çok üzgün ve sinirliydi. O ara elinde yeni kitabımı gördüm ve nasıl bulduğunu sordum, bana şöyle bir cevap verdi.
Birincisi güzel beğendim.
İkincisi keşke şimdi çıkmamış olsaydı da benim de bir hikayem var onu yazsaydın.
Üçüncüsü çok güzel yazmışsın, çokları da yazıyor ama ANLAYANA!!!!!!! dedi.
Şaşırdım hayırdır hocam ne oldu? ne bu böyle seni dellendiren dedim. Kız bana; ya sorma inan değeceğini bilsem kıyameti koparırım ama değmeyecek ve gene suç biz kadınların üzerine kalacak.
Eksik eteğiz ya! Ve erkekler her zaman kedi pisliklerini temizlemek için hemen kadını suçlarlar ya, işte bana da öyle olacak o yüzden susuyorum.
Hikaye yi dinlemeden “susma sustukça sıra sana gelecek” diyecektim ama dinledikten sonra sessiz kalmasına da hak vermedim de değil hani.
Bayan otuz beş yaşlarında işinde başarılı bir hanım ve gerçekten oldukça güzel ev alımlı. İlk eşinden ayrılmış, daha sonra çok severek evlenmiş ama henüz iki yıllık evliyken kocası trafik kazasında öldü yani dul.
Evet; güzel ve alımlı bir kadın fakat öyle açık- saçık bir bayan değil ve güzel bir sosyal çevreye sahip tabi o çevrenin içerisinde de dikkat çeken bir kişi olduğundan o çevre içinde gerek ailevi, gerekse kişisel çok fazla dostluk muhabbetlerine de girmez.
Akıllıdır yani, merhaba, merhaba o kadar………..
Yılladır tanıdığı bayağı bilinmiş bir iş adamı ile arasında geçen bir tartışmayı anlattı. Adamın adını söylemedi bende sormadım ısrar da etmedim. Hani belki tanıyorumdur adamı benimde adama karşı saygım bitmesin diye üstüne gitmedim öğrenmek için.
Neyse; üst üste iki davette karşılaşmışlar ve tanıdık oldukları için selamlaşmışlar ve yan yana oturmuşlar. Ve her iki davette de 15 er dakika kalmış. Yani adamla yüz kişinin arasında 15 dakika yan yana kalmışlar. Böyle davetlerde bilirsiniz her kes tanıdığının yanında durur ve yanına gelene yanındakini tanıştırır bu bir görgü kuralıdır.
Burada da böyle olmuş, aradan biraz vakit geçmiş bir gün adam bayanı aramış iş ile ilgili görüşelim demiş ve bir öğlen adamın iş yerine gitmiş buda buraya kadar normal. Zaten iş ile alakalı sürekli görüşüyorlarmış.
Bir çay içtikten sonra bayan; evet konu neydi acaba diye sormuş. Adam biraz sıkılarak şunları söylemiş.
Ben size takıkım. Anlamadım nasıl yani? Sizi çok beğeniyorum ve sizinle bir şeyler yaşamak istiyorum diyor.
Kadıncağız o anda kulaklarıma inanamadım diyor, adam beni iş için çağırıyor ve hem de ayağına kadar çağırıyor bana dediğine bak.
Hemen toparlanıp;…… bey bir kere en başta siz evlisiniz ve benim evlilik müessesine saygım var böyle bir şey asla olmaz. Kaldı ki siz ve benim bir arada olmamız gibi bir şey söz konusu değil ben sizi bir dost hatta bir büyüğüm olarak sayıyordum bırakın öyle kalsın ve bu konuyu bana bir daha açmayın diyerek çıkmış. Arkadaş şunu ısrarla söyledi; bak sevdacığım evli olduğum sürede adamdan bir yanlış gördüm desem yalan olur, hatta ben evliyken dahada samimiydik. Fakat dul kalınca malum bizim toplumumuzu biliyorsun ben özellikle tavırlarıma çok dikkat ediyorum.
Neyse; …… beyin bu teklifinden sonra aradan bir iki hafta geçmiş ki; bir arkadaşı bayana; sen…… beyin sevgilisiymişsin demez mi? Nereden çıktı bu yok öyle bir şey yok vallahi geçen davette hepimiz birlikteydik ya, evet; işte o davetten sonra söylemiş.
Tabi kadının tepesi atmış ve hemen….....Beyi arayarak böyle bir şeyi nasıl söylersiniz kendinize yakıştığı gibi davranın diyerek çıkışmış. Tabi yaman hırsız ev sahibini kovarmış ya…… bey hemen inkarlarda. Genlikle bütün erkekler bu inkar yöntemini seçerler, evlisi bekarı hepsinin inkar etmekte üzerlerine yoktur.
Birde utanmadan kadına; sizin tavırlarınızdan oldu, ben evli- barklı adamın demez mi.
Yahu adam hangi tavır, orada senden daha yakışıklı ve daha cazip adam dururken sana mı tavır yapacağız. Ya da bunca senedir bu meclisin içerisindeyiz bir tavrımız varsa da bunu açıkçamı belli edeceğiz.
Hani bu kadar salak olsak bir baltaya sap olamazdık öyle değil mi? Kadına dönüp gayet sakin bir şekilde şunları söyledim.
Bak canım hiç sinirlenme üzülme de; çünkü bu erkekler için genel bir tavırdır bu. Sahip olamadıklarına sahipmişler gibi bir tutum içerisine girerler. Hele senin anlattığın beyin yaşını göz önüne alınca kendi cemaatinde senin gibi bayanla bir şey yaşadığı havasını vermek onun ego tatminidir.
Evliyken cesaret edemezler çünkü; karşılarında kocanı bulurlar ve başları belaya girer. Fakat sen yalnız bir kadın olduğun için seni karalamaları ve bu olayı mal etmeleri çok daha kolaydır. Erkeklerin tarzı budur takma kafana uzak dur.
Hele ki güzel bir kadınsan hiç şansın yok, suç kesin sendedir çünkü adamı etkilemişindir. Yani adamın etkilenmesi için mutlaka sen bir şey yapmışındır kural bu üzgünüm.
Ee peki konuşma nasıl bitti diye sorunca da? Aman nasıl olsun onunla mı uğraşacağım, avukatınıza telefon numaramı verin dedim ve telefonu suratına kapadım dedi.
Şimdi size soruyorum bu ne iştir Allah aşkına?
_____alıntı
________ Sevda Türküsev