Yeryüzünde doğuran tek erkek canlıyı biliyormusunuz

deniz atlarının erkekleri doğum yapıyor bunu biliyormuydunuz ben bie daha dünyaya gelsem deniz atı olarak gelmek isterdim ne kadar centilmenler değilmi

Ayy ne güzel ya...keşke benim eşimde de deniz atı geni olsaydı..o doğursaydı çocuk..benim hiç ama hiç doğum yapmaya anne olmaya isteğim yok kiiii

biliyordum ben bunu...ben anne olmayı değişmem valla.....kocamı da hamile düşünemiyorum zaten...

Aman hanımlar ne diyorsunuz erkekler doğuabilseydi bu dünyayı bize iyice dar ederlerdi. Onların sitresi kaprisi o zaman hiç bitmezdi.

Evet daha önce biliyordum ve deniz altı belgesellerine bitiyorum.

asli62 .!.:

biliyordum ilk öğrendiğimde çok şaşırmıştım

ayrıca erkek denizatları eşleri ile birlikte oldukları müddetçe eşlerine sadık kalırlarmış çiftleşmek için başka bir dişiyi tercih etmezler eşleri ölene dek tek eşli yaşarlar

ee böyle erkeğe can kurban dimi ama:))))

Genişletmek için tıkla...

Keisnliklesırnaşık şeysırnaşık şeyNasıl ki doğada çok eşli yaşayanların yanısıra eşine sadık kalan denizatı erkeği varsa,insanlar dünyasındaki onca çapkının içinde sadakate önem veren bir iki numunue de vardır...umarım...lülülülülülü:teytey::dance:

başlığı görüp denizatı demeye geliyordum ki gördüm haklıymışım :))

ama onların çok farklı bir yapısı var spermleri denize salıyor sonra dişi onları topluyor muydu neydi çok değişik canlılar.

#CHOCOLATE# .!.:

Aman hanımlar ne diyorsunuz erkekler doğuabilseydi bu dünyayı bize iyice dar ederlerdi. Onların sitresi kaprisi o zaman hiç bitmezdi.

Evet daha önce biliyordum ve deniz altı belgesellerine bitiyorum.

Genişletmek için tıkla...

buna da çok güldüm naniknanik:roflol:

asli62 .!.:

evet canım:))

bir de şimdi hatırladım eşleri ölse de bir daha çiftleşmiyolarmış şimdi aklıma geldi

epey uzun zaman oldu bunu okuyalı

yani eşlerine ilelebet sadıklar Allah hepimize denizatı gibi adamlar versin:)))

ama doğurmasınlar arkadaşın da dediği gibi nazlarından kaprislerinden çekilmezler sadece sadık olsunlar:)))

Genişletmek için tıkla...

Bence de doğurmasınlar.Zaten fizik gücü olarak bizden güçlüler.Bir de çocukları onlar doğurursa bize fazla ihtiyaçları kalmayacaktır.Güçlerine güç katmış olacaklar:)))Analık,bize ait bir yücelik ve güç..Lütfen bizde kalsın.:dance::dance::hooray:

Eşleri öldükten sonra sadakate devam ettiklerinden haberdar değildim.Şimdi daha bir hayran oldum kendilerine.Bundan sonra en sevdiğim canlı denizatları.tatlicadiarzu:teytey::smiley-cool:

asli62 .!.:

yalnız doğurmaları memelilerdeki doğurma gibi olmuyormuş yine hatırladığı m kadarıyla vücutlarında kanguruya benzer keseleri var burada yavruları büyütüp sonra suya bırakıyorlar gibi bir şeydi sanırım

öyle hatırlıyorum araştırmak lazım:)

Genişletmek için tıkla...

Denizatları ekolojik olarak balık sınıfına dahil olduğundan memeliler gibi çoğalmıyorlar.Çin,denizatlarını en çok tüketen ülke öyle ki,şu anda denizatlarının nesli tükenmek üzere.senağlamaSon zamanlarda pirinç krizi başgösterdi Çin yüzünden.Yani onların nüfusu hızla artınca dışarıya ihraç ettikleri malı da kendilerine bırakmaya başlıyorlar..:1shok:Valla korkmaya başladım...O kadar hızlı ürüyorlar ki,benim zavallı denizatlarımı da bitirecekler..senağlamasenağlama

Denizatlarinin uremesi

Üreme konusunda denizatları en acayip şekillere bürünürler ve imkânsızın limitlerini zorlarlar. Erkek gerçek bir hamilelik süreci yaşar. Dişi yumurtaları üretir fakat taşımayı yüzgeçinin altındaki kesesiyle erkek yapar. Embriyolar kesenin epitel dokularında yerleşir ve oksijen kapilerler sayesinde sağlanır. Erkek yavrulara besin sağlamaz gözükmektedir. Buna rağmen embriyoya kalsiyum sağlar ve embriyonun ihtiyaçları doğrultusunda kesenin sıvılarını değiştirir.

Çiftleşme :
Denizatları en azından şu ana kadar çalışılanlar, çiftleşme törenlerinde de olağandışıdır. Çiftleşmeden sonra yavru üretimi olmasa da çiftlerin bir arada kaldığı gözlenmiştir. Bekar olanların partnerleri öldükten sonra yeni bir partner bulmaları uzun zaman almaktadır. Birçok tür üreme dönemlerinde bu bağı yüksek standartlı selamlama töreniyle güçlendirmektedirler. Dişi erkeğin bölgesine sabah zamanı girerek bu ritüeli başlatmaktadır. İki hayvan da renk değiştirir genellikle daha açık bir ton) ve erkek dişiyi çevreler. İkili daha sonra bir saat kadar bir yere tutunur ve çift ertesi sabaha kadar ayrılmaz. Bu özenli seremoni her iki tarafında doğru zamanda çiftleşmeye hazır olması için gereklidir, denizatı üremesinde zaman önemli bir kavramdır. Bu durum dişinin yumurtalarına su eklemek zorunda olduğu için gereklidir. Dişi yumurtalarına 24 saat süreyle su sağlayabilir. Bu süre zarfında erkek yumurtaları kabul etmezse yumurtalar denize atılır ve embriyolar gelişemez.

Asıl süreç daha uzun olabilir bazı türlerde 10 saate kadar çıkabilir. Sabah selamlamasına benzer bir spiralleşme ve kuyruklar birleşmiş bir şekilde yüzmeyi içerir. Birleşmeden önce ikisi de yüzeye çıkarlar ve erkek kesenin içine su girdirmek için kuyruğunu vücuduna doğru çeker. Bu noktada dişi yumurta kesesinin doğrultusunu erkeğin kesesine göre ayarlar ve yumurtaları transfer eder. Yumurta sayısı türden türe değişir. Küçük pigme denizatı bir ya da iki yumurta taşırken, büyük göbekli denizatının, H. Abdominalis, 1500 tane taşıdığı söylenmektedir. Erkeğin daha sonra gelen sarsıcı hareketleri yumurtaların yerleşmesini sağlamaktadır.

Türe ve suyun derecesine göre yumurtalar için 6 günden 6 aya kadar kuluçkaya yatılmaktadır. Erkeğin kuyruğuyla tutunması birçok saat sürebilir. 0.2 ile 0.5 inç arası (6-12 mm) yavruları güç ile dışarı çıkarır. Yeni doğanlar vücut oranları farklı da ebeveyinlerin küçültülmüş kopyalarıdır. Bazı türlerde yavrular suda sürüklenirken bazılarında bir yere tutunup yetişkin hayatına direk başlayabilmektedirler. Yayılım ve yeni alanlarda kolonileşme konusunda suda sürüklenmenin etkisi hakkında çok az şey bilinmektedir.

Her iki cinsiyet de partneri için savaşır. Buna rağmen sadece erkeklerin kuyruk güreşine tutuldukları veya kafalarıyla birbirlerine fiske vurdukları görülmüştür.

Atlantik veya kuzey denizi gibi ılıman alanlarda yaşayan denizanaları (H. Erectus) mevsimsel olarak sınırlı bir üreme dönemine sahiptir. Buna karşılık tropikal bölgelerde yaşayanlar mevsimsel yağışlardan veya yıl dönümlerinden etkilenirler.
__________________
Çağatay Demircioğlu

Kızlar,denizatları hakkında biraz bilgi buyuruna.sa.s.


Denizatları alışılmamış bir yolla ürerler: erkekleri hamile kalır. Çoğu denizatı türlerinin hamileliği yaklaşık olarak iki ile üç hafta arasından sürer.

Erkek denizatında dişi tarafından bırakılan yumurtaları taşıdığı kuluçka kesesi bulunmaktadır. Çiftleşen çift kuyruklarını birbirlerine sararlar ve dişi uzun bir tüp olan ovipositoru erkeğin kesesine getirir. Yumurta tüpten yukarıya erkeğin kesesine ilerler ve burada erkek daha sonra yumurtaları döller. Embriyolar on gün ile altı hafta arasında gelişirler, bu süre türe ve su koşullarına bağlı olarak değişmektedir. Erkek doğum yaparken, tüm bebek denizatları çıkana kadar boşaltır.

Erkeğin kesesi yumurtalar için tuzluluğu ayarlar, yumurtalar olgunlaşmaya başladıkça dışarıdaki oranla eşitlemek için yavaşça arttırır. Yumurtadan çıkan yavrular ebeveynlerinden bağımsızdır. Bazıları gelişme zamanlarını okyanus planktonlarıyla geçirirler. Bazen, erkek denizatı yeni çıkmış yavruları tüketebilir. Diğer türler (H. zosterae) hemen yaşama deniz dibi canlısı (bentos) olarak başlar.

Denizatları genellikle tek eşlidir, ancak bazı türler (H. abdominalis gibi) sürü halinde yaşamayı sevmektedirler. Tek eşli çiftlerde, erkek ve dişi birbirlerini sabahları ve bazen akşamları aralarındaki bağı kuvvetlendirmek için kur yaparak karşılarlar. Günün geri kalanını birbirlerinden ayrı olarak yiyecek aramakla geçirirler.



ALINTIDIR...

bende kanguruların ömürlerinin yarısını dişi diğer yarısını erkek olarak geçirdiklerini biliyorum,gerçi ayni şey değil ama ilginç değilmi a.s

ESRAXE .!.:

bende kanguruların ömürlerinin yarısını dişi diğer yarısını erkek olarak geçirdiklerini biliyorum,gerçi ayni şey değil ama ilginç değilmi a.s

Genişletmek için tıkla...

deniz atını biliyordum ama bun da ilk defa duydum deniz atından daha ilginç geldi bana kafamçokkarıştı

bencede bir bası ağrısa timör var zanediyor dokuz ay birde doğum ömrüm tükenirdi heralde bir cocuk yapana kadar iyikide doğurmuyorlar erkekler