Gene ben hanımlar, merhaba!
Bugün kafamı kurcalayan meseleyi sizinle paylaşmak istiyorum.
Eşimin erkek kardeşi üniversiteyi kazandı ve bulunduğumuz ile yakın bir ilde (araçla 1 buçuk 2 saat gibi). Yurda yerleşmeyi planlıyordu fakat olmamış. O da ev tutma mecburiyetinde kalmış. Ben de evimde onun kullanabileceği eşyaları toplayıp ona götürmeyi, böylece hem masraf yapmamış olmayı hem de ona faydası olacağını söyledim eşim kabul etti. Hem de gezmiş oluruz dedik falan. Buraya kadar ok.
Bugün annemle konuşuyoruz bunu duydu kızdı resmen. Neden götürüyormuşum. Eski şeyler götürdüklerimde aslında. Ama ne gerek varmış. Benden adam olmazmış çok safmışım. Bu bir.
İkincisi yine aynı konuşma içinde; çok yakın bir arkadaşımın atamasının geldiğini öğrendim onun haberini verdim. Hani sormuyor ama araştık ya muahbbetini ediyoruz havadan sudan aklıma geldi söyledim ben de. Verdiği cevap "Aaaa görüyor musun altının üstüne kondu! Giden gitti artık sen derdine yansan iyi edersin."
Hikaesi de şu: arkadaşım doğum yaptığında ben maddi bir ardım olsun diye altın taktım çeyrek. Maddi durumu çok iyi değil. O da bana düğünümde altın getirmedi ama beklentim de yoktu. Bi de biliyorum durumunu. Konusunu açmadım kendisine çünkü ben karşılığı olsun diye değil ona hediye olsun diye vermiştim.
Benimle böyle konuştuğunda kendimi aptal gibi hissediyorum. Ya bu kadıncağız haklı mı? Yoksa çok mu kuruyor anlamadım. Üzülüyorum böyle olunca.