Yakında evleneli 6 ay olacak. ve ben çok yorgunum... oldukça yorgunum...
Evlendiğim günden beri sıkıntı üstüne sıkıntı yaşadım, eşimin ailesiyle 4 ay birlikte yaşadık. Hatırlamak istemeyeceğim kadar, hatırladığımda bunalıma girecek kadar zor günlerdi benim için. Zar zor ayırdık evimizi, nihayet eşimle başbaşa bi yuvamız oldu. Ama bitmedi bir türlü sıkıntılar...
Evlenene kadar masal gibiydik gerçekten, bütün arkadaşlarım imrenirdi mutluluğumuza. Her ne olursa olsun beni eşim kadar anlayan biri yoktu, varlığıyla öyle huzurluydum ki... Daha ben söze başlamadan anlardı bi derdim olduğunu, ben üzgün olduğumu söylemeden sorardı neyin var aşkım diye. Halbu ki belli etmezdim, ama hissederdi. Ben de onun sıkıntılarını öyle tabi...
Ama şimdi... tabiri caizse kedi köpek gibiyiz. Bıktım yoruldum sıkıldım artık sabah akşam kavga etmekten... en büyük kavgamız da benim birlikte olamayışımdan kaynaklanıyor. Ben ona diyorum ki bana bir kere olsun sevgiyle sarıl, beni arzuladığın için olmasın bana yanaşman. Bir kere olsun öptüğünde zıvanadan çıkma, bir kere olsun şefkatle öp öyle sarıl... Ben bunu ne zaman istesem ardından büyük bir kavga patlak veriyor, neymiş ben o işi yapmamak için bu bahaneyi üretiyormuşum artık. Diyorum ki bak bu kız sana defalarca birşey anlatıyo, hep aynı şeyi söylüyo, bir kere olsun kavga etmek yerine ben ne istiyorum düşündün mü? Bunu güzelce izah ediyorum, beni anla diyorum artık anla... ama anlamıyor anlatamıyorum. o işi bir yapalım da ondan sonra gör sarılıyor muyum sarılmıyor muyum diyor. ama tabi ki böyle bişey olmuyor. az çok işini gördüğü zaman sadece bana öyle görünmek için sarılıyor, ama istediğim gibi değil bunu hissediyorum... Yanıma her sokulmasında hep aynı şeyi dile getiriyorum, "artık bana normal sarıl"... Ve her seferinde bunu söylediğime bin pişman ediyor....
Dün akşam işten geldi, yemeğini yedi, yine yanımdaydı ve yine aynı şeyler oldu. Ben yüz vermeyince gitti yattı bi köşeye, tek bir kelam konuşmadan bir sohbet etmeden döndü uyudu. O uyudu, ben hem onu seyrettim hem de ağladım beni böyle yapayalnız bıraktığı için. Saat geç olmuştu, zor da olsa uyuyabildim. Gece 2'de uyanmış beyfendi, saatlerce uyudu ya benim uykum umrunda değil tabi. Beni uyandırdı uyutmuyor da. Sabah 5'e kadar bu yüzden kavga ettik. Birbirimize neler söyledik. En son iş boşanmaya kadar geldi, ben dile getirdim çünkü artık kaldıramıyorum bu şekilde bir evliliği... Sonra o döndü ağladı, ben dayanamadım sarıldım derken hiç bişey olmamış gibi barıştık. Böyle de güzel bir huyumuz var, ne kadar kavga edersek edelim barıştığımız an unutuyoruz herşeyi ve hiç bişey olmamış gibi devam ediyoruz sanki o sözler hiç söylenmemiş gibi. Ama malesef kavga etmeden durabilmeyi başaramıyoruz.
Buraya giriyorum, başkaları nasıl bir evlilik yaşıyor diye gözlemlemeye çalışıyorum. Çünkü bana göre biz normal değiliz, sadece biz mi böyleyiz merak ediyorum. Aklımın bir köşesinde boşanmak var. Bu düşünceyi hiç atamıyorum kafamdan. bazen ondan içim soğuyo, bazen de uğrunda ölecek kadar çok seviyorum. inişli çıkışlı bir haldeyim. inanılmaz derecede yorgun hissediyorum kendimi. bazen alıp başımı gitmek istiyorum. biz böyle değildik, ben böyle bir evlilik yaşayacağımızı hiç ummuyordum. Daha önce bazı problemler yaşadık, ben ayrılmayı dile getirdim. o kavga esnasında yoldaydık, arabayı önümüzde giden tırın altına altına sürmeye başladı. Boşanırsak ancak bu şekilde boşanırmışız. o anda soruyo "gerçekten bitti mi" diye, bitti desem canımızı teslim edecez bundan eminim. Biterse hem beni öldürürmüş hem kendini, blöf yapmadığından adım gibi eminim. Ayrılığı aklımdan geçirdikçe öyle bir şansım olmadığının farkındayım artık. Ne zaman TVde kocası tarafından öldürülen bi kadın haberini görsem, gün gelir ben de böyle haberlere mi çıkarım acaba diye düşünmeden edemiyorum.
Kafam çok karışık, karmakarışığım. Hayatıma nasıl devam etmek istediğimi bilmiyorum. Hiçbişeyden emin değilim. Daha anlatamadığım o kadar çok şey var ki, herkes mi yaşıyor evlilikte bunları. Evlilik kolay değil derlerdi ama, bu kadar da zor olacağını hiç ummuyordum...
Evlendiğim günden beri sıkıntı üstüne sıkıntı yaşadım, eşimin ailesiyle 4 ay birlikte yaşadık. Hatırlamak istemeyeceğim kadar, hatırladığımda bunalıma girecek kadar zor günlerdi benim için. Zar zor ayırdık evimizi, nihayet eşimle başbaşa bi yuvamız oldu. Ama bitmedi bir türlü sıkıntılar...
Evlenene kadar masal gibiydik gerçekten, bütün arkadaşlarım imrenirdi mutluluğumuza. Her ne olursa olsun beni eşim kadar anlayan biri yoktu, varlığıyla öyle huzurluydum ki... Daha ben söze başlamadan anlardı bi derdim olduğunu, ben üzgün olduğumu söylemeden sorardı neyin var aşkım diye. Halbu ki belli etmezdim, ama hissederdi. Ben de onun sıkıntılarını öyle tabi...
Ama şimdi... tabiri caizse kedi köpek gibiyiz. Bıktım yoruldum sıkıldım artık sabah akşam kavga etmekten... en büyük kavgamız da benim birlikte olamayışımdan kaynaklanıyor. Ben ona diyorum ki bana bir kere olsun sevgiyle sarıl, beni arzuladığın için olmasın bana yanaşman. Bir kere olsun öptüğünde zıvanadan çıkma, bir kere olsun şefkatle öp öyle sarıl... Ben bunu ne zaman istesem ardından büyük bir kavga patlak veriyor, neymiş ben o işi yapmamak için bu bahaneyi üretiyormuşum artık. Diyorum ki bak bu kız sana defalarca birşey anlatıyo, hep aynı şeyi söylüyo, bir kere olsun kavga etmek yerine ben ne istiyorum düşündün mü? Bunu güzelce izah ediyorum, beni anla diyorum artık anla... ama anlamıyor anlatamıyorum. o işi bir yapalım da ondan sonra gör sarılıyor muyum sarılmıyor muyum diyor. ama tabi ki böyle bişey olmuyor. az çok işini gördüğü zaman sadece bana öyle görünmek için sarılıyor, ama istediğim gibi değil bunu hissediyorum... Yanıma her sokulmasında hep aynı şeyi dile getiriyorum, "artık bana normal sarıl"... Ve her seferinde bunu söylediğime bin pişman ediyor....
Dün akşam işten geldi, yemeğini yedi, yine yanımdaydı ve yine aynı şeyler oldu. Ben yüz vermeyince gitti yattı bi köşeye, tek bir kelam konuşmadan bir sohbet etmeden döndü uyudu. O uyudu, ben hem onu seyrettim hem de ağladım beni böyle yapayalnız bıraktığı için. Saat geç olmuştu, zor da olsa uyuyabildim. Gece 2'de uyanmış beyfendi, saatlerce uyudu ya benim uykum umrunda değil tabi. Beni uyandırdı uyutmuyor da. Sabah 5'e kadar bu yüzden kavga ettik. Birbirimize neler söyledik. En son iş boşanmaya kadar geldi, ben dile getirdim çünkü artık kaldıramıyorum bu şekilde bir evliliği... Sonra o döndü ağladı, ben dayanamadım sarıldım derken hiç bişey olmamış gibi barıştık. Böyle de güzel bir huyumuz var, ne kadar kavga edersek edelim barıştığımız an unutuyoruz herşeyi ve hiç bişey olmamış gibi devam ediyoruz sanki o sözler hiç söylenmemiş gibi. Ama malesef kavga etmeden durabilmeyi başaramıyoruz.
Buraya giriyorum, başkaları nasıl bir evlilik yaşıyor diye gözlemlemeye çalışıyorum. Çünkü bana göre biz normal değiliz, sadece biz mi böyleyiz merak ediyorum. Aklımın bir köşesinde boşanmak var. Bu düşünceyi hiç atamıyorum kafamdan. bazen ondan içim soğuyo, bazen de uğrunda ölecek kadar çok seviyorum. inişli çıkışlı bir haldeyim. inanılmaz derecede yorgun hissediyorum kendimi. bazen alıp başımı gitmek istiyorum. biz böyle değildik, ben böyle bir evlilik yaşayacağımızı hiç ummuyordum. Daha önce bazı problemler yaşadık, ben ayrılmayı dile getirdim. o kavga esnasında yoldaydık, arabayı önümüzde giden tırın altına altına sürmeye başladı. Boşanırsak ancak bu şekilde boşanırmışız. o anda soruyo "gerçekten bitti mi" diye, bitti desem canımızı teslim edecez bundan eminim. Biterse hem beni öldürürmüş hem kendini, blöf yapmadığından adım gibi eminim. Ayrılığı aklımdan geçirdikçe öyle bir şansım olmadığının farkındayım artık. Ne zaman TVde kocası tarafından öldürülen bi kadın haberini görsem, gün gelir ben de böyle haberlere mi çıkarım acaba diye düşünmeden edemiyorum.
Kafam çok karışık, karmakarışığım. Hayatıma nasıl devam etmek istediğimi bilmiyorum. Hiçbişeyden emin değilim. Daha anlatamadığım o kadar çok şey var ki, herkes mi yaşıyor evlilikte bunları. Evlilik kolay değil derlerdi ama, bu kadar da zor olacağını hiç ummuyordum...
Son düzenleme: