Evet alıntıladığınızı da okudum, daha iyi anlayabilmek için.
Elbette bu işin uzmanı değilim ancak, bir insanın davranışlarını, düşünce yapısını vb belirleyen çok fazla değişken var ve bunu sadece "Annesi böyleydi, bu yüzden şöyle oldu" diye açıklayamayız. Sadece aile ile değil, pek çok farklı insanla etkileşim içindeyiz, farklı dönemlerde yaşadık, çeşit çeşit insanlarla olduk vb. Mesela çok basit bir örnek vereyim, vakti zamanında ergenliğimde yeme bozukluğumu tetikleyen kişi, o zamanki flörtümün "Arkadaşlarım seni görmüşler, o ayı gibi kızla ne işin var dediler" diyerek gülmesiydi ve 14 yaşında, kırılgan bir kız çocuğuydum, ilk flörtümdü. Bakın, aradan geçen onca seneye karşın, o cümle ve ses tonu aklımdadır. Napayım? Dönüp ah vah mı edeyim, bir yerde karşısına çıkıp bağırayım mı? O da çocuktu diyorum, geçiyorum, bunu size anlatana kadar aklıma hiç gelmiyordu dahi.
Vardır hepsinin bir sebebi, totalde "Cahiller/cahillik etmişler, bu kadar olabilmişler" deyip kabullendiğinizde, rahatlıyorsunuz.
Şimdi yüz yüze gelip durdukça ve siz onca şeyi, onların her cümlesi, davranışıyla hatırlayıp dolarken, ailenizin hiçbir şey yokmuş gibi takılmaya devam etmeleri (Çünkü onlar için hiçbir şey yok gerçekten de, bugünde yaşıyorlar. Siz ise geçmişe dönüyorsunuz sürekli ve bugünü değil, geçmişin öfkesini/incinmişliğini yaşıyorsunuz) kanınıza dokunuyordur, anlıyorum. Ancak şimdilik köprüyü geçene kadar işinize bakacaksınız. Sonra oturtursunuz maddi düzeninizi, sağlam çevre edinirsiniz derken evi ayırırsınız, o zaman bir tık daha iyi hissedersiniz.