Merhaba;
O kadar bunaldım ki buraya yazmaya karar verdim.
Sıkıntım evlilik öncesi ve sonrası ailelerle olan ilişkideki çıkmazlar.
Üniversite bittikten bir yıl sonra ailemle yaşadığım sıkıntılar yüzünden evden ayrıldım. Bildiğiniz sırtıma bir çanta atıp çıktım.
Birçoğu için bu yanlış bir karar biliyorum ama evden ayrılmadan önceki gün sinir krizi yüzünden hastanelik olmuştum.
İşin detayına girmeyeceğim. Akıl sağlığımı korumam gerekiyordu.
Evden ayrıldıktan sonra arkadaşlar vasıtasıyla bir ev arkadaşı buldum. Bu sırada 4 senedir süren bir ilişkim vardı. Erkek arkadaşımı ailem kabul etmiyordu. O zamana kadar evlilik konusunda hevesli değildim. Ancak o da ben de aileden ayrı, onların desteği olmadan hayatta kalmaya çalışıyorduk. Maddi sıkıntılar bunaltmıştı. Aslında evlenmemizin mümkün olmadığı bir noktadaydık.
(Bundan önce iki kere istemeye gelmişler ailem olumsuz tavır almıştı. Karşı taraf da pek gönüllü değildi zaten. Yani ikimizin ailesi de birbirimize uygun olmadığımızı düşünüyorlardı, hala da öyle düşünüyorlar.)
Erkek arkadaşımla konuştuğumuzda evlenmeyi gündeme getirdik. (zaten dört senedir dert ortağımdı) Bunun o an için sağlıklı bir karar olmadığını düşünüyordum. Ruhsal olarak ve kariyer anlamında kendimi toparlamalıydım. Ve evliliği istemeyen iki aile vardı karşımızda.
Bunlara rağmen evlilik kararı aldık. (Aferim bize) Gittik belediyeden gün aldık. 25 gün sonra nikah masasına oturacaktık.
Sonrası tahmin edilebileceği gibi çok olaylı geçti.
Babama yüz yüze söyledim. Hatta onunla görüştüğüm gün tutacağımız eve götürdüm onu. (Bu arada yemeyip içmeyip bir ev bulmuş depozitosunu vs ödemiştik.)
Yani bu zamana kadar siz böyle yaptınız hadi bakalım şimdi siz düşünün moduna geçtik.
Ve bu 25 gün içinde nikah kıydık. Eşimin ailesi 1000 lira parayla gelmişti :) O sırada diğer gelinlerinden birine tekrar ev döşemekle meşgul oldukları bütçeleri yoktu.
Ve bir sürü sorun yaşandı. Nikaha giderken bile geç geldikleri için kriz vs. Hiç kimseye sesimi çıkarmadım. Senin kararın senin sorumluluğun dedim hep kendime. (Bu sırada diğer gelinleri sürekli sorun çıkarıyordu ve onunla ilişkimi kestim.)
Şimdi evleneli 4 sene oldu. Bir sürü kriz atlattık. Asla ailelerden yardım istemedik. Hala kabullenemediklerini biliyorum.
Yeri geldi haftanın yedi günü üç ayrı işte çalıştım. Hakaret yesem bile faturaları düşünüp işime devam ettim.
Son durum 7 aydır işsizim, görüşmeden görüşmeye gidiyorum. Eşim çalışıyor ve vergi, eğitim borçlarını, hatta kiramı ödeyemediğim dönemde aldığım kredi borçlarını saymazsak 6000 lira borcumuz var.
Ailelerimize hiç borçlarımızdan maddi sıkıntılardan bahsetmedik. Evim bildiğiniz öğrenci evi, çoğu eşyam ikinci el. Herkes biliyor.
Geçen sene babam tasarruf yapmamız gerektiği hakkında nutuk atarken dayanamadım ev kirasını ödeyemediğim için (bu dönem eşim de ben de iki ay maaş alamadık özel sektör mağduriyeti) aldığım krediden ilk kez bahsettim ve bilmediğin onlarca yere borcum var dedim. Eşim ailesine borçlarla ilgili tek kelime söylemiyor. O kadar ki kurbanda babası kurban kesecek miyiz diye sormuş. Sinirden kahkahalarla güldüm.
Asıl problem şu; şimdi annesi cep harçlığı istiyor. Bu bizde krize neden oldu. Artık borçlarını anlat dedim. İşin komik yanı, o bana sorun çıkartan görümcenin evliliği bitti ve şimdi kocası (yani eşimin abisi) ve çocuğu anne baba yanında kalıyor. İşsiz. Bunun dışında eşimin üç tane daha abisi ve ablaları var. Kimse hiçbir yardımda bulunmuyor anne babasına.
Eşiyle yaşadığım problemden dolayı daha önce bana merhaba dememiş olan bu adam telefonla bir sürü laf saydı. Eşim ben karışmam dedi. İyi dedim. Biraraya gelmekten kaçındım sadece.
Şimdi kayınvalidemin istediği parayı almak için aracılık yapıyor.
Bunca yıl kimseye muhtaç olmamak için deli gibi çalış. Saygısızlık olmasın diye tek kelime etme. Şimdi bu durum.
Bu aile ile ne yapacağımı bilmiyorum. Forumda açılmış benzer konuları okudum. Eşimi borçlandırmak vs gibi bir niyetim yok. Zaten borçlarımız yeter ve onları çalışıp yine ben ödeyeceğim.
Eşimi seviyorum. Ama arada kalıyor biliyorum. Yine de bu son istek, yapılan onca şeyin üstüne bendeki bardağı taşırdı.
Şeytan diyor ara, yaşadıklarını say dök.
Öyle bir şey yapamayacağımı biliyorum. Ve bunlardan kimseye bahsedemiyorum. Utanıyorum.
Düşün düşün bir çıkış yolu yok gibi görünüyor.
Tek çare eşimin tavrını değiştirmesi gibi geliyor. Bu da benim elimde değil.
Bu durum düzelmez mi? Sonu ayrılığa gidecekmiş gibi geliyor.
O kadar bunaldım ki buraya yazmaya karar verdim.
Sıkıntım evlilik öncesi ve sonrası ailelerle olan ilişkideki çıkmazlar.
Üniversite bittikten bir yıl sonra ailemle yaşadığım sıkıntılar yüzünden evden ayrıldım. Bildiğiniz sırtıma bir çanta atıp çıktım.
Birçoğu için bu yanlış bir karar biliyorum ama evden ayrılmadan önceki gün sinir krizi yüzünden hastanelik olmuştum.
İşin detayına girmeyeceğim. Akıl sağlığımı korumam gerekiyordu.
Evden ayrıldıktan sonra arkadaşlar vasıtasıyla bir ev arkadaşı buldum. Bu sırada 4 senedir süren bir ilişkim vardı. Erkek arkadaşımı ailem kabul etmiyordu. O zamana kadar evlilik konusunda hevesli değildim. Ancak o da ben de aileden ayrı, onların desteği olmadan hayatta kalmaya çalışıyorduk. Maddi sıkıntılar bunaltmıştı. Aslında evlenmemizin mümkün olmadığı bir noktadaydık.
(Bundan önce iki kere istemeye gelmişler ailem olumsuz tavır almıştı. Karşı taraf da pek gönüllü değildi zaten. Yani ikimizin ailesi de birbirimize uygun olmadığımızı düşünüyorlardı, hala da öyle düşünüyorlar.)
Erkek arkadaşımla konuştuğumuzda evlenmeyi gündeme getirdik. (zaten dört senedir dert ortağımdı) Bunun o an için sağlıklı bir karar olmadığını düşünüyordum. Ruhsal olarak ve kariyer anlamında kendimi toparlamalıydım. Ve evliliği istemeyen iki aile vardı karşımızda.
Bunlara rağmen evlilik kararı aldık. (Aferim bize) Gittik belediyeden gün aldık. 25 gün sonra nikah masasına oturacaktık.
Sonrası tahmin edilebileceği gibi çok olaylı geçti.
Babama yüz yüze söyledim. Hatta onunla görüştüğüm gün tutacağımız eve götürdüm onu. (Bu arada yemeyip içmeyip bir ev bulmuş depozitosunu vs ödemiştik.)
Yani bu zamana kadar siz böyle yaptınız hadi bakalım şimdi siz düşünün moduna geçtik.
Ve bu 25 gün içinde nikah kıydık. Eşimin ailesi 1000 lira parayla gelmişti :) O sırada diğer gelinlerinden birine tekrar ev döşemekle meşgul oldukları bütçeleri yoktu.
Ve bir sürü sorun yaşandı. Nikaha giderken bile geç geldikleri için kriz vs. Hiç kimseye sesimi çıkarmadım. Senin kararın senin sorumluluğun dedim hep kendime. (Bu sırada diğer gelinleri sürekli sorun çıkarıyordu ve onunla ilişkimi kestim.)
Şimdi evleneli 4 sene oldu. Bir sürü kriz atlattık. Asla ailelerden yardım istemedik. Hala kabullenemediklerini biliyorum.
Yeri geldi haftanın yedi günü üç ayrı işte çalıştım. Hakaret yesem bile faturaları düşünüp işime devam ettim.
Son durum 7 aydır işsizim, görüşmeden görüşmeye gidiyorum. Eşim çalışıyor ve vergi, eğitim borçlarını, hatta kiramı ödeyemediğim dönemde aldığım kredi borçlarını saymazsak 6000 lira borcumuz var.
Ailelerimize hiç borçlarımızdan maddi sıkıntılardan bahsetmedik. Evim bildiğiniz öğrenci evi, çoğu eşyam ikinci el. Herkes biliyor.
Geçen sene babam tasarruf yapmamız gerektiği hakkında nutuk atarken dayanamadım ev kirasını ödeyemediğim için (bu dönem eşim de ben de iki ay maaş alamadık özel sektör mağduriyeti) aldığım krediden ilk kez bahsettim ve bilmediğin onlarca yere borcum var dedim. Eşim ailesine borçlarla ilgili tek kelime söylemiyor. O kadar ki kurbanda babası kurban kesecek miyiz diye sormuş. Sinirden kahkahalarla güldüm.
Asıl problem şu; şimdi annesi cep harçlığı istiyor. Bu bizde krize neden oldu. Artık borçlarını anlat dedim. İşin komik yanı, o bana sorun çıkartan görümcenin evliliği bitti ve şimdi kocası (yani eşimin abisi) ve çocuğu anne baba yanında kalıyor. İşsiz. Bunun dışında eşimin üç tane daha abisi ve ablaları var. Kimse hiçbir yardımda bulunmuyor anne babasına.
Eşiyle yaşadığım problemden dolayı daha önce bana merhaba dememiş olan bu adam telefonla bir sürü laf saydı. Eşim ben karışmam dedi. İyi dedim. Biraraya gelmekten kaçındım sadece.
Şimdi kayınvalidemin istediği parayı almak için aracılık yapıyor.
Bunca yıl kimseye muhtaç olmamak için deli gibi çalış. Saygısızlık olmasın diye tek kelime etme. Şimdi bu durum.
Bu aile ile ne yapacağımı bilmiyorum. Forumda açılmış benzer konuları okudum. Eşimi borçlandırmak vs gibi bir niyetim yok. Zaten borçlarımız yeter ve onları çalışıp yine ben ödeyeceğim.
Eşimi seviyorum. Ama arada kalıyor biliyorum. Yine de bu son istek, yapılan onca şeyin üstüne bendeki bardağı taşırdı.
Şeytan diyor ara, yaşadıklarını say dök.
Öyle bir şey yapamayacağımı biliyorum. Ve bunlardan kimseye bahsedemiyorum. Utanıyorum.
Düşün düşün bir çıkış yolu yok gibi görünüyor.
Tek çare eşimin tavrını değiştirmesi gibi geliyor. Bu da benim elimde değil.
Bu durum düzelmez mi? Sonu ayrılığa gidecekmiş gibi geliyor.