A
aylacım
Ziyaretçi
- Konu Sahibi aylacım
- #1
aynı mahallede uzun süre birlikte yaşamış, komşu olmuş ayşe hanım ile fatma hanım.... derken bir gün ayşe hanımın başka bir yere taşınması gerekmiş.... yıllarca görüşememişler.... seneler sonra bir gün bir yerde karşılaşmışlar.... sarılıp kucaklaşmışlar.... hasret gidermek için bir yerde oturup sohbete başlamışlar.... fatma hanım sormuş:
- eee daha daha ne var ne yok çoluk çocuk nasıllar? kızla oğlan büyümüştür değil mi?
- tabi tabi büyüdüler ikisini de evlendirdim...
-aman ne mutlu sana.. peki nasıl mutlular mı bari ? geçiniyorlar mı?
-aahhh aaaah sorma komşucum kızıma öyle iyi biri denk geldi ki.... saolsun damadımdan pek memnunum.. kızımın bir dediğini iki etmiyor... üstüne titriyor.... benim kız biraz huysuzdu biliyorsun hala öyle ... sevgili damadım sabahları kahvaltısını hazırlamadan işe gitmiyor... her gün elinde çiçekler, başka başka hediyelerle eve geliyor... kızımı çok hoş tutuyor...elini sıcak sudan soğuk suya sokmuyor.... akşam yemeklerine yardım ediyor... kızımın ne zaman canı istese dışarda yemeklere, ne zaman canı istese gezmelere götürüyor...bir giydiğini bir daha giydirmiyor....bir telefon ediyorum kızımı bana getiriyor....bazende ben gidiyorum ... bir kaç hafta kalıyorum sıkılmasın diye .... damadım nasıl seviniyor, nasıl el üstünde tutuyor beni bir bilsen.... kızım çok şanslı çook.... Alllah bozmasın....
-aman aman pek sevindim komşum ya oğlun, oğlun nasıl o da mutlu mu?
- oofff ooff komşum hiç sorma ... oğlumun yüzü hiç gülmedi.... öyle musibet öyle huysuz birine düştüki içim yanıyor.... gelin hanım bir işten anlamaz, elini sıcak sudan soğuk suya sokmaz, sabah oğlum işe gidecek ondan kahvaltı bekler... her gün çiçek, her gün hediye ister, nasıl müsrif.... akşam oğlum yorgun argın işten gelir sofraya yardım ister tembel, evde yemek yapmak nasıl zor gelirmiş haftanın üç dört günü dışarda yer, sürekli gezer, sürekli gezer, bir giydiğini bir daha giymez oğlumu paralarını su gibi harcar... ne zaman arasam annesinde..... hiiiiççç evinde durmaz.... daha da kötüsü kendi masrafı yetmezmiş gibi birde annesi geldimi oğlumun evine gitmek bilmez... yedi bitirdi oğlumu senin anlıyacağın... o kadar da söyledim evladım bırak şu huysuzu, sana şöööyle eli işe yatkın, hamarat, çalışkan birini bulalım diye ama oğlum dinlemedi ne çare... zavallı oğlumun yüzü gülmedi.... çoook dertliyim çoooook.....
-yaaaaaa .....
- eee daha daha ne var ne yok çoluk çocuk nasıllar? kızla oğlan büyümüştür değil mi?
- tabi tabi büyüdüler ikisini de evlendirdim...
-aman ne mutlu sana.. peki nasıl mutlular mı bari ? geçiniyorlar mı?
-aahhh aaaah sorma komşucum kızıma öyle iyi biri denk geldi ki.... saolsun damadımdan pek memnunum.. kızımın bir dediğini iki etmiyor... üstüne titriyor.... benim kız biraz huysuzdu biliyorsun hala öyle ... sevgili damadım sabahları kahvaltısını hazırlamadan işe gitmiyor... her gün elinde çiçekler, başka başka hediyelerle eve geliyor... kızımı çok hoş tutuyor...elini sıcak sudan soğuk suya sokmuyor.... akşam yemeklerine yardım ediyor... kızımın ne zaman canı istese dışarda yemeklere, ne zaman canı istese gezmelere götürüyor...bir giydiğini bir daha giydirmiyor....bir telefon ediyorum kızımı bana getiriyor....bazende ben gidiyorum ... bir kaç hafta kalıyorum sıkılmasın diye .... damadım nasıl seviniyor, nasıl el üstünde tutuyor beni bir bilsen.... kızım çok şanslı çook.... Alllah bozmasın....
-aman aman pek sevindim komşum ya oğlun, oğlun nasıl o da mutlu mu?
- oofff ooff komşum hiç sorma ... oğlumun yüzü hiç gülmedi.... öyle musibet öyle huysuz birine düştüki içim yanıyor.... gelin hanım bir işten anlamaz, elini sıcak sudan soğuk suya sokmaz, sabah oğlum işe gidecek ondan kahvaltı bekler... her gün çiçek, her gün hediye ister, nasıl müsrif.... akşam oğlum yorgun argın işten gelir sofraya yardım ister tembel, evde yemek yapmak nasıl zor gelirmiş haftanın üç dört günü dışarda yer, sürekli gezer, sürekli gezer, bir giydiğini bir daha giymez oğlumu paralarını su gibi harcar... ne zaman arasam annesinde..... hiiiiççç evinde durmaz.... daha da kötüsü kendi masrafı yetmezmiş gibi birde annesi geldimi oğlumun evine gitmek bilmez... yedi bitirdi oğlumu senin anlıyacağın... o kadar da söyledim evladım bırak şu huysuzu, sana şöööyle eli işe yatkın, hamarat, çalışkan birini bulalım diye ama oğlum dinlemedi ne çare... zavallı oğlumun yüzü gülmedi.... çoook dertliyim çoooook.....
-yaaaaaa .....
(
