Söylediklerimin hepsi küçüklüğümden beri gelen birşey bu anlattıklarnz pek yardımcı olamıyor bana malesef uzun zamandır birşey sizin dediğiniz gibi sıkıntılı bir dönem veya anlık durum değil .
Ayrıca sürekli agladıkca aklıma hastamıyım iyi olmayacağım kötüye gidiyorum hiç birşey düzelmicek veya ya ağlarken kriz geçirirsem hep kötü düşünüyorum.
Ailem çocuklugumdan beri der bana sen hep pesimistik yani kötümser düşünüyorusun der ama yapamıyorum gercekten yapamıyorum.
Sizce psikologa gitmelimiyim ?
Hayır yapabiliyorsunuz. Kötü şeyler düşünmek, iyi şeyler düşünmekten daha zordur. Kötü şeyler olacağına inanmak, iyi şeyler olacağına inanmaktan daha zordur. Şüphecilik gerektirir. Şüphe ise beyni yoran bir şeydir. Kendinize böyle yüklenmeyin. Çocukluğunuzdan beri devam ediyor olması, sizi biraz endişelendirmiş ve çözümsüz bir süreç gibi görünmüş. Ya da şöyle yapalım.
Tamam. Diyelim ki siz haklısınız. Diyelim ki bu bir sorun. Diyelim ki elinizde değil. Ve sizin aşıp başaramayacağınız bir rahatsızlık.
Şu anda böyle düşündüğümde, ben de sizinle aynı fikirde olduğumda, ne oldu biliyor musunuz? Hiçbir çözüm üretemiyorum. Size "psikoloğa gidin" derim demesine ama başarısızlığa olan inancınız başarıya olan inancınızdan daha büyük olduğu sürece sadece uyurken çözüm bulmuş olursunuz -ki bu da geçici çözüm olur. Ve dahası bunu eğer psikolog fark ederse, -ki emin olun fark eder- sizi ilaç tedavisine sokup uyamanıza yardımcı olur. Siz yine ertesi sabah uyanırsınız, yine krize girme edişesiyle uyandığınız için aydınlık günü karanlığa çekip kendinizi o deliğe sokar ve taciz etmeye devam edersiniz. Psikolog size ne yapmanız gerektiğini bir ya da iki kez söyler. Yapmayı ret ettiğinizi gördüğünde hiçbir şey yapamaz.
İrem Hanım unutmayınız, kimse kimseye istemediği hiçbir şeyi yaptıramaz. Psikolog size farkındalıklar verir. Farklı açılardan bakmanızı sağlar. Çözümü size buldurur ve bu onun yapabileceği en güzel yardımdır. Fakat önce şunu sorun kendinize, siz çözümü bulup uygulamak mı istiyorsunuz? Yoksa birinin gelip size sihirli bir değnek değdirmesini ve bu durumun siz kılınızı kıpırdatmaksızın silinmesini mi?
Altında yatan sebepler neler?
Bu krizler sonrasında sizi rahatlatıyor mu?
Endişelenmek ve olumsuz düşünmek dışında bir şey deniyor musunuz? / Deniyorsanız neler deniyorsunuz?
Siz değil de, çok sevdiğiniz biri bu durumda olsaydı ona ne tavsiye ederdiniz?
Yeterince empati kurabiliyor musunuz?
Kendinizi gerçekten tanıyor ve nelerden hoşlandığınızı biliyor musunuz?
O anda hissettiğiniz korku ya da endişelerinizi gidermek için kendinize kişisel gelişim konulu kitaplardan yardım alarak destek oldunuz mu?
Çocukken hiç evcilik oynadınız mı? -mış gibi yapmayı biliyor musunuz? Fazlası tehlikeli olsa da, kararında faydası olan keyifli metodlardan biridir. Kendinizi olumsuz düşüncelerden arındırabilmeniz için bu tip egzersizler yapabilirsiniz. Hatta buna benimle başlayabilirsiniz. Az önce benim yazıma karşılık olarak bunun anlık bir durum olmadığını, küçüklüğünüzden beri yaşadığınız ciddi bir durum olabilme ihtimalini ve kendi kendinize çözüm bulamadığınızı, yapamadığınızı beyan ettiniz.
Peki, bunun aksiymiş gibi inanmış olsaydınız, ne kaybederdiniz? Ben yukarıda sizinle empati kurdum.
Dedim ki;
"
Tamam. Diyelim ki siz haklısınız. Diyelim ki bu bir sorun. Diyelim ki elinizde değil. Ve sizin aşıp başaramayacağınız bir rahatsızlık. "
Sonra ne oldu, tıpkı sizin gibi çözüm bulamadım.
Şimdi de aynısını siz yapın. Benimle aynı fikirde olmayı deneyin.
Bunun önemli bir şey olmadığını, ağlamakla kriz geçirilmeyeceğini, buna vücudunuzun ihtiyacı olduğunu ve ağlayan insanların diğerlerine oranla daha güçlü olduklarını düşünün. Bunun mutlu olmak ve güçlü kalmak için bedeninizin verdiği bir tepki olduğuna inanın. Ağladınızda kriz geçirme korkunuzun aslında kendinize verdiğiniz değer olduğuna inanıp bu halinizle gurur duyun. Hiçbir şeyin yoluna girmeyeceği ihtimalini boşverin ve kendinize herşey kötü gitse bile "ben iyiyim" diyin. Ağlamayı sevin. Ağlarken fenalaşmak deşarjdır bununla eğlenin. İlla endişe duyacaksanız, ağlıyorsunuz diye değil, "Ya ağlayamasaydım?" diye endişelenin. Ve ağlayabildiğiniz için kendinize teşekkür edin.
Eğer tüm bunları içinizden gelerek düşünemiyorsanız bile, bir kere olsun oyun oynayın -mış gibi yapın.
Ne kaybedersiniz ki?