Arkadaşlar 36 yaşındayım. Bu yaşıma kadar o kadar büyük zorluklar çektim ki, üniversitede okurken kendi paramı kendim kazandım okudum maddi sıkıntılar çektim. Atanmam çok zor oldu. Evlendim bebek sahibi olamadım. Defalarca
tüp bebek denedim . Bi bebeğim doğduktan 10 gün sonra beyin kanaması geçirdi. Sonra 2 tane bebeğim düşük oldu. Eski eşim hep zor görevlerde çalıştı hep ayrıydık. Ailemle bağlarım genelde zayıftı. Arkadaşlık ilişkilerim güzeldi sadece. Güzel insanlar cıktı hep karşıma. Sonra aldatıldım boşandım, tayin istedim yeni bir şehre geldim düzen kurdum. Babamı kaybettim....
Kredi çektim araba aldım. Kendime yeni gelin evi gibi ev kurdum. Çok yalnızım ama hayatımda hiç bu kadar huzurlu olduğumu hatırlamıyorum.
Çok güzel bi evim var. Tek yaşamama rağmen büyük bi ev kiraladım. Evimin her köşesine keyif köşesi yaptım. Mesela televizyon odası , kitap okuma köşesi , balkonda salıncak, orman manzarası... bi de kedi aldım kendime. Spora başladım, kitaplar okuyorum, kendime güzel yemekler yapıyorum. Örgü örüyorum. Film izliyorum...
Çok yalnızım demiştim ama mutluyum şimdilik.
Daha önce de konu açtım, çevremdeki insanlar çok fevri olduğumu düşünüyor diye.
Hayatımda en ufak bir darlığa tahammülüm yok. Mutsuz insanlara verecek enerjim yok. Kimsenin derdini dinlemek istemiyorum. Sadece doğa yürüyüşleri yapacak, kahve içecek , hoş sohbet edecek insanlar istiyorum cevremde. Sosyal medya kullanmıyorum. Çok izole bi hayat seçtim kendime.
Insanların evime gelip saatlerce saçma sapan sorunlarını dinlemek istemedigim için müsait olmadığımı söylüyorum. Bu beni bencil biri mi yapıyor? Biri beni davet etse max. Bir saat oturur kalkarım. Fazlasına gelemiyorum.
Önceden böyle değildim. O kadar sorunla boğuşurken saatlerce biriyle oturup konuşabilirdim. Anlatırdım dinlerdim vakit geçerdi bi şekilde. Ama çok sakinim ve kendimden başka gölge istemiyorum hayatımda.
Is yerinde yeterince sosyalleştiğimi düşünüyorum. Is bitince de eve gelip eski arkadaşlarımla sohbet ediyorum. Kimseye ihtiyaç duymuyorum.
Hayatıma yeni insan istemiyorum. Gerginlik istemiyorum. Dedi-kodu istemiyorum. Birinin çamaşır makinesi bozuldu diye dert yanmasına, kocasıyla yaşadığı sorunları dinlemeye tahammülüm yok. Çünkü hicbir şey cozumsuz değil. Mutsuzluktan kalp kırıklığından kimse ölmüyor çünkü.
Bu duygu ve düşüncelerim eski arkadasliklarima yönelik değil. Onları çok iyi tanıdığım için onlarla sohbet etmek beni besliyor. Ama yeni insan istemiyorum.
Içimi dökmek istedim.