- Konu Sahibi yagmursesi
- #201
Çok geç evlendim yaş 38.5 tu.Evlendiğim hemen o ay hamile kalmışım. Aslında korunuyorduk ama nasıl oldu anlamadık. Niyetimiz yazı atlatıp bebeği öyle düşünmekti ama hemen geldi. Yaş ileri de olsa ağladım zırladım hiç rahat edemedik diye ama Allahım benim bu tepkimi görüp beni cezalandırdı demek ki. 7+0 da kalp atışı yok teşhisiyle kürtaj oldum. Şimdiki aklım olsa bir hafta daha beklerdim.
Tam bebeğim olmasına alışmışken şimdide kürtaj olmama ağladım epey bir. Sonra iki ay korunduk ve hemen çocuk istedik tekrar sanki bebeğimiz hemen olacakmış gibi korunduk bir de yani.Fakat gelmedi bir türlü. Hayatımda ilk çocuğum olsun diye gittiğim doktordu Aydın ARICI ve rahim duvarın ince dedi 7 folükülün var dedi. O zamanlar bilmiyordum folükül vs ne demek .Sonra iliğine kadar öğrenmek zorunda kaldım gerçi.
Bu süre içerisinde sayını unuttuğum kadar doktora gittim. %90 ı prof. bazılarının isimlerini vermek istiyorum.
1.Prof.Dr AYDIN ARICI
2.ProF.Dr.Semra KAHRAMAN
3.Prof.Dr.Yücel KARAMAN
4.Prof.Dr.Kılıç AYDINLI
5.Doç.Dr.Bülent URMAN
6.Doç.Dr.Cem DEMİREL
7.Op.Dr.Süleyman TOSUN
8.Uzmn.Dr. Hakan ÖZÜÖRNEK
9.Özel muayenehanelerde yumurta takipleri yaptırdığım doktorlar.
Elbette ki hemen hepsinin genel görüşü haklı olarak YAŞ,REZERV AZLIĞI Bunların yanı sıra,kimisi çikolata kisti var dedi kimisi yok onun adı dermoid kisti dedi. Kimisi rahimde T ye dönüklük var dedi ,diğeri yok dedi.Kimisi geçirdiğin kürtajdan yapışıklık olabilir histereskopi yapalım dedi e peki deyip yaptırdığımda yok yapışıklık yokmuş ama hafif T vardı düzeltildi dedi. Diğeri ise histereskopide hafif T düzeltilmiş bu tekrar yapışıklığa neden olabilir tekrar histereskopi dedi.Ben de yok dedim ve 2. kez rahim filmi çektirip ona güvendim.
Doktorlarımdan memnun kaldım. Ancak şunu öğrendim tıpta her zaman 2 kere 2 dört etmiyor. Her birinin söylediği farklı çıkabiliyor.
Çocuk düşündüğüm ağustos 2009 dan mart 2011 e kadar kaç(20 ay) ay varsa doktorsuz geçirmedim. Çok yoruldum,çok bitkin düştüm.Doktorların ağzından çıkan her YAŞ kelimesi beni geriye götüren darbe etkisi yaptı.2009 ekimde 7 folikül az dediğinde doktorun kafama öyle bir taktım ki bir kaç ay sonra 3 e düştü. Ve en sonunda da şubat 2011 de 0 a düştü 
Bana bu konuda en büyük darbeyi de 2 Tüp denememin 2 sini de kendisine yaptırdığım Semra Kahraman vurmuştur.Memorial Hastahanesi nin genel ilgisinden ,doktorların,hemşirelerin ve Semra Hanımın bana verdiği değerden oldukça memnun kaldım. Ancak 2 başarısız denememin 2 sinde de açıklama olarak YAŞ dedi. Nerdeyse kaliteli yumurta üretme şansın yok dedi.Hatta %14 ihtimalle sağlıklı yumurta üretebiliyorsun dedi.Başarısız denemelerin asla kusuru onlarda değil senin kadınlığında ve yaşında olmasının benim ruhumu ne kadar ezebileceğini benim durumum da olanlardan başka kimse bilemez diye düşünüyorum. Eşinin yanında bir kadının bundan daha fazla nasıl aşağılanacağını bilemiyorum gerçekten.Odasından çıkıp asansör beklerken hıçkıra hıçkıra gözyaşlarına boğulduğum günü inanın şuanda gözlerim dolu olarak ifade ediyorum.
Evet benim her iki denememde de sadece 2 şer yumurtam olmuştu,ikisi de 10 hücreli ve 1. kalite dedikleri cinstendi. Embriyolog yorumuna göre yumurtana bakarak %70 şansın var dedi. Semra Kahraman ise hep yaşın ve bayat yumurtaların(benim tabirimle) dediBu tüp denemelerim sırasında benimse en çok ilgilendiğim konu ise rahim duvarımın ilk denememde 7.6 yı,2.denemem de ise 7.2 yi hiç geçmemesi idi. Ben Semra Hanım ın odasında dakikalarca rahim duvarımın ince olduğunu sorunun bu olduğunu iddia etsem de o hep YAŞ deyip ESTROFEM i bile bana çok gördü ve gerek yok dedi.Evet ben doktor değilim ve asla bilmediğim bir konuda mücadele içindeyim. Ama az çok 40 yaşın verdiği bir birikimle araştırma yapıyoruz naçizane.Ve vardığım sonuca göre rahim duvarının evet alt sınırı 7 olsa da 9 mm olanın 7 mm olana karşı şansı 3 kat fazla olması. E zaten 40 yaşımın bana verdiği şans %25 ken bu oranın 3 kat aşağısı sadece %8.3.bu durumun zaten yumurtası tükenmekte olan birisi için ne feci olduğunu anlatmama gerek yok diye düşünüyorum!!
Bunlar olup biterken 2009 un kasım ayında tanıştığım Kadınlar Kulübü nün siz değerli üyelerinin de başarıma katkısı çok çok büyük. Özellikle adını belirtmeyeceğim 4-5 kişi var ki değeri ve kıymeti büyük önderlerim onlar benim. Bazıları bebeğine kavuştu ama bazıları ise henüz kavuşmadı her duama eklediğim sevgili arkadaşlarımın...
İşte bu formda ne duydumsa onları da hep yaptım. Aktarlara ödediğim parayla doktorlara ödediğim parayı kıyaslarsam eğer hiçte küçümsenecek rakam olmadığını tahmin edersiniz.Bu süreçte neler yedim içtim aslında bu yazımdaki en temel amacımın bunu bildirmek olduğunu da belirtmek isterim.
2009 u ilk saflığımda kapatıp 2010 un başında ;
1.buğday çimi
2.selenyum ace
3.hayıt
4.sırasıyla 2 defa soğan kürü 2 defa incir kürü yaptım.
5.bal-polen-arısıtü karışımını 1.5 sene hiç kesintisiz bırakmadım.
5.önceden kuru yemişçiden aldıklarımı bırakıp yerine fındık,ceviz,badem ,incir,kayısı,kuru üzüm tüketmeye başladım.
6.kuru üzüm çekirdeğini yoğurduma karıştırıp dönem dönem ara vererek yedim(antioksidan özelliğinden dolayı)
İlk bunlarla başladım aktar işlerine. Ve inanın 2011 mart sonuna kadar hemen hemen devam ettim.Buğday çimi,selenyum,hayıta da ara vererek yerlerini başka şeylerle doldurarak devam ettim.
İkinci tüp denememde 27 Aralık 2010 da olumsuz sonuç aldıktan sonra bir ay gene sigara vs ye son gaz devam edip içtiğim yediğim her şeyi terk ettim.Ocak ayı geçti,ruhum negatifin etkisinden kurtuldu.Sömestr tatiline girmeden daha programımı yaptım;
3. tüp denememi Cem DEMİREL e yaptıracaktım mayıs ayında.Hadi olmadı 4. yü ağustosta Aydın ARICI yaptırırım ve yaşta 41 olur o arada. Gene olmazsa 2012 başlarında şöyle bir tüp daha yaptırıp gene olmazsa bu mücadeleye veda ederim diye kafamda projelerimi hazırladım.
Bu arada akapunktur la ilgili güzel şeyler okudum formların birinden ve buralarda kime yaptırırım ederim derken Ömer NAZAR ile tanıştım.Kendisi Uygur kökenli,tıp fakültesini ÇİN de okuyup dahiliyeci olmuş.Fakat tıp doktorluğu yapmıyor yüksek eğitim programı veren bir üniversitede haftada iki gün hocalık yapıyor ve bitkibilimi üzerine araştırmaları,hatta kendisine aitte ilaç firması var diye biliyorum.Bakırköy de akapunktur yaptığı yer var.(Ben hiç oraya gitmedim.)Duyduklarımı aktarıyorum bu konuda kesin bilgiye de sahip değilim.İnternetten araştırırsanız Ömer NAZAR hocanın adı,Firmanın adı ise FARABİM bitkisel ilaç .Ona gittim sadece 2 defa akapunktur yaptırdım ve sürekli gidemediğim için bıraktım. Ancak bu arada ona sorunum hakkında bilgi verdim.O kadın doğumcu olmadığı için sizi muayene etmiyor. Sadece tahlillerinize bakıyor sorununuz ne onu soruyor ,eğer doğru teşhis edilmiş ise sorununuz ona göre bitkisel ilaç öneriyor.(Görseniz çok saygılı,birikimli,alçakgönüllü,Türkçesini zor anladığınız ama işallah bu ifademi hiçbir zaman duymaz görüntüde doktor değil de işte sıradan bir Ahmet Amca diyebileceğiniz biriYaşımı, iki tüp bebek denediğimi,yumurtamın az olduğunu, rahim duvarımın geçirilmiş kürtaja bağlı olarak kalınlaşmadığını vs gibi sorunlarımdan bahsettim,oda bana üç tane ilaç yazdı. Tabi bunlar kendi üretimi olan bitkisel ilaçları.
1.Karabiberli tablet(Yarısını ancak kullandım)
2.Ginseng tablet.(Bir kutu kullandım)
3.Safranlı tablet.( Hoca bir kutu dedi ben iki kutu kullandım)
Akapunkturu bıraktığım için bir daha da hiç gitmedim yanına .Ben kimsenin reklamını yapmayacağım elbette ama onun verdiği safran tabletin hem rahim duvarımı kalınlaştırdığını hem de yumurta kaliteme iyi geldiğini düşünüyorum.
Bu arada sömestri öncesinde kendime hazırladığım bitkisel takvimi de devamına yazayım;
4.Hergün kocaman bir bardak nar suyu (rahim duvarını kalınlaştırdığını okumuştum bir formda)
5.omega 3-6-9(Öncesinde bir yıl dan fazla omega 3 içtim omaga 3-6-9 u sadece bir kutu bitirdim.
6.bal polen arısütü
7.femala multiple(solgarın)
8.Qenzim 10 (bunu sadece bir kutu kullandım)
9.dehea.martın ortasında bıraktım. ( dehea yı ikinci kez kullandım. Biri 2010 temmuz diğeri de şubat 2011 .Anladığım kadarıyla tüp yaptırılacaksa eğer kutu bittikten 2 ay sonra tüp yaptırmak gerekiyor ki ancak etkisini gösteriyor. Hadi bu ay içeyim önümüzdeki ay tüp olmuyor yani.Yumurta kalitesini artırdığını düşünüyorum.)
10.Kendi kendime karar verip içtiğim estrofem (rahim duvarımı kalınlaştıracak mı bakayım diye)
11.Aslanpençesi,civanperçemi,çobançantası,adaçayı karışımını yumurtam çatlayacağı tarihe kadar içtim. Yumurta çatladıktan sonra ise yeşilçay içmeye çalıştım ara ara.
12.Her gün hayıt (sabah ve akşam aç karna)
13.İki tane kuru incir ve iki tane kayısı.
14.Bir şişe balın içerisine biraz da keçiboynuzu pekmezi koyarak içerisine aktardan bir sürü bitki çektirip koydum.( bunlardan en önemlisi çakşır kökü,çörekotu,polen) aslında 7 çeşitti ama şuan isimlerini unuttum.
15.Dong quai-solgar(60 tablet vardı içinde 30 tanesini sabah akşam olmak üzere reglimin 1. günü ile 15. günü arası içtim yumurta çatlayınca bıraktım.Diğer 30 tanesini ise diğer aya sakladım.)
16.Gene başka bir topikte dört Cuma üst üste el evvel 1000 defa deneceğini öğrendim. Hatta her Cuma olmasa da 707 defa daya varis dendiğini öğrenerek uyguladım.
Bu yazdığım listeyi şubatın ilk başından başlayıp mart sonuna kadar uyguladım. Aslında bazılarını dediğim gibi 1.5 senedir uygulamıştım.
Bu arada aralık 27 de negatifi aldım,ocakta doktora gitmedim,şubatta doktora gittim ancak hiç yumurtamın olmadığını öğrendim,martta bir doktora gittim hiç yumurtan yok dedi.Telefonda çok değerli bir arkadaşımın önerisi üzerine bir de başka bir doktora gitmeye karar verdim. O da bana tek yumurtan var bununla aşılama yapalım ama yüksek doz ilaç kullanmamız gerekiyor dedi.Ben de hayır yüksek doz ilaç kullanacaksam zaten tüp yaptıracağım mayısta bu ayı da es geçeyim ama bunu takip edelim dedim. Reglimin 12. günü gittiğimde rahim duvarım 5.5 mm ve yumurtam sadece 8 mm di. Doktor da bu ay daha takibe gerek yok yumurtan büyümemiş dedi. Ben de canım sıkkın evime döndüm. Her ay eşime hadi yumurtlama zamanı geldi olağan görevimizi yapalım diyen ben nede olsa yumurta büyümemiş diye gıkımı çıkarmadım vallahi
Aradan günler geçti regli yok.30 gün oldu yok 32 gün oldu yok. Kendi kendime diyorum ben artık menapoza giriyorum. Eşimle ormana gidip koşuyoruz. Kasıklarım ağrıyor ha geldi gelecek diyorum ,hopluyorum, zıplıyorum yok.Anneme diyorum anne gelmedi annem iyi iyi ne güzel diyor. Anne diyorum yumurta büyümemiş ,olmayan bir şeyden medet neden umuyorsun bir daha iyi dersen kalbini kırarım diyorum. 34. gün hafiften kan geldi oh dedim şükür geldi.Anneme eşime müjde verdim menapoza girmedim diye.Ne var ki iki gün lekelenmenin devamı gelmedi. Bu arada arkadaşlarıma eşime hep diyorum o benim büyümeyen yumurtam ya kist oldu ya ben menapoza girdim. Ve sonunda 37.gün idrar testi yaptırdım ve anında çift çizgi. İnanın çok büyük bir samimiyetle söylüyorum bağıra bağıra ağladım.
İşte benim kuzum şimdi 17 haftalık ve KIZ teyzeleri.Üstelik doktorumun beğenmediği ama benim uğruna bile ölebileceğim kuzum tek yumurtamın ürünü Rabbim hiç kimseye aratmasın .Rabbim avuç açan ve gönlünden evlat dileyen herkese nasip etsin işallah
ay canım benim yaa kıyamaminan okurken ağladım çok duygulu yazmışsın Rabbim dileyen herkese nasip etsin anne olmayı
ama var ya bu yılmadan mücadelene çok hayran kaldım yani herkesin sabırla yapabileceği bişey değil
sen de sabrının mükafatını almışsın inşallah bebeğini de sağlıkla kucağına alırsın