- 23 Eylül 2018
- 778
- 203
Diğer arkadaşların neler yazdığına hiç bakmadım, yazdıklarından söylüyorum ve teyzemden sana örnek vereceğim. Burada kimse sizi net tanımadığı için bence kimse boşan kal öyle böyle diyemez sadece fikir verebiliriz ve sana en yakınımda yaşanan olayı anlatacağım sende içinden geçeni doğru bildiğini yap ama sakın kendinden ödün verme sen güçlüsün ve bunu sakın unutma en iyi kararı kendine sen verirsin, doğru karar verirsen ne mutlu sana yanlış verirsen de bu da sana bir ders veya bir doğruluk için bir adım olur bunu asla unutma vereceğin kararı senden iyi kimse veremez... ama sakın hayatından da çalma bir başkası için eşinde olsa ailende olsa...Merhaba bayanlar,
Günlerdir yakınımda ki kişilere anlattım ancak benim avutulmaya değil gerçek fikirleri duymaya ihtiyacım var.nasıl başlayacağımı Bilmiyorum.2 yıllık evliyim eşimle 4 yıllık bir flört döneminden sonra evlendik.geçtiğimiz hafta Çarşamba günü bir vesile ile bir kızla konuştuğunu gördüm telefonunda mesaj içeriklerini okuyamadım ancak günlerdir mesajlaşılmış.gecenin 4nde evimizde büyük huzursuzluklar yaşandı.Ailesini çağırdım yalan üzerine yalanlar söyledi.hatalıyım ama 2 3 gün basit bi konuşmanın ötesi yok dedi.dün kız ile konuştum.evlenmiş boşanmış 1 çocuk annesi.9 ay önce tanışılmış o dönem bir kez görüşülmüş 2 hafta önce tekrar eşim ona mesaj atmış ve konuşma tekrar başlamış üzerine birkez daha görüşülmüş.Evlenmeden önce sevgiliyken böyle bi durum yaşanmıştı ancak evlendiğimiz de yapabileceğine ihtimal vermedim evlendikten sonra o güveni bana bi anda vermişti çok güveniyorum ben sana derken kısa süre sonra bu olaylar çıktı ortaya.eşimin bana olan sevgisinden hiçbir şüphem yok seviyor asla da kaybetmek istemiyor perişan günlerdir tabi benimle kıyaslanmaz İnan’ın kendimde değilim ne yaptığımı bilmiyorum bi an oluyor kendimi iyi hissediyorum bir an oluyor hemen kaçarak uzaklaşmak istiyorum bi an oluyor ağlamaktan heba ediyorum kendimi bi an oluyor sanki ben çok güçlüyüm hissi geliyor.ikimizde birbirlerimizi çok seviyoruz ama güven saygı hiçbirşey kalmadı.pişman affet diyor ben dersimi aldım bi tokat gibi çarptı yüzüme diyor ama cümlelere de inancım kalmadı.ne yapmam gerek içinde bulunduğum bu ruh halini nasıl atlatabilirim evliliğim için önerileriniz neler?ne yapmam daha doğru?kalıp mücadele mi etmeliyim gidip kendimi mi iyileştirmeliyim?yardımlarınızı ve dualarınızı eksik etmeyin...
Diyeceğime gelirsek teyzem üç tane çocuğu var biri 24, 22, 10 yaşında çocukları var eniştem (teyzemin eşi) sekreteriyle teyzemi aldattı... çok fazla olaylar yaşandı sekreteri evlerini bastı camlarını kırdı kuzenimin üzerine araba sürdü baya baya akıl almayacak olaylar yaşandı hepimiz teyzeme ayrıl derken teyzem direndi kadınla tartıştılar eniştem ise tüm olaylara karşı tepkisizdi kadınla yine birliktelik yaşıyordu herkes ailesi dahi gard aldı, eniştemin ailesi her koşulda teyzemin yanındaydı demem gibi teyzem direndi çocukları için eniştemin lafı ise hep şuydu... İşten gelirdim elinde bezlerle kapımı açardı hep temizlik yapardı evde düzgün giyinmez temizlik kıyafetleriyle derdi (teyzem kendisine çok bakan güzel bir kadın ve bilgili ama temizlik hastası) bu yüzden dışarı kaçtım vs derdi sonradan bir şekilde eniştem hatasını anladı ve düzeldi ve şu an baktığımızda eskisinden çok çok daha iyiler eşine karşı ilgili (dinine baya yöneldi ondan sonra) dede oldu, çok iyi torunuyla ilgileniyor teyzemde kendine dikkat ediyor...
Bazen aldatılmak konusunda sadece karşı tarafa yüklenmemek gerek. Evet aldatmakla hata yapıyor bunu kesinlikle savunmuyorum ama bazen dönüp kendimize neden diye sormalıyız. Ben nerede eksiklik yaptımda bu adam veya kadın dışarıya yöneldi.. teyzemden örnek verdim eniştem teyzemin aşırı temizlik hastalığından eve geldiğinde elinde bezlerle karşılamasından ötürüydü bu bahane değil elbette, o zaman karşısına alıp konuşmalı senin bu hallerin beni soğutuyor veya dışarıya itiyor vs gibi yada boşanmalı ama çoğunda bu cesaret yok ne yazık ki bazılarıda tamamiyle aksiyon amaçlı yapıyor...
Biz kendimize dikkat edersek eşimiz geldiğinde süslenirsek (abartı değil bakımlı olursak) veya ne bilim dışarıyı aratmazsak yahut onunla hem eş hem arkadaş olursak çok bunaltmazsak ve ona tamamiyle onun olduğun hissiyatını vermezsek bence öyle olaylar çok fazla olmaz. Hiçbir zaman ayrılmayacağız hissiyatı verilmemeli yoksa her şeyi yaparlar “zaten benden ayrılmaz avucumda” düşüncesiyle... bilmem anlata bildim mi??
Bunlar böyle uzayıp gider şu an aklıma bunlar geldi... Sen kendine güveniyorsan hangisi sana mantıklı geliyorsa onu yap. Birinci şans verilir herkes birinci şansı hak eder ama onda bile kötü bir durumda beni kaybedersin imajı olmalı “ben ne yaparsam yapayım zaten beni affediyor iki üç suratla” hissiyatını vermemek gerek... fakat BENCE ikinci şans ve sonrası verilmemeli birinciyi kullanamayan devamınıda kullanamaz...
İçinden ne geliyorsa onu yap. Ve güçlü olduğunu asla ama asla unutma ve tamamiyle kendini birine ait, ceptenlik duygusunu verme ki seni kandırmaya kullanmaya kalkışmasınlar... “ben bunu şunu yaparsam beni bırakır benden ayrılmaktan korkmuyor” vs hissiyatını ver... Anlata bildim mi inan hiç bilmiyorum ana kendine tamamiyle karşındakine ait yapma yeri geldiğinde gidebileceğini göster cepte olma ve o duyguyu verme ki seni kaybetmekten korksun diğer türlü cepte olursan kaybetmekten korkmaz “zaten gidemiyor ben ne yapsa affediyor” diye...