Buyrun misafirim olun

KOCAYA MEKTUP
Birlikte dolaşırken, göz ucuyla bakıpta çok beğendiğim ayakkabıyı ertesi gün alıp getirecek kadar düşünceli olmalısın....
Kırk yılda bir aldığın çiçekleri E-5 den almamalısın...
Soyunup giyinirken, "göbeğin sarkmış, selülitlerin var, spora başlamalısın" gibi gereksiz cümleler sarf etmemelisin...
Beni sevdiğini, ben sorduğumda değil, sık sık dile getirmelisin...
Taze fasulyeyi neden annen gibi yapamadığımı her defasında sormamalısın, demek ki beceremiyorum...
Çocuğunun ne kadar sana benzediği yorumlarını dinlerken, gülümseyip beni kızdırmamalısın, çünkü onu ben doğurdum...
"Saçımı kestireyim" mi dediğimde kendi fikrin ne olursa olsun evet demelisin, çünkü ben aslında kestirmek istiyorumdur...
Mağaza kabininde giyinip sana gösterdiğim her kıyafete daha şaşalı tepkiler vermelisin...
Tezgahtarlar ve başka müşterilerin yanında, "karnın çıktı, belin kalınlaşmış senin" gibi cümleler katiyyen sarf etmemelisin...
Annemi babamı ve kardeşlerimi en az benim kadar sevmeli, benimsemeli ya da iyi rol yapmalısın...
Seninkiler konusunda yorum yaparken sık sık araya girip "haklısın karıcım" demelisin...
Doğumgünü, yıldönümü gibi günlerin dışında da, sürpriz hediyeler alıp, önceden rezervasyonu yapılmış şık lokantalara götürüp parana kıymalısın...
Aldığım, giydiğim, söylediğim herşeyi koşulsuz onaylamalısın...
Dünyanın en güzel karısı, en çekici kadını ve en iyi annesi olduğumu bana duyurmalı ve belli etmelisin...
Başka kadınlara bakarken yakalanırsan eğer, şiddetle inkar etmelisin...
"Bak ne hoş bir kadın" dediğimde bile bakmayı reddetmeli ve gözünün benden başkasını görmediğini bana inandırmalısın...
Nevresimleri değiştirirken söylenmeden bana yardım etmeli, hatta bunu tek başına yapmayı öğrenmelisin...
Mümkün olduğu kadar sık bir biçimde akşam yemeklerini ve sabah kahvaltılarını hazırlama konusunda hevesli ve istekli olmalısın...
Dolabımızdaki gömleklerini ve giysilerini alıp, öteki odadaki dolaba yerleşmelisin ki, ben rahatça asayım giysilerimi...
Dans etmeyi bir an önce öğrenmelisin...
Araba kullanırken, küfür etmekten vazgeçip, medeni erkekler gibi davranmalı ve herkese yol vermeli, sellektör yakmamalı, korna çalmamalı ve beni germemelisin..
Arada bir de olsa ütülediğim gömleklerini giyip te "bunlar ütülenmedi galiba" diye sırıtarak eleştirmemeli ve ütüyle aramdaki soğukluğu pekiştirmemelisin...
Saçlarımın ne kadar çok döküldüğünü söyleyip, lavobadan ve yerden toplarken mırıldanmamalısın, hatta çorbandan çıkarsa çaktırmadan bir kenara koymalı ve başıma kakmamalısın...
Dekolteme, yıtmacıma, etek boyuma ne zaman karışıp ne zaman karışmaman gerektiğini çok iyi saptamalısın...
Editörüm ve redaktörüm olarak görevlendirmiş olsam da seni, benim tepkilerimi de göze almalı ve ona göre yorum yapmalısın...
Bıyığını kesmeden evvel bana da sormalısın...
Pijamanı ve ev eşofmanını olduğun yerde çıkartmamalı, katlayıp yerine koymalısın...
Diş macununa nerden bastırırsam bastırayım, karışmamalısın...
Saç fırçası benim elbet, ona dolanmış saçlarda benim olacak doğal olarak, bunun için söylenmemelisin...
Yeni koltuklarımızın, masamızın ya da sehpamızın çizilmesi hiç önemli değil, yeterli ruhumuz çizilmesin...
Kızının her güzel huyunu kendine, kötü huylarını da bana mal etmemelisin...
Benimle mutfakta ve özellikle iş yaparken bir tartışmaya girmemelisin, çünkü bundan sen ve elimdeki kapak veya tava zararlı çıkacaktır...
Benimle yatak odasında da kavga etmemeye özen göstermelisin, yoksa kanepede uyumak zorunda kalacaksın...
Hatta mümkünse benimle kendi çıkarların adına hiç kavga etmemelisin...
...
ıkinci bir çocuk yapmamız konusunda artık biraz daha uzlaşmacı davranmalısın...
Ayakkabı satın alma konusundaki sapıklığımı herkese açık etmemelisin...
Arada bir kızının kakasını sen temizlemeli ve bunun pekte keyifli bir iş olmadığını anlamalısın...
Albümlere bakarken "niye hep sizin resimlerle dolu da, ben yokum" deme, çünkü foroğrafları çeken sensin de ondan...
Kızının sana on defa "baba" demesine gerek kalmadan yada benim uyarıma gerek olmadan onu duymalısın...
Bulaşık makinasını kimin boşaltacağı konusunda tartışma yapmaktan vazgeçip, kaderine boyun eğmelisin...
Babamın yanında kaykılarak oturmamalı ve sana uymasa da benim hatırım için babamın fikirlerine karşı çıkmamalısın...
Kayınvalidem yerine bana kaynanalık yapmaktan vazgeçmelisin...
Evdeki pc sadece senin kullanımına sunulmuş değil, arada bir bana da fırsat tanımalısın......
Hayatının her gününü bana sürprizler hazırlayarak ve yeni sürprizler düşünerek tüketmelisin...
Evden çıkarken, benim seni bekleteceğim yerde tam tersi bir durumla beni bekletmekten vazgeçmelisin....
"Niye kova burcundan bir kadınla evlendim ki" dememelisin, yoksa bende "bu kova burcundaki adam kaderim mi" derim...
Kızının ismini sen koydun, bir çocuk daha doğurup, ismini koyma zevkini mutlaka bana tattırmalısın.........
Seyrettiğim Türk filmlerine ve dizilere karışmamalısın, ben de senin tartışma programlarına göğüs geriyorum, bunu unutmamalısın.........
Arada bir, senin için zor da olsa, beni can kulağı ile dinleyip, anlamaya çalışmalısın......
Yukarıdaki listeyi print etmeli ve hangi seçeneklerin gerçek bir çağrı olduğu konusunda kafa yormalısın...
ALINTI
 
Son düzenleme:
Sevgilim
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
Hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil
Bütün iş bütün iş Tahir ile Zühre olabilmekte
Yani yürekte, yürekte

Mesela bir barikatta dövüşerek
Mesela kuzey kutbunu keşfe giderken
Mesela denerken damarlarında bir serumu
Ölmek ayıp olur mu
Olmaz

Sevgilim
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
Hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil
Bütün iş bütün iş Tahir ile Zühre olabilmekte
Yani yürekte, yürekte

Seversin dünyayı doludizgin
Ama o bunun farkında değildir
Ayrılmak istemezsin ondan
Ama o senden ayrılacak
Yani sen elmayı seviyorsun diye
Elmanın seni sevmesi şart mı,
Değil…

Tahir i Zühre sevmeseydi artık
Yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
Hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil
Bütün iş bütün iş Tahir ile Zühre olabilmekte
Yani yürekte, yürekte gülüm yürekte

Hoşgeldin kadınım
Yorulmuşsun
Nasıl etsem de yıkasam ayacıklarını
Ne gül suyu ne gümüş leğenim var

Susamışsındır sevgilim
Buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim
Acıkmışsındır
Sana beyaz keten örtülü sofralar kuramam
Memleket gibi esir ve yoksuldur odam

Hoşgeldin kadınım, kadınım hoşgeldin
Hoşgeldin gülüm
Ayağını bastın odama
Kırk yıllık beton çayır çimen şimdi…
Kurban olduğum güldün
Güldün
Güller açıldı penceremin demirlerinde
Ağladın
Avuçlarıma döküldü inciler
Gönlüm gibi zengin
Hürriyet gibi aydınlık oldu odam
Hoşgeldin kadınım
Hoşgeldin kadınım
Hoşgeldin sevgilim
Hoşgeldin…



alıntı
 
teşekkür ederim canım zaten sinirler üstümde sakinleşirim biraz bari
eline sağlık,
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…