2013 Mart Anneleri Doğum Hikayeleri

kızlar oğluşum uyurken bende doğum hikayemi yazayım dedim
eşimle tanışmamızdan 6 yıl sonra evlendik 23nisan günü hiç çocuk düşünmüyoduk umudumda yoktu zaten 3 yıldır düzenli polikistik over senromu için tedavi oluyodum çocuğunun olması çok zor hamile kalmak istediğinde ilaç tedavisine başlıcaz demişti doktorum ondan dolayı hiç ümidim yoktu eşimin ben çocuk istiyorum demesi üzerine ben hayıt tohumu kullanmaya başladım ve çaktırmadan yumurtlama günüme denk getirdim içimde bi huzur vardı olacağına o kadar emindim ki asdetime 10 gün kala hergün gebelik testi yaptım veee 7 gün kala o silik çizgi dünyalar bizim oldu eşimde bernde sevinçten ağladık rabbim isteyince herşey oluyo evlendikten sonra 1,5 ay olmadan hamile kaldım ve kontrole gittiğimdede asla geçmez denen o kislerden eser yoktu hamilelik dönemim zorlu geçti biliyosunuz kanamalar düşük erken doğum derken 1mart cuma günü nişanım geldi hemen doktora gittik çatı muayenem yapıldı doktor SANCIN BAŞLAMAZSA pazartesi doğuma gel dedi tabi ben hergün saatlerce soğukta yürüyüşe götürülüyorum annem tarafından rahim açılsında suni sancıya gerek kalmasın diye ama tık yok pazartyesi eşyalar hazır ben hazır eşim ve annem doğuma gittik ama doktor tekrar alttan baktı be sen yarına kesin doğurursun bebek tam aşağıda yarın gel dedi ve biz eve döndük akşam oldu gram sancı yok salı günü tekrar gittik ve yine alttan baktı doktorum bebe3k tam kanala yerleşmiş ama hiç açıklık yok dur ben senin doğurmana yardım edicem dedi ve bebeğin kafasının olduğu yeri iyice bastırıp alttan öyle içimi kazıyodu ki çığlık çığlığa bağırdım dayancaksın doğum başlasdın diye yardım ediyorum deyip resmen içimi yırtıyodu doktor ağlama krizine girdim çatalın üstünde bide kaltığımda kanları görünce ölüyorum sandım doktor perşembeye kadar doğum kendi başlamazsa sezeryana alıcaz dedi ve sabah 7de burda ol dedi çıktım odadan eşi,m doğuruyorum sandı nasıl ağlıyorum çok beter bi acı çektim salı gün ve çarşamba gün hala kıpkırmızı kanamam geliyo ama hiç sancı yok eşim bu böyle olmaz dedi, ve kemere özel hastaneye gittik çarşamba günü oda bebeğimin iri bi bebek olduğunu ve hiç açılmam olmadığını ve diğer doktorumun rahimi bu şekildede açamadığana göre sezeryan olmamı söyledi perşembe artık kesin diye biz yine hazır gittik ama doktor benim yatışımı yapmamış o günde 9 ameliyatı varmış ertelemek için kırk dereden su getirtti ayrıntılı ultrasona göndertti ordaki doktorda suyu azalmış miyadı dolmuş o kadar sıkışmış ki bebek ayaklarını bile bulşamıorum deyince mecburen saat 9da yatışım yapıldı beni suni sancı çeken hasataların yanına lavmanımı yapıp yatırdılarv serum taktılar yanındaki hastalar çığlık çığlığa pisikolojim bozuldu orda doktorum 9 ameliyata gircek onuncusu benim başladım ben ağlamaya herkez bağırıyo yan taraf doğum hane sesler olduğu gibi içeride eşim dışardan telefon açıp doğuma almadılarmı diye soruyomuş ve en sonunda saat 3de beni epudural anestezi ile doğuma aldılar içeri giren doktor bu son deni ohhh felan diyolar ben kurbanlık koyun gibi yüzlerine bakıyorum önümü felan kapattılar kesim sırasında acıyo diyerek bayılmışım başımda bikaç kişi ayşe hanım kalkın nereniz acıyo diyolar ben belim diyerek tekrar bayılmışım seruma iğne takviyesi yapmışlar uyandırdılar beni bebek doğdu dediler ama bana vermediler oğlumu görmedim hiç hemen dışarı çıkardılar ben telaşlanınva hemşirenin biri seruma bişeyler yaptı ve uykun gelcek şimdi dedi ve ameliyat bitmiş 15.15 te oğlum dünyaya gelmiş benim işlemlerim de 40 dk sürmüş sonradan öğrendimhi oğlum doğunca ağlamamış baya bi uğraşmışlar sonra çok kusmuş ve ağlamış ben odadan çıkarken eşimin kuvağındaydı oğlum ben ağlıyodum beni o halde görünce oda başladı ağlamaya kucağıma aldım oğlumu küçücüktü emiyo ama benim hiç sütüm yoktu çok ağladı kuzum herşey çok güzeldi taki yürüme vaktine kadar ben hayatımda böyle bi acı yaşamadım ama oğluşumu kucağıma aldığım an hepsi geçiyo yinede iyiki normal doğum almamış diyorum bugün onikinci günüm daha tam iyileşmedim yarın dikişlerim alıncak sütümde çoğaldı artık çok şükür rabbime herkese yaşatsın bu duyguyu
oğlum 39+6 da 3.400gr 50 cm boyunda doğdu adımızda muhammed talha
maŞALLAH DEYİN TEYZELERİ
 

Eklentiler

  • $DSCF6725.jpg
    51,4 KB · Görüntüleme: 116
Sifacim valla anca yazabildim benim oglusumda 27 subatta 40.hftada 3400 gr 48 cm olarak dunyaya geldi adida ömer
 
merhaba arkadaşlar ben 13.03.2013 de saat 2 42 doğum yaptım. çok değişik bi tecrübeymiş o kadar çok şey okudum ve dinledim ki ama ne anlatıldığı nede okuduğum gibi oldu sizlere anlatayım. salı akşamı kanamam geldi diye hastaneye gittik kontrol yaptılar yok bişey doğum başlamamış nişanın gelmiş ama önemli değil dediler biraz yattık sonra çıktık eve geldik. çarşamba sabahı adet kanaması gibi bir kanamam geldi doktoru aradım hemen hastaneye gelmemi söyledi. nst ye bağlandım alttan muayene edildi doğum başlamış ama kafası yerleşmemiş seni yüzde 50den fazla sezeryana alabilirim hiç hoşuma gitmedi durumu dedi. bu arada açıklığım 4 santim olmuş. eşimle konuştum ağrı çekmeni istemiyorum ya doğum olmazda sezerayana alınırsan bide onun ağrısını çekeceksin en iyisi direk sezeryan ol dedi. aslında eşin kararını dinlemek bazende olsa işe yarıyor yatış yaptık fakat benim oğlum dayanamadı:) 1.24 de kadar hiç ama hiç olmayan ağrım 1.25 de 5 dk da bir gelmeye başladı ve suyum geldi hemen doktor arandı o geldi acilen sezeryana alındım. ama bu arada o kadar çok korktum ki titremekten ve ağlamaktan kendimi alamıyordum. aslında bişey olmayacağını biliyodum ama işte o psikoloji çok başka bişeymiş:) saat 2 gibi girdim ameliyata titremekten iğne yapamadılar bu arada hiç merak etmeyin iğne hiç acıtmıyor. sakinleştirici etki etti ve benim çenem açıldı zaten çok rahatlatıyolar ameliyatta. bide ameliyatta merak ettim acaba nasıl yapılıyor diye ayna istedim çıktım ameliyattan ayaklarım sanki benim değil başkasının his var ama hiçbir şekilde oynatamıyorsun :) doktor kontrole geldiğinde iyiki normal denememişiz zaten olmazmış kafasını yan çevirmiş ve rahmi sağa doğru delmiş yanlış yerden gelmeye çalışmış dedi:) 6 saat sonra ayağa kaldırdılar beni ama hastaneyi inlettim istemiyorum kalkmak öldürün beni diye çünkü çok kötü o ilk kalkış. ama ikincisi daha kolay ben okadar bağırdım 5. kalkışımda tek başıma kalktım tuvaletimi yaptım geldim çok kızdım kendime niye öyle yaptım eşimi üzdüm diye. şimdi her geçen gün daha iyiyim maşallah nur topu gibi bir oğlum oldu beyaz tenli tabiki her bebek gibi mavi gözlü:) sabırsız oğlum ne gününü ne sezeryan saatini bekledi Allah ona uzun ömür versin o kadar güzel bir duyguymuş ki ne tarifi var ne kelimesi var içine sokası geliyor insan ALLAH herkese nasip etsin
 

bu arada unuttum oğlumun adı mert ve 3180 gr 47 santim ve bugün 6 günlük topuk kanı alındı çok kötü bişeymiş yalnız gitmeyin ben dayanamadım çok ağladı.
 
16 martta epidural sezaryenle oğluma kavuştum
aslında sez. tarihim 21 marttı ama gece 4 te suyum geldiği için acil alındı.
eminim herkesin düşüncesi aynı hayatın anlamı daha yeni başlıyor
allahım isteyen herkese bu duyguyu yaşatsın
bebeğine kavuşanlara hayırlı olsun diiyorum sağlıkla büyütmek nasip etsin
hala bekleyenle de kolay doğumlar sağlıklı bebekler
 
kızımdan fırsat bulup anca yazıyorum...

2011 kasımda ailemin tüm karşı çıkmalarına rağmen hayattaki ilk ve tek aşkımla evlendim, herkesi ve herşeyi karşıma alarak hayatım boyunca verdiğim en doğru karar bu:)
tabi zamanla ailem eşimi sevdi ve herşey bir kaç ay içinde yoluna girdi.
2012 temmuz 10 da ise bebeğime hamile olduğumu öğrendim ama sizin sandığınız gibi sevinçten havalara falan uçmadım çünkü ben bebek istemiyordum henüz! üstelik ağlama krizlerine girdim ve etrafımdakilerin de mutlu olmasını engelledim. birkaç gün sonra ise 5 ay süreceke korkunç bulantılarla tanıştım. 5 aylık süreçte hiçbirşey yemedim su bile içemedim. gecenin ortasında uykunun en derin yerinde bile safra çıkarıyordum. 2 günde bir hastane de serum takılması ile beslenebiliyordum. durum böyle olunca bebeğimden daha çok nefret ettim, allah affetsin ama aldırmayı bile düşündüm ama tepkilerden korktum içimde ki yaratık diye bahsediyordum ondan ve beni zehirleyip öldüreceğini düşünüyordum
bu şekilde 5 ay geçti ve zamanla eski halime dönmeye başladım, tabi ufak ufak kızımın kıpırdanmalarını da hissettim :) ve tabi annelik hormonları da aktifleştikçe benim ben kızıma alışmaya onu sevmeye başladım ki eşim bile inanmaz gözlerle bana bakardı ben karnımı sevdikçe:) ama bu süreç uzun süremedi allahım beni cezanlandırmaya başladı. 20. hafta sonunda yüksek tansiyonum ortaya çıktı ve bunun korkunç yanları kabus gibi üzerime çöktü, aylarca istemediğim bebeğimi kaybetme düşüncesi içimi yaktı...4 hafta kadar bu gerçeğe uyum sağlamaya çabaladık tansiyon aletine bağlı yaşadım resmen...tuz hamur işi kızartma hepsini sildim bebeğimi korumak için... ama yetmedi! 26. hafta da ise gebeliğe bağlı diyabet oluştu...bu 2. şok kalbimi paramparça etti. diyetisyene yönlendirildim ve eğer bu diyete uymassam bebeğim şeker hastası olabilirdi akciğerleri gelişmeyebilirdi vs vs vs. sıkı bir diyet süreci başladı ki ben öleceğimi bilsem asla 3 dilim kepek ekmekle yaşamazdım ama söz konusu bebeğim olunca dünya yansa umrumda olmadı. haşlanmış brokoli karnıbahar lahanayla günüm geçti, pirinç ekmek makarna hayatımdan çıktı. sadece doktorun verdikleriyle yaşadım, yağsız tatsız tuzsuz yemekler yaptım kendime yeşil salata dışında birşey yemedim bile...eşimle beraber diyet yaptık benle beraber o da katlandı herşeye ...bu şekilde 2.5 ay daha geçti ve ben insülin kullanmaya gerek kalmadan diyele kendimi ve bebeğimi korudum:) allaha binlerce şükür...
38. haftada bebeğim sıkıntılara daha fazla dayanamdı ve suyu azaldığı için önce normal doğum denedik ama kalbimiz dayanamayacaktı bu sürece ve akşam üzeri 17.30 da sezaryene alındım. narkozdan korkunç acılarla uyandım ve aylrac bebeğimi kaybetme korkusu narkoz etkisinde beni esir aldı resmen. bebeğim öldü beni de öldürün diye çığlıklar atmışım taki alelacele hemşireler kızımı yanıma getirince sesimi kesmişim:) doğuma giderken evime bakmıştım hep acaba geri dönebilecek miyim acaba kızımı aldığım giysiler içinde görebileck miyim korkularıyla gittiğim hastaneden 22oo grmlık diyet kızımla evime döndüm
şimdi çok mutluyum o ağlasa da geceleri uyutmasa da herşeye razıyım. onu istemediğim için binlerce kez allahımdan özür diledim ve rabbim dualarımı kabul etti.
 

canım benim allah razı olsun süreci en yakından bildiğin için destek olduğun için sana çok minnettarım cidden.
hayaldi gerçek oldu şükürler olsun.
öpüyorum çok
 
caNIM ÇOK üzüldüm.......neden istemedinki baştan........


o bebeğin kokusunu duymak için yıllarını , milyarları ortaya dökenler var maalesef.....sonradan farkına varmışsın sen de tabi ama her şey kader kısmet....

bebeğin de cennette bekleyecek seni inşllh.....bundan sonraki hamileliğin çok iyi geçer inşşlh
......
 

evliliğimin ilk yılı bile başı dolmamıştı hazırlıksızdım ya da daha evliliğimizin tadını çıkarmak istiyordum vs vs vs bebek bunların hepsine engel olacaktı
oldu da ama olsun şu an çok mutluyum iyi ki kızımı dünyaya getirdim:)
darısı isteyen herkesin başına olsun...
 
canım bu yorumum yanlış olmuş ..Ben bebeğinizi kaybettiğinizi sanmıştım...Çoooookkkk çoookkk özür dilerim.....Benim de kızım var...o yanımdayken okuduğum için son cümleleri yanlış okumuşum..
kızınızı güle güle büyütün........Ben kaybettiğinizi sanmıştım , dikkatsiz okumuşum..Allah uzun uzuuuunnnnn ömürler versin kızınıza......
 
Son düzenleme:
Güzel Anneler 19 Mart Salı günü 14:10'da prensimi koynuma aldım

Eşimle 5,5 yıldır muhteşem bir evliliğimize güzel bir mutluluk getirmek için planlar yaptık, bahara gelsin istedik bebeğimizin, evimizede bahar gelsin istedik haziran ayında hamile kaldım tamda planladığımız gibi , evdeki idrar testlerinde hiçbirşey çıkmadı ve ben çok üzülmüştüm, bir kaç gün sonra hastaneye kan tahlili için gittim çünkü günüm geçmişti, öğleden sonra çıkacak dediler, ablam kardeşim yiğenim heycanla evde sonucu bekliyorduk, ablam internete girdi ve muhteşem sonucu gördü ben ekrana bile bakamıyordum dizlerimin üzerine çöktüm ve ablamın gözlerine bakıyordum, hadi abla doğru söyle minik meleğim benimle mi dedim, ablamın gözleri doldu anladım ki artık içimde muhteşem bir melek var, artık uzun bir yolculuk beni ve eşimi bekliyor , hemen eşimi aradım ve güzel haberi verdim, öyle heycanlıydım ki karnımı okşuyordum sürekli , haftaları tek tek sayıyordum 7. haftamız, 8.haftamız ay ne zaman büyüycek zaman çabuk geçsin derken 37. haftaya geldik , 37. haftanın ilk günün sabahı eşimi uğurladım wc'ye gittim ve nişan geldiğini farkettim heycanla eşimi arayıp geri dönmesini istedim, sonra heycanla annemi aradım, birden ellerim titremeye başladı eşim geldi sarıldım ve ağladım çok korkmuştum, hem heycan hem korku bütün duygularım birbirine karıştı, tarifsiz duygulardı bunlar, dr aradık ve hastaneye gittik nst ye bağladılar sancım yoktu açılmam 1cm olduğu için dr eve gönderdi su yada sancı olursa gel diye, oğlum geleceğinin ilk sinyalini vermişti artık geliyorum demişti, hazırlanın , tam 1 hafta boyunca hergün doğar diye bekliyorduk annemler beni yanlız bırakmıyordu birşey olur panik olurum diye, her sabah kalktığımda karnımı ovalayıp oğlum bu gecede gelmedin diye seviyordum , hep gece gelicekmiş gibi geliyordu, nişan geleli 1 hafta olmuştu 19 mart salı günü sabah tuvalate kalktım, yatak odasının kapısının çıkarken bugün gelicek bu dedim, ben tuvaletteyken birşey geldi anlamadım, eşime seslendim, suyum geldi galiba dedim, oda çok bilmiş gibi yok canım dedi böyle gelmez tutamazsın dedi, iyi dedim yatağa tam uzandım heryer sırılsıklam oldu, bak dedim eşime bunu da mı ben yaptım , eşim panikledi bu sefer ben çok sakindim, eşime oğlum geliyor oğlum dedim sarıldım ona, annemi aradım hemen geldi, ılık bir duş aldım ve hastane ye doğru yolla çıktık, hiç sancım yokdu ama sabahın 6:30'da şarkı söylerek gittik, hastanede kapıda bekliyorlardı tekerlekli sandalye ile, ben gerek olmadığını yürüyebileceğimi söyledim, doğumhaneye çıktık hemen, doğum katı tamamen doluydu, doktor muayne etti 2cm açılma var dedi, sancım yok ama bekledik saat 9'a kadar dr sonunda suni sancı vermeye karar verdi bende hemen ok verdim çünkü normal doğumu çok istiyorduk ve çok hazırlanmıştık, 9 da suni sancı verilmeye başladı ilk yarım saat pek birşey yoktu, 09:30 gibi başladı sancılar ilk başlarda her sancı geldiğinde oğlum geliyor bu sancıları bana oğlumu getirecek diye kendime teselli veriyordum doğum odasında annem ablam ve eşim yanımdaydı onların ellerini sıkıp güç alıyordum, ağrılar şiddetlenme başladı, dr kontrolle geldi açıklık var mı diye 5cm olmuştu, ama ben saat 12 den sonra koptum oksijen bağladılar çünkü nefes alamıyordum her sancı geldiğinde ablam kulağıma eğilip birazdan oğlunu kucağına alacaksın kokusu içine çekiceksin az kaldı dayan diyordu, ben artık gözlerimi açamaz oldum tek söylediğim "anne yine geliyor artık gelmesin öldürün beni dayanamıyorum" diyordum dr bidaha geldi açıklık 6cm saat 4-5 gibi doğum olur dedi, ama ben ıkınmaya başlamıştım ebe geldi neden ıkınıyorsun dedi, öyle hissediyorum dedim, ebe tekrar kontrol etti açıklık 10cm doğum başlamış dr haber verin dedi, ben o sırda kısa bir baygınlık geçirdim, öyle çok yorulmuştum ki dudaklarımı ıslatıyorlardı kalkıp su bile içemiyordum, dr geldi nasıl olur daha yeni kontrol ettim dedi, ve her ıkınmam geldiğinde nefesimi tutup itmemi istedi, yatağın kenarlarından güç almam için çubukları çıkardılar, ablam kaldı artık yanımda bana oğlumuzun saçlarını görüyorum hadi devam diyordu, doktorum canım benim öyle güzel konuşuyordu ki benimle " hadi bebeğim az kaldı ıkın, hadi aşkım az daha geliyor" diyordu, 1-2-3 derken 6. ıkınmam da oğlum geldi dr "artık ıkınma yeter dedi" ablam bak oğlumuza dedi kafamı kaldırdım tek gözümü açtım dr göbek bağını kesiyordu sonra çocuk doktoruna verdiler hemen ardından koynuma inanmıyordum bu nasıl olur doğdu artık ben başardım, dilim tutuldu sevdim oğlumu sonra babasına göstermek ve temizlemek için götürdüler yanımdan, o an tüm çektiğim acılarım gitti, tüm acılarımı unuttum bir an önce göğsüme almak emzirmek istiyordum, zaten her sancıda göğsümden süt gelmeye başlamıştı, yarım saat içinde yanıma geldi tabi ben dayanamayıp ağladım eşimde ağladı ve 38 hafta boyunca beklediğimiz an gelmişti, artık oğlum göğsümdeydi, dokunuyordum ona...Allah herkese bu duyguyu yaşatmayı nasip etsin bana destek olan Anneme-Ablama-Eşime ve international hospital acıbadem dr İlknur Hanıma sonsuz teşekkürler, onların desteği olmasaydı normal bir doğum yapamazdım heralde.... Sağlıkla büyütelim yavrularımızı...
 
.okumaya basladım gozerımden yas geldıı ınsl bısde enn normal seklı ıle kucagımza laırız dıleyen herkesler tdar ınsl bu duyguları hayırlı evlat olsun ınslll

cok tatlımı scok sukur darısı bıse ınsl hayılrı evlat olsunlar ınslll paşalarımızzzzzzzzzzzzzzzzzz
 
biraz uzun ama buda bizim doğum hikayemiz

13 Mart 2013 ev kalabalık... Kayınvalidemin Umre dönüşü bana gelmesi sebebiyle evimiz çok kalabalık. Ben de tatlı tatlı sancılar ama konduramıyorum. Çünkü sezaryen için gün aldık 18 Martta gelecek Kubilay Arslan. Çanakkale şehitlerini anma gününde gelecek oğlum, anlamlı olacak gelişi... Gece saat 2 civarı dönüp dolaşıp yattık hepimiz, 3 görümcem bende...
Sabaha karşı tuvalete gitme ihtiyacı ile uyandım, ezan okunuyor. Altımda bi ıslaklık, yok terledim sanırım, yooo bu kadar terlemiş olamam, sanırım tuvaletimi kaçırdım, yooo bu kadar kaçırmış olamam. !!!!! Evet Kubilay Arslan geliyor, suyum gelmiş!
Işığı yaktım kalktım, eşime seslendim -Mehmet?
Fırladı yataktan, sancıyla yattığımı biliyor herkes çünkü. Panik olma bebek geliyor.
Hemen kalktık, ablalarımı (görümcemlerim) kaldırdım. Üzerimi değiştirirken ağlamaya başladım, çünkü ben doğumdan gerçekten çok korkuyorum. Annemi aradım, ilk otobüsle gelecek panik oldu zaten sabah saat 05.00.
Atladık arabaya, zaten hastane yakın... Bu esnada doktorum 2 günlüğüne yurt dışında, demiştim ama durur durur onun olmadığı gün doğururum ben diye. Çıktık hemen doğumhane katına. Nst ye bağladılar, düzenli sancılarım varmış, muayne ettiler, sezaryen olduğunu söyledim. Doktorumu aradılar maalesef ki havaalanında imiş. Başka bir doktoru yönlendirmiş, saat 8.30 gibi burda olur dediler ve yatışım yapıldı.
Herşey iyi güzel gülüyor eğleniyoruz odada. Ve bir sancı, hemde ne sancı bağıra bağıra ağladım...
Sabah 09.00 gibi geldi doktorum Erkan Erkan Aktaş. Güler yüzlü sıcak bir adam... 2. vakka olduğumu söyledi, fakat sancılarım olunca ilk beni alıcakmış öyle dedi. Annem geliyor bu arada yolda, eşim annemi almaya gitti durağa. Ve tekerlekli sandalyeyle görevli odaya girer...
Ben yusuf yusuf... Hemen mi? Şimdi mi? Ama eşim yok! Annem yok!
-Maalesef hemen almak zorundayız.
Aldılar beni, gidiyorum. O an bebeğime kavuşacağım aklımın ucundan bile geçmiyor, tuhaf bir şey heyecan da var korkuda...Ameliyathanenin kapısına geldik, eşimi arıyor ablalar yolda geliyorum diyor, ama beklemiyorlar tabi. Ağlaya ağlaya girdim kapıdan içeri... Neden ağlıyorsun diyor görevli korkuyorum diyorum korkma diyor bana. Ve içerdeyim... Sedyenin üzerine oturttular beni,anestezi uzamanı geldi ben ağlıyorum hala eşim yok diye. Belden iğnem yapıldı, 2 dakika sonra bacaklarımı hissedip hissetmediğimi sordular hissetmiyorum dedim. Ve yattım...
Doktor geldi, muhabbet başladı... En çok bebeğimde neyi merak ettiğimi sordular, saçları dedim, saçları var mı yok mu? Adı ne olacak dediler, Kubilay Arslan dedim ve doktor oğlumun göbek adını koydu Mustafa Kemal. -Saçları vaaaaarrr!
Ve ağlama sesi... Bebeğim, oğlum, herşeyim.

Yanağıma değdi yanağı, mis kokusu burnumda, ciğerlerimde... Ağlıyoruz ikimizde... Ben kavuşmanın verdiği mutlulukla döküyorum gözyaşlarımı, o ciğerlerini yakan oksijenin acısıyla...
Sonra götürdüler onu süsleyeceklermiş, yakışıklı olup çıkacakmış karşıma. Eşin bebeği alır odada bekler seni dediler, hayır dedim o beni bırakmaz, ameliyathanenin kapısından gitmez dedim.
Ve uyumuşum. Beni sedyeye alırlarken uyandım. Çıkıyoruz ameliyathaneden ve eşim kapıda... Gitmemiş, beni beklemiş. Annem ağlıyor, kendimce teselli ediyorum onları iyiyim ben iyiyim...
İşte odadayız, bitti 9 aylık macera. 38+4 oğlum kucağımda koynumda.
Ne mutlu bize, Şükürler olsun seni bize nasip eden Rabbime.
Hoş geldin oğlum, annenin kalbi senin için atacak artık.
 
18 mart günü bulunduğum ilçedeki özel hastaneye gittim ve günümün geçtiğini öğrendim ama ne sancı var ne su tabi doktor hemen hastaneye ve sezeryana sevk etti eve geldim şaşkın aciz korku dolu tüm gün kendimi sakinleştirdim ertesi gün evi dip köşe silip süpürdüm yatağımı hazırladım buzdolabını fulledim çantamı hazırladım bir sonraki gün ben ve eşim yoldayız kendimi kurbanlık koyun gibi hissediyorum doktorla şakalaşıyorum sakinim gibilerden sonra hazin gerçek bebek ters sancı var suyum azalmış ama az geldiği için farkedememişim hemen sezeryan saat 3 ve ben o kefene benzeyen iğrenç kıyafetleri gibi ameliyathane yolunda şaşkın ve korku dolu eşim iki göz iki çeşme spinal aneztezi yapıldı karnıma o kadar çok bastılar ve ilginç bir şekilde tüm acıyı hissettim ama karnıma çok bastıkları için bebeğin ağzına su kaçmış bebeğimi küveze almışlar kusmadan bırakmıyoruz dediler o sancılar içinde ayağa kalkıp gidip bebeğimi gördüm öylece yatıyordu ikinci gün servise çıkardılar bebeğim şükürler olsun kusmuştu emzirmeye başladım inanılmaz güzel bir duygu(her ne kadar göğüs uçlarımdan kanda gelse)şimdi evdeyiz ve ben bu adama aşık oldum galiba
 
gecikmeli de olsa sonunda yazma fırsatı buldum :)

Cinsiyet: Kız
Kilo: 4200
Hastane: Koru Sincan
Doğum Şekli: Spinal anestezi ile Sezaryen
Sezaryen Sebebi: Makat gelişli bebek + 38.haftada artan ödem ve tansiyona ek olarak idrarda protein çıkması (gebelik zehirlenmesi başlangıcı)
Hamile olmadan önce hep kız bebek istiyordum fakat batıl bir inanç olan çin takvimini tüm aile bireylerine uyguladığımda doğru çıkması beni bu takvime inandırmıştı ve o takvime göre erkek gözüküyordu. Ama kızım oldu :)

Doğum öncesi:
İlk hamileliğim olduğu için normal doğum yapmayı çok istiyordum. fakat 32.haftadan beri bebeğimin başı yukarıdaydı ve bu durum 38.haftada da değişmedi. makat gelişli bebekler de sezaryen ile alınması gerekiyordu. yine de bir umut son haftayı bekliyordum. bu sefer de artan tansiyon ve ödemim beni rahat bırakmadı. 38.haftada yapılan testte idrarda da protein çıkması gebelik zehirlenmesi başlangıcıydı. bunu öğrendiğimde çok üzülmüştüm çünkü artık son haftamı bekleyemeyecektim ve bebeğim de dönemeyecekti. doktorum biraz daha bebeğin kalmasını istiyordu. 39.haftamızda olmamızı istiyordu hatta 3 gün geçsin diyordu. bana da tansiyon ilacı yazdı. 38.haftamda tansiyon ilacını içmeye başladım tansiyonum biraz düşmüştü fakat ödemim iyice artıyordu artık yüzümün şekli değişmeye başlamıştı. ailem de korkuyordu. bir an önce artık doğum olsun istiyordum. artık her gün hastaneye gider olmuştum. 38.haftamın son günü alır diye bekledim ama almadı. böyle olunca da ben daha 3 günümüz var diye düşünmeye başlamıştım ki ertesi gün yani 39.haftamın ilk günü sabah 8de hastaneydim. her gittiğimde geceden aç ve çantam arabada gidiyordum ve doktorum artık sen daha kötü olmaya başladın 39a da girdik bugun alalım dedi. eşim de ben de şaşırmıştık. evet hep bekliyorduk alsın istiyorduk ama o an ikimiz de çok heyecanlandık.

doğuma doğru:
asansörde giderken gözlerim doldu eşime korkuyorum dedim. başıma ne gelecek bilmiyordum. çok korkuyordum. yatışım yapılırken eşim hemen annelerimizi almaya gitti. ev yakındı. beni odada hemşireler hazırlıyordu ama ben de hep bir korku vardı. hemşireler de anlamış olacak ki iyi misiniz diye sürekli soruyorlardı. kötüyüm korkuyorum diyordum. beni sakinleştirmeye çalışıyorlardı. damar yolu açıldı. anestezi uzmanı geldi hangi anestezi şeklini istediğimi sordu. anlattı ama ben hiçbirşey anlamıyordum ve sadece siz hangisi uygunsa onu yapın diyebiliyordum. sonra spinale karar verdi. sedyeye yatırıldım ve ameliyathaneye doğru yola çıkarıldım. eşim hala gelememişti. iyi ki de yetişemedi daha çok ağlardım. buz gibi ameliyathaneye getirildim. sonda takıldı. etrafta bir sürü kişi hazırlık yapıyordu bu beni daha çok korkutuyordu. anestezi uzmanını beklerken hemşire "eşiniz geldi sizi göremeyince çok telaşlandı şimdi yanınıza gelecek sizi görmek istedi" dedi. 2 dk sonra bir baktım eşim hastane kıyafeti giymiş yanıma geldi beni gördü o da çok korkuyordu gözlerinden belliydi sonra gitti.

doğum:
anestezi uzmanı geldi. beni oturttular. belimi dışa doğru çıkarmamı istedi ama kocaman karnımdan dolayı dediği hareketi yapamıyordum. sonra tansiyonum düştü. hemen anladılar. biraz beklediler sakinleştim. 4-5 yerden yanyana iğne yaptı. yatırdılar. bacaklarımda bir sıcaklık hissettim ve uyuşma. artık bacaklarımı hissetmiyordum. yok gibilerdi.
doktorum geldi. daha sonra karnımda bir lazer ışınının boydan gezdiğini hissettim. acı yoktu ama hissettim. sonra nefes alamadım. nefesim kesildi. başımda bir bekleyen vardı ona nefes alamadığımı söyledim burnuma hortum taktı ve rahatladım. daha sonra karnıma bastırdılar. bebeği çıkarıyorlardı. başımda bekleyenin elini sımsıkı tutuyordum. daha sonra bir ağlama sesi duydum. o an ben de ağladım. sonra bebeğimi bana gösterdiler. yanağını yanağıma yaklaştırdılar. yine ağladım. sonra bebeğim gitti. doktorum da gitti. bir bayan dikiş işimi hallediyordu. sonra bana sana güzel bir estetik dikiş attım dedi teşekkür ederim dedim. sonra beni 3-5 kişi sedyeye aldı. aşırı ağırdım. hala uyuşuktum çünkü. odama getirdiler. eşim annemler bebeğim ordalardı.
eşim çok ağlamış. ben ameliyattayken, bebek geldikten sonra... sürekli ağlamış :))

doğum sonrası:
perişan bir halde hastane odasında yataktaydım. bacaklarım ve ayaklarım hamilelikteki ödemin 10 katı fazlaydı. derim çatlayacaktı sanki. ayak bileklerimde kıvrımdan dolayı kesik gibi yaralar oluşmaya başlamıştı. görenler şoktaydı. doktorum 2 hafta içinde geçecek dedi. elime de bir düğme verdiler ağrın olunca bas diye. ağrım olunca basıyordum ama ağrım dinmiyordu. doktorum geldi. çok ağrım var dedim bu buton bir işe yaramıyor ağrımı geçirmiyor dedim. sonra bana kalçadan iğne yaptılar. ve ağrım oldukça söyledim iğne vuruldum. bu sayede durabildim.
ilk yürüyüş için hemşire geldi. beni ayağa kaldırmak istediler. ama o kadar çok canım yanıyordu ki korkunç bir şeydi. bacağımı bile hareket ettirmek canımı yakıyordu. çığlık çığlıkğa gözyaşları içinde ayağa kalktım. abim oda dışındaydı ve çok bağırdığımı söyledi. inanılmaz bir acıydı. sanki canlı canlı beni kesiyorlardı. yerler kan oldu. kapıya kadar yürüyüp geri yattım. hemşireler bebeğimi emzirmeye çalışıyorlardı bazıları başarılı oluyordu bazıları olamıyordu. sürekli bebeği götürüp kan şekerini ölçüyorlardı. emziremediğim için 2 kez mama verdiler. iğneler sayesinde acım azalıyordu ve ayağa kalmaya başlıyordum. ama aşırı ödem bacağımı bile aşağı kendim indirip kaldırmama engeldi.

evde:
tüm acılar evde de devam etti. yatağa bacağımı birileri kaldırıp uzandırıyoru ve indiriyordu. bebeğim memeyi almıyordu. ben de tutamıyordum. annem dokunamıyordu. kvalidem de memeyi vermeye çalışıyordu ama yapamıyordu. sütüm geliyordu ama meme ile veremiyordum. süt sağma makinası ile sağarak biberonla o ilk gelen sarı sıvıları bebeğime verdim. evde herkesin morali bozuktu. ben çıldırmak üzereydim. bir yandan bağıra bağıra yataktan kalkıyordum. bir yandan süt sağmaya çalışıyordum. oturarak bebeğimi emzirmeye çalışırken de sürekli aynı şekilde kaldığım için kalktığımda çığlık çığlığa kalkıyordum sanki yine canlı canlı kesiliyordum. sadece teyzem memeyi bebeğime tuturabildi o da evi uzaktı 1 kez gelebilmişti. fakat onda da bir eliyle bebeğimin kafasını tutuyor bir eliyle memeyi çekiştiriyor ben ise robot gibi duruyordum. psikolojim altüst olmuştu. daha sonra komşum bebeğin ağlama seslerine geldi ve o da teyzem gibi memeyi verebildi. fakat yine aynı savaş şekliyle. bebeğim de ben de çok huzursuzduk ama emmesi için tek çare buydu. eşimin annesi de meme ucumda problem buluyordu. bu beni daha da çok üzüyordu. bir gün sinir krizi geçirdim herkese bağırdım. birkaç gün sonra da eşimin annesi gitti. kimse halimi anlamadı.

daha sonra bir gece kendi başıma bebeğime memeyi vermeye çalıştım zorlamadan kafasını tutmadan. o da aldı. o günden beri kendim emziriyorum. başlarda biraz almıyordu ama artık şimdi rahat alıyor. meme ucuna da bebeğim kendi istediği şekli verdi.

artık acılarım da sona erdi. sadece aşırı yorgunluk var. bıraksalar 1 gün uyuyabilirim. yavaş yavaş toplarlanmaya çalışıyorum. hem bedenen hem ruhen...
 
sonsy cnm normal doğum yapmayı çok istediğini biliyordum.
ama hayırlısı buymuş.çok şükür bebeğini sağlıklı bi şekilde kucağına almışsın..
önemli olanda bu işte..
şimdi iyi olmana sevindim.sen ne akdar iyiysen bebeğinde o kadar iyi olur.
onlar bize muhtaç çünkü.. :))
 



ayy nasıl bir anlatıştır ya gözyaşlarım sel oldu,ama hamişlere yapılmaz ki bu:) bende İnşallah Allah'ım nasip ederse eylül annesi olacam,biraz buralara bakayım dedim.Allah bebeğini sana bağışlasın çok güzel bir doğum hikayesi..
 


Yemin ederim okurken ağladım hala daha ağlıyorum. Ne kadar güzel anlatmışsın yaaa. Rabbim sağlıklı sıhhatli büyümesini nasip etsin inş.
 
Çok geç kalınmış bir hikaye ama olsun, denizimin de bir hikayesi olsun istedim.
Herkesin bebeği birer mucize aslında. Rabbim bizi onlarla sasırtıyor ve hediyelendiriyor. Bu yüzden hepsinin hikayesi cok özel ve güzel tıpkı bizim hikayemiz gibi.
Oldum olası hep bir oğlum olsun istedim, afacan, akıllı, cesur, annesinin yanında sapasağlam duran buyumuste kuculmus bir oğlan. Taaa lise yıllarında bunun hayalini kurardım.
Ama ben bu hayali 4 yıl önceye kadar tamamen unuttum. İnsan kendi düşlerini unutur mu? Unutuyor iste, saçma sapan isler ve insanlar yüzünden vaktini boşa harcıyor. Sonra esimle tanıştığım ogun hayalim beni yeniden buldu. Cok masum bi gülümsemesi vardır, o gülümsemede bebeğimi gordum sanki. Cok geçmeden evlendik ama bir sorun vardı esim bebek istemiyordu. Oluruna bırakmaya karar verdim ama tam umutlarım tükenmişti ki, bir gün “bana da biri baba desin istiyorum” dedi ve serüven başladı.
9 aylık sonuçsuz cabalar esime tedaviyi kabul ettirmişti ki, mucize gibi oglusum kendiliğinden geldi. Düştü düşecek derken 3 ayı, erken doğdu doğacak derken 41. Haftayı gördük.
Hep normal doğurmak istedim. O kadar çok istedim ki, artık doğmuyor şu gün alalım dedikleri günün sabahı doğum sancılarım başladı ve inanılmaz bi şekilde tam doktorun sezeryan randevusunu verdiği saatte 6cm açıklıkla ordaydık iste. normal doğuracaktım, o kadar seviniyordum ki, inanın doğum sancılarımı doğru düzgün hissetmiyordum bile. Ama sonra doktor bi karar vermen gerek dedi. Bebeğim çok yukardaydı, nasıl olduysa, hala aşağı inmemişti. Oysaki bu çocuk çok aşağıda olduğu için bana işi erken bıraktırmıştı. Ama şaka gibi tamda doğum anında yukardaydı iste.
Benim gibi kararsız bi insan için cok kotu bi andı, içimden sürekli inşirah okudum ve annemin de tehditkar bakışlarıyla tereddütle de olsa sezeryan dedim (İyiki sezeryan olmuşum çünkü oğlum 4800 gr 56 cm olarak dünyaya zar zor geldi, normal doğum gerçekten cok zor olacaktı)
Ameliyathaneye giderken ağlamaya başladım. Annem gözden kayboldu hemen, esim ve abim tuttu ellerimden, “Allahım” dedim “sanırım az sonra ya ölücem ya yeniden dirilicem”.
Doğum anı, sonraki günler her sey flulasmıs durumda zihnimde. Tek bildiğim yeniden doğmuş gibiyim, her seyi yeniden öğreniyorum oğlumla, özellikle sevmeyi. Onu sevmeden önce sanki kimseyi sevmemişim ben. Esime asık olduğumu zannederdim, ona asıksam oğluma duyduğum şeyin adı ne? Her sabah büyüyen bi sevgiyle uyanıyorum, kendi kalbimin boyutlarından korkuyorum.
Anne olunca anlarsın dedikleri şeyi anlıyorum artık bende ama tıpkı bu lafı diyen anneler gibi adını koyamıyorum ve bu mucizeyi bana da yaşattığı için her gün Allah’ıma şükrediyorum.
 
Herkesin doğum hikayesi çok güzel ve çok özel..

Allah evlatlarımızın acısını göstermesin.. :))
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…