Ben hem evden çalışmış hem de 1. aydan sonra bebeğine kendi bakmış biri olarak cevap yazayım. İlk 4 ay çalışmadım, çalışılacak gibi de değildi. Hele ilk 2 ay her gün bir savaş. Fiziki anlamda gerçekten savaş gibi. Banyoya girsen yemek yiyemiyorsun, yemek yesen uyuyamıyorsun, oturmaktan kabız olmuşsun, memeler yara olmuş çamaşır bile deyse yanıyor, dikişin var, bebeği tutmaktan kolların kopmuş, bir de ödem, haliyle bilekte sinirler sıkışmış atel takıyorsun... bunlar sadece bebek bakımından başına gelenler, daha ev işi vs demedim ki bırak çalışmayı.
4. aydan sonra eşimin de göreve gitmeye başlamasıyla ara ara gece gündüz tek başıma kaldım. Bu sırada da evden çalışmaya başladım. Çok hafif bir işim vardı. Öyle ki günde 1 saat bilgisayar başına oturmam yetiyordu. O gün müsait olmasam işimi ertesi güne erteleyebiliyordum. Bu iş bile bazen zor geldi, çünkü sadece o uyurken çalışabiliyordum ve biberonların strerilizasyonundan mutfağın toplanmasına bebeğin çamaşırlarının yıkanmasından benim duş almama her şey o 2-3 saatin içine sıkışmak zorundaydı. Aylar ilerledikçe durum kolaylaştı. 8-9 aylık olduğunda düzeni oturduğu, emzirmeler azaldığı ve bebeğin de işi kolaylaştığı için çalışma anlamında rahatladım. Bu sefer de uzaktan çalışma kaldırıldı ve ben izne ayrılmak zorunda kaldım.
Özetle bebeğe tek başına bakmak bile çok çok zor bir iş. İlk 3 ay insan kendine bakamıyor ki bebeğe bakıp bir de çalışsın. Ben hazırlıksızdım, başıma gelecekleri bilemedim ama şimdiki aklım olsa ilk 6 ay çalışmasam bile yanıma yardımcı birini alırdım. Belki ileride kreşe ayıracağınız bütçenin bir kısmını şimdi yardımcıya ayırırsanız ilk 3 aydan sonra sadece o uyurken olmak kaydıyla biraz çalışabilirsiniz. Ama gerçekten çok az çalışılabiliyor çünkü uyanık olduğu her sizin üzerinizde oluyor.