Öncelikle merhaba arkadaşlar.
Uzun olacak biraz,şimdiden çok teşekkür ederim.
Nerden başlasam bilmiyorum. Karmakarışık bir hikayem var.
13 yaşında başladım çalışmaya, sorumsuz alkolik bir babam vardı. Okumak için çalışmak zorundaydım.
6 yıl boyunca hem okudum,hem çalıştım. Üniversıteyi kazandım fakat şehir dışı olduğu için babam yollamadı. Onun için okul demek masraf demekti çünkü, evde bitmeyen huzursuzluk ve kavgalar yüzünden evlenmeyi tercih ettim. 19 yaşında çok erken yapılmış ama bunun pişmanlığını çok sonradan fark edeceğim bir evlilik oldu.
2007 de evlendik. Aşk evliliğiydi. Ben 19 eşim ise 26 yaşındaydı. Ailelerimiz açısından son derece şanslıydık, her iki tarafta üzerine düşen herseyi yaptı, inanılmaz bir uyum içinde evliliğimizi gerçekleştirdik.
İlk bir kaç yıl hersey güzeldi.
Hemen çocuk düşünmüyorduk. Benim aklımda zaten üniversite okumak vardı, açıktanda olsa okuyacaktım. Annem çok istemişti ve onun da desteği ile ( harç ücretimi sağolsun o haletti) 2 yıllık bir fakülteyi bitirdim ve sigorta şirketinde işe başladım.
Sonra çocuk istemeye karar verdik, denedik olmadı 1 yılın sonunda tahliller tetkikler derken erkek infertilitesi raporu çıktı, sorun eşimdeydi,
tüp bebek yaptırmaya karar verdik.
Bu süreçte ona çok destek oldum, sorunun ikimize ait olduğunu , birlikte çözeceğimizi telkin ettim, maddi manevi hep yan yana olacaktık.
Ben tedaviye başlarken evliliğimizin 4.yılındaydık.
Bu süreçte eşimin hal ve hareketleri oldukça değişmişti. Eve geç gelmeye başlamıştı, benimle iletişimi çok kopuktu.
Uyuşturucu kullandığını öğrendim. Esrar içiyordu.
Ve sonradan öğrendim ki zaten başından beri içiyormuş. Çok kızdım,çok öfkelendim. Ben bir evladımız olsun diye uğraşırken onun bu yaptığı şey beni çok sarstı. Ve nasıl onca zaman nasıl fark etmedim bilemiyorum. Özür diledi, bir daha kullanmayacağım dedi, yalvardı yakardı, annesine söz verdi, erkek sözü dedi ve ben bi şans verip zaten başladığım tedavime devam ettim. Bu tedaviden bir oğlumuz oldu.
Hersey iyi gidiyordu, bana çok yardımcı oluyordu.
Ama arada bir yine içiyor mu diye kontrol ediyordum belli etmeden. Bir yanlış yapanın bin doğrusuna şüphe edilirmiş ya ben de hep şüphe içindeydim.
Oğlum 3-4 yaşlarına geldiğinde yine eşimde değişimler başladı, geç gelmeye sürekli dışarı çıkmaya başladı, hemen hemen her Cumartesi dışarı çıkıyor sabahlara kadar gelmiyordu.
Yine uyuşturucu kullandığını öğrendim.
Esrardan başka birsey yoktu, yani esrarla başlayıp onunla devam ediyordu , bir üst level’a çıkmadı ama bu bile beni deli ediyordu. Artık bir çocuğumuz vardı ve bırakması gerekiyordu, aile terapisti, psikolog ne bulduysam 1 kereden fazla gitmedi.
İyiden iyiye zıvadan çıkmaya başladı. Evinden işine işinden evine gidip arada arkadaşları ile çıkan adam gitti yerine sürekli dışarda olmak isteyen, tek başına tatil yapmak isteyen bi adam geldi.
Benimle de çıkıyordu ama arkadaşları ile çok daha fazla vakit geçiriyor ve artık esrar içtiğini kimseden saklamıyordu. ( Aileden)
Artık kesinlikle beni aldattığından şüpheleniyordum.
Tam anlamıyla dedektifliğe soyundum. Uydudan gittiği yerleri takip ettim, şifresini bilmediğimi sandığı telefonunu kurcaladım, sosyal medya hesaplarını kontrol ettim, Aylarca didikledim ama hiçbirsey bulamadım.
Bu arada tabi ki normal yaşantımız sürüyordu bir yandan da arada birlikte dışarı da çıkıyorduk, konsere de gidiyorduk, tatile de. Beni her daim sevdiğini söylüyor bunu da fazlası ile belli ediyordu, hala ediyor.
Oğlumuz 5.5 yaşına geldiğinde imkansız birsey oldu ve doğal yoldan tedavisiz 2. Bebeğe hamile kaldım. Tıbben imkansız gibi birseydi bu. Ama oldu.
Eşim öğrenince havalara uçtu. 2.üniversiteyi de okuyup bitirmiş, çalışma hayatına atılmak üzereydim.
Doğurup doğurmamak arasında kaldım.
Bir tarafta İnişli çıkışlı bir evlilik, bir tarafta benim artık ekonomik özgürlüğümü elde etme hayalim, bir tarafta sil baştan 2.çocuk. Arada sıkıştım kaldım. Nihayetinde onca yıl sonra gelmiş başımın üstünde dedim ve doğurdum.
Küçük oğlum 16 aylık şuanda ve evliliğimizin 12.yılındayız. Bu uzun yıllar içinde çok yıprandım.
Çok uzun olmasın diye anlatmadım ama epeyce kavgamız oldu hem esrar yüzünden hem de eşimin özgürce istediği gibi yasama isteği yüzünden?
Eşim nasıl bir insan?
Çok çalışkan, esek gibi çalışır, evinin çocuklarının ve benim hiçbir ihtiyacını karsılamamazlık yapmaz.
Çocuklarına çok düşkün.
Aileme karşı son derece saygılı ve yardımsever.
Fakat gezmekten tozmaktan esrardan asla vazgeçmiyor.
Ben evde 2 çocukla uğraşırken o arkadaşlarıyla bi çıkıyor akşam 9 dan sabah 6 ya kadar.
Çocukların tüm sorumluluğu bende. Büyük oğlum 7 yaşında, dersleri ödevleri, bakımı bende , küçüğün keza öyle.
Küçük oğlum doğduktan sonra depresyona girdim.
Uyku uyumayan, meme bağımlısı, zor bir bebekti.
Daha 3 aylıkken eşim bizi bırakıp 3 günlüğüne tatile gitti mesela.
Her seferinde ben bunaldım, çok yoruluyorum bahanesi oldu.
Dediğim gibi aldatma olayını 12 yılda hiç görmedim, en ufak birsey yakalayamadım. Tatile diye gittiğinde bile uydudan takip ettim fakat nerdeyim dediyse orada çıktı, sürekli görüntülü aradı, yok yani yaptıysa da ben bi emare bulamadım.
Sevdiğini her zaman söyler, belli eder, özel gümlerimi unutmaz, sen de çık ben çocuklara bakarım der ama ben çıktıysam bir gün o arkasından 5 gün çıkar.
Çok zayıfladım. 75 kilodan 51 e düştüm.
Nasıl bir evlilik bu çözemedim ben.
Bi yandan bakınca güzel bir yandan bakınca çok kötü. Bazen çok mutluyum bazen çok mutsuz.
Mutsuzluğum birazda doğum sonrası eve tıkılıp kalmak, ben evdeyim eşim gezmelerde. Bu durumda acayip canımı sıkıyor.
İyi bir insan mı evet. Neşeli, eğlenceli, her Pazar mutlaka dışarı çıkarız, cinsel anlamda da bir sorumuz yok ama dediğim gibi gezmesi tozması , keyfi yaşantısı beni tüketti artık.
Çok konuştum kendisi ile, dedim ki bak ben ayağına pranga vurayım , her daim dip dibe olalım demiyorum , arada tabi ki çıkacaksın, ama vakitli git vakitli gel, 9 da çıkıyorsan 12-1 gibi evde ol.
Bir de ben güvenmek istiyorum sana dedim.
Ben seni de çocuklarımı da üzecek birsey asla yapmam, yapmadım da , yapsaydım emin ol anlardın diyor , ben seni çok seviyorum ama gezmeyi de seviyorum diyor. Sen de çıkmak istediğinde buyur çık bakarım çocuklara diyor ama ne ara çıkacağım emen bir bebeğim varken !
Esrar konusunda da içtiğim tek şey o, başka da ağzıma birsey sürmüyorum, onu da arada bir denk geldiğinde içiyorum diyor, çok istikrarlı bir iş hayatı olduğunu başka birsey kullansa bu istikrarı sürdüremeyeceğini söylüyor. Ispatı da buymuş!
Az evvel büyük oğlanı uyutmaya götürdü, kapıdan onları dinledim, çok mutlu bir aile olduğumuzu, her daim bizim yanımızda olduğunu falan anlatıyordu, yanlarına gittim , sen de gel hayatım dedi, öptü sarıldı ne güzel kokuyorsun sen dedi. Çok mutlu oldum ama bilemiyorum ne kadar sürer.
Yarın Pazar babanın mezarına gidip ziyaret edelim, şöyle bir derleyip toparlayalım, evimize alışveriş yapalım , çocukları parka götürelim ailecek vakit geçirelim dedi.
Anlatacaklarım bu kadar.
Teşekkür ederim.