kesinlikle...tekrar bodrumda kim ne yapmış onu izliycez,meclisi nasıl boykot ettiklerini dinletecekler,terörist için anma törenleri dakikalarca verilecek ama benim şehidimin haberi sadece yarın verilip bitecek...
-
-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Asker Eşleri
- Konu Sahibi rxuxyanaz
- Başlangıç Tarihi
kesinlikle...tekrar bodrumda kim ne yapmış onu izliycez,meclisi nasıl boykot ettiklerini dinletecekler,terörist için anma törenleri dakikalarca verilecek ama benim şehidimin haberi sadece yarın verilip bitecek...
- 8 Şubat 2011
- 16.423
- 27.703
- 798
13 can daha gitti 7 canda yaralı yaşam savaşı veriyor ne için kim için? arkada kalan eş dost akrabağ gözü yaşlı ateş düştüğü yeri yakıyor bu terör dinmiycek sonu gelmiycek hergün yüreğimiz agzımızda hep böyle hbr bekliycez bunların başı ezilmediği sürece böyle hazır beslendiği sürece bu terör dinmiycek keşke elimizden birşey gelsede yapabilsek kahrolsun bütün köpekler kendi pisliklerinde boğulsunlar bu pislikler için ölmeyi bizim askerimiz haketmiyor TERTEZİZ KANLAR BU LEŞLER İÇİN AKIYOR VATAN SAĞOLMASIN
- 11 Ocak 2009
- 268
- 291
- 133
Haydi Tek Millet Tek Bayrak Diyelim nasıl bu cumhuriyeti kurarken genç yaşlı bir bütün oldu isek! vatan haini PKK`lılalara dur demek içinde birlik olalım. Asalım evimize işyerimize arabamıza Türk Bayrağını... gelincik tarlasına çevirelim vatanımızı öz yurdumuzu...
evet yapalım yapalım da artık bunlardan daha fazlası gerekir.........................
- 11 Ocak 2009
- 268
- 291
- 133
Amin canım Tüm askerlerimizi Allah korusun.
Başlarım sizin...
Anlar vardır.
İnsanın, "Başlarım sizin" diye başlamak istediği.
Başlarım sizin "Şununuzdan" diye başlayıp, "Şuyunuzdan" diye bitirmek istediği;
Avaz avaz haykırmak, yakasına yapışacak birilerini bulmak istediği;
Kimseyi bulamazsa, kendi yakasına yapışıp, "Başlarım senin de şuyundan" diye öfkesini çıkaracağı birilerini aradığı anlar.
Kimdir o yakasına yapışmak istediğiniz adam...
Veya adamlar...
Nedir suratına haykırmak istediğiniz şey...
Önemi var mı?
Bir surat işte.
Çiz yuvarlak bir şekil, koy içine iki göz, iki kaş, bir burun, bir de ağız ekle.
Adını koyamazsan, koyacak bir ad bulamazsan, veya bulup da koyamazsan...
İki kaş, iki göz...
Lacivert bir takım elbise, bir kravat...
Daha ne çizeceksin ki, bırak anlayan anlasın.
Anlatamayan da anlatsın.
Anlamayan zaten o yuvarlak suratın içinden sana bakan iki gözdür.
13 GENÇ BEDEN
Öyle bir günümde, öyle bir anımdayım işte.
Önümde 13 genç beden.
Kafam musalla taşına dönmüş.
Kulağımda bitmeyen bir salaa...
Kendi salamı kendim veriyorum.
Tüküreceğim suratı, yakasına yapışacağım sureti bilmiyorum.
Göremiyorum.
Ama kapağı kapanmış tabutun içindeki o çocuğun masum suretini, o delikanlı bedeni görüyorum.
Adıyla, sanıyla, cismiyle, künyesiyle karşımda.
Yatmıyor, dimdik ayakta...
Öteki; hani o göz yerinde iki delik, ağız yerinde kapanmış bir fermuar taşıyanı...
Bugün, işte bugün saklanacak delik arayanı;
Arayıp ta bulamayanı;
"ARTIK TOPUNUZUN"
İşte öyle bir günü yaşıyorum.
Birikmiş duyguların, günlerdir haykırılamamış öfkelerin; göğüs kafesine sıkıştırılmış basınçların; otosansürlenmiş her şeyin;
Birikip de, "Artık topunuzun" diye fırlayacağı anlar.
Heyhat;
Kime sardırayım; kimi yakasından tutup suratına avaz avaz bağırayım?
Yıllardır bu sorunları sürüm sürüm süründürenlerin mi;
Bizleri çağırıp çağırıp dağdan güya barış mesajları verip, arkasından kalleşçe pusulara yatanların mı;
İmralı'da "Barış konseyi" kurup, daha tükürüğün mürekkebi kurumadan, mürekkebi kana çevirenlerin mi;
Yoksa hepimizi dev aynasına çevirip, kendi suratımıza mı;
ALTIMIZDAKİ HER ŞEZLONG MUSALLA TAŞINA DÖNÜŞECEK
13 çocuk...
13 hane,
13 anne, 13 baba, kimbilir kaç evlat, kardeş; akraba,
Kaç eş; sevgili; henüz sevgili olmamış da süzülmüş gözlerde kalan yavuklu;
Mahalleden kim bilir kaç arkadaş;
Kaç mahalle takımının orta saha oyuncusu, sol beki,
Ve kaç milyon yasa bürünmüş vatan insanı.
Ne diyeyim...
Desem ne olur.
Daha başlamadan bitmiş bir yaz.
"Bakarsın güzel geçer bu yaz" diye koskoca bir toplum, hep birlikte yazdığımız o güzelim şarkı.
Bu yaz artık güzel geçemez arkadaş.
O 13 beden orada yatarken, altımızdaki her şezlong, milyonlarca gönülde musalla taşına dönüşecek.
An'lar vardır; öfke dediğin şey, en sakinimizin içinde bile rehin kalamaz.
Yapışmak isteriz; yapışacak bir yaka ararız.
Tükürülecek bir surat; yumruklayacak bir duvar ararız.
İşte öyle anlarda; içinize inşa ettiğiniz bentler yıkılır; diktiğiniz duvarlar berhava olur.
O öfke var ya, o öfke;
Hani yıllardır içinize hapsettiğiniz...
Kan kusup, kızılcık şerbetine çevirdiğiniz;
İşte o öfke muhatabını arar.
Kimdir, bu 13 bedenin mesulü?
Boşver arkadaş, sorma...
Öfkeni tasarruflu kullan; Bir dahakini, bir dahakini, ötekileri de düşün.
Yarın gelecek bedenlere, öbürgün okuyacağın salalara; içine kuracağın musalla taşlarına...
Tasarruf et ki, çocuklar için yapışacağın yakalar için gücün kalsın.
Bugün sadece o çocuklara, o analara, babalara, kardeşlere, eşlere seslen.
De ki; çocuklarımızı içimize defnediyoruz.
Sırf uzağa gitmemesi için. Sırf unutmamak için.
Sırf içimizde patladı patlayacak volkanın homurtusunu duyması için.
Anlar vardır.
İnsanın, "Başlarım sizin" diye başlamak istediği.
Başlarım sizin "Şununuzdan" diye başlayıp, "Şuyunuzdan" diye bitirmek istediği;
Avaz avaz haykırmak, yakasına yapışacak birilerini bulmak istediği;
Kimseyi bulamazsa, kendi yakasına yapışıp, "Başlarım senin de şuyundan" diye öfkesini çıkaracağı birilerini aradığı anlar.
Kimdir o yakasına yapışmak istediğiniz adam...
Veya adamlar...
Nedir suratına haykırmak istediğiniz şey...
Önemi var mı?
Bir surat işte.
Çiz yuvarlak bir şekil, koy içine iki göz, iki kaş, bir burun, bir de ağız ekle.
Adını koyamazsan, koyacak bir ad bulamazsan, veya bulup da koyamazsan...
İki kaş, iki göz...
Lacivert bir takım elbise, bir kravat...
Daha ne çizeceksin ki, bırak anlayan anlasın.
Anlatamayan da anlatsın.
Anlamayan zaten o yuvarlak suratın içinden sana bakan iki gözdür.
13 GENÇ BEDEN
Öyle bir günümde, öyle bir anımdayım işte.
Önümde 13 genç beden.
Kafam musalla taşına dönmüş.
Kulağımda bitmeyen bir salaa...
Kendi salamı kendim veriyorum.
Tüküreceğim suratı, yakasına yapışacağım sureti bilmiyorum.
Göremiyorum.
Ama kapağı kapanmış tabutun içindeki o çocuğun masum suretini, o delikanlı bedeni görüyorum.
Adıyla, sanıyla, cismiyle, künyesiyle karşımda.
Yatmıyor, dimdik ayakta...
Öteki; hani o göz yerinde iki delik, ağız yerinde kapanmış bir fermuar taşıyanı...
Bugün, işte bugün saklanacak delik arayanı;
Arayıp ta bulamayanı;
"ARTIK TOPUNUZUN"
İşte öyle bir günü yaşıyorum.
Birikmiş duyguların, günlerdir haykırılamamış öfkelerin; göğüs kafesine sıkıştırılmış basınçların; otosansürlenmiş her şeyin;
Birikip de, "Artık topunuzun" diye fırlayacağı anlar.
Heyhat;
Kime sardırayım; kimi yakasından tutup suratına avaz avaz bağırayım?
Yıllardır bu sorunları sürüm sürüm süründürenlerin mi;
Bizleri çağırıp çağırıp dağdan güya barış mesajları verip, arkasından kalleşçe pusulara yatanların mı;
İmralı'da "Barış konseyi" kurup, daha tükürüğün mürekkebi kurumadan, mürekkebi kana çevirenlerin mi;
Yoksa hepimizi dev aynasına çevirip, kendi suratımıza mı;
ALTIMIZDAKİ HER ŞEZLONG MUSALLA TAŞINA DÖNÜŞECEK
13 çocuk...
13 hane,
13 anne, 13 baba, kimbilir kaç evlat, kardeş; akraba,
Kaç eş; sevgili; henüz sevgili olmamış da süzülmüş gözlerde kalan yavuklu;
Mahalleden kim bilir kaç arkadaş;
Kaç mahalle takımının orta saha oyuncusu, sol beki,
Ve kaç milyon yasa bürünmüş vatan insanı.
Ne diyeyim...
Desem ne olur.
Daha başlamadan bitmiş bir yaz.
"Bakarsın güzel geçer bu yaz" diye koskoca bir toplum, hep birlikte yazdığımız o güzelim şarkı.
Bu yaz artık güzel geçemez arkadaş.
O 13 beden orada yatarken, altımızdaki her şezlong, milyonlarca gönülde musalla taşına dönüşecek.
An'lar vardır; öfke dediğin şey, en sakinimizin içinde bile rehin kalamaz.
Yapışmak isteriz; yapışacak bir yaka ararız.
Tükürülecek bir surat; yumruklayacak bir duvar ararız.
İşte öyle anlarda; içinize inşa ettiğiniz bentler yıkılır; diktiğiniz duvarlar berhava olur.
O öfke var ya, o öfke;
Hani yıllardır içinize hapsettiğiniz...
Kan kusup, kızılcık şerbetine çevirdiğiniz;
İşte o öfke muhatabını arar.
Kimdir, bu 13 bedenin mesulü?
Boşver arkadaş, sorma...
Öfkeni tasarruflu kullan; Bir dahakini, bir dahakini, ötekileri de düşün.
Yarın gelecek bedenlere, öbürgün okuyacağın salalara; içine kuracağın musalla taşlarına...
Tasarruf et ki, çocuklar için yapışacağın yakalar için gücün kalsın.
Bugün sadece o çocuklara, o analara, babalara, kardeşlere, eşlere seslen.
De ki; çocuklarımızı içimize defnediyoruz.
Sırf uzağa gitmemesi için. Sırf unutmamak için.
Sırf içimizde patladı patlayacak volkanın homurtusunu duyması için.
13 şehit...Söylenecek çok fazla şey var ama sadece şunları söylemek istiyorum; Allah analara,babalara,eşelere sabır versin...Onlar SAĞOLSUN...
Kızlar eşime dün telefon geldi,tatili sonlandırdık Urfa'ya dönmemeiz gerekiyor. Şu an Ankara'dayız eşim dinleniyor. 1 saate kadarda çıkıcaz yola. Akşama Urfa'da olcaz inşallah. Eşim galiba Diyarbakır'a gidicek...Kayınvalideme bi şeyler söyledi o da bizimle geliyor. Galiba benim üzülmemem için söyleyemiyor gideceğini...Yoksa kayınvalidem şdaha sonra gelecekti...Ne olur bütün askerlerimiz için dua edelim...
Kızlar eşime dün telefon geldi,tatili sonlandırdık Urfa'ya dönmemeiz gerekiyor. Şu an Ankara'dayız eşim dinleniyor. 1 saate kadarda çıkıcaz yola. Akşama Urfa'da olcaz inşallah. Eşim galiba Diyarbakır'a gidicek...Kayınvalideme bi şeyler söyledi o da bizimle geliyor. Galiba benim üzülmemem için söyleyemiyor gideceğini...Yoksa kayınvalidem şdaha sonra gelecekti...Ne olur bütün askerlerimiz için dua edelim...
- 8 Şubat 2011
- 16.423
- 27.703
- 798
- 8 Şubat 2011
- 16.423
- 27.703
- 798
hayırlı kandiller hayırlı cumalar.....içim çok sıkkın bugün...yüreğim kapkaranlık bir köşede boğuluyo sanki...akıtamadığım gözyaşlarım geri dönmek bilmiyor.........
hayırlı kandiller canım benimde çok içim sıkkın bugün kötü hbr duymaktan içim yanıyor
- 6 Aralık 2010
- 6.158
- 1.549
- 373
eşimi yolladım dün sabah ellerimle...diyarbakıra...eve geldiğimizde 13 şehit haberini aldık. eşim dünden beri orduevinde diğer askerlerle birlikte beklemede. olayların olduğu yer eşimin görev yerine çok yakın...
o gitmeden önce başladım ağlayama, onu gördükçe sarıldıkça ağlayasım geldi hep. zor tuttum. yemin ettirdi bana ağlamayacaksın diye. dünden beri ağlıyorum. ailece psikolojimiz bozuk.eşime çık gel diyorum. istemiyorum artık pisi pisine ölümler görmek. eşimi ellerimle orada tutmak istemiyorum 3 kuruş maaş için. vatan için değil, vatan istanbulda bir cadde sadece. millet özerklik ilan etti. ne işi var eşimin orda...lanet olsun,gidip tutup getirmek istiyorum onu evimize. 2 yıl firar etsin sonra da hapis tazminat hiç biri umrumda değil...
o gitmeden önce başladım ağlayama, onu gördükçe sarıldıkça ağlayasım geldi hep. zor tuttum. yemin ettirdi bana ağlamayacaksın diye. dünden beri ağlıyorum. ailece psikolojimiz bozuk.eşime çık gel diyorum. istemiyorum artık pisi pisine ölümler görmek. eşimi ellerimle orada tutmak istemiyorum 3 kuruş maaş için. vatan için değil, vatan istanbulda bir cadde sadece. millet özerklik ilan etti. ne işi var eşimin orda...lanet olsun,gidip tutup getirmek istiyorum onu evimize. 2 yıl firar etsin sonra da hapis tazminat hiç biri umrumda değil...
- 8 Şubat 2011
- 16.423
- 27.703
- 798
allah yardımcınız olsun canım çok zor içini ferah tut diycem ama bu 13 şehit yaktı geçti içimizi Allah korusun tüm askerlerimizi bize bağışlasın dualarımızı eksik etmeyelim kızlar bu mübarek günde dua edelim bol bol elimizden gelen tek şey bu
sweetcim Allah kavuştursun....zaman su gibi aksın...çok iyi anlıyorum canım...biz de zaman zaman düşünürüz o seçeneği ama işte olmuyor tatlım....dualarımız onlarla....benim eşime de çok yakın....karargahta diye bi parça yüreğimi serinletebiliyorum ama işte ne olacağı belli olmaz....yalnız değilsin kuzum..birlikte atlatacağız bu kara günleri
- 6 Aralık 2010
- 6.158
- 1.549
- 373
yok içim ferahlamaz mümkün değil. güvenmiyorum artık TSK'ya. eşimi görevi ve eğitimi dışında bir göreve atadılar. resmen yem yapıyorlar eşlerimizi. hiç bir profesyonellik yok. hiç bir güvenlik önemli yok. bordo bereli ekipler ankarada gölbaşında ve boluda neyi bekliyor? 13 şehit verildikten sonra desteğe gitmişler. bu kadar salaklık olamaz...bu kadar aciz bi silahlı kuvvetler olamaz. hiç duydunuz mu bi paşanın oğlunun ya da milletvekili damadının şehit düştüğünü? istemiyorum yok, eşimin bu orduda görev yapmasını istemiyorum. istifa hakkı bile yok, itiraz hakkı bile yok.
o zaman çıksın gelsin sweetcim ne diyeyim...ne ilk ne de son firar eden olur eşin...üzgün olduğunu biliyorum ama nolur bazı düşüncelerini buraya yazma canım..................lütfen.............
