6.Sinema Günleri 6.Hafta Anketi 'p. uykusuyum'

?


  • Ankete Katılan
    11

prensesin.uykusuyum

standart.
Kayıtlı Üye
2 Temmuz 2009
6.357
15
Jules et Jim (Jules ve Jim) (1962)

659.jpg



Tür: Dram, Romantik
Yapım: Fransa
Süre: 1sa. 45dk.
Yönetmen: François Truffaut
Senaristler: Henri-Pierre Roché, François Truffaut, Jean Gruault

663.jpg


Konusu:

İki erkek ve bir kadın arasındaki üç kişilik aşkın sinema tarihindeki en güzel anlatımlarından biri olan Jules ve Jim, sadece aşk değil, dostluk üzerine de sözleri olan bir film.

Yakın arkadaş olan Jules ve Jim'in hayatları, Catherine ile tanışınca bambaşka bir yöne doğru savrulur. Her ikisi de aynı kadına aşık olsa da Catherine, ilk başlarda sadece Jules'a ilgi duyar. Bildik kadın kimliğinin çok dışında bir karaktere sahip olan Catherine için hayat, alışıldık sınırların çok ötesinde bir anlam taşımaktadır. İlk zamanlardan beri Jim'in ilgisinin de farkında olan Catherine, yıllar sonra onunla da bir yakınlaşma içine girer. Catherine'i terketmeyi düşünmeyen Jules'un da varlığıyla bu unutulmaz üçlü, birlikte yaşamaya başlarlar.

Kişisel Notum : Aşkın üçgen tarafı ,Fransız sinemasının müthiş diliyle ortaya akılda kalıcı sahneleriyle hoş tadlar bırakan bir film çıkmış...

__________________________


Lilja 4-ever (Daima Lilya) (2002)

714.jpg



Tür: Dram
Yapım: İsveç, Danimarka
Süre: 1sa. 49dk.f
Yönetmen: Lukas Moodysson
Senarist: Lukas Moodysson

720.jpg


Konusu:

16 yaşındaki Lilya, eski Sovyetler Birliği'nde varoşlarda yaşamaktadır. Annesi tarafından terkedilen genç kız, kendisine baskı uygulayan teyzesinin yanında kalmaktadır. Çıkış yolunu ise arkadaşlarıyla vakit geçirmekte bulur.
Andrei?ye aşık olup onun peşinden İsveç'e gitmeye karar verir. Eski iğrenç yaşamından kurtulup cennet ülkede yeni bir sayfa açmayı planlamaktadır. Fakat, yaşam onu bir seks köleliğine doğru itecek ve hayatın her yerde aynı olduğunu kavramasını sağlayacaktır.
Lukas Moodysson?un hüzünlü son çalışması, yetişkinlerin gençleri istismar temesi üzerine etkileyici ve güçlü bir yapım. Yapım isabetli bir kararla ülkemizde de vizyona giriyor.

Kişisel Notum : Yüze tokat gibi çarpan bir film ...


__________________________


The Butcher Boy (Küçük Kasap) (1997)

759.jpg


Tür: Komedi, Dram
Yapım:
İrlanda, ABD
Süre: 1sa. 49dk.

776.jpg



Konusu:

1960'LARIN BAŞLARINDA İRLANDA'NIN KÜÇÜK BİR KASABASINDA GEÇEN KÜÇÜK KASAP, AYNI ZAMANDA, ALIŞKIN OLDUKLARIMIZDAN FARKLI BİR BÜYÜME FİLMİ. Ve bu özelliğiyle, Kurtlar Sofrası'nı andırıyor. On iki yaşındaki Francie'nin türlü sorunlarla dolu hayatındaki tek ışık, arkadaşı Joe'dur. Hayatına zindana çevirenlerden intikam yoluna gidince, Francie'nin zaten bıçak sırtında olan dünyası, başkalarını da yanı sıra sürükleyerek devrilir.


Kişisel Notum : Tam bir yönetmen filmi . Filmdeki ağır dramın mizahi bir dille ustalıklı anlatımı mutlaka izlenmeli...



__________________________



Delicatessen (Şarküteri) (1991)


883.jpg


Tür: Komedi, Dram, Fantastik, Korku, Romantik
Yapım: Fransa
Süre: 1sa. 39dk.
Yönetmenler: Marc Caro, Jean-Pierre Jeunet
Senaristler: Gilles Adrien, Marc Caro, Jean-Pierre Jeunet

887.jpg



Konusu:

Post apokaliptik bir dünyada, yemek o kadar az bulunur bir şeydir ki, bazıları tuhaf yemek alışkanlıkları geliştirmiştir. Eski bir palyaço, şarküteriye iş başvurusunda bulunur ve dükkan sahibinin kızına aşık olur. Oysa aynı zamanda genç adamın ev sahibi de olan babanın, genç aşıkla ilgili başka planları vardır. Hiç de hoş olmayan planlar.
Genç kız babasının planlarına engel olmak için İsyancılar denilen bir grupla bağlantı kurar. Oysa bu sonuncular, göründüklerinden daha tehlikelidirler.
Şarküteri, şimdiden kült film mertebesine erişmiş ve Jeunet ile Caro'yu bütün dünyada ünlü yapmış bir film. Delicesine komik ve dahice tasarlanmış dekorları, akıcı kurgusuyla, çizgi roman estetiği ile açıkça bir başyapıt.


Kişisel Notum : Baştan sona sıradışı bir yapım , absürd karakter ve anlatımıyla çok başka bir yerde benim için yinede eklemeliyim ki herkese hitap etmeyecektir.
 
Son düzenleme:
Yok aslında hepsi birbirinden farklı , ana tür dram ama yan türlerle ayrılıyor. Birde sanırım ben pek başka tür izlemiyorum :KK70:
The Butcher Boy mizahi yönü ağır basan bir film ...
Delicatessen ise türlere sığmıyor :KK70:
 
Son düzenleme:
Prenses ne yaptın sen yaaaa.... hiçbirini izlemedim hadi hepsini de izleyelim diyecek duruma geldim. :KK53: biraz üstüne düşünüp kararımı vereyimmm.
 
Seçenekler oldukça güzel Lilja 4-ever (Daima Lilya) 6-7 sene önce izlemiştim dediğin gibi yüze tokat gibi çarpıyor etkilemişti beni.Diğer filmleri izlemedim fantastik bir film izlemek istiyorum o yüzden Delicatessen (Şarküteri) (1991) i seçiyorum. Daima Lilya seçilirse yine indirip izlerim uzun zaman oldu zaten ayrıca tekrar izlenebilecek kalitede bir film.
 
Lilja 4 ever ve Delicatessen' i izlemiştim. İki film de ayrı güzel. Lilja insanın içine yumruk gibi oturan filmlerdendi. Delicatessen ise insanı bambaşka dünyalara götüren filmlerden... her Jean-Pierre Jeunet filminde olduğu gibi :87:

Başta kara komedi olduğu için Butcher boy a oyumu vermeyi düşündüm ama, konusu ve seçtiğin foto Jules et Jim i daha baskın kıldı :)
 
Jean-Pierre Jeunet filmlerini çok seviyorum ama arka arkaya izlenmemesi gerekiyor ben ara verdim bir müddet :))
Oylar farklı dağılıyor hangi film seçilecek meraktayım :KK70:
 
Son düzenleme:
Daha önceden çoğu soruyu cevapladın sanırım, aranıza ilk katıldığım dönem okumuştum. Tabi unuttum çoğu şeyi :KK17: Sinema tutkunun başlangıcını, ve en sevdiğin filmleri tekrardan yazarsan çok sevinirim :) He bi de favori yönetmenleri...
 
Sinema tutkumun başlangıcını ozaman tekrardan kopyalıyaylım buraya :)

"Çocukluğumdan sinema tutkum belli etmişti aslında kendini , titanik filmini 20 den fazla izleyip ve herkese izletip cinnet geçirtiyordum :p
daha sonra tabikide sinemanın sadece popüler filmlerlerden ibaret olmadığını keşfettikçe dahada tadına varmaya başladım , şimdi benim için bir tutku ve açık söylemek gerekirse çevremde pek benim gibi insanlar göremiyorum zaman zaman arkadaşlarım tarafından hayatın film yada ne acayip filmler izliyorsun vs. diye eleştirildiğimi bilirim , sizin gibi sinema tutkunları ,bilinçli izleyicilerle tanışmış olmak benim için çok keyifli."

En sevdiğin filmler sorusu o kadar zor ki heuheu :)

Ed wood , Welcome to Dongmakgol ,Arizona Dream, Naked ,No Country for Old Men ,Hotaru no haka ,Sen to Chihiro no kamikakushi , Pulp Fiction diye uzarr gider daha çok var ama yazmaya utandım :kk77:

son izlediklerimdense Buffalo '66 favorim artık. :KK70:

Favori yönetmenlerimse ;

Tim Burton
Emir Kusturica
Coen brothers
Hayao Miyazaki
Ki-duk Kim
Pedro Almadovar
Çağan Irmak
Krzysztof Kieslowski
Jean-Pierre Jeunet

aklıma gelenler bu kadar :)
 
X