• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Böyle biriyle evlenilir mi?

esasında yazının içinde kendine cevabını vermiş , kararını almışsın. dünyada kötü evlilik kadar insanı cendere içine sokan başka kaç şey vardır bilmiyorum. ne vicdan yapacak bir durum var ne de bu adam senin son şansın. ev-len-me derim. hatta kaç ordan kaç ;)
 
31 yaş günümüzde geç bir yaş değil ki, insanın aklının başına geldiği, bilinçlendiği, ne istediğini net olarak anladığı çok uygun bir yaş. Onunla evlenerek hem kendinize hem ona yazık edersiniz. Anlaşıldığı kadarıyla hayata farklı açılardan bakıyorsunuz. Sadece bir alışkanlığı paylaşıyorsunuz. Erkekler ne olursa olsun alıştıklarını düzeni değiştirmekten korkarlar o yüzden ayrılamayacağını söylüyor. Ama inanın direnç gösterip ayrılsanız çok kısa bir zaman içinde yeni birinin arayışına girer. O yüzden siz de ona hakettiğinden fazla değer vermeyin. Ve o insana da bir sperm bankası gözüyle bakmayın. Doğuracağınız çocuğa da birbirini anlamayan bir anne baba sunmayın. En çok ona yazık olur.
 
Böyle biriyle ev-le-nil-mez! Bile bile kendini ateşe atmak olur bu. Evlilik çok zor bir olaydır. Öyle kendine güvensiz,evine ekmek getiremeyen,çocuğuna bakamayacak bir adamla olmaz canım. Bence karşına çok çok iyileri çıkacak yeter ki pozitif ol.
 
Bu adamla evlenileceğini düşünüp,içine sindirseydin buraya yazma gereği bile görmezdin bence:) O kadar aklı başında tarafsızca yazmışsınki herşeyi kendin sorduğuna kendin cevap vermişsin..Ruhunda biraz garanticilik var sanırım pirince giderken evdeki bulgurun derdine düşüyorsun.Düşmee..Eğer kısmetinde varsa yaşına boyuna posuna bakmaz çıkar gelir emin ol.İnsanlar 15-20 yıllık evliliklerini bitirip bi daha evleniyor,demekki bu işin yaşı yok.

Önemli olan o adam yanına yakışıyormu?Ruhuna değiyormu onu düşün..Bana bundan koca olurmu derken,yarın bigün çocuğuma baba olurmu?Onada küfür edermi onu düşün..Ailenin içine soktuğunda seni rezil edermi?Söz,nişan nikahta manevi olduğu kadar maddi desteği ne olur onu düşün..O evde otururken senin çalışıp getirdiğin parayla sana erkeklik taslamayacağının garantisini verebiliyormusun? Farzetki çocuğunuz oldu ve sen ona bakmak için işi bıraktın babanmı bakıcak evinize? Hayatının geri kalanı senin elinde sonradan ahh vahh demektense,beş para etmez birinin kahrını çekip kendinide hayalini kurduğun çocuğunada hayatını zindan ettiriceksen bekar kal çocuğunun vebalinin altına girme derim.

Kusura bakma biraz sert ve uzun oldu ama yakın bi akrabam var zamnında bu şekilde düşünüp iki evladının hayatlarını zulumle geçirmelerine sebep olan o geldi aklıma..
 
yasını dert etmemelısın bence...bır de sence sız evlenır mısınız bu ılıskınde..bu son olay olmasaydı...

Eğer bekleseydim iki yıl-üç yıl belki daha fazla artık ne zaman maddi olarak işlerini düzene koyarsa kesinlikle evlenirdik. Onun bu isteğinden en ufak bir şüphem yok.

İyi bir koca olur muydu? Evine bağlı olurdu. Bana sadık olurdu. Çok sinirli, agresif. Çok sevgi göstererek, alttan alarak evlilik hayatı içinde zamanla düzelirdi. Ama bende o sabır yok. Benim ailemde fikirlere çok saygı duyulur. Ailemle hiç çatışmadım. Üstümde hiç baskı hissetmedim. Onların yanlış bulduğu, onaylamadığı bir fikrim olduğunda karşılarına alıp hep neden diye sorarlar, kendi fikirlerini söylerler ve sonuçta hep bir şekilde bir çözüm bulunur. Bana hiç sus denmedi. O yüzden onunla tartışırken bana sus kes sesini dediğinde o kadar ağrıma gidiyor ki.

Keşke benim gibi yetişmiş birini bulabilsem. Bu umuda sarılıp bu yaştan sonra beklemeyi göze alabilmeli miyim? Yoksa kendimi törpüleyip çok sevgi göstererek onun daha az sinirli ve daha çok mutlu bir insan olması için uğraşmalı mıyım? Burada da değer mi sorusu karşıma çıkıyor. Kendi hayatını kurmaya gücü olmayan, iş için akrabasının eline bakan, geleceği belirsiz biri için değer mi?

Biraz atağa geçmiş dün anlattıklarına bakılırsa. İş güvenliği uzmanlığı sınavları varmış kasımda, ona girecekmiş. Bilmiyorum belki kendini toparlar bir şeyler başarır. Ama ne olacak diye beklemeye sabrım kalmadı inanın. Uzun zamandır nefesimi tutmuş bekliyordum, artık boğulmak üzereyim.Bir yanım bu kadar bekledin az daha sabret diyor ama bilmiyorum...
 
Bu adamla evlenileceğini düşünüp,içine sindirseydin buraya yazma gereği bile görmezdin bence:) O kadar aklı başında tarafsızca yazmışsınki herşeyi kendin sorduğuna kendin cevap vermişsin..Ruhunda biraz garanticilik var sanırım pirince giderken evdeki bulgurun derdine düşüyorsun.Düşmee..Eğer kısmetinde varsa yaşına boyuna posuna bakmaz çıkar gelir emin ol.İnsanlar 15-20 yıllık evliliklerini bitirip bi daha evleniyor,demekki bu işin yaşı yok.

Önemli olan o adam yanına yakışıyormu?Ruhuna değiyormu onu düşün..Bana bundan koca olurmu derken,yarın bigün çocuğuma baba olurmu?Onada küfür edermi onu düşün..Ailenin içine soktuğunda seni rezil edermi?Söz,nişan nikahta manevi olduğu kadar maddi desteği ne olur onu düşün..O evde otururken senin çalışıp getirdiğin parayla sana erkeklik taslamayacağının garantisini verebiliyormusun? Farzetki çocuğunuz oldu ve sen ona bakmak için işi bıraktın babanmı bakıcak evinize? Hayatının geri kalanı senin elinde sonradan ahh vahh demektense,beş para etmez birinin kahrını çekip kendinide hayalini kurduğun çocuğunada hayatını zindan ettiriceksen bekar kal çocuğunun vebalinin altına girme derim.

Kusura bakma biraz sert ve uzun oldu ama yakın bi akrabam var zamnında bu şekilde düşünüp iki evladının hayatlarını zulumle geçirmelerine sebep olan o geldi aklıma..

Yorumlar sert olsun da aklımı başıma getirsin:)) Israr etsem ailemle tanışmaya gelirdi ama babamın karşısına çıkaramam onu, hiç hayal edemiyorum. Kızım sen bu kadar saf mısın bu yaşta, tamam sevmek iyi güzel de maddi anlamda güvenemediğin insanla nasıl gelecek kuracaksın? der. Ama hayır izin vermiyorum da demez. Oturur kızıma maddi yönden destek olmalıyım diye düşünüp hesap kitap yapmaya başlar. Yapar da. Ama ben bunu kabul edemem. Benim bir erkek kardeşim var. Onun hakkından çalıp elin adamına mı yardım edeceğim? Ya da kıt kanaat geçinmeyi, şimdiye kadar alışık olduğum şeyleri geride bırakmayı göze alacağım ki YAPAMAM.

Hepinizin yardımlarından Allah razı olsun. Şimdiye kadar bebek için gerekirse razı olurum diyordum. O kadar çok istiyorum çocuğum olmasını. Ama sonrasını çok da düşünmüyordum. Evet çocuğa yazık. Bunu anladım sayenizde. Sağolun kızlar, çok iyi çok tatlısınız.
 
tek keliymeyle: evlenilmez.

biraz mantıklı olun ama ya tmm aşıksınızda mantıklıda olmaya çalışın bu ya küfürler falan içice laçkalaşmış bu şekilde nası aşık kalabildiniz o insan olması şart mı daha iyisini bulursunuz daha güzel aşk yaşarsınıuz daha iyi karakterli birini bulursunuz belki niye hayatınızı mahvetmek istiyosunuz
 
Sorunun cevabını aslında gayet iyi biliyorsun...Hayatın ne getirecegini kimse bilemez...Şöyle düşün 4 sene önce degilde şimdi çıksa karşına kabul edermiydin, bence etmezdin...4 senedir hayatında olduğu için gözünü etrafa karşı kapadın belkide seni bekleyenleri göremedin...Şimdi yol ver gitsin bence biyerlerde seni bekleyen birileri var accık ona şans ver derim ;-)
 
Sorunun cevabını aslında gayet iyi biliyorsun...Hayatın ne getirecegini kimse bilemez...Şöyle düşün 4 sene önce degilde şimdi çıksa karşına kabul edermiydin, bence etmezdin...4 senedir hayatında olduğu için gözünü etrafa karşı kapadın belkide seni bekleyenleri göremedin...Şimdi yol ver gitsin bence biyerlerde seni bekleyen birileri var accık ona şans ver derim ;-)

Tam kendime sorduğum soruyu sormuşsunuz. Şu an karşıma çıksa beraber olmazdım. İyi çocuk ama hayatını kuramamış der şans vermezdim.

Dün sinirden ayrılalım o zaman dedi. Sen bilirsin dedim. O pişman olup arayacağım diye bekliyordur tahminimce. Bana göre ise ayrılığımızın ilk günü. Dün akşam biraz ağladım ama şimdilik iyiyim... gibi... bakalım...
 
Tam kendime sorduğum soruyu sormuşsunuz. Şu an karşıma çıksa beraber olmazdım. İyi çocuk ama hayatını kuramamış der şans vermezdim.

Dün sinirden ayrılalım o zaman dedi. Sen bilirsin dedim. O pişman olup arayacağım diye bekliyordur tahminimce. Bana göre ise ayrılığımızın ilk günü. Dün akşam biraz ağladım ama şimdilik iyiyim... gibi... bakalım...
Başkasının ayrığına sevinecek kadar gaddar degilim ama seninkine sevindim çünkü en iyisi bu...Ben çok yanlış bir evlilik yaptım ayrılma nedenim bu degil ama bazı yönleri benziyor...biz çıkarken
onun düzgün bir işi olmayışını sorumsuzlugunu, ilgisizligini, alkole düşkünlügunu sorun etmemistim, ama hep derdim simdi ciksa karsima asla kabul etmezdim diye...buna ragmen evlendim ve evliligimin ömrü 2 ay oldu....Yine de sen bilirsin canım ama dedigim gibi biseylerin yolunda gitmedigini seziyorsan sakın uzatma o işte zaten hayır olmuyor...
 
Başkasının ayrığına sevinecek kadar gaddar degilim ama seninkine sevindim çünkü en iyisi bu...Ben çok yanlış bir evlilik yaptım ayrılma nedenim bu degil ama bazı yönleri benziyor...biz çıkarken
onun düzgün bir işi olmayışını sorumsuzlugunu, ilgisizligini, alkole düşkünlügunu sorun etmemistim, ama hep derdim simdi ciksa karsima asla kabul etmezdim diye...buna ragmen evlendim ve evliligimin ömrü 2 ay oldu....Yine de sen bilirsin canım ama dedigim gibi biseylerin yolunda gitmedigini seziyorsan sakın uzatma o işte zaten hayır olmuyor...

Haklısınız. Ne aklı bir tarafa bırakıp tamamen hislerle düşünmek doğru, ne de çok hesapçı davranıp geleceği kontrol altına almaya çalışmak doğru. Olamıyor işte, içimden ne ona sarılmak ne elini tutmak gelmiyordu artık. Böyle ilişki mi olur? Yine de kısmet diyorum. Bol bol dua edip Allah'tan hayırlısını istemekten başka bir şey gelmiyor elimden.

Bu arada ablası haberleri almış. Aradı biraz önce. İçimden, kafamdan geçen her şeyi anlattım. Haklısın ne diyeyim dedi. O da üzülüyor. Arkadaşım çünkü, hatta bizi o tanıştırdı. O da çare bulamıyor. Hem bana üzülüyor, hem kardeşine.
 
Her fırsatta araya bu konuyu sokuyor o kişiden bahsediyor gibi oluyorum. Demekki okadar çok kafama takmışım ve beni bıktırmış ki, hala sorunlarını unutamaz hale gelmişim. Yüzünü dahi görmek istemediğim ve ayrıldığımızdan son derece memnun olduğum bir zaatı muhteremdir kendisi "oğlak" burcuydu. Ben çok sabırlıyımdır zaten ilişkilerimin yürümesinin temeli bu. Bazen bunun için isyan ederim niye sabretmek zorundaymışım gibi.. ama sonra derim her işte bir hayır vardır diye.

Bu insan benim ömrümdeki 6 seneyi bu huyları yüzünden çaldı.

Kafaya maddiyatı takardı, girişken bir insan değildi aynen sizin anlattığınız gibi. Girdiği iş ortamlarında da geçimsizlik yapar neredeyse ağlarcasına gelirdi işten çıkışta. Üniversite hayatı da böyleydi. Ömrüm o dersten kaldı diye pış pışlamakla geçti diyebilirim. Yani aşağılamıyorum elbet ama erkeklerinde böyle mırın kırın yapanı hiç çekilmiyor.

Kafasına takardı, suratını asardı, ben iyi birşey yaptığımda hemen onu da kafasına takardı "kendisi niye yapamıyor" diye. Kibir, gurur ve bunun yanında kaba tabirle eziklik vardı. (ben ailesini suçluyorum tabi, onları tanıyınca anladım bunu onlar yapmış ona). Parasal konuları hep kafasına vururlarmış, bir dersten kalınca, konu her ne olursa olsun konuyu paraya getirirlermiş. Onu kendilerine muhtaç olduğunu hatırlatıp aşağılarlarmış ki gözümün önünde de yaptılar. Aslında okumuş bir aile, nasıl yaparlar anlam veremiyorum.

O da o yüzden böyle yetişmiş. Şimdi herşeyi oraya yani parasal mevzulara getirecek. Küfür etmek saygısızlık onda da vardı. Yani kendinize yediremiyorsunuz bu saygısızlığı nasıl yapar diye.

Hayatımdaki en iyi yaptığım şeylerden biri ondan ayrılmaktı.

Fakat ömrümün o 6 yılı işte kafamdan atamadığım her fırsatta aklıma getirdiğim pişmanlıklar oldu. Nefret etmiyorum ondan aslında ama görmek istemiyorum yani sevmiyorum bu açık. Kendime kızıyorum niye tahammül etmişim, ömrüm teselli etmekle geçmiş, üniversite yıllarımda çok güzel hobilerim olabilirmiş bu kıskanç ve kibirli insan sayesinde kendimi kısıtlamışım.
 
Ooooo nezaman karşına kimin çıkacağı ne olacağı belli mi? umutsuzluğa düşme anlıyorum seni elalem ne der baskısı yaşım geçiyor sıkıntısı. Ben 31 yaşındaydım evlendiğimde 2 yıllık evliyim. Herşey bitti bu yaştan sonra kısmetim çıkmaz derken çıktı :))

Ben hep üzülürdüm annem "kimin kısmeti nerde kaç yaşında çıkacak belli olmaz o sana yazılmışsa dağın ardında taşın arasında olsa çıkar" derdi annem üzülmeme üzülürdü. Şimdi bak 2 yıl geçmiş çocuğumuz olsun istiyoruz.

Kalbinin sesini dinle mantıklı ol eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz derler. halin vaktin yerindeymiş iş bulamazsa bulsada sabaat edip tutunamazsa sen mi bakıcaksın çocuk da istiyosun birde. Allahtan hayırlısını iste.

Hakkında hayırlısını nasip etsin rabbim. Kal sağlıcakla.
 
Son düzenleme:
Bugün yüz yüze görüştük. Şimdiye kadar kavgalarda ettiğin küfürler aklımdan çıkmıyor, kendime saygımı kaybettim, sana sadece öfke ve nefret duyuyorum dedim. Geleceğimizle ilgili ciddi bir çabanı göremiyorum, evlenmek istediğin dilinde ama icraat yok dedim. Şu an çalışıyorum diye kendini kandırma. Akrabanla yaptığın işi işten saymıyorum dedim. Bir ay kadar ara verelim görüşmeyelim dedi. Kabul ettim ama beni denemek için söylemiş meğer. Benim kabul ettiğimi görünce ben o kadar zamanda kimle ne yaptığını nereden bileceğim, ayrılalım bitsin o zaman dedi. Sen bilirsin dedim. Gözleri doldu. Döndük gittik. Yakında ablası arar ne oldu diye.

Doğru mu yaptım bilmiyorum. Hala seviyorum diyor. Ben senin sevgi anlayışını anlamadım. İnsan sevdiğini üzmeye kıyabilir mi? Yanında ağlama krizleri geçirirdim de bir güzel laf etmezdin dedim. Karakteri öyle onu da biliyorum. Öfkeden gözü döndü mü hiç bir şeyi görmüyor. O zamanlar hata yaptım kabul ediyorum diyor. Bilmiyorum kızlar. Kafam hala karmakarışık. Beni çok seviyor biliyorum ama bu sevgi beni mutlu etmiyor. İleride çok mutlu olduğum biri olursa iyi ki bitmiş diyeceğim. Kimseyi sevemezsem ve kimse beni onun sevdiği gibi sevmezse pişmanlıktan kahrolacağım. Çok çıkarcı bir düşünce biliyorum ama hissettiğim bu. Kumar gibi bir şey. OFFFFFFFFFF!!!


Kırmızıyla işaretlediğim cümleye çok takıldım ben. Size güveni, inancı, saygısı bu kadar mı? Bence bu cümleyle ima edilenler, bahsettiğiniz diğer olumsuz özelliklerinden aşağı kalmıyor.
 
Her fırsatta araya bu konuyu sokuyor o kişiden bahsediyor gibi oluyorum. Demekki okadar çok kafama takmışım ve beni bıktırmış ki, hala sorunlarını unutamaz hale gelmişim. Yüzünü dahi görmek istemediğim ve ayrıldığımızdan son derece memnun olduğum bir zaatı muhteremdir kendisi "oğlak" burcuydu. Ben çok sabırlıyımdır zaten ilişkilerimin yürümesinin temeli bu. Bazen bunun için isyan ederim niye sabretmek zorundaymışım gibi.. ama sonra derim her işte bir hayır vardır diye.

Bu insan benim ömrümdeki 6 seneyi bu huyları yüzünden çaldı.

Kafaya maddiyatı takardı, girişken bir insan değildi aynen sizin anlattığınız gibi. Girdiği iş ortamlarında da geçimsizlik yapar neredeyse ağlarcasına gelirdi işten çıkışta. Üniversite hayatı da böyleydi. Ömrüm o dersten kaldı diye pış pışlamakla geçti diyebilirim. Yani aşağılamıyorum elbet ama erkeklerinde böyle mırın kırın yapanı hiç çekilmiyor.

Kafasına takardı, suratını asardı, ben iyi birşey yaptığımda hemen onu da kafasına takardı "kendisi niye yapamıyor" diye. Kibir, gurur ve bunun yanında kaba tabirle eziklik vardı. (ben ailesini suçluyorum tabi, onları tanıyınca anladım bunu onlar yapmış ona). Parasal konuları hep kafasına vururlarmış, bir dersten kalınca, konu her ne olursa olsun konuyu paraya getirirlermiş. Onu kendilerine muhtaç olduğunu hatırlatıp aşağılarlarmış ki gözümün önünde de yaptılar. Aslında okumuş bir aile, nasıl yaparlar anlam veremiyorum.

O da o yüzden böyle yetişmiş. Şimdi herşeyi oraya yani parasal mevzulara getirecek. Küfür etmek saygısızlık onda da vardı. Yani kendinize yediremiyorsunuz bu saygısızlığı nasıl yapar diye.

Hayatımdaki en iyi yaptığım şeylerden biri ondan ayrılmaktı.

Fakat ömrümün o 6 yılı işte kafamdan atamadığım her fırsatta aklıma getirdiğim pişmanlıklar oldu. Nefret etmiyorum ondan aslında ama görmek istemiyorum yani sevmiyorum bu açık. Kendime kızıyorum niye tahammül etmişim, ömrüm teselli etmekle geçmiş, üniversite yıllarımda çok güzel hobilerim olabilirmiş bu kıskanç ve kibirli insan sayesinde kendimi kısıtlamışım.

Amacımız zaten tecrübelerimizi paylaşıp biraz olsun yol göstermek değil mi?:) İstediğiniz kadar her şeyden bahsedin.
Sonra başka birine aşık olabildiniz mi?
 
Kırmızıyla işaretlediğim cümleye çok takıldım ben. Size güveni, inancı, saygısı bu kadar mı? Bence bu cümleyle ima edilenler, bahsettiğiniz diğer olumsuz özelliklerinden aşağı kalmıyor.

Tabi tabi inanılmaz güvensiz. Onun güvenini sarsacak bir şey yapmış olduğumdan değil. Karakteri böyle inanılmaz şüpheci. Telefonumu karıştırır. Çantamın içinde bir kağıt görür mesela açar bakar. Çok ayıp bir şey. Saygısızlığından zaten daha önce bahsetmiştim.

Burada böyle kötü yönlerinden bahsedince iğrenç yüzüne bakılmayacak bir tip gibi geliyor. Onu bu kadar kötüleyince haksızlık ediyormuşum gibi hissediyorum. İyi yönleri de var tabi. Daha önce de bahsetmiştim. Çok dürüsttür, yalan söylemez, aldatmaz. Komiktir. Ama kötü yönleri dengeler mi? Bu kişiye göre değişir herhalde... Bende artık dengeleyemiyor.
 
5-6 senelik evliliği olan biri olarak birkaç fikir vermek istiyorum.Birkere şunu aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor birliktelik nışanlılık asla evlilik gibi birşey değil.Sevgiliyken gözünüze batmayan detaylar evlendikten sonra diken olup size batacak ki bu standart iyi anlaşan birbirini seven sorunsuz veya az sorunlu çiftler için geçerli bir durumken sizin durumunuzda bu evlilik malesef zaten fazla uzun süremeyecektir.Biz eşimle çok severek evlendik halada ilk günkü aşkı yaşıyoruz 6. senemize girerken bu tür sorunlarımız olmadı birbirimize asla hakaret etmedik saygımızı her zaman max. seviyede tuttuk.Ama demek istediğim şu ki evlendiğiniz zaman henüz gün yüzüne çıkmamış bir çok hareket ve tavrını gösterecektir size şuana kadar yaşadıklarınızı demo olarak düşünün ve sevinin bittiğine.Hayat standartları yüksek olan birinin ne kadar çok severse sevsin maddi durumu kendinden daha kötü olan biri ile evlendiğinde sorun mutlaka bir süre sonra çıkacaktır.Heleki tembel bir adamsa işte o en korkuncu.Çalışkan insan ekmeğini taştan çıkarır ama tembellik varsa çok zor.Mutlaka hemen evlenip çocuk doğurmanıza gerek yok.Henüz yaşınız 31 panikleyip de yaş geçiyor diye sakın yanlış tercihler yapmayın bu yanlışların cezasını bir ömür ödemek var yazık günah değermi hiç?Eminimki karşınıza biri çıkacak ve iyiki evlenmek gibi bir yanlışa düşmemişim dedirtecek size.Hayat tesadüflerle doludur.Ben asla evlenmem 30 yaşıma kadar derken 26 yaşında eşimle tanıştım 6 ay sonra nışanlandık 4 ay sonrada evlendik ikimizde inanamadık.Şimdi iyiki yapmışız diyoruz.O yüzden diyeceğim o ki umudunuzu kaybedip panik yapmayın.Herşey güzel olacak :34:
 
5-6 senelik evliliği olan biri olarak birkaç fikir vermek istiyorum.Birkere şunu aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor birliktelik nışanlılık asla evlilik gibi birşey değil.Sevgiliyken gözünüze batmayan detaylar evlendikten sonra diken olup size batacak ki bu standart iyi anlaşan birbirini seven sorunsuz veya az sorunlu çiftler için geçerli bir durumken sizin durumunuzda bu evlilik malesef zaten fazla uzun süremeyecektir.Biz eşimle çok severek evlendik halada ilk günkü aşkı yaşıyoruz 6. senemize girerken bu tür sorunlarımız olmadı birbirimize asla hakaret etmedik saygımızı her zaman max. seviyede tuttuk.Ama demek istediğim şu ki evlendiğiniz zaman henüz gün yüzüne çıkmamış bir çok hareket ve tavrını gösterecektir size şuana kadar yaşadıklarınızı demo olarak düşünün ve sevinin bittiğine.Hayat standartları yüksek olan birinin ne kadar çok severse sevsin maddi durumu kendinden daha kötü olan biri ile evlendiğinde sorun mutlaka bir süre sonra çıkacaktır.Heleki tembel bir adamsa işte o en korkuncu.Çalışkan insan ekmeğini taştan çıkarır ama tembellik varsa çok zor.Mutlaka hemen evlenip çocuk doğurmanıza gerek yok.Henüz yaşınız 31 panikleyip de yaş geçiyor diye sakın yanlış tercihler yapmayın bu yanlışların cezasını bir ömür ödemek var yazık günah değermi hiç?Eminimki karşınıza biri çıkacak ve iyiki evlenmek gibi bir yanlışa düşmemişim dedirtecek size.Hayat tesadüflerle doludur.Ben asla evlenmem 30 yaşıma kadar derken 26 yaşında eşimle tanıştım 6 ay sonra nışanlandık 4 ay sonrada evlendik ikimizde inanamadık.Şimdi iyiki yapmışız diyoruz.O yüzden diyeceğim o ki umudunuzu kaybedip panik yapmayın.Herşey güzel olacak :34:

Kalbimin derinliklerinde neden korkuyorum biliyor musunuz her ne kadar kötü yönleri de olsa, küfür de etse ben bu insanla dört sene geçirdim. Bu hareketlerine göz yumduysam hatanın yarsı da bende. Ve eminim ki maddi durumu yerinde olsa şimdi evlenmiştik. Sonra boşanırdık ya da boşanmazdık o ayrı konu. Demek istediğim karakterinin kötülüğünden ziyade beni ayrılmaya iten maddi durumu ve fazla çalışkan olmaması. Ben maddi durum yüzünden ayrılıp onun ahını alırsam Allah da beni bir daha mutlu etmez belki. Hayatta en korktuğum şeylerden biri para sıkıntısı çekmek. Acaba bu benim sınavım mı? Bunu yaşamam mı gerekiyor? Yoksa çok mu derin düşünüyorum?
 
Son düzenleme:
Amacımız zaten tecrübelerimizi paylaşıp biraz olsun yol göstermek değil mi?:) İstediğiniz kadar her şeyden bahsedin.
Sonra başka birine aşık olabildiniz mi?

Çok ayran gönüllüyümdür iki kişiye aşık oldum sonra birinden hoşlandım. Daha sonra da eşim olan kişiyle tanıştım ondan hoşlanmıştım, aramızda çok büyük aşk olmamıştır hiç, ama sevgi daha önemli sanırım.

Beni deli eden kusurları olsada tüm olumsuzluklarına ramen hala birlikteyiz. Yani 7. senemiz evlilikte, inişler çıkışlar hep oldu. Türlü türlü huyları var eşim benden 5 yaş küçüktür biraz onun sıkıntısı olmuştur, erkekler geç büyüyor ya. ben 28 idim o 23 evlendiğimizde :)) neyse iyi kötü atlattık.

Şu sıralar bunalımda ama düzelmeye başlıyor.

bir çocuk olsa fena olmaz da istemiyor bi türlü... hayırlısı :)
 
Back