IYI KI SEHIT DÜSTÜN TEGMEN'IM...
Duydum ki sehit düsmüssün TEGMEN'im;
Haberlere; yüzüne sevgi ile bakan esinle beraber çekilmis resmini koymuslar...
Senden özür dilemek istedim...
Senin sehit düstügün günden önceki gece;
Istanbul'da Bogaz manzarali bir terasta içkimi içmekteydim.
Hatta gecenin ilerleyen saatlerinde;
birilerinin "Yeni Bizans" hayallerini süsleyen o muhtesem Türk siluetine karsi;
"Bir baskadir benim memleketim" sarkisini bile hep beraber söyledik bar ahalisi ile.
Kendimi çok vatansever hissettigim o gecenin ertesinde;
bir mayinla parçalanmis bedenin.
Ne kadar riyakarmisim meger.
Sen bir mayina basip SEHIT olurken;
Tuslara basip, iki satir yazdigim için matah bir sey zannederken kendimi;
Sen sehit düsmüssün TEGMEN'im.
Komutanlarinin Ankara'da
"Terörle Mücadele'de Mükemmeliyet Merkezi"
açmasinin hemen ertesinde sehit düsmek ise sana hiç yakismamis dogrusu...
Hele hele;
Basbakanlik Müstesarligi'na bagli Terörle Mücadele Birimi kuracaktik daha biz...
Biraz daha sabretseydin keske.
Belki;
"Stratejik Müttefiklerimizin" bize sagladigi yazilim altyapilari, uydu görüntüleri ve onlardan tercüme ettigimiz talimnamelerle;
TERÖRLE MÜKEMMEL MÜCADELE edip
seni kurtarabilirdik.
Gazetelere bir de not düsmüsler.
"Gelecegin Genelkurmay Baskani" diye..
Çaliskanliginla, disiplininle ünlüymüssün...
Iste bunu okuyunca üzüntüm hafifledi...
Neden diyeceksin?
O mayinin seni tam zirvedeyken yakaladigini farkettim...
Rütbeleri yillarin sayisina göre okuyanlar üzülür senin Tegmen'ken gidisine...
Sen ise en katiksiz rütbeden en ulvi rütbeye bir adimda terfi etmissin...
O mayin seni ne büyük yüklerden kurtardi bir bilsen!
Düsünsene;
Askerlerinin basina çuval geçirilisini izlemek zorunda kalabilir;
Hatta ertesi gün seni ziyarete gelen ABD Büyükelçisi'ni kapida karsilayip, onla poz verip kameralara gülümseyebilirdin;
Sinirlarindan tonlarca C4 girerken bunu izleyip;
daha sonra kamuoyuna; sanki o C4'leri durdurmak vatandasin isiymis gibi; "sinirimizdan tonlarca C4 girdi,dikkatli olun" açiklamalari yapmak zorunda kalabilirdin;
Hayatini karin agrisi çeliskiler içinde geçirmekten kurtuldun...
"Laiklik elden gidiyor; seriatçilar kadrolasiyor" diye yaygara koparip;
Daha sonra bu "seriatçi" kadrolasmanin merkezine oturttugun Basbakanlik Müstesari'na bagli "sivil" bir Terörle Mücadele Birimi kurulmasi tavsiyesinde bulunmak zorunda kalmaya ne dersin...
Sürekli seni arkandan hançerleyenlere hala israrla "STRATEJIK MÜTTEFIK" demenin seni ilkokul çocuklari nezdinde düsürdügü konumu bile görmezden gelmenin psikolojik yükünü saymiyorum bile...
Hele su AB süreci yok mu.
Inan o mayindan çok daha fazla aci verirdi sana...
Bir yandan "üniter devletten asla taviz verilemez" diye demeçler verip;
Diger taraftan;
AB süreci bahane edilerek; ülke idari yapisindan, sosyal dokusuna kadar her yönüyle ligme ligme edilirken, kamuoyu önünce AB sürecini desteklemen
"bu adam ya Üniter kavrami, ya AB hakkinda hiç bir sey bilmiyor" yorumlarina sebep olabilirdi ki bu çok ayip olurdu.
AB kizmasin diye;
KKTC'nin Talat isimli bir Türk Devleti Düsmani'nin eline geçmesini izlemek ise sanirim sana çok koyardi...
Kuzey Irak'ta;
soydaslarimiz katledilip, gözünün önünde "kürdistan" kurulurken;
bu yapinin merkezine oturtulan MOSSAD-CIA masasi asiret ****lerinin Ankara'da karargah kurup, ülkede siyaset satin almaya baslamasini izlemenin koymasi gibi...
Hele bir de;
Zamaninda küfredip , devlet düsmani saydiklarini,
oglunun dügününe davet eder noktaya gelmek karnini nasil agritirdi düsünsene...
Patrikhane'nin karsisindaki koskoca arazileri; Koç hazretlerine terketmekten tut da;
Küresel baronlar Kizkulesi ve Osmanli Sarayi manzarali fuhus yapabilsinler diye Selimiye'yi otel yapma planlarini rafta tutmaya kadar
ülkenin; hem de sen görev basindayken; elden çikmasi inan o mayindan çok daha fazla acitirdi...
Tabi bir de bunun emekliligi var...
Hani su rütbenin basina (E) isareti konulan dönem...
O kadar serefli görev yillarindan sonra o (E)'yi tasimak da sana zor gelirdi inan;
En iyi ihtimalle;
Kitap yazip,
Bizlere ülkeyi nasil kurtarmak isteyip de kurtaramadigini anlatip;
ülke sorunlari ile ilgili fikrin soruldugunda,
"Kitabimi okuyun" seklinde cevap vererek kitap satislarini arttirmaya çalisabilirdin...
Ya da görevlerin sirasinda edindigin dostluklarin hatirina;
Bir kaç holdingin yönetim kurulunda,
Bir kaç onbin dolara üye olarak oturup;
Bir de bize gazete köselerinden "milliyetçi" ahkamlar kesebilirdin.
Hatta;
Arsa aliminda aracilik ettiklerinin; o arsalar üzerinde kurduklari merkezlerde sana tahsis ettikleri ofislerde;
zamaninda seriatçilik yaygarasi ile iktidardan ettigin kadrolarin eteginde dolasip, yeniden siyasete dönmenin hesaplarini yapabilirdin...
Sen Tegmenlikten...
Bir adimda GÖNLÜMÜZÜN PASA'ligina terfi ettin...
Hiç bir sura,
Hiç bir yil seni oraya bu kadar kolay tasiyamazdi...
MAYIN'a basip SEHIT olmasaydin TEGMEN'im
Gün gelip;
Haliç'in kiyisinda Patrikhane'nin bahçesinde ABD Baskani'nin elini sikmak için sira bekleyen bir pasa olabilirdin...
Bu bizi senin SEHITLIK haberinden daha fazla üzerdi inan.
IYI KI SEHIT DÜSTÜN TEGMEN'IM