Aslı'nın başucu defterinden seçmeler..

Paylaşımlarımı beğeniyor musunuz arkadaşlar?


  • Ankete Katılan
    71
kadınlar ağlamak için bir erkeğin omzuna ihtiyaç duyarlar... ama başı dolu kadınlar, erkeğin omzuna ağır gelir... erkekler kadında kontrol edilebilir zeka, kontrol edilebilir başarı, kontrol edilebilir yetenek ister. yani kadının sahip oldukları, erkeğin kontrolünü aşmaya başladığında ilişki biter... //murathan mungan//

Cok dogru ..ama bilmez ki erkekler birgun kendileri de boyle bir omuz aradiklarinda kimseyi bulamayacaklar,yapayalniz kalacaklar.......
 
erkeğin kontrolunu aşan kadın kadının kontrolunu aşan erkek diye bir şey yoktur.sadece kadını taşıyan erkek ve erkeği taşıyan kadın vardır.kadın dişiliğinin farkında olup erkekde erkekliğinin farkında olup birbirine bunu doya doya sınır ve kota koymaksızın yaşatıyorlarsa arada kücük mutlulukları verebiliyorsa tamamdır.ne bir eksik ne bir fazla
 
* gerçek yaşanmışlıkların hiçbiri '' elveda '' diye bir kelimeyi tanımıyor ... hiçbir aşk kapıdan çıkışlarla bitmiyor . yasemin özçelik /her aşk bitmek için başlar .
 
Mevlanın her şeydeki sırrı SABIRdır... Acıya sabredersin adı METANET olur, ınsanlara sabredersin adı HOŞGÖRÜ olur, Dileğe sabredersin adı DUA olur, Duygulara sabredersin adı GÖZYAŞI olur, Özleme sabredersin adı HASRET olur, Sevgiye sabredersin adı AŞK olur.... (MESNEVı_mevlana)
 
Kadınlar ağaçtaki elma gibidir.
En iyileri en üst dallarda bulunur.
Erkeklerin coğu düşüp incinmekten korktukları için üst dallara uzanmak istemezler.
Onun yerine yere düşmüş çürükleri toplarlar çünkü onları elde etmek daha kolaydır.
Yukarıdaki elmalar ise kendilerinde ararlar suçu ve sorarlar kendilerine 'Nerede hata yapı...yorum' diye.
Aslında gerçekten hatasız ve muhteşemlerdir.

Sadece doğru erkeğin ortaya çıkıp cesaretini ve yüreğini toparlayıp o üst dallara ulaşmasıdır bütün olay.

Erkekler ise ...
iyi birer şarap gibidir.
Koruk olarak başlarlar, mayhoş ve tatsız...
Kadınlar tarafından canları çıkana kadar çiğnendikten sonra ancak bir yemeğin yanında gidecek kadar tatlanırlar..
 
"Dün
ayrılırken kalbini avuçlayıp sevgilisine veren yürekli insanların
gururuydu aŞk!Bugün fiyat etiketini alnına yapıştıran insancıkların
gururcuğu.Dün ömür boyu kader ortaklığıydı aŞk!Bugün yap,işlet,devret
modeli oldu .. Dün samanyoLu'ydu aŞk!Bugün yatak odasının yoLu.Dün ya
benimsin ya toprağındı, tutkuydu aŞk!Bugün...
'...'Önce benim ol sonra kimi istersen onun'' diyenlerin geçici arzuSu.Dün
ucu yakılmış mektupdu,resimdi aŞk!Bugün cep teLefonlarına sadece msj
göndermek.Dün zarif politikacıların dilinde ahenk bulan şiirsel bir
dildi aŞk!Bugün''Hasan almaz basan alır''oldu.Dün midye kabuğunda iki
kişiydi aŞk!Bugün bir yürekte bilmem kaç kişi ?Dün ''Herşeydi
''aŞk!Bugün''Hiçbirşey!!!"
tuncer birdal
 
Evvel zamanların birinde, iki mecnun varmış.
ıkisi de deli divane dolaşırmış çöllerde...
Fakat; bu iş biraz tuhaf gelmiş ahaliye.
Leylâ bir taneyse, Mecnun neden iki olsun...
Muhakkak bir tanesinin Mecnunluğu sadece dilde!... Devamını Gör

Zamanın kadısına müracat etmişler ve bu işi çözmesini istemişler...
-Peki, demiş kadı, ıki mecnunu da çağırın gelsin...
Gelmişler. Önce bir tanesi girmiş huzura, durmuş Kadı efendinin karşısına...
Kadı sormuş:
-Sen mecnunsun öyle mi?
-Öyle...
-Peki,Leylâ için,hemen şimdi kolunu feda eder misin?
Mecnun:
-Tabi..demiş,ne demek,Leylâ’ya canım feda!
“Tamam” demiş Kadı,”sen çık,öteki mecnun gelsin”...
Gelmiş ikinci mecnun,durmuş huzura...
Kadı sormuş ona da:
-Sen mecnunsun öyle mi?
-Öyle...
-Hemen şimdi, feda eder misin kolunu Leylâ için?
Mecnun sessiz... Yüzüne bi hüzün çökmüş...Gözlerine yaşlar birikmiş... Yutkunmuş... Ölecek gibi, yarım bir nefes almış sessizce... Uzun uzun bakmış koluna ve nihayet söylemiş:
-“Kıymayın,Leylâmın koluna...”

Bu sözün üzerine söylenecek söz var mı? Gözüyle bakamadığın, eliyle tutamadığın, diliyle konuşamadığın, damarlarında dolaşamadığın yâr mı?
 
Kadın dediğin nasıl olmalıymış??????

ışte somut gerçekler...Bir kadın böyle olur der,bilmiş birileri... :)))
Kadın Dediğin Nasıl Olmalı
Adam gibi adam oluyor da,'KADIN GıBı KADIN' nasıl oluyor?
Kadın dediğin güzel olacak arkadaş. Şöyle savurdu mu eteğini, ruhun rüzgârına kayacak. Bacakların, ayakların, bilekten bağlı ayakkabıya tutunan parmakların, seyrine doyamayacaksın. Bakımlı olacak kadın dediğin. Saçları ipek, topukları pembe, boynu ince, salındı mı kuğu gibi zarif olacak ve zarifliğinin ortasında bir hanımefendi barındıracak. Güzel olacak ama kaşı, gözü, bacağı, iki meme ucundan önce, sözü doğru, ruhu aydınlık olacak, güzelliği komple olacak. Korkmayacaksın gecenin bir vakti sol cenapta yüzünü gördüğünde. Yeni bir kâbus gibi yaşamayacaksın gerçeği de. Güzel olacak ama, aklını evde tutacak kadar da akıllı.... Seni elinin tersiyle değil, avucunun içiyle kavrayacak... Bileceksin ki emin ellerdeyim, başkası tutamaz beni böyle. Rahat olacaksın yanında, çok konuşmayacak, beynini didiklemeyecek küçük kurtçuklarla. Sıradan ve kabullenir yaşamanın ne demek olduğunu sindirmiş olacak içine. Asla şatafat düşkünü olmayacak. Doğum günlerinde bir sıcacık öpücüğün yerini, tek taş bir De Beears'ın alamayacağını algılayacak kadar doygun olacak. Hatırlaman yetecek özel günleri, pahalı bir hediyeyle savuşturmadan. Sadeliğin içinde fark edilir olabilmeyi, gösterişli kıyafetle bir tutmayacak. Duruşu, oturuşu, yürüyüşü abartılı değil, basit hiç değil, sadelikten oluşacak. Kendini süs bebeği gibi ortaya atıp, fingirdeşmeyecek başkalarıyla. Ekonomiden, politikadan, milli maçlardan ve kültürel olaylardan haberi olacak. Bizi kim yönetir, nasıl yönetir, demokrasi, monarşi, oligarşi nedir bilecek, saf hatun numarasıyla cahilliğini güzelliğiyle örtmeye yeltenmeyecek. Gezip, eğlenmesini bildiği kadar, pazar parasını kozmetiğe yatırmaması gerektiğini, domatesin, ekmeğin, soğanın, kıymanın kaç para olduğunu bilecek. Cak cak telefonda konuşup, niye böyle fatura geldi hayret tribine girmeyecek. Eşini dostunu kollayacak ama içi vıcık vıcık dedikodu yumağının içinde kaybolmayacak. Marka düşkünü, moda düşkünü olmayacak kesinlikle... Takip edecek ancak yakışanı seçecek. Sökük, paça boyu, fermuar dikmeyi bilecek, her seferinde terzi aranmayacak pırnık pırnık. Elinden her iş gelecek. Marifetlerini sadece seni elde ederken değil, seni elde tutarken de gösterecek ve tüm bunlar içinden gelecek içinden, göstermelik olmayacak. Adamın sinirini bozmayacak, tepesini attırmayacak, cinleri başına toplamayacak, kör olası dilini gerektiğinde yutacak... Çarşı pazar görmesini, sana don kilot almasını, gömlek ayakkabı numaranı bilecek... Ve zevki seni giydirecek kadar yerinde olacak, kendisini giydirmeyi bildiği gibi. Orada burada dedikodu yapmayacak, laf taşımayacak, ayıkla pirincin taşını durumlarına sokmayacak. Ortalık yerde kahkahalarıyla sebepsiz çınlamayacak. Dekoltenin dozunu kaçırmayacak ama sıkı sıkıya da kendini ambalajlamayacak. Açık saçık olan elbisesi değil, sana olan ilgisi olacak ve bunu gösterebilecek medeniyeti. ılgiyi, sevgiyi, şefkati erkek önce gösterir diye düşünmeden sana gösterecek... Onu bir kediyi sever gibi seveceksin yanı başında ve huzurla... Sorduğu hesabın bile sevgiyle sorduğunu hissettirecek. Sana yüreğiyle güvenecek, inançlarıyla sokulacak. Bilmem kimin sözüne aldırmayacak, asla arkadaşlarının arkasından konuşmayacak, hele küfür hiç etmeyecek. Sınırını zorlamayacak, salya sümük ağlamayacak, kıytırık nedenlerden hır gür çıkarmayacak. Sözü dinlenir, anlaşılır olacak. Bir hatayı allayıp pullayıp abartmayacak. Gömleklerini o ütüleyecek ve o gömleğe hangi pantolon yakışır bilecek. Ama hayatı giyim kuşam üstüne kurulmayacak. Uyum ve uyumsuzluk nedir bilecek. Bir kere, topuklu ayakkabıyla spor ayakkabının ayrımını yapabilecek arkadaş. Dağa çıkarken rugan ayakkabı giymeyecek. 'Of yoruldum, beni ara, beni al, beni bul, bunu isterim' değil, 'sence de uygunsa, yanındayım, ben gelirim, merak etme' olacak lügatında. Tereciye tere satmayacak yani. Hissettiğiyle yaptığı şey arasında uçurum olmayacak. Cesur olacak cesur. Seni seviyorum derken korkmayacak,o demedi ben dersem havaya girer, benden uzaklaşır diye düşünmeyecek, başka şeylerin arkasına gizlenmeyecek ve arkandan laf söyletmeyecek....
Kadın dediğin iyi sevişecek arkadaş. Koyun gibi yatmayacak, kımıl kımıl olacak yatakta. Aklını başından alacak, ama aklını sadece bununla yormayacak. Delireceksin ama delirmen hastalıktan olmayacak. Seni kendine bağlıyacak. Sen fark etmeden bağlanacaksın. Uzanıverdi mi yanına boylu boyunca, göğsünde atan kalbinin yerine koyacaksın kendini, ruhunu, her şeyini. Aşksız yatmayacak yatağa ve sen bunu bileceksin.Kadın gibi kadın olacak kadın dediğin, çıtır çerez niyetine yemediğin. Bir gecelik değil, ömürlük olacak ömürlük. Yıllara rehaveti değil huzuru taşıyacak. En seksi leydi olmayı da bilecek, hanım sultan olup sözünü geçirmeyi de. Onun koyduğu yasaklara gönüllü boyun eğdiğini fark etmelisin. Cıvık konulara takılıp zaman tüketmeyecek, küsmeyecek, süründürmeyecek. Kızdığınızda bile birbirinizden çekip gitmeler olmamalı. Kadın dediğin ayıp nedir bilecek. Sıkboğaz edip seni yalancı durumuna düşürmeyecek. Seni öyle bir tutacak ki arkadaş, sen bile zaman geçince şaşıracaksın öyle tutulduğuna. ıki lafın başı, her tartışmada ayrılalım tehdidi savurmayacak. Seni zorla yanında tutmadığını söyleyecek, ama sen gitmeye kalkınca da seni sahiplenmesini bilecek. Sabırlı olacak ve asla gururuna dokunmayacak... Ve bilecek ki, her erkek aslında biraz fazla çocuktur. Tuzu az, şekeri çok gibi limiti olmayan prosedürsüz yemeklerle işi olmayacak. Şöyle pastırmalı kuru fasulyenin yanına tereyağlı pilavı konduracak şüphesiz. Salatasız oturmayacak yemeğe. Temiz olacak her şeyden önce, mesela köfteyi mıncıklarken elleri. Yahut pahalı parfümlerin sindiği, süslü püslü boyacı küpü gibi, her öptüğünde bulaşık bir tadın kaldığı bir kadını öpmeyeceksin. Buram buram aşka sarılacaksın arkadaş. Buram buram kadın kokacak kadın dediğin. Kadın dediğin güzel olacak ama eli yüzü düzgünden çok öte bir şey. Güldüğü zaman aklını başından almalı bir gülüşü. ıçten, samimi ve sevgi ile gülmeli. Sana bakışı yüreğinde yer etmeli. Aklına takılmalı gülüşü, bakışı. Zeki olacak zeki, seni bir hamur gibi karmasını da bilecek, o hamura kendini katmasını da... Paranın gücünü bilecek ama ne parasızlığın ezikliğini ne de paranın kudurmuşluğunu yaşayacak. Değerlerini bir anlık hevesler uğruna terk etmeyecek. Namussuzluğunu, ahlaksızlığını ancak ve ancak seni baştan çıkarırken kullanacak, seninle iken yaptıklarından utanmamayı öğrenmeli. Yan gözle adam kesmeyecek, üstüne sevgili edinmeyecek. Sarışın, renkli gözlü, uzun bacaklı, beyaz tenli, ince bilekli dilber filan fasarya... Kadın dediğin hatun olacak arkadaş, sözüne güvenilir, olacak. Bileceksin ki konuşulanlar burada kalır, kapıdan çıkmaz bir daha. Ağzı sıkı olacak kadın dediğin. Sırrını tutacak ama gününü bekleyip kusmayacak... Para lazımcılardan, kürkçülerden, cep telefonu manyaklarından, dırdırcılardan, unutkanlıklarını senin üzerine atanlardan, kendi yetersizliğini seni suçlayarak rahatlayanlardan, raf süslerinden, tehtidkarlardan, kaçaklardan, kıkırdayanlardan, boş bakanlardan olmayacak. Saflığı, cahilliği, aptallığı oynamayacak, biraz ukala olabilir, hatta seni koruyup gözetirken, sağlığını, işini, düşünürken çokbilmişliğinin faydası bile olur. Komplekslerini güzelliğiyle örtmeye çalışmayacak. Bir şeyi çok isterse ve inançları doğrultusunda yapacak. Seni isterse elde etmesini bilecek. Kendini aratmayı ve özletmeyi bilecek. En önemlisi kendini sevecek arkadaş, kendini sevmeyen kadından sana ne hayır gelir. Bir bakarsın ki yıllar sonra bu kadınla ne yatağa sığabiliyorsun, ne toprağa... Koluna takıp gezmesini de bileceksin gururla, koynuna çekip sevişmesini de şehvetle. Analığını da bilecek, çocuklarından saygı görmeyi de, anaya babaya hürmet etmeyi de... Kadın kadın olacak be, seni sadece sen olduğun için, sensin diye sevecek. Senin fiziğin, kariyerin onu etkilememeli. Kişiliğin, aklın, yüreğin onu etkilemeli. Parayla pulla, kariyerle, güçle, kimin ne dediğiyle, sınırlamayacak. Hem sevgilin, hem arkadaşın, hem dostun, hem annen, hem çocuğun olacak, bağrına basacaksın huzurla... Bileceksin ki evde 'O' kadın tarafından beklenmenin zevkini hiçbir zevk yaşatamaz sana...
Öyle bir kadın işte... Vardır vardııııııııır! ..Sende adam olacaksın seçmesini bileceksin!
AHMET ALTAN
 
yıldızLarı süpürürsün farknda oLmadan,
Güneş kucağındadır,biLemezsin.
Bir çocuk gözlerine bakar,arkan dönüktür,
Ciğerinde kuruLudur oRkestra,duymazsın.
Koca bİr sevdadır yaşamakta oLdugun,anlamazsın.
uçar gider, koşsan da tutamazsın.....
/William Shakespeare/
 
Son düzenleme:
...Çünkü, dedi Züleyha, güzelliğin bir derin kuyu senin. Bir düşenin kurtuluşu kolay olmaz. Ne mutlu kalbine sen düşene ve ne mutlu senin kalbine düşene... Yusuf, dedi Züleyha, sana gel kaderim ol demem o kadar ki güldeki sevda, çöldeki ateş, denizdeki su kadar ''kadersin'' bana... Bak alnına, iki kaşının ortasına, ora...da... benim mührüm var. ''Alnımın yazısı'' olduğun kadar,''alnına da yazıyım'' Nazan Bekiroğlu
 
...Züleyha Yusuf’a bir mektup yazmaya başlayınca. Yusuf diye başladı, Yusuf diye bitirdi.Gördü ki hitaptan öteye geçemedi. Anladı ki aşkın namesinde ser-nameden öte kelam yok.ve Züleyha’ nın lügatında Yusuf’tan öte sözcük yok...nazan bekiroğlu/yusuf ile züleyha
 
Bir aşkı paylaşmak için çok geç, bir paylaşıma aşık

olmak içinse erken... Beni sevda yerimden vurdu yine

zaman... Şimdi sana söylenecek tek cümle:

Bende sana yetecek kadar ben kalmadı...

Yılmaz Erdoğan/Bende sana yetecek kadar ben kalmadı...
 
" Sakla yamalarını kalbim.../Kendini bıçak gibi ışıyan yeni güne bağışla. /Yürü, arkana bakma, ama umursa. / Bazen anılara en çok yakışan elbise,birkaç damla gözyaşıdır unutma... " YILMAZ ODABAŞI
 
zühre: derler ki aşk da unutulurmuş her şey gibi. hem de yaşayıp bittikten sonra değil, tam da doludizgin devam ederken unutulurmuş aşk. neyse ki, zühre yıldızı varmış göğün üçüncü katında. halen aşık olup olmadıklarını ve eğer aşıklarsa kime aşık olduklarını hatırlayamayanlar, göğün üçüncü katına çıkıp zühre yıldızını...n elindeki aşk aynasına bakarlarmış. baktıklarında gördükleri yüz, aşık oldukları kişinin yüzü olrmuş. derler ki, bazıları sadece zifiri karanlık görürmüş aynada. böylelerinin hafızalarından şüphe etmeleri yersizmiş. çünkü tekleyen hafızaları değil, yürekleriymiş.

ELıF ŞAFAK-- MAHREM
 
Yaşıyor ama uzaktaysam senden,
bilki seni hiç unutmadım..

Ölüm değilse bizi ayıran,
yazık olmuş hata yapmışız..

Senden ya da benden ne fark eder,
şeytana uymuş aşkı yakmışız...
 
neguzel ya okudugumuz yazarlar bıle aynı cok sevdım cok ıı geldı bu aksamlık bunlar bana
ellerıne yuregıne saglık
 
Bir kadını ağlatırken çok dikkat edin..!!! çünkü Allah gözyaşlarını sayar.....!!!! kadın;erkeğin kaburgasından yaratıldı ayaklarından yaratılmadı..!!! öyle olsaydı ezilirdi......!!! üstün olsun diye başındanda yaratılmadı......!! AMA GÖĞSÜNDEN YARATILDI...... Eşit olsun diye...... kolun biraz altında...Korunsun diye...!!! KALP HıZASINDA SEVıLSıN DıYE!!!
 
neguzel ya okudugumuz yazarlar bıle aynı cok sevdım cok ıı geldı bu aksamlık bunlar bana
ellerıne yuregıne saglık

Cok sagol arkadasım..Senin yorumun da bana kendimi öyle iyi hissettirdi ki..Madem aynı şeyler aynı mısralar dokunuyor yüregimize senin kıymetli cümlelerini de okumak isterim bu sayfalarda..
 
Back