YENİ EVLİYİM AMA SANIRIM BİTECEK

Bence sizin anlaşmazlığınızın asıl sebebi işsiz olmanız. Onun için fedekârlık yaptığınız icin ondan da beklentileriniz var. Bence hatayı en başında işinizi bırakarak yapmışsınız. Bence nerede olursa olun bir iş bulun. Öyle ayrılın ayrılacaksanız
 
Aynen canım kendine bir uğraş bul yoksa insan gerçekten kafayı yiyor.Benden tavsiye dikişe baslayabilrisin çok zevklidir ve zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsun kafan da dağılır.İnternetten bile öğrenebilirsin .
bu şekilde kendine ek iş imkanı da sunmuş olursun 👍
 
kardeşimde aynı şeyi söyledi istanbul'a gel diyor ama biliyorum ki ben istanbul'a gitsem beyefendi kendi kendine boşanma kararı alır.. Sadece sevmesini anlamasını istemiştim ama egosundan geçilmiyor
tamam ama zaten boşanma niyeti olan bir adamı bağlasan da tutamazsın ki, tutsan neye yarar zaten.evet gerçekten tanımadan evlenmişsiniz, mesajlaşmakla adam tanınmaz.ama ille de kaybetmiyim diye kendi kendinize psikolojik baskı yapıp depresyona sokmanın alemi yok.
iletişim sorununuz da var, liseliler gibi trip atmakla olmaz insanlar konuşa konuşa anlaşır.ya da sürekli kendini naza çekip ilgi beklemekle de olmaz.işte tanımadan evleniyorsunuz sonra evlenince tanımaya çalışıyorsunuz.
 
Hala kavgaların hangi konudan çıktığına dair net bir cevap alamadım. Bu soruyu şunun için soruyorum, açıkçası boşluktan adama sardığınızı düşünüyorum. Kavga konusu ile ilgili net bir cevap vermediğiniz için de bu düşüncemde haklıyım sanırım. İşinizi bırakıp bu adamın peşinden gittiğiniz için içten içe hata yaptığınızı düşünüyorsunuz ve daha önce yaşadığınız hayata göre daha zor şartlarda yaşamaya alışamadığınız dolayı da bunalıyor, karşınızdaki kişiden sizi hep eğlemesini bekliyorsunuz. Ama o adamın da zor bir işi ve bir eğleme kapasitesi var. Evlenmeden önce daha çok beraber olup birbirinizi tanısaydınız adamın eğleme kapasitesinin sizin için yeterli olup olmadığına karar verebilirdiniz. Evlendikten sonra bu kapasitenin size yetmediğini gördünüz ve adamı bunalttınız diye düşünüyorum. E bütün bunların sonucunda da adamın "erken evlendik" demesi çok normal. Belki sizin de birtakım özellikleriniz adamın beklentilerini karşılamamıştır.
 
Bir de şöyle bir şey var doğunun bir yerindesiniz ama işiniz bence çok geçerli bir iş. Çok güzel para kazanabilirsiniz orada bir yere girin makyaja devam. Doğu diye de adam yemiyorlardır herhalde.
 
İlk 2,5 ayda birkaç defa ayrılmışsınız, gerisi uzak ilişki.
Bunun üzerine yangından mal kaçırır gibi evlenmeye gerek var mıydı gerçekten?
Yine 3 ayda 2 kez boşanma lafı.
Öylesine evlenmiş gibisiniz, hadi bi evlenelim nasıl bi şey bakalım der gibi.

Zaman tanıyın biraz karşılıklı.
Alışırsınız belki birbirinize, huyunuza suyunuza.
Sakin zamanlarda sohbet etmeye çalışın.
Hayırlısı olsun.
 
7 sene görüşseydiniz de aynı anlaşmazlıkları yaşardınız emin olun.

Bir insanla ancak aynı eve girdiğinizde yeniden tanışıyor gibi olursunuz.
Ayrıca çok erken yaşlarda çalışmaya başlamış biri olarak işsizlik psikolojisi
sizi bunaltır, acısını ondan çıkarıyorsunuz muhtemelen.

Size tavsiyem eşinizin üzerinden ilginizi bir süre çekin.
Az iletişim kurun, kendinize özel zamanlar oluşturun.
Aynı odada farklı atmosferler yaratmak zor değil.
Evlilik yapışık bir hayat olarak algılanmamalı.
Herkesin nefes alacağı zaman dilimlerine ihtiyacı vardır.

Sizin açınızdan bakınca onun peşinden İstanbul gibi bir şehri bırakıp doğuya gittiniz.
Evde, ondan ilgi dilenerek yaşıyorsunuz bu haksızlık.
Onun açısından bakıldığında ise yorucu bir işi var zaten.
Ev huzurlu zaman geçirmesi gereken bir mekanken didişme, kavga, huzursuzluk..
Kim keşke evlenmeseydim demez?
Duygusal takılmayın.
Mantık süzgecinden geçirdiğinizde bu cümleleri yaralayıcı değil gerçekçi bulabilirsiniz.

Yerinizde olsam ilgi alanlarım üzerinden blog açar, meşgul ederdim kendimi.
Ya da youtube kanalı üzerinden geliştirirdim.
2 sene göz açıp kapatıncaya kadar geçer.
Tatlı zamanlarınızı birbirinizi yıpratarak harcamayın derim.
Mutluluklar..
 
Hissettikleriniz ve yaşadığınız sorunlar bana göre normal, henüz birlikte yaşamaya başladınız ve sınırlar çiziliyor, beklentiler dayatılmaya çalışılıyor, dolayısıyla kavgalar da normal. Diğer taraftan, sizi her an terkedebileceğini düşünmeniz gerçekten yıpratıcı ama bazı insanlar sinirle çok kırıcı konuşabiliyor aslinda kastettiği o olmuyor eşiniz de belki öyledir.

Boşanmaya karar vermeden önce yorumlarda bahsedilen farklı yöntemleri de deneyebilirsiniz. Mesela az çok konuşmanın tartısmaya dönebileceğini tahmin ediyorsanız, konuyu uzatmayın hislerinizi daha sakin bir anda daha yumuşak şekilde ifade etmeye çalışın. Eve geldiğinde onun ilgi alanlarıyla ilgili basit sohbetler açarak ortamı yumuşatabilirsiniz,zamanla o da açılır kendi kendine işle ilgili sizinle konusur, bence herkes oturup kendini dinleyen birine ihtiyac duyar, zamanla size daha fazla güvenecektir. kendi beklentileriniz ve sorunlarınızla ilgili konusmalari sınırlandırın ve suçlayıcı sekilde değil de şöyle yaptiğimizda çok mutlu oluyorum, geçen gün şunu yapman ne kadar ince bir düşünceydi gibi olumlu cümlelerle onu yönlendirmeye çalışın. Onunla ilgili takdir edebileceğiniz bir sey mutlaka bulursunuz bence, atiyorum eve ekmek alip gelmistir, ekmegin tadi ne güzelmis bile diyebilirsiniz.

Bunların dışında evde tamamen kendinizi gelistirmeye odaklanin, bu 2 yillik dönem üniversite okumak icin de güzel bir fırsat olabilir, bol bol kitap okusaniz da kafaniz epeyce dağılır. Makyajla ilgili de kendinizi gelistirebilirsiniz. Umarim her sey yoluna girer.
 
Herkes normal yazmış, hatta adamda bi sorum göremedim diyen bile var...Inanamadım...Adam eve geliyor ve yatana kadar konuşmuyormuş, bu mu normal? Evliliğin ilk yılında yalanan uyum sorunu olabilir de bu değil yani...

Neyse açıkca derdini söylemesin eşine...ben akşamları senle sohbet etmek istiyorum de
 
öneclikle erken evlenmissiniz cok hizli olmus sanki ama hatice degil neticeye bakmak gerek . Bence oturup adam akilli bi konusun ciddi bi konusma olsun bosanma fikrini konusmadan sonra tekrar düsünebilirisiniz.

Mutlu olmadiginizi ve bu iliski icin ne yapilabilir onu konusun mesela tasinmak gibi ? tasinma mümkün degilse sizin icin mesgale Is kurs gibi seyler . konusa konusa cözersiniz inshallah tamam burda herkes bosanmayi atiyor hemen ortaya ama bazen KÜCÜK fedakarliklar yapilarbilir karsilikli olarak tabi.

bu yüzden önce oturup konusun cözüm arastirin - eger siz aranizda cözüme ulasamassaniz Cift Terapistine gidin- sonra bosanmayi düsünün

ps. bu süre zarfinda cocuk yapmayin
 
Olayın sebebi şu : sen hayalindeki adamla evlendin...Uzak mesafe iliskisinde oyle olur. Kafanda cok hos bir adam yaratırsın, yanyana olunmadıgı için beklentiler de düşük oldugundan her sey harika gibi gozukur ..Karsındaki insanı gerçek manada tanımadan evlenmen birincisi...Yanyana vakit geçirip haftada 3 kere bulussaydın evlenmeden ayrılacaktın aslında.


İkincisi de sevgi görüp sahiplenmek adına mantığı devre dısı bırakıp işini gücünü istanbulu bırakıp doğua gitmen..bu da ayrı depresyon sebebi...Senin bu büyük değişikliğe adaptasyon sağlaman için karsındaki adam büyük destek olması lazım, oyle bi mutlu edecekki sen doguda oldugunu bile unutman lazım ama karsındakinde o potansiyel yok zaten...Anlamadığı gibi seni daha da uzecek kelimeler sarfediyor...

Baba evine donemem demişsin, mesleğin var, ist dan tekrar iş bulup ev de tutabilirsin....Ailen sana evlenme demiş ama sen şimdi bile bunun saçmasapan ayırma çabası oldugunu dusunuyorsun...Sen şimdi bari çocuk yapayım dersin, hiç donemezsin veya elinde cocukla iyice ailene muhtac olursun...bari bisüre cocuk yapma

Olayın sebebi şu : sen hayalindeki adamla evlendin...Uzak mesafe iliskisinde oyle olur. Kafanda cok hos bir adam yaratırsın, yanyana olunmadıgı için beklentiler de düşük oldugundan her sey harika gibi gozukur ..Karsındaki insanı gerçek manada tanımadan evlenmen birincisi...Yanyana vakit geçirip haftada 3 kere bulussaydın evlenmeden ayrılacaktın aslında.


İkincisi de sevgi görüp sahiplenmek adına mantığı devre dısı bırakıp işini gücünü istanbulu bırakıp doğua gitmen..bu da ayrı depresyon sebebi...Senin bu büyük değişikliğe adaptasyon sağlaman için karsındaki adam büyük destek olması lazım, oyle bi mutlu edecekki sen doguda oldugunu bile unutman lazım ama karsındakinde o potansiyel yok zaten...Anlamadığı gibi seni daha da uzecek kelimeler sarfediyor...

Baba evine donemem demişsin, mesleğin var, ist dan tekrar iş bulup ev de tutabilirsin....Ailen sana evlenme demiş ama sen şimdi bile bunun saçmasapan ayırma çabası oldugunu dusunuyorsun...Sen şimdi bari çocuk yapayım dersin, hiç donemezsin veya elinde cocukla iyice ailene muhtac olursun...bari bisüre cocuk yapma

İstanbul gibi bir yerde yaşamak çok zor maddi anlamda aşırı bir yük kazancım kendime göre iyi olsa da henüz o kadar artmış tek başıma yetecek kadar değil.

Ayrıca siz konumu yanlış anlamışsınız ailemden biri x kişi ( çekirdek ailem değil ) dıdısının dıdısı. Sırf polisle evleneceğim ilişkim var diye beni kıskandı bu yüzden bana ve benim çekirdek aileme iftira attı . Bu iftiralar da klasik şeyler değil terörle vs ilgili şeylerdi . Hayatımızda böyle birşey olmamasına rağmen eşimin mesleğinin tehlikeye girmesi ve benden kopup ayrılmak için bizi terörle suçladı akrabam . Srıf kıskançlığından evli barklı çocuklu olmasına rağmen bunu yaptı .Biz buna rağmen eşimle zorlu mücadelelerden geçtik daha nişanlıyken o x akrabamla mahkemelik olmuştum ben çünkü bana iftira atmıştı ailemi beni yanlış yere suçlayıp üzmüştü. Siz şimdi onun iyi birşey yaptığını düşündüğünüz işin açık açık yazmak istedim . Gerçekten evlenmememi kendi koskançlığından yaptı yani beni düşündüğünden değil ve o kişi asla 1. derece ailemde değil. Zaten benim annem bana hayır evlenme dese ben onu dinlerim başkalarına gerek yok. Ben gayet aklı başında annesiyle ilişkisi bu anlamda iyi olan biriyim çok şükür.

Doğuya da geldim evet seveyim sevileyim eşim yuvam olsun dedim belki doğu bana iyi gelmedi bu anlamda . Ömrümün bilmem kaç yılını batıda yaşamış biri olarak... Ama buraya da düz mantık hiç sevmedim sevilmedim öyle mantık evliliği yaparak geldim gibi birşey de yok eşimi sevdiğim için fedakarlık yaptım ve geldim
 
Bir de şöyle bir şey var doğunun bir yerindesiniz ama işiniz bence çok geçerli bir iş. Çok güzel para kazanabilirsiniz orada bir yere girin makyaja devam. Doğu diye de adam yemiyorlardır herhalde.

Tabi ki doğuda da iş var kuaför var ama şöyle bir sokıntı var burası gelişmiş bir yer değil . Yerli halkın arasında senin buradan olmadığın çok belli oluyor ben burda kıyafet olarak bile istediklerimi giyemiyorum çünkü insanlar normal giyimli insanlara alışmamış bakıyor yercesine gözleriyle tecaviz edene kadar bakıyor o yüzden bile artık daha giyimimi bol salaş şeylerden tercih ediyorum . Buraya gelince hayatın bir şekilde değişiyor kısacası . Birde eşim istemiyor çalışmamı normalde tabi ki böyle değil başka bir il de olsak o destekliyor zaten beni ama burada tehlikeli malesef..polis eşi olduğunu illa ki anlıyor esnaf etraf ve buranın yerel halkına asla benzemiyorum ve kendi amirleri de burdaki halkla çok iletişim kurmayın görüşmeyin diyor çünkü kılık değiştirip halkın arasına sızanlar olabiliyormuş bu şekilde sizi takip edebilir evinizi öğrenebilir eşinizi kaçırabilir yada bir sürü şey yapabilirlermiş o yüzden burda iş olanagım kısıtlı
 
Orta yolu bulmanıza sevindim. İlk yıllar böyle şeyler olabiliyor sevgililik dönemindeki ilgi alaka bir anda azalıyor çünkü. Ama artık o sevgi boyut değiştiriyor canım cicimden öteye geçiliyor biz olunuyor. Geçim kaygısı iş stresi ve evi beraber götürmek zorlaşıyor. Evliliğin ilk zamanları birçoğumuz afalladık pişmanlık hissettik elle tutulur nedenler olmasa bile. Çok somut problemler, derin düşünce ayrılıkları, şiddet vs olmadığı sürece ufak tefek tartışmaları krize dönüştürmemek gerekiyor
 
Evlilikte ilk başlarda insan zorlanıyor sonuçta yeni gelinsin.. Psikolojik bakımdan da kendini bir değişik hissedebilir insan. Ben ilk gelin olduğum zaman annemlerin gittiği 20 saatlik uzaktalar yani başka şehirdeler ve benim olduğum evlendiği şehirde sanki yapayalnız olduğum zamandı. Herkes yabancıydı beni görmeye gelen o kadınlar misafirler ve üstelik adet olmuştum o sancı o insanlar hiç çekilmezdi.. SONRASINDA GEÇER İNŞALLAH BUGÜNLERDE dedim şuan 1 sene oldu evleneli şükür eşimin tahini çıktı başka şehirdeyiz şuan ikimiziz. O kalabalıktan kurtuldum diyebilirim sadece sabır lazım
 
Siz 1 yıl 3 aylıkken evlenmemissiniz ki. Sizin tam anlamıyla bir ilişkiniz bile yokmus görüntülü konusmayla ilişki birbirini tanıma mı olur. Birbirinizi tanımadan aşka kapılıp evlenmissiniz kusura bakmayın. E şimdi de birbirinizi tanıyorsunuz tahammül etmeyi öğreniyorsunuz. Birbirini tanımadan evlenen her çiftin “ilk bir yıl” dedikleri dönemde yaşadıgı problemleri yaşıyorsunuz. Türk aile yapısı sebepli belli bir noktaya kadar tanışabiliyor gençlerimiz ne yazık ki, sonra da böyle oluyor işte. Neyse siz de birbirinizi tanıyacaksınız tahammülü öğreneceksiniz. İnsanların sevgiliyken yaptıgı kavgaları belki ayrılık sebebi olabilecek şeyleri siz evliyken yapacaksınız. İnşallah bir seneye ilişkiniz evliliğiniz oturacak alışacaksınız. Bu dönemde en önemlisi birbirine sevgi ve saygıyı yitirmemek inşallah cok mutlu olursunuz. Ayrıca o da bir insan evladı kimse trip attınız diye kul köle olmak zorunda değil. Sevgiliyken yapacaktınız onları. Artık evlendiniz bunun olgunluğuna erişin.
 
Evlilikte ilk başlarda insan zorlanıyor sonuçta yeni gelinsin.. Psikolojik bakımdan da kendini bir değişik hissedebilir insan. Ben ilk gelin olduğum zaman annemlerin gittiği 20 saatlik uzaktalar yani başka şehirdeler ve benim olduğum evlendiği şehirde sanki yapayalnız olduğum zamandı. Herkes yabancıydı beni görmeye gelen o kadınlar misafirler ve üstelik adet olmuştum o sancı o insanlar hiç çekilmezdi.. SONRASINDA GEÇER İNŞALLAH BUGÜNLERDE dedim şuan 1 sene oldu evleneli şükür eşimin tahini çıktı başka şehirdeyiz şuan ikimiziz. O kalabalıktan kurtuldum diyebilirim sadece sabır lazım

Pekmezi de sizden olsun heheheh :KK49:
 
Orta yolu bulmanıza sevindim. İlk yıllar böyle şeyler olabiliyor sevgililik dönemindeki ilgi alaka bir anda azalıyor çünkü. Ama artık o sevgi boyut değiştiriyor canım cicimden öteye geçiliyor biz olunuyor. Geçim kaygısı iş stresi ve evi beraber götürmek zorlaşıyor. Evliliğin ilk zamanları birçoğumuz afalladık pişmanlık hissettik elle tutulur nedenler olmasa bile. Çok somut problemler, derin düşünce ayrılıkları, şiddet vs olmadığı sürece ufak tefek tartışmaları krize dönüştürmemek gerekiyor

çok teşekkür ediyorum
 
Evlilikte ilk başlarda insan zorlanıyor sonuçta yeni gelinsin.. Psikolojik bakımdan da kendini bir değişik hissedebilir insan. Ben ilk gelin olduğum zaman annemlerin gittiği 20 saatlik uzaktalar yani başka şehirdeler ve benim olduğum evlendiği şehirde sanki yapayalnız olduğum zamandı. Herkes yabancıydı beni görmeye gelen o kadınlar misafirler ve üstelik adet olmuştum o sancı o insanlar hiç çekilmezdi.. SONRASINDA GEÇER İNŞALLAH BUGÜNLERDE dedim şuan 1 sene oldu evleneli şükür eşimin tahini çıktı başka şehirdeyiz şuan ikimiziz. O kalabalıktan kurtuldum diyebilirim sadece sabır lazım

bende ailemden uzaktayım ama özlüyorum çekirdek aile benim için önemli annem arkadaşım gibi keza kız kardeşim en yakın arkadaşımdı şimdi burda yalnız hissediyorum 2 geceden birinde evde tek başımayım eşim gece de işe gittiği için.. İşte insan burdaki yalnızlıkta sanırım bi tık daha fazla ilgi ve müsaama bekliyor . Biz şarkta olduğumuz icin öyle fasö fiso akraba yok ama yaşadığım dönemler oldu akraba ziyaretine vs gitmek zorunlu pek sevdiğim şeyler değil . Çünkü genel olarak kalabalık kasıntı ortamlar bana göre değil.. Sizin adınıza da çok sevindim inşallah daha da mutlu olursunuz tayininiz çıktığı yerde 🙏🏻 Bizimde son 18 ayımız kaldı burdan gitmek için sabır diliyorum kendime de 🥰😂
 
Çoğu yorumu okurken insanların yaşamadıkları hayata karşı ne kadar kolay yorumda bulunabildiklerini bir kez daha fark ettim. Ne prensesliğin kalmış, ne eşinden fazla ilgi alaka beklediğin. Teşhis koyanlar bile olmuş sanki her şey güllük gülistanlık iken kendi kendine tribe girmişsin de eşini bunaltmışsın gibi. Çok güzel yorumlar da var , hatta kendime de epey yardımcı olabilecek fikirler okudum. Neden böyle söylüyorum çünkü benzer sayılabilir durumları yaşadım hatta hala yaşıyorum zaman zaman. Tek farkımız eşimle uzunca bir sevgililikten sonra evlendik birbirimizi çok iyi tanıyorduk, eşimde eşinle aynı meslekten. Batıdayız ama ailemden arkadaşlarımdan o kadar uzağım ki tam dediklerini hissettim. Siz olması gerektiği gibi sevgililik yaşamadığınız için böyle oldu denilmiş ama çok iyi bir sevgililik süreci de geçirseniz bu durumlar yaşanabilirdi. Çünkü iyi de anlaşsan gittiğin yerde sıfırdan bir hayat kuruyorsun, tanıdığın tek bir Allah’ın kulu yok . İlk geldiğimizde öğretmen olmama rağmen özel sektörde çalıştığım için hemen iş bulamadım, evde durdukça kötü oldum anlattığın gibi. Esinden fazla beklentiye giriyorsun , çünkü başka kimsen yok. O işyerinde arkadaşlar ediniyor yoruluyor, eve geldiğinde huzur arıyor sessizlik arıyor. Üstelik ben asla öyle ilgi delisi yada eşim üstüme düşsün sürekli benle ilgilensin düşüncesinde biri değilim. Tamamen başka birine dönüşmeye başladığımı fark ettiğimde kendimce önlemler almaya başladım. Esim bile benim değiştiğimi fark etmişti, çünkü insan bir yerden sonra ister istemez boşluğa düşüyor.Ben bu konularda sorun etmem, yani insan şehir ülke değiştirebilir alışabilir ama bunu yaşayınca anladım ki o kadar da kolay değil. Nerde yaşadığın da çok önemli değil eğer kapısını çalacağın bir dostun varsa. Ama uzaktayken tanıdık olmuyor ,birde insanlara zor güvenen herkesle samimiyet kuramayan biriysen tanıştığın insanlarla da vakit geçirmekten zevk almadığını hissediyorsun. Burda konu bile açmadım, çünkü söylemek istediklerimi toparlayamadım tam olarak. Ailenle de paylaşamıyorsun üzülürler diye, yeni tanıştığın insanlara da dert anlatamıyorsun. O yüzden içinde bulunduğun durumdan seni kendin kurtarabilirsin ancak. Kitaplar aldım, arasıra film izliyorm.Pilates aletlerini alıp evde başlayabilirsin, makyajla ilgili olduğun için kendine blog falan açıp kendini oyalayabilirsin. Eşim benim normal halimi bildiği için bu süreci daha rahat atlattık gibi ama yine de çok zorlandığım zamanlar oldu.

Senin gibi doğuda olan polis eşi arkadaşlarımın çoğu psikolojik olarak bile yardım aldı.Son konuyu güncellemeni de okudum sevindim halletmenize sorunları. Ama tekrar aynı problemleri yaşamamak için bir şeye üzüldüğünde kırıldığında odana çekilme, eşinin gelmesini bekleme. Gelip konuşunca iyice üste çıkacağını iyice konunun çıkmaza gireceğini düşünüyorlar. Ya açıkça söyle sorununu , konuşmaktan kaçıyorsa konuyu o anlık kapatıp git mutfakta bir şeyler dene yada kitap oku , film aç oyalan. Sonra başka zaman aranız iyiyken tekrar konuşmayı denersin. Yoksa ufak bir şey bile bir anda büyüyor, kavga ederken bile kavgayı kim başlattı diye düşünürken buluyorsun kendini. Doğu birbirinize en güzel bağlanıp kenetleneceğiniz yer , destek ol eşine. Çok uzun yazdım kusura bakma, ama bu konuda çok doluyum ondan böylesi uzun bir yorum oldu galiba.
 
Son düzenleme:
X