Bir Lohusa Günlüğü...

mehdeniz

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
3 Aralık 2018
16
9
34
Merhaba,

İnsanın hayatında en çok konuşmaya ve anlaşılmaya ihtiyacı olduğu dönem lohusalık. Ama ne yazık ki zamansızlık yüzünden kimse ile konuşamadığın bencillikler yüzünden hiç anlayanın çıkmadığı dönem de yine lohusalık.

Lohusalığı atlatamadığımda (tabi halen arada gelip gidiyor ama ) eşim psikolojik destek almamı söylemişti, doğruydu da. Ama unutulan birşey vardı o da ben psikologla seanstayken bebek nasıl duracaktı? Sırf bu sebeple profesyonel destek alma fikri de elendi.

Ben de düşündüm ve yazayım dedim. Eşekten düşeni eşekten düşen anlar. Belki birileri bebeğini emzirirken, bebeği uyuduğunda, bebeğini sallarken bu yazdıklarımı okur da “Aa yalnız değilmişim” der, bir nebze rahatlar dedim.

Benim hikayem 2018 yılında ilk bebeğimi kaybetmemle başladı. Hamile olduğumu öğrenmeden önce eşimin ailesinin emrivakisi ile il dışı gezisi yapmıştık. Gezi derken bize gezi değil, kendileri gitmek istedi bizi de hiç gelir misiniz planınız var mı demeden peşlerine taktılar. Sonra gittiğimiz gezide yaşanan tatsızlıklar, kayınvalidem ile kavga etmem, stres vs derken iğrenç bir iki gün geçirmiştim. Meğer o sıralarda hamileymişim. Sonra kan tahlilinde hamile olduğumu öğrendim. O kadar garip bi duyguydu ki sevinç korku bazen üzüntü hepsini aynı anda yaşadım. Derken bir sabah ufak bir kanama ile uyandım, hemen doktora gittik, ultrasonla baktık bebeğim oradaydı. İşe gitmeye devam ettim. Daha sonra bir akşam iş çıkışı yine kanamam oldu, arkadaşımdan rica ettim falan derken 15 güne yakın kalkmadan yattım evde. Tuvalete gidip kan göreceğim bebeğimi kaybedeceğim diye kıpırdamadığım 15 gün. En sonunda artık yarabbim bana bağışlamayacaksan evladımı daha fazla yatırma beni, çektirme bu zulmü diye ağladım. O gün durdurulamaz kanamam geldi. Gece acilen hastaneye gittik ve doktor “kalp atışı yok kürtaj olmanız lazım” dedi. O sesi hiç unutmuyorum. Derken sabahı bekleyin dediler eve gönderdiler. Karnımdaydı ama yoktu ve sabah benden koparacaklardı. O gece. O gece bitmedi. Eşim ve ailesi hamile olduğumu herkese duyurdukları İçin kürtaj sonrası ev cenaze evi gibiydi, taziyeleri kabul ettim telefonlar susmadı. Oysa ben bağıra çağıra tek başıma kalıp ağlamak istemiştim ama kimse beni anlamadı. O şuursuzlukla yine kayınvalide ve annem arasında bir sürü olaylar yaşandı, kavgalar gürültüler.

Neyse arada kürtaj sonrası tekrar operasyon olmak zorunda kaldım, reglim düzene girmedi, pkolusun dediler falan filan derken bir gün tekrar hamile olduğumu öğrendim.

Kimseye söyleyemedim bu haberi, aileler dışında. Ya birşey olursa? Hee tuvalete gittiğimde peçeteye bakmaktan bir hal olmuştum. Detaylı ultrasona girene kadar kimseye söylemeyeceğim dedim. Detaylı ultrasona girdim, sanıyorum ki çıkacağım ultrasondan ve hemen sosyal medyaya yazacağım diğer insanlar gibi. Ultrasonu çeken doktor yanımıza geldi ve sağ akciğerinin en alt lobunda bi anamoli var dedi. Ne olduğunu anlamadım önce, adam doğunca çocuk doktorları bakacak önemli değil falan diye anlatmaya başladı ama ben duymuyordum sanki. Ultrason raporunu elime verdi, rapora koyu renklerle CCAM tip 3 ile uyumlu yazmış. Hemen araştırdım, doktor tanıdıklara falan sordum, yabancı makaleleri okudum.

Üç ihtimal vardı: ya bu anamoli alanı büyüyecek ve ödem oluşacak bebeği kaybedeceğiz
Ya bebek doğunca solunumu sıkıntılı olacak ve müdahale ameliyat olması gerekecek
Bebek doğacak sıkıntısı olmayacak sonra takipler ve küçük ameliyat olması gerekecek

Tabiki ben en kötü ihtimale odaklandım. Doktorum sürekli 28. Haftaya kadar gelsek gebelikte yeter dedi. O 8 hafta bana hiç geçmiyordu. Sonra anamolinin olduğu alan büyüdü. Ben tekrar yıkıldım. Bebeğime bir tane birşey heves edip alamadım. Almak isteyenlere de hele bi doğsun dedim, eşim bir gün “sen bu çocuğun ölümünü bekliyorsun kendini buna inandırmışsın” dedi. Belki de öyleydi.

Günler geçti, bebeğimin anomali alanı sabit kaldı, ödem oluşmadı, gebelik ilerledi. Ama bir gün kontrolde bebek kilo almıyor suyun azaldı dediler. Takip edeceğiz olmadı hemen seni Doğuma alırız. Ne demek suyum azaldı, kilo almıyor. Doktorum plesantadan kaynaklı olabilir dedi,bebek beslenemiyor dedi. Bu iki hafta sürdü. Sürekli su iç, onu ye bunu ye. Sonra Doğuma alındım.

Allah’ıma şükür oğlum doğdu nefesini aldı. Doğar doğmaz ultrason, film vb çekildi. Daha 10 günlük değildi biz oğlumla 4 hastaneye gitmiş, birden fazla işleme tabi tutulmuştuk. Peşinde koştum yavrumun. Tek dileğim zayıf olan bebeğime sütüm gelsin toplansındı. Ya ameliyat falan derlerse biraz ele gelsin en azından diye gece gündüz yirmi dört saat emzirdim. Gak dedi emzirdim almıyordu zorla verdim.

2,5 aylıkken bir gün benim o Çeşme gibi akan sütüm gelmemeye karar verdi. Neden derseniz, belki genetik belki olacağı varmış bilemem ama bence lohusalık döneminde eşimin ailesi ile yaşananlardan, eşimle boşanmayı düşünecek kadar ayrılık sürecine gelmemiz gibi nedenlerle gitti. Çünkü tam o zamanlara denk geliyordu.

İlk 40 gün bebeğime şükür edemeden sürece alışamadan evde kayınvalide kayınpeder annem görümce eşimin teyzegil falan yaşamaya başladık. Emzireceğim kayınpeder var çıkamıyorum, kanamam var rahatça eşofman giyip gezmek istiyorum kayınpeder var giyemiyorum, sezeryan olmuşum ağrım var ayağımı uzatıp da yatamıyorum. 2,5 kilo yavrum sanki sevilebilecek büyüklükte gibi insanlar bebeği bize vermiyor diye laf ediyor, kayınvalidem “yok kayınpederini kapıda karşılamadı” “kayınpederine surat asıyor””gülmüyor” “zaten bayramlarda bize gelmedi hep yurtdışına gittiler böyle gelin mi olur”(bu arada bahsettiği yurtdışı balayı,başka yok) söylendi durdu. Anneme beni şikayet bile etmiş. Ben bebeğimi hastaneye götürüyorum bana gelip “makyaj yap randevuya geç de gidilir ne olacak” dedi. Öyle de rahattı. Zaten beni beğenmiyordu şunu giy şunu sür şunu yap. Hatırlamak dahi istemiyorum. Hiçbiri bebeğin durumu ne olacak diye düşünmedi herkes rahattı. Bebek Doğumda nefes aldı ya tamamdı onlar İçin. Ama ben biliyordum bebeğimin akciğerinde bi sıkıntısı vardı ve benim hep tetikte olmam gerekliydi. Ben böyle deyince de bizim torunumuz sapasağlam sen mutlu olmayı bilmiyorsun dediler.

Götürdüğümüz doktorlar
“Şu an birşey yapmaya gerek yok ama takipte kalacağız ama muhakkak bir gün ameliyat gerekir o alanın ilerde kanser vb yapmaması İçin” dediklerinde onlar birşey yapmaya gerek yok kısmına odaklanıp bana abartıyorsun dediler.

“Ultrasonda net belli olmaz, akciğer nefes aldıkça açılıp kapanan bir organ, kesin sonuç olarak bakmayın ama şu an birşey görünmüyor,en iyi sonuç büyüdüğünde tomografi ile belli olur şu an çok küçük” dediklerinde onlar birşey yok kısmına odaklandılar, yemeye içmeye gülmeye devam ettiler. Bende her gün bebeğimin nefesini karnının inip kalkmasını takip ettim.

Şimdi sütüm çok çok az ve biz 3 aylığız. Sütüm azaldığında ağlamaktan yerlere yatmıştım. Çünkü bir de mama vermeciler çoğalmıştı etrafımda neeee emmiyor mu sütün mü yol o zaman sen eksiksinler artmıştı. Sırf dışarda mama yaptığımı anlamasınlar diye son bir aydın evden dışarı çıkmadım. İnsanlar ziyarete geldiğinde mama verecek olsam gizlice hazırlayıp “süt sağmıştım da onu ısıtıp getirdim” diyorum.

Bu derece baskıya maruz kalıyoruz işte. Tükiye’nin en iyi fakültesini üniversitesini bitirdim bir şirkette üst düzey pozisyonda çalışıyorum ama gelin görün ki ben anneme yapılan baskıdan daha ağırına ve annemin yaşadıklarından daha ağırını yaşamaya mahkum edildim. Sanırdım ki ekonomik seviyem ve eğitim düzeyim ilerledikçe hayatım güzel olacak kaynana derdi, baskılar vb olmayacak. Sanırdım ki birey olarak yaşadığım alanı ispat etmem kolay olacak sınırlarımı insanlara göstereceğim ve saygı duyacaklar. Ama olmadı.

Bunları neden yazdım derseniz dedim ya dertleşmek için.

Mama vermek utanılacak birşey değil, rahmetli anneannem derdi ki hırsızlık mı kötü kadınlık mı yaptın da utanıyorsun, evet doğru hırsız da değilim kötü kadın da. Sütüm yok mecburen mama veriyorum. Bana lütfen kendimi eksik hissettirmeyin, bebeğin seni tanımaz bilmez demeyin.

Evlenmemiş kadın arkadaşlarım sınırlarınızı sevgili döneminde baştan çizin, kimsenin sizin birey alanınıza tecavüzüne izin vermeyin, gereksiz mütevazilik yapıp ezilmeyin. Hayır demek yapma demek kötü şeyler değil. Ve muhakkak ailesini iyice tanımadan evlenmeyin. Hayatınıza alacağınız adamı seviyor olabilirsiniz o adamın vizyonu ve misyonu size yakın olabilir ama ailesi hala orta çağ zihniyeti ile “gelin” olarak görecekse sizi evlenmeyin.

Ve lohusa arkadasım bu günler de geçecek hayat güzelleşecek, önemli olan sağlık ve sevgi. Üzülme sen iyi bir annesin
 
Ya bu insanların herşeye karışması ve herşeye yorum yapması çıldırtıyor beni. Lütfen eşine, eşinin ailesine ve kendi ailene gerekli ayarı ver ve yoluna bak. Eğer çok kötüysen yardımcı tut. Dedikodulara kulaklarını tıka ve unutma hiç birşey senden önemli değil.
 
Sanırım sizde hamilesiniz ve diğer yorumlarınızdan anladığım kadarıyla benden yaş olarak da küçüksünüz. Düşünce yapınız çok güzel mesajınıza çok sevindim. Sizde bu dediklerinizi uygulayın. Akıl harbi yaşta değil başta. Bebek doğduktan sonra falan yapabileceğim birşey olursa yardımcı olacağım yazın konuşalım, lohusalık normal şartlarda bile zor bir dönem. Keyfini çıkartın
 
Canım bende bebeğime mama vermek zorunda kaldım tabikide bizler eksik degiliz ve asla utanılacak birşey değil
Bebeğim şuan altı aylık ve benden başkasında durmuyor buna babasıda dahil
Meleklerimiz bizi taa karnımızdayken tanıyorlar
Bebeğine odaklan ve diğer insanları umursama
 
Çok teşekkür ederimm evet hamilelik bile zor lohuasalık nasıldır tahmin bile edemiyorum lohusalık sürecinde mutlaka sizin bilgilerinizden yararlanmak isterim elbette çok tatlısınız
ben F flower world in dediği gibi bir ya da bir kaç kez kötü olup sonra daha çok değere binenlerdenim. Sizde öyle yapın lütfen ben kadınların özellikle annelerin üzülmesine dayanamıyorum. Lütfen verin cevabınızı içinizde kalmasın. En fazla 1 ay küserler rahat edersiniz o ara
 
Ahh kıyamam sana.
Evladının sıkıntısının yanında nelerle uğraşıyorsun.
Allah aşkına bir cinnet geçirip alayını kovar mısın en kısa zamanda evden .
Kimseye yalan söylemek zorunda kalma,hayatına bebeğine düzenine karıştırma kimseyi.

Küçük kızımda;
Sezaryenle doğum yaptığım için sütüm çok azdı.
Eve geldiğimin gün hemen mama aldırdım eşime
Emzirip üstüne de mama verip yatırıyordum.
9 ay hem emzirdim,hem mama verdim hangisi kolayıma gelirse.
Kimse kusura bakmasın ben zorlanıp delirirsem çocuğum rezil olurdu ortada.
Şuan 4 yaşında yapışık ikiz gibiyiz.
Yani mama içen çocuk annesinden soğumaz
Koynunda uyut kokunla büyüt yavrunu.

Ve yine söylüyorum en kısa zamanda
Bu kendi ailen bile olsa çevrendekilere haddini bildir.
 
aslında olay ne biliyormusun
1 kere kötü olacaksın ve ondan sonraa sınırlarını bilecekler ,
gerçekten haklı oldugun bir olayda sakın kendını tutma koyver gitsin

ben öyle yaptım
O kadar doğru ki. Aman kavga çıkmasın aman yüz göz olmayalım diye uğraşıp duymamazlıktan gelip susunca daha da kötü oldu her şey. Şimdi en ufak suratımı assam olay oluyor o kadar alıştırmışım ki onları ne derlerse yapmaya. Ama kayınvalideme sorsan Harika bir kayınvalide. Ne yapmış ki
 
Mama verince sana bağlı olmaz seni sevmez diye diye kabuslarıma girdiler. Sanki tek kriter emzirmek. İyili varsınız
 
O kadar sevindim ki bebeğinizin size düşkün olmasına inşallah benimki de öyle olur
 

bak bu sözüme inan
ben suratımla adam ettim ,
kv ile bir kere tartıştım ama hep suratsızım öyle düşün ,
o tartışmada korkumuzdan yanında ne konuşacagımızı şaşırıyoruz dedi ,

hee demek amacıma ulaşmışım dedim bende içimden ,
şimdi bana davranışı göreceksin kapılarda karşılıyor o derece,
 
Merhaba
Sadece bu kısım için konuşucam daha fazla okuyamadım
Bir zamanlar ben de hamile kaldım aa ne güzel falan filan karışık duygular yaşadım ama ne kayınvalidemin ne annemin haberi oldu. Söylemedim.
Sonra düşük yaptım. Gene kimseye söylemedim.
Ve bu olayda dramatize ettiğim hiçbir an olmadı.
Yani aynı şeyleri yaşamışız, hamile kalma ve düşük ama kusura bakmayın aşırı dramatize etmişsiniz. Taziye için aramalar, cenaze evi gibiler filan yok artık daha neler.
 
Yok haklısınız ben de zaten bunu söylüyorum. Eşim ailesine söyledi,ailesi de herkese söyleyince düşük haberini duyan baş sağlığı gibi eve geldi. Yani süreci ben daha kabullenemeden normalleştiremeden eşimin ailesi yüzünden sanki doğmuş yaşamış birini kaybetmişim gibi oldu. Yoksa her kayıp anne İçin çok zor ama insanlar bu süreçte size normal gibi desteklemezse süreci atlatamıyorsunuz.
 
Oyh dökmüşsün içini aileler giriyorsa çok fena oluyor valla ya. Lousa sürecini yaşamayan anlayamaz maalesef. Eşekten düşeni de hakkaten eşşekten düşer anlar. Ben de oğlum 40 gü lükken zatüreden bi hafta oğlumla hastanede yattım. Ben de lousalığın getirdiği kafayla bi acaiptim hiç mutlu olamadım şükredemedim hallerime baya 14 aylık oluncaya kadar oğlum. Türkiyedeki doktorlar doğumla şeker sorunu olabilir demişlerdi 3 gğnde bi ayağını deşip deşip kan aldılar. Ardından zatüre.. sora almanyadaki doktorlar 3 aylıkken daha genetik anomali olabilir fenül ketonüri olabilir dediler, 2 yaşına kadar hep kanı alındı kontrol edildi. Zaten doğduğunda 3 tur kordon dolanmış, doğum doktorum bu konuyu hiç takmamışken bebek doktoru bebeğimi emzirmeye vermedi, 2 saat gecmiş kucağıma tekrar alamamıştım oğlumu.. yok ciğerine tu kaçmış yok emme reflexi yok. Beyne oksijeb gitmemiş olabilir, yoğun bakım. Engelli olabilir zart zurt... ama lousalık insana bakımsızlık kaygı ve dünyadaki hersey kötü gidiyor gidi bi his veriyor olsa da insana değişik bi soğukkanlılık ve güç de veriyor. İnsan sonradan fark ediyor. Hiçbirinde ağlamadım hepsine gögüsgerdim sakince. Lousa depresyonu denen şey bende 8-10 ay arası sürdü, hiç kimse fark etmedi depresyonda olduğumu hatta ben bile.. ben gectiğinde anlamıştım, oğlum için kendimi mutlu ve şanslı hissetme duygusuyla baya yaşından sonra tanışmıştım. Herşey geçecek canım, anlatmak istiyorsun ve haklısın anlat. Ben de ilk bibuçuk sene paçoz gibi yaşadım . İşe dönünce toparladım. Hepsi hersey heciyor inan
 
Benim de bebeğim 3 aylık. Ben doğumdan ebe geldiğim gün ve takip eden hafta delirdiğimi düşündüm. Titreme nöbetleri geliyordu, 3 gün uyumadım, bebek bana öyle bi yük hissettirmişti ki hayatımda yeni doğmuş, sağlıklı güzel bi bebeğin böyle hissettireceğini düşünmezdim. Çok pembe hayal etmiştim eve bebekle gelmeyi. Annem beklemedi 40 gün olmadan yalnız kaldık. Yardımcı aldık ev işleri için. Ben bebekleyim.
Şimdi daha iyiyim tabii. Ama eski hayatımı özlüyorum. Bebeğimi deli gibi seviyorum ama bi şeyler uçup gitmiş gibi...
 
Bütün bunlar olurken koca kişisi nerde?
Anasını babasını niye susturmuyr peki?
hic de emmeyebilir di çocuk,napalım ölelim mi?
benim kvdede kilo takıntısı var.
7 aylık hamileyım,her gördüğü yerde kac kilo aldın_?
Yeme yeme diyo
62 kiloyum suan ,51 le hamile kaldım
11 diyorm hii doğuramazsın normal bak yeme diyo.
Doguramazsam doğurtur dr ,yapck bisey yok diyorm.
oturup saçmalamasını dert edemem bide valla,
Siz de etmeyın.
Annem bana ,çocuk bu emerse emer,emmezse ac mı bırakcaz?
Siz zaten hormolu beslenmeye mahkum bi devirdesiniz.
Biz emzirdik ,yediğimiz hersey doğaldı.Sutumuz bile tam yağlıydı:)
Emmezse de uzulme diyor.
Haklı.
Kocaniz konuşmuyorsa,siz kvdeye ,etrafa cvbınızı verin.,
 
Cinnet geçir kısmına koptum hahahaha benim de oğlan 4 aylık falanken bi kere kaynanamlar ziyarete gelmişti. Çok şükür ki uzağız 3 ayda bi gelebiliolar, neyse işte hiç parfüm sürmeyen kadın her sabah bi kilo parfümü sürüp gerdanına alıyor oğlanı sokuyor koynuna. Ben zaten kokuya hassasım 5 sene var parfüm kullanmıyorum, midem bulanıyor. Oğlanı kendimi suyla yıkıyorum deodorant bile kullanmıyorum o derece o dönem. Bi de oğlan hiç öyle bahsettikleri gibi yatır uyusun bi çocuk değildi, bazısınınki 20 saat uyuyo o dönemde, bizimki günde bölük pörçük on saat uyur on saat ağlardı . Oğlanı almış kucağına kaynanam. Ve sarılmış, başlamış ağlamaya. Bi aldım kucağımaçocuk leş gibi parfüm kokuyor. Sakinleştiremiyorum oğlanı, tüm kıyafetlerini değiştirdim, boynunu yıkadım. Sonunda bana böyle bi cinnet gelmişti mesela, parfüm kokusundan rahatsız oldu ondan ağlıyor demiştim. Kaynanam bi de alman benim bu arada. Bana karşılık ne demişti biliyo musunuz? Senin sütünden geçen bişeyden rahatsız olmuştur demişti . Bak 2 seneden uzun geçti üstünden şimdi anımsadım bu sözü . İçime oturdu. Ve dikkat ediyorum gecen hafta ordaydıkyine, bi kere sürmedi parfüm, doğumgünüydü bi de yani. 60. Yaş ... ben çemkirdim kazandım. Çemkiren kazanır habaha
 
O duygu geçiyor canım ben de aynılarını hissetmiştim, bu canlı bana bağlı, ölene kadar! Ben ne yaptım ! Ben bunu nasıl yaptım gibi! Hamile insanlara acıyarak bakıyordum, çocuksuz arkadaşlarımı kıskanıyordum.. eski günlerim burnumda tütüyordu çocuksuz olanlar. Bunları hep hormonlar hissettiriyor emin ol! Bebişin 1 yaşına gelmeden kendini cennete düşmüş gibi hissedeceksin, ağladığında içini dert kaplamayacak, burnunu öpesin gelecek Ve eminim ki 2 yaşına gelmeden ikincinin hasreti düşecek gönlüne... annelik öyle birşey. Ben oğlum 3 aylıklen aynen senin gibi hissedip 2-3 çocuklı kadınlara acırken, şuan oğlum 30 aylık ve 2-3 çocuklu annelere ve hamilelelere özlemle bakıyorum. Delicesine hamileliği özlüyorum. 2. Olsun 3. Olsun heryanıocuk olsun benim çiş yapacak imkanım olmasın sım iyice süpürge olsun istiyorum. Her adette kederleniyorum bu ay da tutmadı diye... hepsi geçiyor ve her anı güpgüzel kalıyor, o hisleri hep unutuyorsun, bak ben unuttum bile
 
Ya evet. Starbucks un önünden geçerken içeridekilere bakıp"ya ne kadar mutlular, kahve içip kitap okuyolar"dedim. Halbuki orda sıkıntıdan bezip zaman öldürdüğümü ne cabuk unuttum. Bekarlar ne kadar mutlu meselaaaa. Bu lohusalık bitmez.
 
Mama verince sana bağlı olmaz seni sevmez diye diye kabuslarıma girdiler. Sanki tek kriter emzirmek. İyili varsınız
Vay anasını yaaa
Daha neler duyacağım şu ahir ömrümde :)))

Bak sen beni dinle
Sağlam bi cinnet her şeyi çözer !
Şeker rengi olur hepsinin ağzı da :)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…