işte fark oradan başlıyor
evi geçindirecek olan erkek düşüncesinde hiç olmadım, bu yaştan sonra da olamam galiba
mehr olaylarını bilmem ama o boşanma tazminatı değil mi esasen yani boşanınca geçimini sağlasın diye bana onu peşin peşin almak da garip gelmiştir ama sonuçta o verildi ise tasarruf hakkı kadında olmalı
ben kadının çalışmasının lüks, birikim için vs olduğunu düşünmüyorum sonuçta o para ailenin parası ama kadının çalışması ve kazancı lütuf, erkeğinki zorunluluk gibi görülüyor
Evet işte dediğiniz gibi düşünce farkı bu.
Bana göre de kadının yükü çok başka. Bir de üstüne geçim yükünü eklemek kadına zulüm gibi geliyor...
Erkek ne kadar yardımcı olursa olsun,en başta kadın annelik yapıyor. Ev çekip çeviriyor.
Erkek bir süpürge tutup çocugu uyutunca hayat eşitlenmiş olmuyor.
Hemen her şeyime yardım eden bir eşim var.
Ama Benim sorumluluğumun ikiye bölünmesi mümkün değil.
Evin alışverişi yapar ama eksiğini takip edemez.
Evi haftada bir süpürür, ama kendi dağınığını bile karşılamaz
Çocugu uyutur ama gece uyansa duymaz
Yemek yapar ama çocugu yediremez
Dışarı çıkarır ama döndüğünde banyosu, kıyafeti, yemeği, ilgilenemez.
Hele ki 2 çocukla denge tamamen bozuldu.
Şimdi zahmet olacak ama evin de gelirini nasıl geçinecegimizi erkek planlasın.
Yetmiyorsa destek olmalı kadın. Ona lafım Yok.
Ama birikim için sık Boğaz edilmemeli.
3-4 aylık maaş aileye yardım olsa kimse ölmez
üstelik sağlık meselesi falan değildi. Babanız hasta. 3 aylık maaş ne ki? Yarın yoklugunda çok ama çok pişman olursunuz
