4 aylık bebekle düzenimi değiştirmeye değer mi?

Sevgili arkadaşlar. Durum böyle iken sizce ne yapayım? “Sen git düzenini kur. Belki bizde arkandan geliriz mi” diyeyim. Dürüst olup aslında gitmeye hiçte niyetim olmadığını mı söyleyeyim?
Durust ol..
Yalan soyledikce buyuyen tek sey kaos olur..
Bir yalan,bir yalan daha sonra bir tane daha..

Bir sure o kadar agir gelir ki altinda ezilirsin NhL.
Sen gel veya gelme,ben her turlu gidiyorum diyen bir adam var..
Bu yuzden sen de kararlarini ve dusuncelerini net bir bicimde soylemelisin..
 
Nihalcim hamileliğinin başından beri rahatsız olduhun konular aslında çözülebilir ama tabii eşinin de istemesi lazım.
Biliyorum sen kızın için doğum sonrasını da görelim diye bekledin ama çok değişiklik olmamış.
Eşinin senin için gelmesi,minnet duyman normal eşine destek olmak isteyip içinden gelmemesi de normal.
Bu durumda bence eşin önden gitsin.
Şimdi senin işinin de yoğun olduğu döneme giriyosun.sezonu sen Antalya'da tamamla eşin İstanbul'da.
Daha sonra buluşup ortak karar verin.
Hem uzak kalmak ve işlerinize yoğunlaşmak iyi gelebilir.
Cemoos bitanem benim gönlümde yazı burda geçirmek. Kızı denize götürürüm. Biraz anneliğin keyfini çıkarırım. Şimdi ev taşı, yerleştir çok gözümde büyüyor. Adamla dün kavga ettik. Kızı severken bacağını ısırmış. Böyle sevgi çeşidi mi olur? Belki ben çok yorulduğum için çok gerginim. Kafam çok karışık 🙁
Durust ol..
Yalan soyledikce buyuyen tek sey kaos olur..
Bir yalan,bir yalan daha sonra bir tane daha..

Bir sure o kadar agir gelir ki altinda ezilirsin NhL.
Sen gel veya gelme,ben her turlu gidiyorum diyen bir adam var..
Bu yuzden sen de kararlarini ve dusuncelerini net bir bicimde soylemelisin..
evet canım. Bir şeyleri örtmek sadece zaman kaybı olur. Hamileliğimde zaten öteledim. Şimdi yine hiç bir sorun yokmuş gibi peşinden gidemem. İçimden gelmiyor. Bende çaba harcasın istiyorum.
 
"artık döneceğim" dediğine göre o zaman kadar katlandım dayandım daha fazla buna katlanmayacağım demek. Ayrıca eşini çocuğunu bırakıp gitmeyi planlayan birinin arkasından gitmezdim
iyi de bu adam doktor öğretmen filan değil
adamın iş alanı istanbulda networkü istanbulda
artı dünya kadar borcu var

adam apar topar Antalya'ya gelmiş
çünkü anladığım kadarıyla konu sahibinin ailesinin işi varmış Antalya'da, baba aniden ölünce bu kadın o işin başında duruyor (diye senaryo yazıyorum)

kadın mecburmuş yani
ama adam da mecbur....
"katlandım" dese de adamın bunu demek hakkı.... çünkü evlendiklerinde tanıştıklarında hep istanbuldalarmış kimse antalyada yaşayacaz dememiş ki adama....

adam gitmek ister tabii o kadar borcu kim ödeyecek mesela, buna ne öneriyorsunuz? kaldı ki adamın çevresi de yok belki içmesine bir sebep de budur? bir yaştan sonra insanların çevre edinmesi ortam yapması çok zor..bu adam en az 40 yaşında ve hep gece hayatının içinde olmuş. yeni atanmış memur değil ki.
 
Evet şart koymadı arkadaşlar. Bu tedavi olsun filan diyorsunuz. Ona göre, yaşadığı çevreye göre her gün 1-2 kadeh içmesi son derece normal. İçip sapıtmıyor. Ama benim tarafımdan bakınca kafası güzel oluyor. Yarın bir gün çocuğun aklı erince içkiyi iyi bir şey sanacak, örnek alacak korkusu taşıyorum.

Tontriko kavgalarımızda o da aynısını söylüyor. Ben sana yalan söylemedim, seni kandırmadım. “Ben tanıştığımızda da içiyordum. Sen beni böyle kabullendin” Sanırım o an aklımı peynir ekmekle yedim. 🙁
Durustluk onemli ve guzel bir ozellik.. ama o zaman yaparim sandin belki..bi sure deneyin belki o orda mutsuz olacak geri donecek.. eger bulundugun yerde bu adamla zaten mutsuzsan bosanirsin.

Ha buarada cocuk dogunca biz anneler cidden cok koruyucuyuz… babasindan bile korumak
Istiyoruz.. yani senin isirmasina sinirlenmen gayet dogal.. ki ben babalari bile sinirlense sinir olurum… halbuki bazen cocuklarla kedi kopek gibiyizdir…anlasamadigimiz konular olur.. genelde onlarin iyiligi icin ama benden baskasi onlari uzerse sinir oluyorum
 
Son düzenleme:
Benimde çok normal olduğum söylenemez. Sevmekle nefret etmek arasında gidip geliyorum. Benim en büyük yanlışlarımdan biri. Duygularımı çok yoğun yaşamak. Mantığımı devreye sokabilsem zaten şu gün şu noktada olmazdım.
Evet adam en başından beri içiyordu. Ama bu adamın benim kapımda yatması, peşimden koşması bende akıl tutulmasına sebep oldu. Çünkü hayatımda hiçbir zaman bu kadar sevilmedim.
Çocuk olduktan sonra sorumsuz davranması, benim isteklerime önem vermemesi, yukarda anlattığım gibi kapris yapması, ev işlerinde hiç yardımcı olmaması beni çileden çıkarıyor. Alkol aldığını biliyordum ama dediğim bu maddeleri aynı çatıya girmedikçe bilmiyordum.

ben yürütmek içim çaba harcadım. Evlendiğimiz günden beri de pek çok defa boşanalım dedim. Bir kere avukata vekalet verdim. Eşim yalvardı. Beni çaresiz bırakan onun vazgeçmeyişi oldu.

swancım canım bak son yaptığını yazayım. Geçen ay gitti. Yine kredi çekti. Saç ektirdi. Hayır bizim yeni bebeğimiz oldu. Git onun bir ihtiyacını karşıla. Ama yok. Neden? Çünkü bebeğin arkasında her ihtiyacını karşılayacak annesi var. Adam senelerce çok güzel paralar kazanmış. Tek kuruş biriktirememiş. Hep harcamış. Benim eşimin dolabını görsen benim diyen iş adamında yoktur. Bütün kıyafetleri markadır. Benden çok ayakkabısı vardır. Adam bencil. 2+2=4 Benimde peşimden kendisine benzemediğim için, inanılmaz sorumluluk sahibi olduğum, hep kontrollü olduğum için bu kadar koştu bence.

haddim değil belki ama yaşım 40 olmak üzere benim dei lişkimde içime sinmeyen çok şey var ve "gözümü karatıp" evlenemiyorum. çünkü içime isnmeyen şeyler illa ileride sorun olacak eminim yani.

bu adam sizi çok sevmiş
eyvallah

ve fakat alkol alan bunu kültürel olarak yapan, gece hayatının içinden gelen bir adamın "kendisi istemedikçe" bunu bırakmayacağı ve bir yaştan sonra bunun günlük hayatını etkileyeceği, sızacağı çok ortada

sizin zaten 2. evliliğiniz yani adamla en baştan
ev işidir, temizliktir, bütçedir, günlük yemek yapmaktır, evin düzenidir....bunları konuşmuş olmanız gerekmez miydi sizce de?

ben başka bir konuda "görüştüğüm kişiyle 2. görüşmede ne zaman evleniyoruz diye sorarım" diye yazdığınızı hatırlıyorum
yani siz hep evlenme odaklı bir insanmışsınız zaten ilk evliliğiniz de uzun sürmüş.

e aynı evde olmak, evlilik nasıl bir şey biliyorsunuz (mesela ben kimseyle birlikte yaşamadım ama ilişkimde tüm bunları şimdiye kadar 40 kere konuştuk mesela..ben kimseye günlük yemek filan yapamam en basitinden bunu da net söylerim, söyledim)
bu ikinci evlilikte yaşanız neredeyse 40 mış, nasıl oluyor da hiç bunları konuşmuyor ya da öngöremiyorsunuz? bana inanılmaz geliyor.
 
haddim değil belki ama yaşım 40 olmak üzere benim dei lişkimde içime sinmeyen çok şey var ve "gözümü karatıp" evlenemiyorum. çünkü içime isnmeyen şeyler illa ileride sorun olacak eminim yani.

bu adam sizi çok sevmiş
eyvallah

ve fakat alkol alan bunu kültürel olarak yapan, gece hayatının içinden gelen bir adamın "kendisi istemedikçe" bunu bırakmayacağı ve bir yaştan sonra bunun günlük hayatını etkileyeceği, sızacağı çok ortada

sizin zaten 2. evliliğiniz yani adamla en baştan
ev işidir, temizliktir, bütçedir, günlük yemek yapmaktır, evin düzenidir....bunları konuşmuş olmanız gerekmez miydi sizce de?

ben başka bir konuda "görüştüğüm kişiyle 2. görüşmede ne zaman evleniyoruz diye sorarım" diye yazdığınızı hatırlıyorum
yani siz hep evlenme odaklı bir insanmışsınız zaten ilk evliliğiniz de uzun sürmüş.

e aynı evde olmak, evlilik nasıl bir şey biliyorsunuz (mesela ben kimseyle birlikte yaşamadım ama ilişkimde tüm bunları şimdiye kadar 40 kere konuştuk mesela..ben kimseye günlük yemek filan yapamam en basitinden bunu da net söylerim, söyledim)
bu ikinci evlilikte yaşanız neredeyse 40 mış, nasıl oluyor da hiç bunları konuşmuyor ya da öngöremiyorsunuz? bana inanılmaz geliyor.
Yazdıklarında noktası, virgülüne kadar haklısın ne diyeyim. 🙁 Evet ben evlilik odaklıyım. Aslında ilk evliliğimde daha mantık çerçevesi etrafında hareket ettim. Birbirimize benziyorduk, aile yapılarımız aynıydı lakin zaman içerisinde büyüdük ve eşimin beklentileri değişti. İsviçreli bir kadın için beni terk etti. 2. Evliliğimde de yine kendi kriterlerime uygun biriyle evlilik yapmam gerekirdi ama öyle birinden de elektrik almadım.
Benim sorunum günlük yemek yapmak değil. Bebek doğana kadar yaptım. Ama bebek doğunca bebek haricinde hiçbir şey yapamaz oldum. Onun anlayışsızlığı artık benim için çekilmez bir hal aldı.
iyi de bu adam doktor öğretmen filan değil
adamın iş alanı istanbulda networkü istanbulda
artı dünya kadar borcu var

adam apar topar Antalya'ya gelmiş
çünkü anladığım kadarıyla konu sahibinin ailesinin işi varmış Antalya'da, baba aniden ölünce bu kadın o işin başında duruyor (diye senaryo yazıyorum)

kadın mecburmuş yani
ama adam da mecbur....
"katlandım" dese de adamın bunu demek hakkı.... çünkü evlendiklerinde tanıştıklarında hep istanbuldalarmış kimse antalyada yaşayacaz dememiş ki adama....

adam gitmek ister tabii o kadar borcu kim ödeyecek mesela, buna ne öneriyorsunuz? kaldı ki adamın çevresi de yok belki içmesine bir sebep de budur? bir yaştan sonra insanların çevre edinmesi ortam yapması çok zor..bu adam en az 40 yaşında ve hep gece hayatının içinde olmuş. yeni atanmış memur değil ki.
Antalya’da yaşamak eşim için maddi kayıp. Kurduğu ilişkiler sayesinde iyi kötü onunda istanbul’da güzel bir kazancı oluyordu. Burda onun hayat standartları düştü. O yüzden de bana “gelsende gelmesen de ben artık gidiyorum” diye rest çekti. Evliliğimiz süresince içme tarzı da değişti. Eskiden keyiflenmek için içerdi. Şimdi bir kaç kadeh içip, uyuyor. Aynı evin içinde 2 yabancı insan olduk 🙁
 
Yazdıklarında noktası, virgülüne kadar haklısın ne diyeyim. 🙁 Evet ben evlilik odaklıyım. Aslında ilk evliliğimde daha mantık çerçevesi etrafında hareket ettim. Birbirimize benziyorduk, aile yapılarımız aynıydı lakin zaman içerisinde büyüdük ve eşimin beklentileri değişti. İsviçreli bir kadın için beni terk etti. 2. Evliliğimde de yine kendi kriterlerime uygun biriyle evlilik yapmam gerekirdi ama öyle birinden de elektrik almadım.
Benim sorunum günlük yemek yapmak değil. Bebek doğana kadar yaptım. Ama bebek doğunca bebek haricinde hiçbir şey yapamaz oldum. Onun anlayışsızlığı artık benim için çekilmez bir hal aldı.

Antalya’da yaşamak eşim için maddi kayıp. Kurduğu ilişkiler sayesinde iyi kötü onunda istanbul’da güzel bir kazancı oluyordu. Burda onun hayat standartları düştü. O yüzden de bana “gelsende gelmesen de ben artık gidiyorum” diye rest çekti. Evliliğimiz süresince içme tarzı da değişti. Eskiden keyiflenmek için içerdi. Şimdi bir kaç kadeh içip, uyuyor. Aynı evin içinde 2 yabancı insan olduk 🙁

ilk evlilğinizi anlatmıştınız daha önce okumuştum
kendi kriterlerinize uygun olmayan biriyle evlenmeniz de dünyanın sonu değil. olabilir. benim de kendi yapımda olan insanları hiç biri evlilik kafasında değil mesela (ilk aşkıyla paldır küldür 25 yaşından önce evlenmiş olanlar hariç) kimse evli değil :) ben de kendi çevremden kimseyle ilişki yaşayamıyorum. ya elektrik alamıyorum ya da dediğim gibi adamlar ilişki insanı değil.

yemek meselesini de sadece örnek olarak verdim. sorun adamın anlayışsız olması ve sizin hayatı paylaşıyor olmamanız. ama zaten olayın patladığı yerde burası. bunun böyle olacağı o kadar ortadaymış ki....adam istanbuldaki işi çevresinde kaliteli bir çevreye sahiptir. kendisi de sohbeti güzel ortam bilir filan bir insandır. giyim kuşam iltifat incelik biliyordur -tahminim. iyi güzel de evliliğin bunlara bir alakası yok ki. evlilik boyunca giyinip kuşanıp akşam yemeğe mı çıkılıyor (eğer öyleyse ve biz bekarlara bunu söylemiyorsanız çok pis küfrederim!)

tüm bunlarsdan bağımsız adamın istanbula gitme meselesinde haklı olduğunu düşünüyorum ben. şu anda işsiz gibi bir şey...bu adam 1 sezon daha çalışmasa istanbuldaki networkü de soğur, iyice işten uzaklaşır. ben olsam ben de işimi yapmak isterim.
 
Kimi içgüdü der kimi üreme der kimi annelik der kimi de hiç istemez.
Ben herkese saygılıyım.
Ama anne olmayı istemek kimilerine göre bencillik mi oladabilir.
Bazıları şunu anlamıyor 40 yaşına gelmiş bir kadın zaten son şansı.
Çok istediği birşey için elindeki son fırsat.
Kimisine hergun teklif yağar kimisi evlilik sorumluluk çocuk hiç dusunmez.
Kimisi belli yaşa gelince üreme güdüsü yada anne olma hayalini gerceklestirme ister.
Şuan 35 üstü evlenen tüm çevrem benden kadın doğum uzmanı ismi istiyor.
Ben tedavi ile hamile kaldim.
Kadın ikinci evliliği son sansi yaşı gelmiş adamda genel olarak saldırgan sapik değil sadece alkol problemi var bunu asamazsa da yolları ayirir.
Kadının maddi durumu olmazsa bu adama bağlı kalsa sabah akşam dayak yese cocuklari buna mecbur bıraksa neyine çocuk derim.
Ama zaten şu aşamada kimle evlenirsek evlenelim ayni evde kalmadigimiz sürece risk.
Adam her türlü tuhaf hareketleri olabiliyor onu geçtim sevmekten de vazgeçebilirim ben eşimdeki baba profilini sevdim çocuk düşkünlüğünü becerikliligini ama bir gün bunlardan da vazgeçebilir çocuk yapmayacak miyim?
Bir insan sabit yaşamiyor verdiği söze sadık kalmıyor insan çok değişken de varlik.
Ben kendimde bile evlenince çok farklı bir ruh hissettim bazıs şeyleri tolere edemeyeceğini gördüm.
Vs vs.
Bir nikah kiydik diye cocuk da yaptik diye ömür boyu evli kalmak zorunda mıyız?
Bir çok sorun çıkabilir evlilikte ve aniden bitebilir.
Belki adam baştan içiyordu ama son zamanda dozu artirmistir.
Kadın da artık tahammül edemez.
Aynı evde kalmadigim uzun yıllar çıkma ihtimali olmayan adamla ikincide üçüncüde evlensen riskle evleniyorsun.
Mesela esim evlenmeden önce daha çok iş yapıyordu son zamanlarda azalttı bu sinirimi bozuyor.
Bir sürü değişken etken var insan sabit varlik degil.
Bir yere kadar tolere edilebilir.
Doğurmayan çocuk istemeyen kadınlara asiri saygı duyuyorum ama isteyene de aynı saygı duyuyorum.
Herkesin hayat amacı farklı hayat enerjisi farkli.
Sizde şuan bence kalın bulunduğunuz yerde eşiniz de haftasonu gelsin çocuğunu görmeye .
Sonra özleme durumuna göre bakarsiniz.
 
kaliteli bir çevreye sahiptir. kendisi de sohbeti güzel ortam bilir filan bir insandır. giyim kuşam iltifat incelik biliyordur -tahminim. i
Çok güzel dediniz de janti erkeği bilen de bunları arıyor maalesef. Çatal bıçak kullanmayı bilmesin, iki kadeh şarap içince sarhoş olabilir, nerde ne yapacağından bihaber olabilir sorun değil yeter ki bana ev işlerinde yardım etsin denmiyor. Alıntıladığınız şeyler bir etkileşim hayranlık yaratıyor ister istemez.
 
Gelsen de gelmesen de gideceğim demiş.
Muhtemelen genel tavrı bu şekilde olduğu için böyle bir topa girip fedakarlık yapmak istemiyorsun.
Bu evlilik sana umut vaad ediyor mu sinirli olmadığın zamanları düşün. Artısı eksisi ne?
Sonuç olarak anne-baba olduktan sonra makul yerlerde fedakarlıklar yapmak şart.
Olmaz bu evlilikten ama bi deneyelim derseniz bir kaç ay verin birbirinize. Özleyip özlemediğinizi görün. Düzeni de o kursun eğer bizden olurmuş yanyana iken kıymet bilememişim derseniz de eşyaları alır gidersiniz.
 
Antalya da ne iş yapıyorsunuz?
Kendimize ait işletmemiz var. 3 kızkardeşiz ve annem var. Eşimin kendi işimizde çalışmasına müsade etmiyorlar. Onlarında eşleri karışmıyor. Damatları uzak tutuyorlar. Ben 2 sene kaldım. Ablam istanbul’a taşınma durumumuzda kendisinin Antalya’ya geleceğini söyledi.
ilk evlilğinizi anlatmıştınız daha önce okumuştum
kendi kriterlerinize uygun olmayan biriyle evlenmeniz de dünyanın sonu değil. olabilir. benim de kendi yapımda olan insanları hiç biri evlilik kafasında değil mesela (ilk aşkıyla paldır küldür 25 yaşından önce evlenmiş olanlar hariç) kimse evli değil :) ben de kendi çevremden kimseyle ilişki yaşayamıyorum. ya elektrik alamıyorum ya da dediğim gibi adamlar ilişki insanı değil.

yemek meselesini de sadece örnek olarak verdim. sorun adamın anlayışsız olması ve sizin hayatı paylaşıyor olmamanız. ama zaten olayın patladığı yerde burası. bunun böyle olacağı o kadar ortadaymış ki....adam istanbuldaki işi çevresinde kaliteli bir çevreye sahiptir. kendisi de sohbeti güzel ortam bilir filan bir insandır. giyim kuşam iltifat incelik biliyordur -tahminim. iyi güzel de evliliğin bunlara bir alakası yok ki. evlilik boyunca giyinip kuşanıp akşam yemeğe mı çıkılıyor (eğer öyleyse ve biz bekarlara bunu söylemiyorsanız çok pis küfrederim!)

tüm bunlarsdan bağımsız adamın istanbula gitme meselesinde haklı olduğunu düşünüyorum ben. şu anda işsiz gibi bir şey...bu adam 1 sezon daha çalışmasa istanbuldaki networkü de soğur, iyice işten uzaklaşır. ben olsam ben de işimi yapmak isterim.
Migrenimsi kesinlikle sen forumdaki hem Iq hem Eq ‘su çok yüksek bir kaç üyeden birisin. Bana “Bu evliliğe neden çocuk doğurdun” diyenler yüzünden başlık açtığıma pişman olmuştum ama senin mesajların gibi kırmadan, dökmeden objektif yorumlar sayesinde iyi ki açmışım diyorum. Evet tam senin analiz ettiğim gibi. Ben bu adamla bu yüzden evlendim. Sohbeti güzel, yol yordam bilir. Doğma büyüme İstanbullu. Belli bir görgüsü vardır. Ve ikna kabiliyeti çok yüksek. Adam bundan para kazanıyor. Zengin kronun teki geliyor. Yiyor, içiyor. Hesaba itiraz ediyor mesela. Onu konuşarak ikna ediyor. Birisi ön masa istiyor, onu memnun ediyor. Benim sıkıcılığıma inat, renkli esprili bir insandır. İstanbul’da bir yemeğe ya da eğlenceye gidelim çoğu yer bizden para almaz. Çünkü arkadaşlarıdır. Ama işte dışardan bakanlar “çok uyumsuzsunuz. Bula bula bunu mu buldun” diyor.
Ben eşimle evlendiğim için, hele ki kızımın babası o olduğu için zerre pişman değilim. Cemoos’un teklifi bana şu an cazip geliyor. Bu sezon burda kalayım. Eşimde 2 haftada bir gidip gelsin. Biraz uzaklaşalım. Daha sonra net bir karar veririm diye düşünüyorum.
 
İki ayri problem var sizde. İlki ev ortaminda içmesi, sızması. Buna şuan bir çözüm bulabildiniz mi devam ediyor mu? Karşılıklı konuşmuşsunuzdur muhakkak belliki sonuca ulasamamış. Aile yasantisina bakarak psikolojik destege ve travmalariyla yuzlesmeye ihtiyaci var gibi.

İkinci durum maddi durumunuz nasil? Eşiniz orada çalışıyor mu, siz çalışıyor musunuz? Evet istanbul da yaşam kolay değil hepimizin hayali istanbuldan kaçmak. Fakat günümüz sartlarinda değil başka illerde İstanbul'da bile iş bulmak, iyi şartlarda çalışmak çok zor artık. Calismak zorundayız ki gelecegimizi oluşturalim.
Eğer eşiniz çalışmıyorsa şuan bu iş teklifini degerlendirmek istemesi cok normal, çünkü calismiyorsa maddi kadar psikolojik etkiside çoktur bu durumun
 
Kendimize ait işletmemiz var. 3 kızkardeşiz ve annem var. Eşimin kendi işimizde çalışmasına müsade etmiyorlar. Onlarında eşleri karışmıyor. Damatları uzak tutuyorlar. Ben 2 sene kaldım. Ablam istanbul’a taşınma durumumuzda kendisinin Antalya’ya geleceğini söyledi.

Migrenimsi kesinlikle sen forumdaki hem Iq hem Eq ‘su çok yüksek bir kaç üyeden birisin. Bana “Bu evliliğe neden çocuk doğurdun” diyenler yüzünden başlık açtığıma pişman olmuştum ama senin mesajların gibi kırmadan, dökmeden objektif yorumlar sayesinde iyi ki açmışım diyorum. Evet tam senin analiz ettiğim gibi. Ben bu adamla bu yüzden evlendim. Sohbeti güzel, yol yordam bilir. Doğma büyüme İstanbullu. Belli bir görgüsü vardır. Ve ikna kabiliyeti çok yüksek. Adam bundan para kazanıyor. Zengin kronun teki geliyor. Yiyor, içiyor. Hesaba itiraz ediyor mesela. Onu konuşarak ikna ediyor. Birisi ön masa istiyor, onu memnun ediyor. Benim sıkıcılığıma inat, renkli esprili bir insandır. İstanbul’da bir yemeğe ya da eğlenceye gidelim çoğu yer bizden para almaz. Çünkü arkadaşlarıdır. Ama işte dışardan bakanlar “çok uyumsuzsunuz. Bula bula bunu mu buldun” diyor.
Ben eşimle evlendiğim için, hele ki kızımın babası o olduğu için zerre pişman değilim. Cemoos’un teklifi bana şu an cazip geliyor. Bu sezon burda kalayım. Eşimde 2 haftada bir gidip gelsin. Biraz uzaklaşalım. Daha sonra net bir karar veririm diye düşünüyorum.
estagfurullah, o sizin güzel görüşünüz.

keşke bu yol yordam bilen janti abiler azcık da eve el atsa :) keşke alkolün bünyede 40'ında 20'sindeki gibi durmadığını da kabullense arada kenara para koysa ve eğlence sektöründe paranın anca bir yaşa kadar kazanıldığını unutmasa...falan filan.

hem o olsa hem bu olsa ne kadar güzel olacak da genelde biri varsa öbürü olmuyor. (ya da ben de siz de şansısız bu konularda, bilemiyorum). ben de olduramıyorum. kelin merhemi olsa başına sürermiş. benim durumumda sorunlarımız başka ama çok da anlıyorum sizi gerçekten.

bir de siz "düzen" diyorsunuz ya.. ha. şimdi sizin antalyada kendi işiniz. orada atıyorum sabah ofise gider günü planlar çocuğu alır denize gider, gerekirse annenize bırakır ya da kendinizle ofise götürebilirsiniz. ya da etrafta tanıdık bulabilirsiniz. şimdi istanbulda ne deniz olacak ne de sizin birebir tanıdığınız o kadar insan. hepsinden önemlisi kendi işiniz olmayacak...

şehir değiştirmek düzen kurmak konusunda çekinceli bir insan değilimdir ben. çünkü çok değiştirdim. ama bebekle, kendi işimi bırakıp gitmek ben de olsam istemem. orada evde çocuk bakacaksınız sadece gibi duruyor en azından yazın (antalyada kazanacağınız kadar kazanacak ve çocuğa da bakıcı bulabilecek misiniz mesela?)

tam sezon başlarken..tam para kazanacak ve denize girecek mevsimde gitmemek bence de en mantıklısı. "ne var düzen kurulur, bebek her yerde bakılır" gibi yorumlar çok acımasız bence. bakılır da nasıl bakılır...

"ben olsam giderim" diyemiyorum kısacası. bakalım dediğiniz gibi, bir süre uzak kalın. belki özlersiniz. belki de bitirmeye kesin olarak karar verirsiniz. her türlü içinize sinsin aklınıza takılan hiçbir nokta kalmasın inşallah, çünkü belli ki bu konuda kendi kendinizi sürekli sorgulayacak ve kendi içinizde ha bire tartacaksınız...ne karar alsanız emin olmak istiyorsunuz bir türlü de olamıyorsunuz. çok yorucu. ama eşinize sen git ben gelecem demeyin tabi, bence içinizdeki herşeyi de dökün.
 
Öncelikle eşiniz ile ilgili kararı vermek için sakince düşünmenizi öneriyorum
İlk olarak sizde gordugum yanlısı söylemem gerekirse
Bu adam doğma büyüme çevresi İstanbul da olan biri sizin için işini bırakıp Antalya ya gelmiş ve aileniz işletmede çalışmasını istemiyor. Bu şekilde çalışmasi için fazlaca seçenek kalmadı sanırım .
İkinci olarak şu cümleyi yanlış buluyorum "Bütün tahammülüm ilk evliliğimde bitti." Siz artık yeni bir düzen oturttunuz bu sartlarda bir bebek dünyaya geldi bence eskideki tecrübelerinizi düşünseniz de şu anki evliliğiniz deki tahammülünuzu belirlemeli .

Eşiniz günlük içki tuketiyorsa MUHAKKAK tedavi olmali ben açıkçası başka türlü bu birlikteliği devam ettirmenizin sizi yıpratacagini düşünüyorum . Bence eşinizle konuşun işi olunca tedavi olacaksa ve İstanbul da en baştan başlayabileceğinize inanıyorsanız ben sans vermelisiniz derim .( Tabi ki fiziksel , psikolojik veya maddi şiddete maruz kalmadiysaniz ) umraim her ne olursa sizin ve çocuğunuz için en güzeli olur
 
Nihalcim şimdi sen bu adamla evliliğe devam etmek istiyor musun? Önce buna bir karar vermelisin . Eğer cevabın evetse sen de eşinle birlikte İstanbul a gitmelisin. Bu adam senin için şehir değiştirmişti bence sen de bir şans vermelisin belki İstanbul daki hayatınız daha güzel olur.
 
Son düzenleme:
Nihalcim şimdi sen bu adamla evliliğe devam etmek istiyor musun? Önce buna bir karar vermelisin . Eğer cevabın evetse sen de eşinle birlikte İstanbul a gitmelisin. Bu adam senin için şehir değiştirmişti bence sen de bir şans vermelisin belki İstanbul daki hayatınız daha güzel olur.
Canım sabahtan beri yazılan yorumları okuyorum. Doluya koyuyorum boşalmıyor, boşa koyuyorum dolmuyor. İnan kafam, duygularım çok karışık.
Ben bu adamla devam etmek istiyor muyum? Doğumdan sonra aramıza bir soğukluk girdi. Ben bebek haricinde hiçbir şeye yetişemez oldum. O zaten Antalya’da yaşadığı için çok mutsuz. İstanbul’a gidersek hayatımız burdakinden daha güzel olur çünkü eşim kaybettiği motivasyonunu geri kazanır. İçin için bana kızıyor sanırım. Ben onun peşinden geldim, o benim peşimden gelmiyor diye. Ama bizim ilişkimiz hep böyleydi. Ben kaçtım, o kovaladı. 🙁
 
X