'Ben Bu İlişkiye Olan İnancımı Kaybettim Ela' Modundayım

Sürekli iltifat yağmuruna tuttuğu tek şey dış görünüşüm. Sürekli çok güzelsin, şuran güzel buran güzel minik sevgilim diyip duruyor.
Eşim🤦🏻‍♀️
Ben hep sen çok akıllısın derim o da sen çok güzelsin der. Tanıştığımızdan beri böyle ve 6 yıldır başta mutlu eden ama sonradan hep üzen bir söz. gelip geçici olan dış görünüşümden ibaretim sanki ben.

En son görüşmemizde iyice Yeşilçam'a bağladı. 'Benim tanıdığım zengin p*çlere benzemezmiş. Ailesine bakıyormuş. Ben şımartılmışım insanlar hakkında hiçbir şey bilmiyormuşum. Benim gibi, istediği her şey önüne konmuyormuş
Kıskanç, bu ortada. Seni sevgilisi değil rakibi olarak görüyor. Bu çok büyük bir problem. Sadık diyorsun ama bu onun çok ötesinde. bir ömür geçmez böyle, yapamazsın.
Onunla konuşmaktan, vakit geçirmekten eskisi kadar keyif almıyorum. Olayları dramatize edip Küçük Emrah rolüne girdiğini düşünüyorum ya da ben çok odunum.
Cevabı kendin verdin aslında, vakit geçirmekten keyif almadığın biriyle bir ömür geçer mi sence? Bu cümleni kkdan herhangi biri yazmış gibi düşün, ne yazardın?
 
M Meredith Grey Latte hikayesi de yok bu arada. Kendi uydurdu. Hani ne yaşamış olabilirsin ki, en fazla Starbucks'a aldığın latte eline dökülmüştür. O anı olmuştur kafasında.
Her yıllık izninde köyü müdür kasabası mıdır nedir oraya gidiyor. Normalde onun yaşında bir insan bi gideyim Çeşme, Bodrum yapayım kafasında olur.

Ay alıntı yapamadım. Neyse, bu ne ya elin hastasını sen mi ihya edeceksin sal gitsin içim şişti of.
 
En mağduru oynayan tipleri bilirim. Senin ilgini sevgini bile magduriyeti ile çekmiş olabilir hatırla ilk günleri. Annen hakkında senin hakkında söyledikleri ne kadar da küçümseyici. Tiksindim resmen. Hemen acilen uzaklaş
Şimdi mesajınızı okuyunca aklıma geldi. Annesi bir hastalık geçiriyor. Soruyorum sık sık nasıl durumu, surekli sorup seni darlamayayim sen bir gelişme olursa bana haber ver dedim. Tamam dedi.
Sonra haber vermedi. Sebebini sordum. Senin sahte merhametine ihtiyacım yok dedi.
 
Şimdi mesajınızı okuyunca aklıma geldi. Annesi bir hastalık geçiriyor. Soruyorum sık sık nasıl durumu, surekli sorup seni darlamayayim sen bir gelişme olursa bana haber ver dedim. Tamam dedi.
Sonra haber vermedi. Sebebini sordum. Senin sahte merhametine ihtiyacım yok dedi.
Sen de bunun üzerine vicdan yapıp merhametinin sahte olmadığını ispat moduna girdin... kaçan kovalanır gibi adam seni ittikce bağlanmışsın. Yeter artık bence kendine gel.
 
Şimdi mesajınızı okuyunca aklıma geldi. Annesi bir hastalık geçiriyor. Soruyorum sık sık nasıl durumu, surekli sorup seni darlamayayim sen bir gelişme olursa bana haber ver dedim. Tamam dedi.
Sonra haber vermedi. Sebebini sordum. Senin sahte merhametine ihtiyacım yok dedi.
Yazık hasta galiba.
 
Bazen hani görürsünüz.

Bir kadın kiloludur, zayıf kadına çatar.

Kısadır, uzun olana kusur bulur.

Eşi kötüdür, "iyi koca yoktur" der.

Fakirdir, zengini horlar.

Çalışmak istemezken çalışır, çalışmayan kadına saldırır.

Çalışmak isterken çalışamaz, çalışana kusur bulur.

Bu durumun adı nedir bilmiyorum. Türkçede tam adı var mı ondan da emin değilim.

Bunu daha çok kadınlar yapar ama erkekler daha şiddetli daha yıkıcı yapar.

Kadınlar sadece kendini ikna etmek için yapar. Erkekler acıtma amacıyla en sert şekilde vururlar.

Erkeklerin amacı kendi değildir. Doğrudan sizi hedef alırlar. Gittikçe doz artar.

Sizi beğenmiyor hesapça.

Benzer durum eşimle benim aramda da mevcut. Ben üniversite okurken bile paralıydım. O hayati boyunca çalışmak zorunda kalmış.

Bunun faturasını bana kesmeye kalkmadi hiç ama kalksaydı sinmezdim herhalde.

Baban bakamayacağı çocuğu yaparken bana sormadı, git babanla hallet işini sakın bana bulaşma derdim.

Hayat adil değil.

Maksim Gorki der ki ; uzlaşmaz iki sınıf vardır: zenginler ve yoksullar.

Kendinden daha zengin olanla uzlaşmaya niyeti yoksa zorlamayın.

Bunlar geçinmeye gönlü olan ve seven adamın tavırları değil.

Sizi sadece fiziken beğeniyor. Muhtemelen sizden daha güzel bir kızdan okey alsa oraya yürüyecek.

Yol verin gitsin.
 
Bunun çok benzerini çevremde birinden duymuştum. Kızın dedesinin babası bile üniversite mezunu, köklü bir aileden geliyor. Çocukta orta halli bir aileden geliyor. Üniversite arkadaşı bunlar, bakarsan emek verip aynı okulu bitirmişler, ama erkek hep kıza ben ne şartlarda bu bölümü kazandım, sendeki imkanlar bende olsa çok daha iyisini yapardım falan diye kızı yıllarca eziyor, beğenmiyor. Kız bunu anlamamış yıllarca, psikoloğa gittiğinde çözüyor durumu. Boşanmıştı çocuktan. Hiç böyle muamele görmedim, o yüzden anlamadım herhalde demiş psikoloğa. Siz çok güzel çözmüşsünüz, bu ilişkiye olan inancınızı kaybetmeniz bir lütuf bence.
 
Bütün gün evde İngilizce çeviri yapıyorum. Naptın ne ettin sohbeti olduğunda; bunu söylediğimde 'Boş boş oturdun yani' diyor.
1- Sizin yaptığınız işe saygı duymuyor. Bu bir red flagtir. Ne demek boş boş oturdun, her yapılan iş bedenle mi yapılıyor? Mental yorgunluktan haberi yok sanırım.
Bir gün oturmuş birbirimize çocukluk anılarımızı anlatıyoruz. O anlattı. Hevesle ben de başlayacaktım ki 'Noldu küçükken eline latte döküldü de elin yandı onu mu anlatacaksın' dedi.
2- Ne bu acıların çocuğu modu? Ülkede gerçek zenginlerin oranı belli, her beş kişiden dördü zengin de bizim mi haberimiz yok? İstisnalar olsa da hepimiz hayatımızın bir döneminde mücadele etmişizdir. Sanki tek zorlukla büyüyen o mu? Benim hayatım da zordu, ama milletin acısını, hayatını küçümsemiyorum.
Annem geçtiğimiz günlerde işinden istifa etti. Bunu ona söylediğimde 5 kere falan 'Kovuldu yani' dedi.
3- Size ve ailenize içten içe hırslanıyor. Bilerek olmasa da zor bir durum yaşamanız sanki biraz hoşuna gitmiş, kovuldu yani diyerek bunu yansıtıyor aslında.
Yok hem ses tonum, hem de tavırlarım çok yapmacıkmış. Beni sürekli iltifat yağmuruna tuttuğu tek şey dış görünüşüm. Sürekli çok güzelsin, şuran güzel buran güzel minik sevgilim diyip duruyor.
4- Sizi tercih sebebi bu aslında. Yani temelinde bu yatıyor. Geri kalan hiçbir şeyiniz benzemiyor çünkü.
En son görüşmemizde iyice Yeşilçam'a bağladı. 'Benim tanıdığım zengin p*çlere benzemezmiş. Ailesine bakıyormuş. Ben şımartılmışım insanlar hakkında hiçbir şey bilmiyormuşum. Benim gibi, istediği her şey önüne konmuyormuş'. Nereden konuyu bunlara getirdi anlamadım durduk yere.

Çevremdeki bazı arkadaşlarım, sevgilimin yaşadığım hayatı vs kıskandığını söylediler. Bazıları da bak sana çok sadık bu çocuk, bunlar da kötü birer özelliği. Kusursuz insan yok ki diyorlar.
5- Evet, arkadaşlarınız haklı. Sizin hayatınızı kıskanıyor. Ve çok öfkeli aslında. Yakınında bu öfkeyi kusabileceği tek kişi sizsiniz. Çünkü ondan daha iyi şartlarda yaşamışsınız ve nazını çekebileceği tek insan sizsiniz. Size rahatlıkla laf sayabiliyor ve karşılığında bir yaptırım görmüyor. Kısacası adam deşarj oluyor. Bayağı kum torbası gibisiniz.
Ben bu ilişkiye olan inancımı kaybettim gibi geliyor. Bence fazlasıyla toksik bir insan. Uzun vadeli düşünecek olursam bu toksik tarafı daha da artar sanırım. Onunla konuşmaktan, vakit geçirmekten eskisi kadar keyif almıyorum. Olayları dramatize edip Küçük Emrah rolüne girdiğini düşünüyorum ya da ben çok odunum.

Bir süre ara verdim. Ama tamamen bitirme düşüncesi daha ağır basıyor. Sizlerin düşüncelerini merak ediyorum sevgili hanımlar.
Ve evet, bitirmek konusunda doğru karar verirsiniz bence. Çünkü adam enerji emiyor, enerji vampiri diye bir kavram var, araştırsanıza bir. İlişkiler mutlu etmeli bence, olduğunuzdan daha iyi bir noktaya gelmelisiniz, aşağıya değil.
 
Ona göre çok daha rahat bir hayatın, çok daha güzel geçmiş bir çocukluğun olabilir. Ama bu seni ona borçlu yapmıyor. O, çektiklerini faturasını senden tahsil etmeye kalkıyor. Buna mecbur değilsin, hiçbiri senin suçun değildi.
Ay parça parça aklıma geliyor dediği şeyler. Kusura bakmayın surekli ekleme yapıyorum.

Geçen gün okula gittim. Gittigim yeri görsün diye hevesle fotograf attım. Gelen yanıt ne? Okulun da b.k gibiymiş benim evim daha güzel.
 
Geçmişinde yaşadığı zorlukları paylaşabilmek yakınlıktır ama bunlarla üstünlük taslamaya kalkmak, karşısındakine böyle çirkin imalarla (latte konusu) saldırıp durmak, bir şekilde yaşayamadıklarının acısını sizden çıkarmaya çalıştığını gösterir.. Şimdiden K. İnanır pozlarında tripler atıp sinirinizi bozan, her tatilinde köyde olunacak tavrında olan, yaptığınız işi küçümseyen, annenize bozuk bir üslupla dil uzatıp kendi ailesine sorumluluklarını imalı bir şekilde gündeme getiren bir adamla bir evliliğin nasıl olacağını tahmin etmek hiç zor değil maalesef.

Size uygun bir insan değil, siz de bunun farkındayken bir an önce kurtarın kendinizi.
 
Ay parça parça aklıma geliyor dediği şeyler. Kusura bakmayın surekli ekleme yapıyorum.

Geçen gün okula gittim. Gittigim yeri görsün diye hevesle fotograf attım. Gelen yanıt ne? Okulun da b.k gibiymiş benim evim daha güzel.
İyi, otursun evinde. 😂
 
images (37).jpeg


Yapmadan duramazdım.
 
Merhabalar hatunlar,

Konum birlikte olduğum insanla ilgili.

Anadolu'nun küçük bir şehrinde doğmuş, büyümüş. Babası çok sert bir insanmış, o da babasının bu özelliğinden hem fiziksel hem de psikolojik şiddet olarak nasibini almış. Küçükken birçok işte çalışmış; oto tamirciliği, balıkçılık vs. Şimdi ise kolluk kuvvetlerinde bir işi var. Ailesinden uzakta yaşıyor. Bu durum onu üzüyor.

Bana karşı son derece sadık bir adam. Onunla konuşmaktan, vakit geçirmekten keyif alırdım. Lakin zaman geçtikçe karanlık tarafını göstermeye başladı.

Bütün gün evde İngilizce çeviri yapıyorum. Naptın ne ettin sohbeti olduğunda; bunu söylediğimde 'Boş boş oturdun yani' diyor. Bir gün oturmuş birbirimize çocukluk anılarımızı anlatıyoruz. O anlattı. Hevesle ben de başlayacaktım ki 'Noldu küçükken eline latte döküldü de elin yandı onu mu anlatacaksın' dedi. Annem geçtiğimiz günlerde işinden istifa etti. Bunu ona söylediğimde 5 kere falan 'Kovuldu yani' dedi. Yok hem ses tonum, hem de tavırlarım çok yapmacıkmış. Beni sürekli iltifat yağmuruna tuttuğu tek şey dış görünüşüm. Sürekli çok güzelsin, şuran güzel buran güzel minik sevgilim diyip duruyor.
En son görüşmemizde iyice Yeşilçam'a bağladı. 'Benim tanıdığım zengin p*çlere benzemezmiş. Ailesine bakıyormuş. Ben şımartılmışım insanlar hakkında hiçbir şey bilmiyormuşum. Benim gibi, istediği her şey önüne konmuyormuş'. Nereden konuyu bunlara getirdi anlamadım durduk yere.
Annesi hastalandı. Sürekli durumu nasıl diye sorup çocuğu darlamak istemedim. Bir gelişme olunca bana haber ver lütfen merak ediyorum, hatta uçağa atlayıp gelebilirim dedim. Haber falan vermedi. Nedenini sordum. Senin sahte merhametine ihtiyacım yok. Ayrıca gelmezdin de dedi.

Çevremdeki bazı arkadaşlarım, sevgilimin yaşadığım hayatı vs kıskandığını söylediler. Bazıları da bak sana çok sadık bu çocuk, bunlar da kötü birer özelliği. Kusursuz insan yok ki diyorlar.

Ben bu ilişkiye olan inancımı kaybettim gibi geliyor. Bence fazlasıyla toksik bir insan. Uzun vadeli düşünecek olursam bu toksik tarafı daha da artar sanırım. Onunla konuşmaktan, vakit geçirmekten eskisi kadar keyif almıyorum. Olayları dramatize edip Küçük Emrah rolüne girdiğini düşünüyorum ya da ben çok odunum.

Bir süre ara verdim. Ama tamamen bitirme düşüncesi daha ağır basıyor. Sizlerin düşüncelerini merak ediyorum sevgili hanımlar.
Denk değilsiniz. İnceldiği yerden kopsun. Çekilmiyor sonra.
 
X