Bir an konuyu ben yazdım sandım yani benim de annem ve babam aynı böyle. Hatta ben annem yüzünden çok sinir krizleri geçirdim çok kez evden çıkıp sokaklarda deli gibi ağladım. Sonra evlendim üstelik o süreci de burnumdan getirdi diyebilirim. Şimdi hamileyim ve benim de bir kızım olacak. Annemin tavırları da değişti tabii benim düşüncelerim de şimdi bakınca aslında kötü bir anne olmadığını sadece zor bir karakterde olduğunu görüyorum. Bazen küçük bir kız çocuğu gibi ona sarılmak istiyorum kucağında uyumak dizine yatmak istiyorum ama alışık değilim yapamıyorum ama yine de iyiki yanımda iyiki annem var diyorum. Fiziksel olarak uzak bile olsak manevi olarak yanımda olmasından dolayı çok mutluyum. İlerleyen süreçlerde siz de annenizi daha iyi anlayıp ona karşı daha yumuşak düşüncelere sahip olabilirsiniz.Merhaba. Ben 24 yaşındayım. Annemle aram küçüklükten beri kötüydü. Annem çok soğuk biri. Sürekli bağıracak kızacak bir şey bulur kendine. Mutsuzdur hep. Onun dediği en mantıklısıdır. Asla kimse onun dediğinin dışına çıkamaz. Çıkarsa günlerce surat yapar. Konuşmaz..
Babam ise çok sakin, anlayışlı, kendini geliştirmiş bir adam. Bazen böyle bir adam yıllarca bu kadını niye çekti diye düşünmeden edemiyorum. Babamla da ilişkim kötü olsaydı ne yapardım bilmiyorum.
Mesela hani annenize sarılıp öpersiniz ya... İçimden gelmiyor ya. Ayda yılda bi anneler günü olur doğum günü olur içimden gelmeden sarılırım ne yalan söyleyeyim. Çünkü kendisi bile içinden gelerek bana sarılmadı ki bana küçüklükten beri. Hayatı beni uyarmakla geçti.
Bende mi bir sorun var nasıl olur da bir şey hissetmem diyorum ama babama gidip sarılıp öpebiliyorum. İçimden geliyor çünkü.
Mesela evi toplar süpürür silerim. Mis gibi olur ev... Ama mesela makineyi boşaltmayı unutmuşumdur ve eve geldiğinde ilk söylediği şey makineyi neden boşaltmadın? Ne yaptın gün boyunca der. Asla teşekkür etmez. Eline sağlık demez. Sürekli bir eksik bulur. Kafasındaki ideal kız çocuğu olmadım hiçbir zaman. Yeterince güzel olmadım. Yeterince istediği gibi davranmadım. Hep böyle hissettirdi bana.
Birlikte alış verişe çıkarız. Mutlaka tartışırız. Bir kıyafet gösterir bana. Yok ya beğenmedim dedim mesela... O gün zehir olur bana. Alış veriş boyunca surat asar hatta benim beğendiklerimi görünce çocuk azarlar gibi azarlar. Sesini de yükseltir. Utanarak "Kahretsin ya böyle olacaktı tabii ne bekliyordum ki" derim içimden. Ama onun gösterdiği bir şeyi beğenirsem dünyanın en tatlı kişisi oluverir. Nefret ediyorum bu özelliğinden. Onun yüzünden benliğimi yitirdim. Çocukken ona uyum sağlaya sağlaya ben kimim neleri severim neleri sevmem bilmeden büyüdüm. Şimdi kendimi keşfetmeye çalışıyorum ama çok zor gerçekten.
Çok isterdim güzel bir anne kız ilişkimizin olmasını. Ama olmadı bundan sonra da olacak değil... Çok kızgınım hayata bu yüzden. Sanki annem farklı biri olsaydı bambaşka bir ben olurdu. Dolmuştum biraz da öyle bir içimi dökmek istedim.
Elbette kendi aralarındaki ilişkiyi tam anlamıyla bilemem... Belki de birbirlerini tamamlıyorlar. Çünkü zıt karakterdeler. Zaten annem, annem gibi biriyle; babam da babam gibi biriyle evlenseydi belki daha kötü olurdu. Bu şekilde dengeleniyorlar belki de... Sadece bana yansımasına bakıyorum. Annemle yakın bir ilişkimiz olmadığı için kızgınım sadece. Yılların getirdiği bir şey. Annem soğuk olduğu için ben de çevreme karşı soğuk oldum. Duygularımı göstermekte zorlanan biri oldum. Bu tüm ilişkilerime yansıyor maalesef. Amacım annemi yermek de değil ki içimi dökmek. Çok bunaldım çünkü.Anlattıklarınızi anlıyorum.Tüm yorumlarınızı da okudum konudaki.Evet bazı insanlar çok soğuk.Sanki duyguları yokmuş gibi.Hicbir şey hissetmiyor, kimseyi gerçekten sevmemis gibiler.Ve evet bu yakinindakileri yıkıp geçiyor.Bu insanlar bana çok acinasi geliyor.Kendi annenizi düşünün.Öz kızına bile sevdiğini hissettirmiyor.
Ama şunu da eklemek istiyorum.Sizin yaslarinizda ben de bazı çiftlere bakıp nasıl yani derdim.Ama zamanla anladım ki uzun süreli ilişkilerde , çiftler birbirine mecbur değil iseler , birbirinden çok ta uzak karakterde insanlar değillerdir.Vardir birşeyler.Siz anne ile babanızın ilişki dinamiğini bilemezsiniz.Bakin herşeyi bilseniz cinsel hayatlarını bilemezsiniz.Bu bile evlilikte başlı basina büyük bir durum ve herşeyi degistirir. Annenizle yakın bir ilişki kurmayabilirsiniz.Ama niye bilmiyorum annenizi bu kadar eleştirirken , babanizi goklere çıkarmanız beni rahatsız etti.Belki anne oldugumdandir.Ve ne kadar yardım ederse etsin baba, annenin yaptığı işin yarısını bile yapamıyor...
Bakın siz diyince aklıma geldi... Tüylü bir yapım var. Genler... Yanaklarımdaki tüylerden rahatsızım ve sürekli ayna karşısındayım. Anneme diyorum işte ağdayla mı alsam ne yapsam. Dokunma sakın yüzüne, bir şey yapma... (Bağırarak)Ben annemin saçımı taradığını hatırlamam, bıyığım çıkmış, yaşıtlarım hep bıyıksız gezerdi ben bıyıklı. Yaşımda küçük, annesiz gidemem kuaföre. Ama eleştirmeye gelince saydırmadan durmazdı. Kuzenimin düğünü var elbise diktirelim dedi, 20 yaşındayım. Terziyi o seçti ve gittik, kadına anlattım. Benden sonra kadını aramış, bir giydim istediğimle alakası yok. Kumaş değişmiş. Ona göre doğru olduğu için fosfosrlu bir elbiseyle ve berbat bir halde gittim. o öyle istedi. Sonra da hiç güzel olmadın diye söylendi. özgüven eksikliğimin sebebi.hizmetçi gibiydim.
Evlendim, çocuğum var. Bıraksam herşeye müdahale edecekti. Sizin on sene sonraki haliniz olabilirim. Ama mesafe olmadan çözemezsin. Onun için de kendi hayatın olmalı.
Cok benzer cumleleri ben de kurabilirimMerhaba. Ben 24 yaşındayım. Annemle aram küçüklükten beri kötüydü. Annem çok soğuk biri. Sürekli bağıracak kızacak bir şey bulur kendine. Mutsuzdur hep. Onun dediği en mantıklısıdır. Asla kimse onun dediğinin dışına çıkamaz. Çıkarsa günlerce surat yapar. Konuşmaz..
Babam ise çok sakin, anlayışlı, kendini geliştirmiş bir adam. Bazen böyle bir adam yıllarca bu kadını niye çekti diye düşünmeden edemiyorum. Babamla da ilişkim kötü olsaydı ne yapardım bilmiyorum.
Mesela hani annenize sarılıp öpersiniz ya... İçimden gelmiyor ya. Ayda yılda bi anneler günü olur doğum günü olur içimden gelmeden sarılırım ne yalan söyleyeyim. Çünkü kendisi bile içinden gelerek bana sarılmadı ki bana küçüklükten beri. Hayatı beni uyarmakla geçti.
Bende mi bir sorun var nasıl olur da bir şey hissetmem diyorum ama babama gidip sarılıp öpebiliyorum. İçimden geliyor çünkü.
Mesela evi toplar süpürür silerim. Mis gibi olur ev... Ama mesela makineyi boşaltmayı unutmuşumdur ve eve geldiğinde ilk söylediği şey makineyi neden boşaltmadın? Ne yaptın gün boyunca der. Asla teşekkür etmez. Eline sağlık demez. Sürekli bir eksik bulur. Kafasındaki ideal kız çocuğu olmadım hiçbir zaman. Yeterince güzel olmadım. Yeterince istediği gibi davranmadım. Hep böyle hissettirdi bana.
Birlikte alış verişe çıkarız. Mutlaka tartışırız. Bir kıyafet gösterir bana. Yok ya beğenmedim dedim mesela... O gün zehir olur bana. Alış veriş boyunca surat asar hatta benim beğendiklerimi görünce çocuk azarlar gibi azarlar. Sesini de yükseltir. Utanarak "Kahretsin ya böyle olacaktı tabii ne bekliyordum ki" derim içimden. Ama onun gösterdiği bir şeyi beğenirsem dünyanın en tatlı kişisi oluverir. Nefret ediyorum bu özelliğinden. Onun yüzünden benliğimi yitirdim. Çocukken ona uyum sağlaya sağlaya ben kimim neleri severim neleri sevmem bilmeden büyüdüm. Şimdi kendimi keşfetmeye çalışıyorum ama çok zor gerçekten.
Çok isterdim güzel bir anne kız ilişkimizin olmasını. Ama olmadı bundan sonra da olacak değil... Çok kızgınım hayata bu yüzden. Sanki annem farklı biri olsaydı bambaşka bir ben olurdu. Dolmuştum biraz da öyle bir içimi dökmek istedim.
Eminim harika bir annesiniz...Cok benzer cumleleri ben de kurabilirim40 yasimdayim o eksikligi hissetmekten sanirim yeni yeni uzaklasabiliyorum. Okudum yorumlarda annelerine hak vermeyi basarabilenler var onlardan biri olabilmeyi cok isterdim. Evet annem kucuk evlenmis, kayin valideyle yasamis falan filan ama arada sirada bana sarilabilirdi :) kucucuk benim de cok fazla bir beklentim yoktu acikcasi. Simdi kendim kizlarima bol bol bol sariliyorum, sevdigimi soyluyorum. Cok yapamasam da yapabildigimn kadar hopluyorum, zipliyorum, onlara neseli anilar yaratmaya çalışıyorum. ben evlenene kadar annem beni yok saydi. Yuksek lisans mezunu 30 yasinda evlenmis bir kadinim. 30 yasima kadar annemin duygusal varligini hissetmedim.
Benim de kızım var ve ben de günde en az 100 öpücük ve 10 sarılma kuralı ile gidiyorum.Cok tatliyiz.Ama çocuğum olduktan sonra artık diğer insanlar figüran gibi hayatımda.Annemde dahil kimseyle uğraşmıyorum.Tamam o da hakkıdır kendince diyip geciyorumCok benzer cumleleri ben de kurabilirim40 yasimdayim o eksikligi hissetmekten sanirim yeni yeni uzaklasabiliyorum. Okudum yorumlarda annelerine hak vermeyi basarabilenler var onlardan biri olabilmeyi cok isterdim. Evet annem kucuk evlenmis, kayin valideyle yasamis falan filan ama arada sirada bana sarilabilirdi :) kucucuk benim de cok fazla bir beklentim yoktu acikcasi. Simdi kendim kizlarima bol bol bol sariliyorum, sevdigimi soyluyorum. Cok yapamasam da yapabildigim kadar hopluyorum, zipliyorum, onlara neseli anilar yaratmaya çalışıyorum. ben evlenene kadar annem beni yok saydi. Yuksek lisans mezunu 30 yasinda evlenmis bir kadinim. 30 yasima kadar annemin duygusal varligini hissetmedim.
Evet kadın dediğin şöyle davranır böyle davranırcılardan biraz. Mesela başka bir olayı değerlendiririken kadını hatalı görme eğilimindedir. Mesela babamın takılmadığı dikkatini bile çekip uyarmadığı kıyafetlerimi uyarır durur. Git üstüne adam akıllı bir şey giy der. Yetmez babama gider şikayet eder. Canım babam da sevmiş giymiş kız bir şey yok der mesela. Dedem zamanında saçını toplamasını bile yasaklarmış annemin. Ensesi görünecek diye. Çok ataerkil bir ailede büyümüş ama evlendiği adam onu hiçbir konuda kısıtlamayınca bocalamış.
Artık kendim olmaya çalışıyorum. Daha doğrusu kendimi keşfetmeye çalışıyorum. Zor oluyor gerçekten. Bazen bir olay karşısında biraz düşününce yok ya bu benim fikrim değil ki annemin fikri diyip kendimi düzeltiyorum. Tüm hayatımı yeniden şekillendiriyorum.
Bir an önce atanıp ayrı bir düzen kurmam gerekiyor. Ancak o zaman tam anlamıyla kendim olabileceğim...
ne kadar guzel sizin icin. Ben hak vermeyi, ruhunda, bir turlu beceremiyorum. Annemle aram kotu degil bu arada ama sevgi bagimiz guclu degil. Oyle yengem gibi :)).Tamam o da hakkıdır kendince diyip geciyorum
Benim de güçlü değil.Ama emeği de çok ustumde.Annem annem olmasa hiç sevmezdim mesela.Ama annen işte.Duygusal yakınlık vermedi bana.Ama tarlalarda çalışarak baktı bana.Yemedi yedirdi.Sabah kahvaltısiz okula göndermedi hiç.Fiziksel olarak elinden geleni yaptı.Bunlari gozardi edemiyorum.Hele çocuğum olunca ne kadar zorluk yaşadığını daha iyi anlıyorum.Eksiklikleri çok fazla.Ama annem işte.Ne gelir elden.Bagiriyorum çağırıyorum ama günün sonunda bir tane annem var.İyi ki de var diyorum herşeye rağmenne kadar guzel sizin icin. Ben hak vermeyi, ruhunda, bir turlu beceremiyorum. Annemle aram kotu degil bu arada ama sevgi bagimiz guclu degil. Oyle yengem gibi :))
Eşimin annesi tam olarak öyle biri. Maalesef çocuklarını da böyle yetiştirilmiş. Ben anne olmama rağmen anlamakta çok zorluk çekiyorum . Kızım 8 yaşında bir iş yapsa kötü bile olsa tebrik eder o varken düzeltmem ama eşime annesi öyle yapmış eşim de bana ve kızıma yapsr on şey yap biri eksik olsun istediği olmasın erkek olmasına rağmen günlerce trip atar küser . Siz ne olur ileride evladınıza bunu yapmayın . Daha düzgün çocuklarına sarılıp öptüğünü bilmem bana bile o kadar mesafeli davranır ki annesinden gördüğü için. Siz evladınıza daha sevgi dolu olun ileride. Ben sizi anlıyorum eskiden yok evlat işte annesini anlamıyor derdim ama gerçekten böyle yapan anne varmış gördümMerhaba. Ben 24 yaşındayım. Annemle aram küçüklükten beri kötüydü. Annem çok soğuk biri. Sürekli bağıracak kızacak bir şey bulur kendine. Mutsuzdur hep. Onun dediği en mantıklısıdır. Asla kimse onun dediğinin dışına çıkamaz. Çıkarsa günlerce surat yapar. Konuşmaz..
Babam ise çok sakin, anlayışlı, kendini geliştirmiş bir adam. Bazen böyle bir adam yıllarca bu kadını niye çekti diye düşünmeden edemiyorum. Babamla da ilişkim kötü olsaydı ne yapardım bilmiyorum.
Mesela hani annenize sarılıp öpersiniz ya... İçimden gelmiyor ya. Ayda yılda bi anneler günü olur doğum günü olur içimden gelmeden sarılırım ne yalan söyleyeyim. Çünkü kendisi bile içinden gelerek bana sarılmadı ki bana küçüklükten beri. Hayatı beni uyarmakla geçti.
Bende mi bir sorun var nasıl olur da bir şey hissetmem diyorum ama babama gidip sarılıp öpebiliyorum. İçimden geliyor çünkü.
Mesela evi toplar süpürür silerim. Mis gibi olur ev... Ama mesela makineyi boşaltmayı unutmuşumdur ve eve geldiğinde ilk söylediği şey makineyi neden boşaltmadın? Ne yaptın gün boyunca der. Asla teşekkür etmez. Eline sağlık demez. Sürekli bir eksik bulur. Kafasındaki ideal kız çocuğu olmadım hiçbir zaman. Yeterince güzel olmadım. Yeterince istediği gibi davranmadım. Hep böyle hissettirdi bana.
Birlikte alış verişe çıkarız. Mutlaka tartışırız. Bir kıyafet gösterir bana. Yok ya beğenmedim dedim mesela... O gün zehir olur bana. Alış veriş boyunca surat asar hatta benim beğendiklerimi görünce çocuk azarlar gibi azarlar. Sesini de yükseltir. Utanarak "Kahretsin ya böyle olacaktı tabii ne bekliyordum ki" derim içimden. Ama onun gösterdiği bir şeyi beğenirsem dünyanın en tatlı kişisi oluverir. Nefret ediyorum bu özelliğinden. Onun yüzünden benliğimi yitirdim. Çocukken ona uyum sağlaya sağlaya ben kimim neleri severim neleri sevmem bilmeden büyüdüm. Şimdi kendimi keşfetmeye çalışıyorum ama çok zor gerçekten.
Çok isterdim güzel bir anne kız ilişkimizin olmasını. Ama olmadı bundan sonra da olacak değil... Çok kızgınım hayata bu yüzden. Sanki annem farklı biri olsaydı bambaşka bir ben olurdu. Dolmuştum biraz da öyle bir içimi dökmek istedim.