İstediğinize inanın artık birşey demiyorum buradaki beni tanımayan tanımadığım insanlara neden yalan söyleyeyim.Eşim keyfi olarak işten çıkmadı çıkmak için zorlandı ve çıktı istifa etmiş gösterdiler ki onlar işçi çıkarmış gibi görünmesin bu iş veren için ekşi oluyor çünkü ama ben ne desem inanacağız yok bu sebeple kendi yalanlarınıza inanın aynı kaynanam gibi.Aynen öyle, ne kıdem ne ihbar hiçbirini alamaz
düşüncenin özeti '10 dönüm bostan yat oğlum osman' yanlış da söylemiş olabilirim.Açılacak birşey yok...Hani bir insan tek kalır geçim kaynağı yoktur tamam çalışır.Ama diğer türlü iki kişinin karı kocanın yani çalışması uygun değil bence sağlık sektörü olabilir ama onun dışında ne kadar kadın çalışırsa o derece erkek işsiz kalıyor.
Allah aşkına kim öğretiyor bunları size? Ne alakası var? İş dünyası erkeklerin tekelinde değildir. Evi geçindirmesi gereken kişi de erkek değildir.Açılacak birşey yok...Hani bir insan tek kalır geçim kaynağı yoktur tamam çalışır.Ama diğer türlü iki kişinin karı kocanın yani çalışması uygun değil bence sağlık sektörü olabilir ama onun dışında ne kadar kadın çalışırsa o derece erkek işsiz kalıyor.
İstediğinize inanın artık birşey demiyorum buradaki beni tanımayan tanımadığım insanlara neden yalan söyleyeyim.Eşim keyfi olarak işten çıkmadı çıkmak için zorlandı ve çıktı istifa etmiş gösterdiler ki onlar işçi çıkarmış gibi görünmesin bu iş veren için ekşi oluyor çünkü ama ben ne desem inanacağız yok bu sebeple kendi yalanlarınıza inanın aynı kaynanam gibi.
Dedenin veya eşimin ailesinin ölmesi beni neden etkilesin pardon onu anlamadım? Kurduğunuz cümle güzel beğendim en güzel cevap bu olduBence sizin sorununuz hiç emek harcayarak para kazanmamış olmak çünkü her ay o parayı hesabında görmek için çalışmak gerçekten çok da kolay bir şey değil. Hayat pahalı, ülkemizde geçinmek zaten survivor.
Şimdi siz diyorsunuz ki "eşime o evi söz vermişler, zaten olmasa evlenmeyecekmiş ama yanında mutfak masrafına da yardımcı olup ekstra bir kira daha vereceklermiş." Tamam o kısmını anladık ama sizin anlamadığınız da şu aslında, o ev sizin için büyük bir nimet. Kira vermemek bu hayat şartlarında asgari ücretle geçinen bir aile için muhteşem bir şey. Çoğu insanın rüyalarını süsleyen bir şey gerçekten ve hayatınızı çok kolaylaştırıyor. 1000 lira diyorsunuz, o para hiç olmayacaktı elinizde, makarna yiyecektiniz belki her gün.
Tamam görücü usulü evlenmişsiniz, bazı şeylerin sözünü alıp öyle sanarak evlenmişsiniz ama olmamış. Yapabileceğiniz bir şey var mı? Artık yok ki bence verdikleri destek büyük ama siz senelerdir bunun kiniyle yaşıyorsunuz. Yazık yani canınıza. Değiştirmek için yapabileceğiniz birkaç şey var, siz de çalışabilirsiniz, eşiniz işinin yanında ek işler yapar. Ama siz kadınların çalışmasının günah olduğunu ve eşinizin de çalışmaya pek gönüllü olmadığını söylüyorsunuz. O zaman yapacak bir şey kalmıyor.
O dede bir gün vefat edebilir, eşinizin ailesi allah korusun bir kazada hep beraber vefat edebilir, o zaman ne olacak? Herkes kendi göbeğini kendisi kesmeli, beklentileriniz çok fazla ve gereksiz gerçekten.
Kayınvalidenizin size bir şey vermesini engellemek için de diyeceksiniz ki "biz bunları istemiyoruz, evde var, ben kendimi muhtaç gibi kötü hissediyorum, saygısızlık etmek istemem ama bir daha teklif etmezseniz sevinirim, yine de teşekkürler." Bitti. Kuracağınız iki cümle bu durumu sona erdirecek zaten.
İş yeriyle eşim böyle anlaşıp işten çıktı ama bunu nasıl ispatlayabilirim ki üç maaş artı izin günlerinin parasını verdiler hala diyorlar yok işsizlik maaşı almış eşimin imzaladığı sözleşmeye göre o zaman öyle bir hakkı yoktu zaten.Yani ben hiçbir konunuzu görmedim bundan başka, alıntıladığım arkadaşın mesajını da tesadüfen gördüm. İster mobbing görmüş olsun, ister kendi isteğiyle çıksın; her türlü iş yeri onu çıkarmamış. Bu durumda haklı bile olsa istifa ettiği için, herhangi bir tazminat alamaz. İş Kanunu bu şekil, bize neden kızıyorsunuz ki?
Hihi çalışan kadınlar olarak çok mutlusunuz konulardan görüyoruz...İyi günler.Allah aşkına kim öğretiyor bunları size? Ne alakası var? İş dünyası erkeklerin tekelinde değildir. Evi geçindirmesi gereken kişi de erkek değildir.
Gerçekten çok üzülüyorum sizin gibi hemcinslerimi gördükçe. Bir insanın kendisine biçtiği değer nasıl bu kadar olabiliyor. Gerçekten çok üzülüyorum.
Mutsuz kadınlar mutsuz kız çocukları yetiştiriyor ve bu kısır döngü asla değişmiyor.
Birçok yerde bende düşünüyorum falan yazmıştınız. Doğru aza kanaat etmek çok güzel birşey, çocuğun geleceğini düşünmemekte öyle haklısınız.Çocuk düşündüğümü söylemedim pardon nerden çıkardınız? Sıkıntısı olan insanlar için çalışanlara saygım sonsuz daha fazla para için çalışanlara yok
Dedenin veya eşimin ailesinin ölmesi beni neden etkilesin pardon onu anlamadım? Kurduğunuz cümle güzel beğendim en güzel cevap bu oldu
Birçok yer mi şaka mı bu hahahahhaahahahahBirçok yerde bende düşünüyorum falan yazmıştınız. Doğru aza kanaat etmek çok güzel birşey, çocuğun geleceğini düşünmemekte öyle haklısınız.
Herkes iftar menüsü konusunu yazmış yaa nereden bulabiliriz onu
Benim menümde köfteli ayran çorbası,sebzeli bulgur pilavı,etli sarma,su böreği,etli bamya,tavuk kızartması ,mevsim salata,közbiberli patlıcanlı salata,meyve ve çayın yanına tatlı olarak magnolia birde çerez
Gerçekten tesadüfi gördüm bunları. Evet kayınvalidesi oğluna çık demiş ama oğlunun zaten çalışmaya gönlü yokmuş. Yani sevgili Anamnez doğru hatırlıyor.
imkanı olmadığı için çalışmayan/çalışamayan tüm kadınları tenzih ederek söylüyorum. En azından biz kayınvalidemizin yapacağı erzak alışverişine muhtaç değiliz. En azından biz gidip erzağımızı kendi paramızla alabiliyoruz. Belki mutlu değiliz ama kayınvalidenin alacağı 2 paket makarnanın, yarım kilo etin lafını yapmamıza ihtiyacımız yok. Çünkü kendimiz alabiliyoruz.Hihi çalışan kadınlar olarak çok mutlusunuz konulardan görüyoruz...İyi günler.
Şuanda maddi bir katkıları yok ondan dedim bende her gittiğimizde elimize birşey tutuşturmuyor ayda yılda bir ben bu eve güvenip yaşamıyorum eşim güvenen aynı düşünüyoruz zaten.Siz eşinizin ailesinden beklenti içindesiniz, en azından eşiniz öyle, geçinememenizin sorumlusu olarak onları görüyor eşiniz bir nevi, ben de diyorum ki onlar olmazsa kimden destek bekleyeceksiniz, hayatta tek başınıza kalacaksınız ve onlar da her geçen gün yaşlanıyor, bir gün gerçekten bu hayatta eşinizle ikiniz kalacaksınız. Beklentisiz, ayaklarınızın üstünde durmanız lazım.
Dede ölürse de ev eşinizin değil. O öyle arzu edip dile getirmiş olabilir ama kanunlar öyle söylemeyecek. O evde eşinizin kardeşinin hakkı da olacak mesela. Kimse size oturun demeye devam etmeyecek, satmak isteyecekler, kirasını almak isteyecekler. Elinizdekiler size ait değil, şu an o ev bir nimet, değerini bilin demek istiyorum.
Yalnız o begenmediginiz 1 kilo kıymadan en az 4 çeşit yemek yapılırKendince yaptığı iyilikleri yapmasın istiyorum ne bir nara muhtacım ne bir kilo kıymaya
Hehe doğru
Bize erzak alışverişi yapmıyor üzülme be hem yorgunsun hem mutsuz iş birde ev kıyamam sonuç olarak aynı yerdeyiz ama sen daha yorgunsunimkanı olmadığı için çalışmayan/çalışamayan tüm kadınları tenzih ederek söylüyorum. En azından biz kayınvalidemizin yapacağı erzak alışverişine muhtaç değiliz. En azından biz gidip erzağımızı kendi paramızla alabiliyoruz. Belki mutlu değiliz ama kayınvalidenin alacağı 2 paket makarnanın, yarım kilo etin lafını yapmamıza ihtiyacımız yok. Çünkü kendimiz alabiliyoruz.
Sizse asgari ücretli çalışmayı sevmeyen kocanıza mahkumsunuz.
Hayatınız bu ve hep bu olacak.
Dünyanız bir nar ve yarım kilo kıymanın sığacağı bir poşet kadar. Ve bunu kendinize siz yaptınız.
Size de iyi akşamlar.
Hamiş: çalışıyorum ve kendime yemekli düğün yapacak kadar para kazanıyorum. Kayındedenin 600 lira verip dağıtacağı tavuk pilavlı düğün yemeğine tamah etmek zorunda değilim.
Biz aynı yerde değiliz. Dışarıdan biri şu konuşmayı okusa olmadığımızı görür zaten.Bize erzak alışverişi yapmıyor üzülme be hem yorgunsun hem mutsuz iş birde ev kıyamam sonuç olarak aynı yerdeyiz ama sen daha yorgunsun
Bize erzak alışverişi yapmıyor üzülme be hem yorgunsun hem mutsuz iş birde ev kıyamam sonuç olarak aynı yerdeyiz ama sen daha yorgunsun