- 11 Mart 2018
- 12.213
- 50.351
O seçenekler elbette olmamalı...
Belkide demokrasi adına kullanacağımız son oylarımızdır bunlar...
- Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Kadınlar Kulübü'ne ücretsiz üye olmak için tıklayın...
Popüler Konu 24 Haziran Başkanlık seçimi anketi ;
- Konu Sahibi Editor
- Başlangıç Tarihi
O seçenekler elbette olmamalı...
Belkide demokrasi adına kullanacağımız son oylarımızdır bunlar...
- 3 Ocak 2016
- 3.126
- 6.284
- 40
- 18 Kasım 2014
- 6.238
- 15.575
Evet mi???
1990-2000 yılları arasında verilen şehit sayısına ve ilaveten sivil sayısına bir bakın ve son 16 yılla bir kıyaslayın isterseniz hatta sadece 93-96 ya baksanız da yeter
ha o yıllarda şehitler sınırdaydı gözümüz görmüyor kulağımız duymuyordu derseniz anlarım
- 2 Şubat 2015
- 14.625
- 62.309
Söylemeden geçemeyeceğim :) ne şeriatı allah aşkına? Bunlar kim şerait getirmek kim?
Dinin en çok yozlaştığı zaman dilimi hangisidir sizce? Dinen yada siyaseten gelme ihtimali olan şeriatten en çok akp zararlı çıkar :) bindikleri dalı kesmez onlar :)
İç savaş dediğimiz de içeride sen varsın ben varım. Az biraz da aklımız varsa birbirimizi yemeyiz oldu bitti.
Bunun dışında Suriyeliler-le ihtimal var, ama bu saatten sonra sanmıyorum. Ciddi anlamda kamu vicdanını sarsacak, büyük grupları karşı karşıya getirecek bir şey yaşanmalı, o da Suriyeliler karşılık vermez büyük ihtimal.
Bir diğeri sınırdan patlarız. E olmasın diye bir şeyler yapıyorlar/
Bu saatten sonra Ermeni/Kürt mevzusu da yemez diye düşünüyorum.
O yüzden sizi iyimser buldum iç savaş dediginizde :)
Ben iç savaş değil direkt olarak kendimizi sıcak savaşın içinde bulacağımız bir savaş öngörüyorum. 5 seneyi geçmez gidişata bakılırsa
- 18 Kasım 2014
- 6.238
- 15.575
yanlış anladınız
ben bugünkü SGK yı savunmuyorum
ama Kılıçdaroğlu da ak kaşık değildi diyorum
ikisi farklı şey
Ya tamam ya devam işte bütün olay bu,15 senedir yol yaptılar,saray yaptılar:)İnce dedi ki: Yol yapmak basit şey:)))))))hayırlısı diyelim
- 3 Ocak 2016
- 3.126
- 6.284
- 40
tamam işte ak kaşık olmayacak neyi vardı?
ne çalmış ne yürütmüş buyrun kanıtlarını sunun..
Bu savas zaten gorunuyor.kim gelirse gelsin olacak birsey.keske olmasa.
- 31 Ekim 2014
- 3.782
- 9.370
Adayları söyle bi degerlendiresim var kaç gündür ama baştan başlayayım bari;
Recep Tayyip Erdoğan
- Lider karizmasına sonuna kadar sahip kendinden emin tavırları olan bi adam hakkını vermek gerek. Kitleleri manipüle etme konusunda yetenekli. Sözleri slogan gibi tekrarlanıyo, davranısları ve ses tonu taklit ediliyo.
Günün sonunda o da sadece bi "insan" ama seçmenine bunu o kadar güzel unutturuyo ki sosyolojik ve psikolojik alanda danısmanları kimler gercekten merak ediyorum.
-Demokrasiyi, denetim mekanizmalarını, güçler ayrılığını "çok başlılık" olarak gören bi insan olması bugün yaşadığımız sorunların en büyük sebebi.
En şık en lüks spor arabayı da altınıza verseler ortada bi "fren" yoksa o arabadan bi b.k olmaz, yanlış aldığınız tek bi karar tek bi dalgınlık anı sizi sonunuza sürükler, öyle ya da böyle bi yere toslarsınız. Kimsenin dur diyecek gücü yoksa kaza kacınılmaz olur.
Devlette de bu iş en kücügünden en büyügüne her organın işini bağımsız ve hakkıyla yapmasıyla; bir kişinin ağzına değil o işi bilen farklı farklı kişilerin aklına bakmasıyla yürür. "Her seyi ben bilirim ben ne dersem o" diyen baba refleksiyle devlet yönetilmez.
-Üretime dayalı bi ekonomi geliştirmek için 16 koca yılı vardı Erdoğanın.
Sonuç üzerine hiçbi sey koyamadığı gibi korkunc bi mirasyediye dönüstü ne yazık ki. Gelir getiren kamu tüzelkisiliklerini, hazine arazilerini satarak; yolları, köprüleri, havaalanlarını da yap-işlet-devret adı altında uçuk geçiş garantileriyle yabancılara peşkeş çekerek bu hale geldik.
O dolar ve euro üzerinden bitakım dış mihraklara giydiredursun paramız adını bile bilmediginiz saçma sapan Doğu Asya hatta Afrika ülkelerinin para birimleri karsısında bile deger kaybediyor ne zamandır.
O yerli ve milli para diye insanların anlamadan tekrar ettigi masallar anlatadursun evimize giren temel gıda maddelerini bile yurt dısından dolarla ithal ediyoruz ve insanlar bunun farkında bile degil. Cünkü hicbirini biz üretmiyoruz.
-Yatırımcılar için güvenli bi ortam olusturmak konusunda "OHAL" deyip susmak istiyorum.
Ya da istemiyorum. Hükümete sıcak bakmayan iş adamlarına astronomik vergi cezaları kitlenirken hükümete sirin görünen sirketlere gelen aflar, kayıt dısı paralar, ekonomik istikrarsızlık, yatırımcıların malvarlıklarına el konulacagı endişesiyle ülkeden para çıkarması..
Son birkaç ayda kaç tane yabancı yatırımcının ellerindeki hisseleri türk ortaklarına devredip ülkeden tüm malvarlıklarını cıkardıklarını bilseniz sasarsınız mesela.
OHAL'le şaka olmaz deyip gidiyo insancıklar. Ama onu işçiler iyice ezilsin grev yapamasın diye tutuyolardı, iş dünyasına bi zararı yoktu doğru.
- Tutarsızlık ve kandırılmışlık mevzusu var sonra.
Siyaset kaygan bi zemin, farklı kitleleri tek çatıda toplamak için bazen tutarsız söylemlerde de bulunmak gerek. Bunu anlıyorum, hak da veriyorum. Bi gün liberal bi gün milliyetçi biraz dindar biraz laik biraz solcu biraz sağcı olman gerekebilir, normaldir.
Gel gelelim TERÒR ve MÜLTECİLER başlıkları altında şu güne kadar yapılan tutarsızlıkları asla anlamıyorum ve kabul etmiyorum.
Bi dönem Genelkurmay başkanımız dahil ordumuzun tamamı teröristti sözde. Bu davaların savcısı da Recep Tayyip Erdoğandı kendi söylemiyle. Ordumuza kagıttan kaplan diyen AKP vekilleri oldu. Kimseye kendini savunma şansı bile verilmedi. Onları tutuklayanlar ise darbe karsıtı, milli iradeye saygılı, dini bütün halk kahramanlarıydı.
Sonra bi baktık hükümetin yere göre koyamadıgı o halk kahramanları tankı tüfegi almışlar darbe yapıyolar. Ülkede 90lardan beri irtica ve dinci terör örgütü tehdidinden bahsediliyo ama iktidar sanki ilk kez duymuşçasına şokta.
Nerede kalmıştık, hah, Muhterem Fetullah Gülen Hocaefendi Hazretleri denen zırdeli kendini Kainat İmamı ilan etmiş, müritlerini de salmış sokaga ülkemizin içine ediyodu.
Bitsin bu hasret denilen hani. 23 Nisanların kutlanmayıp bu serefsizin kendine dünyanın dört bi yanından cocukları zehirleyerek yeni müritler topladıgı Türkçe Olimpiyatları kutlanırdı ya o yaratıklar iste.
Dünün dost bugünün düsmanları darbe yapıyodu en son di mi? Ki o darbe akşamında dönen siyasi oyunları 50 yıl sonra dönemin AKPlilerinin bestseller larından okuruz artık. O denli tuhaf olaylar silsilesi.
Tabi bizde örgüt biter mi bitmez. PKKsı var YPGsi var. Bi sevip bi dövüyoruz biz bunları. Önce halay çekiliyo, yaşananları haklı olarak içine sindiremeyen şehit ailelerine giydiriliyo, sonra kandırılmışız ya biz barış sürecindeyiz zannederken onlar yollara mayın tuzaklıyomuş deniyo.
Ha bi de ülke nüfusunun %7sine denk gelen bi yabancı insan güruhu var. Çoğu düşük gelirli suça bulaşmış hayatlar yaşıyolar. Bi kısım zenginleri de akşam Türkçe tabela bile asmaya üşendikleri dükkanlarını kapatıp savaştan kaçarken bildigin zor durumundan faydalanıp satın aldıkları üçüncü karılarıyla sevişmeye gidiyolar. Dini nikah olunca fuhuş olmuyo çünkü bu yapılan.
-Eğitim var sonra. Kaliteli akademisyen goygoyu yapmak istiyo gönül, gel gelelim realite kaliteli ilkokul ögretmenine bile aç. Velilerin bi kısmı cocuklarının sene sonunda girecegi sınavın adını ve tarihini bile bilmiyo. Bu kadar yogun degisiklik icinde yakalayamıyolarsa demek. Sınavlar güvenilir mi, bak onu kimse bilmiyo.
-Ayrıştırıcı söylem mevzusuna hiç girmicem zira her iktidarın safları sıklaştırmak için hayali düşmanlara ihtiyacı vardır. Dış mihraklar, iç mihraklar, lobiler, seküler kesim, milliyetçi kesim, kürtler, aleviler... hepimiz birbirimizden nefret edelim. Yeter ki kimse koltugundan olmasın. Halk buna prim verdikten, birilerini suçlamaya, birilerinden nefrey etmeye yer aradıktan sonra iktidar bunu kullanmış kullanmamış inanın hiç umrum değil.
-Sansür, Halkın Yanlış Bilgilendirilmesi, Kelimelerle Kasıtlı Olarak Oynanması da son başlığım olur herhalde. Hani zam degil güncelleme deniyo ya mesela, fiyatlar arttırılmıyo gramajlar düsüyo, haberler ctrl c - ctrl v stili yukarıdan ne kopyalarlarsa kanallardan, gazetelerden hop o çıkıyo, alım gücü yıldız misali asağı dogru kayarken medyada tek satır yok, süreklu hic gelmeyecek bi geleceğin hayalleriyle insanlar avutuluyo ya.. Hah bundan bahsediyorum işte.
Not: Enem nasıl uzun olmuş gece gece
Recep Tayyip Erdoğan
- Lider karizmasına sonuna kadar sahip kendinden emin tavırları olan bi adam hakkını vermek gerek. Kitleleri manipüle etme konusunda yetenekli. Sözleri slogan gibi tekrarlanıyo, davranısları ve ses tonu taklit ediliyo.
Günün sonunda o da sadece bi "insan" ama seçmenine bunu o kadar güzel unutturuyo ki sosyolojik ve psikolojik alanda danısmanları kimler gercekten merak ediyorum.
-Demokrasiyi, denetim mekanizmalarını, güçler ayrılığını "çok başlılık" olarak gören bi insan olması bugün yaşadığımız sorunların en büyük sebebi.
En şık en lüks spor arabayı da altınıza verseler ortada bi "fren" yoksa o arabadan bi b.k olmaz, yanlış aldığınız tek bi karar tek bi dalgınlık anı sizi sonunuza sürükler, öyle ya da böyle bi yere toslarsınız. Kimsenin dur diyecek gücü yoksa kaza kacınılmaz olur.
Devlette de bu iş en kücügünden en büyügüne her organın işini bağımsız ve hakkıyla yapmasıyla; bir kişinin ağzına değil o işi bilen farklı farklı kişilerin aklına bakmasıyla yürür. "Her seyi ben bilirim ben ne dersem o" diyen baba refleksiyle devlet yönetilmez.
-Üretime dayalı bi ekonomi geliştirmek için 16 koca yılı vardı Erdoğanın.
Sonuç üzerine hiçbi sey koyamadığı gibi korkunc bi mirasyediye dönüstü ne yazık ki. Gelir getiren kamu tüzelkisiliklerini, hazine arazilerini satarak; yolları, köprüleri, havaalanlarını da yap-işlet-devret adı altında uçuk geçiş garantileriyle yabancılara peşkeş çekerek bu hale geldik.
O dolar ve euro üzerinden bitakım dış mihraklara giydiredursun paramız adını bile bilmediginiz saçma sapan Doğu Asya hatta Afrika ülkelerinin para birimleri karsısında bile deger kaybediyor ne zamandır.
O yerli ve milli para diye insanların anlamadan tekrar ettigi masallar anlatadursun evimize giren temel gıda maddelerini bile yurt dısından dolarla ithal ediyoruz ve insanlar bunun farkında bile degil. Cünkü hicbirini biz üretmiyoruz.
-Yatırımcılar için güvenli bi ortam olusturmak konusunda "OHAL" deyip susmak istiyorum.
Ya da istemiyorum. Hükümete sıcak bakmayan iş adamlarına astronomik vergi cezaları kitlenirken hükümete sirin görünen sirketlere gelen aflar, kayıt dısı paralar, ekonomik istikrarsızlık, yatırımcıların malvarlıklarına el konulacagı endişesiyle ülkeden para çıkarması..
Son birkaç ayda kaç tane yabancı yatırımcının ellerindeki hisseleri türk ortaklarına devredip ülkeden tüm malvarlıklarını cıkardıklarını bilseniz sasarsınız mesela.
OHAL'le şaka olmaz deyip gidiyo insancıklar. Ama onu işçiler iyice ezilsin grev yapamasın diye tutuyolardı, iş dünyasına bi zararı yoktu doğru.
- Tutarsızlık ve kandırılmışlık mevzusu var sonra.
Siyaset kaygan bi zemin, farklı kitleleri tek çatıda toplamak için bazen tutarsız söylemlerde de bulunmak gerek. Bunu anlıyorum, hak da veriyorum. Bi gün liberal bi gün milliyetçi biraz dindar biraz laik biraz solcu biraz sağcı olman gerekebilir, normaldir.
Gel gelelim TERÒR ve MÜLTECİLER başlıkları altında şu güne kadar yapılan tutarsızlıkları asla anlamıyorum ve kabul etmiyorum.
Bi dönem Genelkurmay başkanımız dahil ordumuzun tamamı teröristti sözde. Bu davaların savcısı da Recep Tayyip Erdoğandı kendi söylemiyle. Ordumuza kagıttan kaplan diyen AKP vekilleri oldu. Kimseye kendini savunma şansı bile verilmedi. Onları tutuklayanlar ise darbe karsıtı, milli iradeye saygılı, dini bütün halk kahramanlarıydı.
Sonra bi baktık hükümetin yere göre koyamadıgı o halk kahramanları tankı tüfegi almışlar darbe yapıyolar. Ülkede 90lardan beri irtica ve dinci terör örgütü tehdidinden bahsediliyo ama iktidar sanki ilk kez duymuşçasına şokta.
Nerede kalmıştık, hah, Muhterem Fetullah Gülen Hocaefendi Hazretleri denen zırdeli kendini Kainat İmamı ilan etmiş, müritlerini de salmış sokaga ülkemizin içine ediyodu.
Bitsin bu hasret denilen hani. 23 Nisanların kutlanmayıp bu serefsizin kendine dünyanın dört bi yanından cocukları zehirleyerek yeni müritler topladıgı Türkçe Olimpiyatları kutlanırdı ya o yaratıklar iste.
Dünün dost bugünün düsmanları darbe yapıyodu en son di mi? Ki o darbe akşamında dönen siyasi oyunları 50 yıl sonra dönemin AKPlilerinin bestseller larından okuruz artık. O denli tuhaf olaylar silsilesi.
Tabi bizde örgüt biter mi bitmez. PKKsı var YPGsi var. Bi sevip bi dövüyoruz biz bunları. Önce halay çekiliyo, yaşananları haklı olarak içine sindiremeyen şehit ailelerine giydiriliyo, sonra kandırılmışız ya biz barış sürecindeyiz zannederken onlar yollara mayın tuzaklıyomuş deniyo.
Ha bi de ülke nüfusunun %7sine denk gelen bi yabancı insan güruhu var. Çoğu düşük gelirli suça bulaşmış hayatlar yaşıyolar. Bi kısım zenginleri de akşam Türkçe tabela bile asmaya üşendikleri dükkanlarını kapatıp savaştan kaçarken bildigin zor durumundan faydalanıp satın aldıkları üçüncü karılarıyla sevişmeye gidiyolar. Dini nikah olunca fuhuş olmuyo çünkü bu yapılan.
-Eğitim var sonra. Kaliteli akademisyen goygoyu yapmak istiyo gönül, gel gelelim realite kaliteli ilkokul ögretmenine bile aç. Velilerin bi kısmı cocuklarının sene sonunda girecegi sınavın adını ve tarihini bile bilmiyo. Bu kadar yogun degisiklik icinde yakalayamıyolarsa demek. Sınavlar güvenilir mi, bak onu kimse bilmiyo.
-Ayrıştırıcı söylem mevzusuna hiç girmicem zira her iktidarın safları sıklaştırmak için hayali düşmanlara ihtiyacı vardır. Dış mihraklar, iç mihraklar, lobiler, seküler kesim, milliyetçi kesim, kürtler, aleviler... hepimiz birbirimizden nefret edelim. Yeter ki kimse koltugundan olmasın. Halk buna prim verdikten, birilerini suçlamaya, birilerinden nefrey etmeye yer aradıktan sonra iktidar bunu kullanmış kullanmamış inanın hiç umrum değil.
-Sansür, Halkın Yanlış Bilgilendirilmesi, Kelimelerle Kasıtlı Olarak Oynanması da son başlığım olur herhalde. Hani zam degil güncelleme deniyo ya mesela, fiyatlar arttırılmıyo gramajlar düsüyo, haberler ctrl c - ctrl v stili yukarıdan ne kopyalarlarsa kanallardan, gazetelerden hop o çıkıyo, alım gücü yıldız misali asağı dogru kayarken medyada tek satır yok, süreklu hic gelmeyecek bi geleceğin hayalleriyle insanlar avutuluyo ya.. Hah bundan bahsediyorum işte.
Not: Enem nasıl uzun olmuş gece gece
- 11 Şubat 2011
- 1.946
- 1.072
pkk'ya verilen şehitlerden sonra açılım yapıp barışmamış mıydınız ya? öncesini silmiyor musunuz? sonra yeniden düşman ilan ettiniz falan.
benim sahiden merak ettiğim bir şey bu, tepenizdeki görüşler sürekli değiştiğinde sizin de kafanız karışmıyor mu? bir gün önce dost dediğinize ertesi gün düşman demek zor olmuyor mu?
şehitlere müthiş saygınız varsa şehit cenazesinde tabuta el koyup mikrofonu ele alıp miting yapmazsınız sanırım. şehidin babasını khk ile görevden atmazsınız.
her şey birbirine girmiş, ekonomi gitmiş çöküyor, eğitim desen hiç bu kadar berbat durumda olmamıştı istatistikleriniz de kurtarmaz bunu, kadın cinayetleri uçtu, antidepresan kullanımı uçtu (yine istatistik seviyorsunuz diye) hala hüloğ diyebiliyorsanız ve bunu gerçekten cümle kurarak, yazarak savunabiliyorsanız sizi takdir etmek gerekir.
çocukları ölen anneler yuhalatıldı bu ülkede,
yanarak ölen madencilere güzel öldüler denildi boğuldular diye,
kanser hastası kızın eline sadaka tutuşturuldu,
'karakteri bozuk şehit babaları var' denildi...
daha sayarım da karşılığında kılıçdaroğlu da sgk'yı batırdı diye dayanaksız geliyosunuz, kılıçdaroğlu'nun, akşener'in, ince'nin, demirtaş'ın ailesinde bi tane parayla işi olan insan göremezsiniz. diğer ekibe baktığınızda gelinler, dünürleri, dünürlerinin kardeşine kadar hepsi devlette üst sıralarda.
en son hatırladığım aile bakanıydı.
aile bakanı'nın
kardeşi büyükelçi, diğer kardeşi istanbul büyükşehir belediye meclis üyesi, diğer kardeşi müsteşar yardımcısı, diğer kardeşi de bilgi teknolojileri kurumu başkanı. başarı budur sahiden.
umarım bu gece banlanmam. zira depresyona girdim yazmak için gelmiştim kendimi burada buldum.
- 4 Nisan 2016
- 3.010
- 9.315
Devasa 1 sanayi sitesinde kendi işyerim var. 600-800 TL arasında maaşlarla sgk'sız çalıştırılan 100'lerce Suriyeli ve emeklilikte yaşa takılmış ( erken emeklilik değil ama prim gününü ve hizmet süresini doldurmuş sadece yaş bekleyen ) 50 yaş üstü, yaşlı oldukları ve için özel sektörde yeniden iş bulamadiklari ve emekli maasi da baglanmadigi icin sigortasız 1000 TL ye çalışmak zorunda kalan 100 lerce TC vatandaşı var burada... içim acıyor her birini gördüğümde.. kendi çalışanlarımın yüzüne vicdan rahatlığı ile bakabilmek en büyük tesellim.
SGK şahane hizmet verdiği için kötü durumda değil. Yukarıdaki sebeplerden dolayı kötü durumda. Milyonlarca lira kaçağa göz yumuluyor.. Ne haklar yeniliyor. Ne ahlar alınıyor..
Dilsiz şeytan olmak bu olsa gerek...
- 18 Kasım 2014
- 6.238
- 15.575
telefondan yazıyorum, az yazabiliyorum
bakın o dönem yani ssk'nın kardan zarara geçiş dönemi hükümetin sebep olduğu bir şeydi diyelim
genel müdür olmakla alakası yoktu diyelim
ak kaşık olmak illa çalmamakla olmuyor ki çalıp çalmadığını bilmiyorum
fakat SSK da öyle bir yönetim, öyle saçma,sapan işler vardı ki içler acısı
bizzat biliyorum
gerçekten boş konuşmuyorum
- 11 Mart 2018
- 12.213
- 50.351
- 5 Haziran 2017
- 5.111
- 12.530
Ötelenmedi, kapatıldı. Bahsettiğiniz bu dış borçlarda dünya genelinde ilk sırada Amerika var. Bizden önce Japonya, çin, fransa var. Ülkemizde yapılan borçların çoğuda kamuya değil özel sektöre ait.
Adamların otobüse binecek parası yok ama porshe dan geçilmiyor yollarda vallahi. Her yer mercedes, bmw. Herkes para yok diye sızlanıyor, avmde milletin eli torba dolu.
2000li yıllarda olmak meziyet değil, kafayı kullanmak meziyet. Neden yapılanı görmek bu kadar zor? 16 yıllık bir emek var. Bu adamdan hep mi kötülük gördünüz? Neyi engelledi, nerede taş koydu? Hiç mi gülmed yüzünüz de artık başarılarını döneme yoracak kadar görmezden geliyorsunuz?
Aile hekiminizi yerinde bulamıyorsanız şikayet edin. Biz ettik. Ertesi gün başka bir doktora kaydımız alındı. Talep ederseniz karşılığını alırsınız.
Şu ana kadar hangi karşıt görüşle konuştuysam muhakkak hepsi birer yorumunda cahilliğe değindi. Siz benden daha fazla neyi yapıyorsunuz bende onu merak ediyorum. Daha hiç kimsiye cahil demedim ben. Hepimiz araştırarak öğreniyoruz, sizin okuduğunuzu bende okuyorum. Ne diyeyim, günlerce tartışsak bir yere varamayız. Fikrim değişmez, sizinde değişmeyecek. Ülke için en hayırlısı olsun. İyi geceler sizede.
- 3 Ocak 2016
- 3.126
- 6.284
- 40
e tamam da yönetimsel hatalarla ak kaşık olmamak aynı değil ki?
- 3 Ocak 2016
- 3.126
- 6.284
- 40
Almanya'da nazi döneminde de insanlar her şey çok güzel diyordu ta ki gaz odalarını öğrenene kadar.
demem o ki sizin bir şeyleri görmemeniz orada hep olumlu şeyler olduğu anlamına gelmez.
Bu kadar söylemek istiyorum.
Bizler de burada yaşıyoruz ve yapılan haksızlıkları ve yanlışları görüyoruz.
bakın daha bugün ankara'da lgbt eylemleri yasaklandı.
neden bir gruba karşı sadece başka yaşıyorlar diye yasak konuyor?
- 19 Şubat 2016
- 2.371
- 9.862
Ben 49 yaşındayım yani senden daha çokşey gördüm, yaşadım.Devlet hastahaneleri hiç paralı olmadı.
Babannem vardı benle giderdi hep dispansere (ssk) muayne olurduk sonra o oturur ben sıraya girer
ilaçlarını alırdım.Daha sonra yıllarca babamın hastalığında hastanelerle çok haşırneşir oldum ama
hiç para ödemedim.Şu an insülün direnci için ilaç kullanıyorum devlet benden 13TL kesiyor.
İlacın fiyatı ise 15TL. ben de artık yazdırmıyorum kendim alıyorum.Hiç randevu almaya çalışmadım
ama bana eve gelen yardımcımın 2 ay randevu alamadığını biliyorum.Ha o çekim yaptırdığınız MR
Tomografiler varya nuhnebiden kalma.Sonuçları son derece güvenilmez MR aralıkları o kadar
genişki bir kitleyi ya da büyümesini çok sonra tespit ediyor.Devlet hastahanesinde çalışan
doktor tanıdığınız varsa sorun.Benim var oradan biliyorum.Önemli bir hastalığınız varsa dinamik
MR makinasında çektirmeniz lazım ki en ufak birşeyi fark edin ki onlarda özel hastanelerde.
Biliyorum çünkü şu anda bunlarla muhatabım.Biliyorum çünkü profösüründen başhekimine
çok doktor arkadaşım (muayneye gittiğim falan değil aile dostum, görüştüğüm)var.
Burada kimse kimseye hesap vermiyor.Tecrübelerini paylaşıyor.
- 5 Haziran 2017
- 5.111
- 12.530
Ben yaptıklarından memnunum. Yapamadıkları içinde daha vakti olacak inşallah. En hayırlısı olsun ülke için.
- 26 Nisan 2018
- 2.804
- 4.508
- 28
