Erkek annesi olmak…
Bir kere en başta çocuğunun fiziken sana benzemeyeceği gerçeğini kabullenebilmek demektir.
Daha ‘anne’ demeyi öğrenmeden ‘araba’ demesine gülmek,*
Temizlik yaparken çektiğin her koltuğun altından çıkan arabalar ve toplar sayesinde eglenmek,
Hayatta bilmediğin bazı seyleri ona öğretmek, örnegin ayakta işemek
Çocukluğunda hiç oynamadığın oyun ve oyuncakları ona öğretmek; birlikte araba sürmek, otoparklar insa etmek, hatta araba marka ve modellerini onunla öğrenmek demektir.
Oğlunun hayatındaki ilk kadınken, büyüdükçe baskalarının da olacağını bilip o günlerin hayallerini kurmak,
Seni çok sevip örnek alırken ona bazı şeyleri neden senin gibi yapamayacağını anlatabilmek,
Daha 2,5 yaşındayken sorduğu “Anne senin pipin nerde?” sorusuna, akla yatkın, makul ve anlayabileceği dilde cevap verebilmek (“annelerin pipisi olmaz” demektir.
Oğlunla yapışık ikiz gibi dolaşmak, onun yanında kocana sarılamamak, iş yaparken, telefonla konuşurken, oje sürerken, bilgisayarla birşeyler yaparken, yemek yaparken, gazete-kitap okurken, birileriyle sohbet ederken… Yani onunla birebir ilgilenmediğinde veya onun istemediği birseyle ilgilenirken sırtından kafandan kucağından kolundan bacağından dolanip durmasına alışıp herşeyi bırakıp ona kocaman sımsıkı sarılıverrmektir…
Filmlerde gördüğü bütün kadin-erkek karakterlerin iliskişini anne-oğul olarak yorumlayan tatlı masumiyetine gülmektir
Eşin için, hayatında bu kadar çok sevebileceğin başka bir erkek yok diye düşünürken, sana aksini ispatlarcasına çıkıp gelen bu küçük prense deliler gibi aşık olmak, sevgini icinde taşıyamayıp durmadan hüngür şakır ağlamak, koklamaya öpmeye doyamamak, dokunmaya kıyamamak demektir.
Erkek annesi olmak…
İçindeki erkeği keşfetmektir onunla.
Bunca yıldır ‘kadın’ken ve daha yeni ‘anne’ olmaya alışırken, bir de ‘erkek’ olmak… ona en iyi dost, en iyi öğretmen, en delikanlı arkadaş, en sert koruma olmak…
Erkek muhabbetleri yapmak, erkek oyunları oynamak, erkek jargonunu anlamaktır.
İstediği zamanlarda kadın ruh haline geri dönüp ona kadınları anlatmaktır
Erkek annesi olmak…
Güzeldir işte, onunla büyümek onunla güzelleşmektir,
Ve fakat olgunluk, ergenlik, ‘erkeklik’ evresinde sarılıp öpememek, uzaktan sevmektir.
Çapkınlıklarıyla, erkeklikleriyle, güçleriyle, sünnetleriyle, askerlikleriyle ve hatta pipileriyle gurur duyulan erkek egemen toplumlarda çoğu zaman prestij, ölüm-kalım meselesidir maalesef
Erkek annesi olmak…
Kadına iyi gelir, cildi gençleştirir, güzelleştirir, boyu uzatır, saçı uzatır, yanakları pembeleştirir, seksapeli arttırır, 10 kilo verdirir, üç göbek attırır demek isterdim ama tamamen uyduruyorum şu an
Sadece böyle bir şehir efsanesi olduğu doğrudur, ‘erkek çocuk anneyi güzelleştirir’ derler ki, geçenlerde hamile bir arkadaşımın verdigi bilgiye göre, tamamen bebeğin annedeki erkek hormonlarını almasına dayanan bilimsel ve fizyolojik bir durumdan ibarettir, fazla büyütmemek gerekir!
Şimdi bunca yazıyı okumaya üşenenler için özetleyeyim;
Çok güzeldir arkadaşım, çok eğlencelidir, yap işte bir tane, erkek kız farketmez, anne olmak bu eğlence, bu mutluluk için yeterlidir!
Kız annesi demek...
İki buçuk yaşındaki zilliye dün giydiği tişörtü yine giydirmenin imkansız olduğunu öğrenmek demek.
Kız annesi demek...
Dört yaşındaki küçükhanımın caddedeki bütün incik boncukçuları tanımasına hayret etmemek demek.
Kız annesi demek...
Birinci sınıfa giden cadıya her gün ayrı model saç yapmak zorunda olmak demek.
Kız annesi demek...
Bir damlacıkken tv de nerden duyduysa daha çok uzar diye kaşlarını, kirpiklerini kesmesine kızmamak demek.
Kaşları uzayana kadar kaş kalemiyle hergün kaşlarına minik rötuşlar yapmak demek...
Koca makası nasıl tuttu, nasıl gözüne sokmadan kesti hayret etmek demek.
Kız annesi demek...
Pazara onsuz gittiğinde ona bir çöp dahi alamayacak olmak demek. Yanılıp da aldığında bir hafta boyunca ne kadar büyüdüğüne, ne alacağına kendisinin karar vereceğine dair nutuk dinlemek demek.
Kız annesi demek...
Pazar yollayıp iki demet maydanoz, bir kilo domates alıp gelmesini istediğinde üç penye tişört, beş lastik toka ile geri gelmesine ses etmemek demek...
Kız annesi demek...
Evin altındaki bakkala ekmek almaya gitmek için bile iki saat ayna karşısında süslenmesine de alışmak demek...
Kız annesi demek...
Sabah 6 da kalıp saat 8 de bile hala ayna karşısında olmasına hayret etmemek demek...
Okula giderken ''hazır mısın'' dediğinde çantasına bakıp ''rujum, rimelim, kalemim... tamam hazırım'' demesini normal karşılamak demek.
Kız annesi demek...
Kızlarla gittiği kuaförde kızın kaşlarını alırken verdiği şekle kızıp ağlayan zilliye hak vermek demek.
O kaşlarla sokağa çıkamayacağına inanan küçükhanım için okulu arayıp bin kaplan gücündeki anne olarak bir kaç gün izin almak demek.
Bütün gün yorgan altından çıkmamasına, aynaya bakmamasına gülmemek demek.
Kız annesi demek...
Aynı isimdeki başka bir kızın karne notunun ondan birkaç minik puan üstünde olmasına kahretmesine katılmak demek. Karneyi ve takdirnameyi odanın atıldığı köşesinden almamak, hatta okul açılana kadar üstünden atlayıp geçmek demek. İki gün gece de ''o kıza koyacak başka isim bulamamışlar mı'' diye ana babasına sinirlenip zırıl zırıl ağlamasına katlanmak demek.
Kız annesi demek...
Masum suçlarına ortak olmak demek. Okuldan kaçmak istediğinde yine bin kaplan gücünde olup okuldan izin almak demek.
Kız annesi demek...
Mezuniyet balosunda prenses halini görünce gizli gizli bir köşede ağlamak demek.
Kız annesi demek...
O üniversiteye hazırlık testi çözerken saçlarını sarmak demek.
Kız annesi demek...
Üniversitede katıldığı tiyatro klübünden ayrılış nedenini '' amaannn, hepsi de erkek düşmanı çirkin şeyler, kaşlarını almasını bile bilmiyorlar, bu sıcakta ayaklarında koca koca postallar var, dayanamadım daha fazla'' diye açıkladığında şaşmamak demek.
O erkek düşmanı çirkin şeylerin Boğaziçi Ünv. kızları olmasına da şaşmamak demek tabii.
Kız annesi demek...
Okula en yüksek ikinci puanla girdiğinde birinciyi aramasına nedense hayret etmemek demek. O birincinin kız olmadığını daha doğrusu kendine rakip olmadığını öğrendiğinde de ''salak bi oğlanmış'' deyip konuyu kapamasını normal kabul etmek demek
Kız annesi demek...
Kızının elinden bir bardak çay içmenin nasıl tatlı olduğunu öğrenmek demek.
Kız annesi demek...
Minik bebeğinin ne zaman bu kadar büyüdüğünü asla anlayamayacak olmak demek.
Kız annesi demek...
Kız annesi olmak demek .
Kız annesi olmak ise...
Kızıyla gurur duymak demek..