kızlar ben diğer topiğe gayet uzun bi şekilde yazmıştım, onu kopyalayayım bari :)
çok uzun ama kusura bakmayın :) doğumum 25.09.10'da oldu.
cuma akşam 19da nişan geldi
o gece boyunca nişan gelmeye devam etti, bi kerede gelmedi yani, her wcde peçeteyle sildikçe geliyordu.
kasılmalarım hep oluyordu benim biliyorsunuz, ama acısızdı öncekiler. o akşam kasıklarıma doğru acı vurmaya başlamıştı hafif hafif.
regl olacağımdaki acıyı kasılma anında hissedebiliyordum.
yattım uyudum. sabah (ctesi) 6 gibi wcye kalktım, nişan baya bi gelmişti, bi daha da gelmedi zaten. baktım kasılmalarım ağrılı devam ediyor. ama sıklaşmamış.
doğum olacağını tahmin ettim, eşimi uyandırdım, dedim ki ağrılı sancılar devam ediyor, bunlar sıklaşacak belli ki, hadi hazırlanalım.
evi mevi hazırladık, çantayı kontrol ettik, duş aldık vs, baya oyalandık çünkü ben sıklaşsın diye bekledim iyice, yanlış alarm olmasın dedim.
sabah 9:00 gibi hastaneye gittik, direk yatışımız yapıldı.
ebe hemşirelerden biri gelip açıklık kontrolü yaptı, 2 cm dedi. ben tabii çok üzüldüm, daha fazla olmasını bekliyordum. 2 cm demek daha çok var demekti çünkü.
sonra nst değerlerine bakıldı, kalbi normal, sancılar da düzensiz aralıklarla ve şiddetleri de düzensiz. yani bi 20 geliyor bi 40 öyle devam etti.
saat 10:00 gibi hemşire de yanımdayken garip bişey oldu, içimde bişey oldu, böyle pıt diye, sonra içimde kalçama doğru bi akış, sonra foş diye yatağa akış :) bildiğiniz kesem patladı yani. ben heyecanlandım, suyum geldi, suyum geldi diyorum. baya garip hissettim kendimi, o zaman dedim, tamam kesin bugün doğurcam :)
su kesesi de patlayınca iş ciddiye biniyor tabii, bebeğin doğurtulması lazım, bendeki bu sancılarla doğum akşamı bulabilir gibi düşündük, açıklık da çok değil diye. ama doktorum lavmanı yapın dediği için 10:30 gibi lavman yapıldı ve artık birşey yemek yasak dendi.
benim doktorumun özel muayenesi var, oraya gidiyoruz. ama doğumlarını falan acıbademde yaptırıyor işte. doktorum gelip kendi de kontrol etti, 3 cm olmuştu. dedi ki, saat 12:00'de bir daha açıklığa bakılsın, ona göre suni sancıya karar veririz.
ben doktoruma suni sancı da istemiyorum, epidural de istemiyorum demiştim. ama suyum gelince riske atmamak için suni sancı veririm dedi, ben de inatlaşmadım.
tabii bu arada sancılarım artmıştı. doktorum gittikten sonra ciddi ciddi sancılar zorlaşmıştı. odada ayaktaydım, oturamadım hiç sancılardan. ağrım geldiğinde yürümezsem daha çok hissediyordum, ağrı geldikçe hafif hafif adım attım hep.
peki ağrılar nasıldı derseniz, başlardaki ağrılara ağrı kesici almadan dayanabilirsiniz, çünkü gelip vuruyo ve sonra kesiliyo. kesilince acı yok. geldiğinde de bi 40 sn falan dişinizi sıkabilirseniz sorun yok. tabii doğum anına doğru iyice şiddetlenecek bu ağrılar.
sonra saat 12:00de karar verilecekti işte suni sancıya. ben de açıklığıma göre epidurale karar verecektim. çünkü son 2-3 sancım baya şiddetliydi. artık dayanmak zorlaşıyordu. eğer doğum çabuk olacaksa (açıklık 7-8 cm olduysa) beklerdim ama yok ilerleme yok derlerse akşama kadar o sancıları çekmeye niyetim yoktu.
saat 12de geldi hemşire. açıklık 4 cm ..
doktorumu aradılar, suni sancı verilecek dedi. ben de o zaman epidural yapılsın dedim.
damar yolunu açtılar, suni sancı serumunu bağlamak için. anestezistler geldiler, belimden katateri taktılar. bu arada sancılarım çok şiddetli. adamlar belimde çalışabilmek için sancının gitmesini bekliyolar falan.
bu arada hemşire suni sancı serumunu takmıştı ama epidural yapılırken serumu kapattı. işlem bitince tekrar açacaktı. bu arada artık saat kaç bilmiyorum sanırım 12:15 olmuştur.
sonra epiduralin ilk dozu verildi ve 10 dk sonra etki etmeye başlar, merak etme bu sancıların kesilecek o zaman dedi doktor ve anestezi ekibi odadan çıktı.
hemşire yanımdaydı, nst bağlıydı çünkü ona bakıyor, suni sancıyı açacak vs derken tabii benim sancılarım devam ediyor bu arada, nst'de bebeğin kalp atışlarını bir müddet alamadı, sonra o yuvarlak şeyle aradı buldu, kalp atışı düşmüştü iyice, suratı değişti falan. son gelen sancımda da böyle ilginç bi ıkınma hissi oldu. aha dedim, ıkınma hissim geliyooooor
hemşire hemen muayene etti, kafası geliyor ! bir panikledi ki sormayın.
nst'yi sökmeye çalışıyor ama kopardı resmen, tansiyon aleti vardı onu da kopardılar, kolumdaki cırtcırtlı yerden açıp çıkaracaklarına :) tüm hemşireler birbirine bağırmaya başladı, yatağımı çıkarmaya çalışıyorlar odadan.
- gürkan beyi (benim doktorumu) arayın!
- (eski doktorumu, tesadüfen) aylin hanımı çağırın çabuk, doğum başladı!
- doğumhaneyi hazırlayın, doğum başladı! habire bağırıyorlar böyle.
o telaşeyi görmeniz lazım yani, sanki ilk defa biri doğuruyo orada, ben gayet sakinim. hemşire tabi "ıkınma, ıkınma, ıkınma" diye bağırıyor, tamam dedim, tutmaya çalıştım falan. eşim ne olduğunu anlamadı yazık. sonra biz bi de kimseyi daha aramamıştık, hani akşama olcak ya güya doğum, sadece eşim ve ben oradayız.
neyse koridorun bir ucundan, öbür ucundaki doğumhaneye götürecekler. tüm odalardakiler dışardaydı biz odadan çıktığımızda, o kadar bağırındı ki hemşireler, noluyo diye bakıyolar. ben odada bir iki çığlık da atmış olabilirim
koştururlarken birinin terlikleri çıkıyor, benim yatağın altında kalıyo terlikler, neyse devam diyolar, terliksiz doğumhaneye koşturuyolar, bu arada aylin hanım yakındaymış, koridorda görüyor beni "aaa sen ne arıyosun burada, ne zaman hamile kaldın" diyo :) bu arada yatakla koşturuyoruz hala.
doğumhaneye giriyoruz, çatalda doğum yapcam ama o kadar paniklediler ki yatakta doğurtalım diyolar. yok dedim geçerim. emin misin? geçtim çatala. ben o kadar sakinim ki. hala bağırınıyolar, doktoru hazırlıyolar önlük falan. doktor şunu verin bunu verin sayıyo. hemşireler önlük giyemediler.
doktor bu arada hemen bi iğne yaptı, kesecek anladım, istemiyorum diye kendi doktoruma söylemiştim ama kendi doktorum o hastanede çalışmadığı için yetişememişti tabii :) neyse dedim çok panikler karışmayayım.
sonra ben bağırdım, geliyoooooooo :)
iğne canımı acıtmadı ama hissettim vurduğunu, sonra kırt diye kesimi hissettim, kadın çabucak onu da halletti.
öyle kuvvetli bir ıkınma hissi oldu ki, direk nefesimi tuttum, çenemi öne eğdim, gözlerimi de kapadım, ıkındım. kafanın kaydığını bile hissettim. gayet konsantreyim yalnız bakar mısınız, kendime şaştım. bu arada doktor kordonu dolanmış dedi, halen panikteler. kafa çıktı, omuzlarda sıra. ilk ıkınma hissi devam ediyor ama nefesim bitti, derin bir nefes alıp ıkınmaya devam ettim, omuzlar da çıktı, tüm vücudu kaydı bebişin. bende zırnık acı yok. sanırım epidural orada etki etmiştir, 10 dk olmuştur çünkü ilk dozdan sonra.
bebeği gördüm, minicikti, kordonu falan bile ince geldi. niye bu kadar küçük dedim, normal dediler. 2970 gr doğdu bu arada. 50 cm'miş.
sonra rahatladı herkes, plesantanın çıkmasını bekledik, hop diye o da çıktı, kaydı zaten, yumuşak bişey.
çocuk doktoru hemen bebeği temizledi, herşeyi normal dediler, bana gösterdiler, mememe ağzını sürdüler, anneyle bebiş arasındaki bağ için sanırım. sonra götürdüler. dışarıda babasıyla beraber ölçümleri yapmışlar.
benim doktorum geldi bu sonra, hastaneyle muayenehanesinin arası arabayla 3-4 dk ancadır. arandıktan sonra muayene ettiği hastasını bırakıp koşmuş, anca dikişleri atmaya yetişti düşünün :) dikişlerimi uzun uzun attı, estetik dikişmiş. ne kadar kesildiğini bilmiyorum ama bişey görünmüyo şu an, içten diktim demişti, nasıl yaptı bilemiyorum.
böyle işte, doğum bitmişti bile, bende bir keyif, inanılmaz rahatlamıştım.
komik bir doğum oldu, uzun uzun yazdım, inşallah sıkmaz sizi.
sonra diğer hasta yakınları geldi ziyarete beni, aman ne doğum oldu öle diyolar. adamın biri karısına anlatıyomuş: "aynı filmlerdeki gibi, kadını götüdüler 2 dk sonra bebek ağlaması geldi" diye.
saat 12:00de açıklık 4 cm'di ve bebek doğduğunda duvardaki saat 12:25'di. gerçi doğum saatini 12:30 yazmış hemşireler. bu kadar çabuk doğdu bizim kız. ama tabii bu da normal değilmiş aslında, rahimin toplanması zor olabilirmiş böyle hızlı doğumlarda, ya da plesanta çıkmayabilirmiş hemen. neyse ki problem olmadı. allaha şükür..
senin kızla benim oğlan aynı saatte doğmuş 12:25 bakalım huyları benzicekmi 29 eylülde de ben doğurdup pıttadak:)
salı günü çarşı pazar kızılayın altını üstüne getirdik kardeşimle bi yrde oturduk yemek yedik o yemekte dokundu bana. akşama doğru kusma baş ağrısı ölecem zannettim eşime de söyleyemedim geberesiye kadar gezdim diye:))
akşam ağrım kesilmeyince kekik çayı içtim 2 bardak meger kekik çayıda tetiklermiş ne bilem:))
otururken saat 10 gibi bi ıslaklık hissettim ama ilk defa suyum geldi diger kızımda doktor patlatmıştı keseyi..
bişey sölücem ama korkmayın dedim kız kardeşimle eşime ne oldu? dediler suyum geliyo galiba dedim ama bizimkiler bir panik bir panik girdim bir duş aldım herkez bağırıyo çık banyodan bişey olacak diye zar zor bi duş aldım yattım saat 4 gibi uykumu aldım eşime hadi gidelim dedim kızımıda kardeşime bıraktım...hasaneye gittik keşke hacettepede bi taner hoca var o girse doğumuma dedim gittim bide ne ğörim taner hoca hoşgeldin canım demezmi o anda anladımki işler iyi gidecek:))
6 gibi sancım arttı bide hormon verdiler sancım başladı ama resmen ölüyom 11 oldu artık dayanamıyom sancılara dru çağırdım daha3 cm demezmi yıkıldım
yok bu böyle olmucak dedim sen çıkaracaksın bunu doktor sadece yardımcı!! başladım ıkınmaya 12 oldu acayip bi ıkınma hissi ama resmen zangır zangır titriyorum bi ara bilincim iresmen kaybettim nerdeyim kimim konuştuğumu hissedemiyorum resmen...
doktor geldu helal olsun sana ıkına ıkına kendin doğurdun keşke tüm hastalarım senin gibi olsa dedi düşünün...çatala titremekten çıkamadım drlar çıkardı...
ama heryerimde bi acı..
ıkın ıkın ıkın zor çıkardım valla kucağıma dogar doğmaz verdiler oğlumu o kadar güzel bi duygu ki o cin gibi bakışları çığlık çığlık nasıl bağırıyı kucağıma koyuyolar susuyo alıyolar bağırıyo:))
doktorlar hemşireler resmen oyun oynuyolar gülüşüyolar taner hocayı bir görseniz sanki onun çocuğu aldı gezdiriyo cocuğu konuşuya sen nasıl bişeysın bitanem tatlım neler neler:)))hiç böle bi dr görmemiştim o kadar alıkoyduki oğlumu doğumdan çıktım 1.5 saat sonra geldi oğlum:))
ama ıkınmaktan her yerim dikiş tam 10 gün oturamadım kı..mın ustüne...
değdi fakat tövBe ettim ALLAH OLMAYANLARA VERSİN İNŞ....
işte kızlar benim kide böle ...